Özel / Analiz Haber
Kafasında kütüphane taşıyan adamlar
Bir ilim adamı, hazırladığı gramer kitabının devrin hükümdarına takdim etmek üzere deniz yolculuğuna çıkar. Şark’ın dehası İbn Sina da o sırada tesadüfen aynı gemide bulunur. Alimin elindeki kitap dikkatini çeker ve incelemek için rica eder. Yolculuk bitene kadar eseri bir güzel okur, hatta ezberler. Gemi karaya yanaşınca alim tek başına saraya gider ve kitabını hükümdara takdim eder. Etrafına şöyle bir bakınca, İbn Sina’nın da orada olduğunu görür ve çok şaşırır.
PadiÅŸah getirilen kitabı tetkik etmesi için Ä°bn Sina’ya verir. O da eseri ÅŸöyle bir karıştırdıktan sonra, bunun yeni bir kitap olmadığını, çok eskiden kaleme alındığını söyler. Hatta bazı sayfaları ezbere okumaya baÅŸlar. Tabii ki bizim gramer bilgini bu manzara karşısında hem ÅŸaşırır, hem heyecanlanır, hem de üzülür. Neden sonra Ä°bn Sina iÅŸin aslını söyler. Gemi yolculuÄŸu devam ederken kitabı ezberlediÄŸini belirtir. Hükümdar gramerciyi de, Ä°bn Sina’yı da ödüllendirir.
Kültür dünyamızın önemli isimlerinden Dursun Gürlek, çok sevilen eserlerinden olan “Ayaklı Kütüphaneler” kitabına bu öyküyle baÅŸlıyor. Tıpkı Ä°bn Sina’nın çağında olduÄŸu gibi matbaanın olmadığı, eÄŸitimlerin daha çok sohbete dayandığı ve ezberleme yeteneÄŸinin büyük önem arz ettiÄŸi dönemlerin aydınlarını bugünün okuyucusuna aktarıyor.
Kitap aslında Ä°bn Sina’nın asrına deÄŸil, günümüze daha yakın dönemlere, bize daha yakın vakitte yaÅŸamışlara ve hikayelerini az iÅŸittiÄŸimiz kiÅŸilere odaklanıyor. Bunun böyle olmasının da bir sebebi var. Çünkü Dursun Gürlek, bu geleneÄŸin son demlerine yetiÅŸebilmiÅŸ kiÅŸilerden.
EÄžLENCELÄ° ANEKTODLARIN KAYNAÄžI
Muzaffer Ozak, Ali Ä°hsan Yurt ve Mükrimin Halil Yinanç, Dursun Gürlek’in ÅŸahsen tanımış olduÄŸu ve sohbetine katılmış olduÄŸu kiÅŸiler. DiÄŸerlerini ise baÅŸta bu üç kiÅŸinin sohbetleri olmak üzere Marmara ve Acem kahvelerinin son müdavimlerinden, kitaplarından, Sahaflar Çarşısı’ndaki sohbetlerden tanımış Gürlek. Ve kitabı okuması keyifli hale getiren çoÄŸu eÄŸlenceli anekdotunun kaynağı da bizatihi bu sohbetler.
Kitapta bu kiÅŸilerin “ne kadar büyük bilginler olduÄŸunu” ispatlama çabasına girmemiÅŸ Dursun Gürlek. Bunu yerine kiÅŸilerin kısa yaÅŸam öykülerini anlatmaya karar vermiÅŸ. Bir anlamda bize okuması çok keyifli, çok eÄŸlenceli anekdotlara sahip bir biyografi çalışması da bırakıvermiÅŸ. Bunun yanında Eski Ä°stanbul’un kültür dünyasını da okuyucuya keyifli hikâyelerle birlikte anlatmış.
Bu hikâyelerin belki de en keyiflileri, mizahi yönüyle bilinen Muzaffer Ozak’a ait. Sahaflar Çarşısı’nda bir dükkân iÅŸleten ve aynı zamanda Cerrahi ÅŸeyhi olan Ozak, dükkanındaki sohbetleriyle bilinirmiÅŸ. Dursun Gürlek’in kendisiyle tanışması da yine bu dükkândaki sohbetlere dayanıyor.
Kitapta Dursun Gürlek’in çalışmasının yanı sıra ek metinler de bulunuyor. Her bir kiÅŸi hakkında geçmiÅŸte yayımlanmış yazılar da bölümlerin sonuna eklenmiÅŸ. Burası da adeta bir yıldızlar topluluÄŸu. Kimler yok ki? ReÅŸad Ekrem Koçu, Mütercim Asım’ı ve Kethüdazade Mehmed Arif Efendi’yi yazmış. Hoca Tahsin Efendi’yi öÄŸrencisi Åžemseddin Sami, Ömer Hilmi Efendi’yi Peyami Safa, Ä°bnülemin Mahmud Kemal Ä°nal’i Hasan Ali Yücel, Mükrimin Halil Yinanç’ı Osman Turan, Muzafer Ozak’ı Ergun Göze anlatmış. Bu kısımda zikredilen insanların çeÅŸitliliÄŸi ve kalitesi dahi, ne kadar önemli bir geleneÄŸin Dursun Gürlek tarafından anlatıldığını ortaya koyuyor.
Kitap geçmiÅŸte Kubbealtı NeÅŸriyat’tan çıkıyordu ve okuyucunun ilgisine mazhar olup birçok baskı tekrarı yapmıştı. Ocak 2019 itibariyle TimaÅŸ Yayınları etiketiyle yayınlanacak kitap, eminim yakından tanıdığımız Tanpınar Peyami Safa gibi Küllük müdavimlerinin entelektüel ortamlarını, dostlarını, hayatının renklerini merak eden gençlerin ilgisini çekecektir.
KÄ°TABA ULAÅžMAK Ä°ÇÄ°N TIKLAYINIZ
Osman Asıf Tetik
Yeni Åžafak
Henüz yorum yapılmamış.