Sosyal Medya

Kürsü

Abdurrahman Dilipak: Bir topluluğa olan öfkemiz bizi onlar hakkında adaletsizliğe sevk etmemeli

Abdurrahman Dilipak- Yeni Akit



Diyorlar ki, “eleÅŸtiriyorsun da, yarın bunlar gider ve ötekiler  gelirse ne olacak?”

Önce kardeÅŸlerin ayağına taÅŸ deÄŸsin, saçının teline zarar gelsin istemem. Öte yandan; aynı zamanda Hakk’ın hatırı, halkın hatırından üstündür. Ve dahi, mazlumların duasının bereketini, kendi ÅŸahsi çıkarlarına, zevk, sefa ve ihtiraslarına meze yapmak isteyenlere ise hiçbir ÅŸekilde hoÅŸgörülü olmayacağım.

Öte yandan, biliyorum ki “Göklerden gelen bir karar vardır”. Bana hayır gibi gelen ÅŸeylerde ÅŸer, ÅŸer gibi gelen ÅŸeylerde hayır olabilir.. Bilmiyorum.

Ama bu arada bir kez daha not edeyim ki, “benim için ancak yaptığımın karşılığı vardır.” Ne eksik, ne fazla. Firavun sarayında da olsam, ben Hz. Musa, kızım Hz. Haacer, hanımın Hz. Asiye, kız kardeÅŸim Hz. Meryem’in, oÄŸlum Hz. Harun’un kardeÅŸi ise ne gam!. Allah korusun Peygamber evinde yaÅŸayıp da Hz. Lut’un eÅŸi ve çocuklarına benzerse halimiz, Hz. Nuh’un evinde olup da gemiye binmeyenlerden olursak bizi kim kurtarabilir..

Beni dünya nimetleri ve zalimlerin güçleri ile kandırmaya çalışmayın. Kadiri mutlak ve bir olan, öl deyince öldüren, ol diyince olduran, kadere, rızga ve ecele hükmeden bir Allahım var. Kurtarıcı meliklere ve onların güçlü kadrolarına ihtiyacım yok! “Hasbunallahu veniÄŸmel vekiyl, ne niÄŸmel Mevla niÄŸmel nasiyr”.  “Allah bize yeter, O ne güzel vekildir!” dediler.. (Al-i Ä°mran 173)

Biz Müslümanlardanız ve Müslümanlar kardeÅŸtir. Aramızda iÅŸlerimiz istiÅŸare ve ÅŸûra ile olacaktır. Ä°çimizden biri “imam” olacaktır. Yetkisini bizden alan ve bize hesap veren “içimizden biri”.

Bakın, olacak olan olacak. Allah bizi mallarımız, canlarımız ve sevdiklerimizle, kimi zaman artırarak, kimi zaman eksilterek imtihan edecektir. Hiçbir ÅŸey ebedi deÄŸildir. Allah’tan baÅŸka ezeli ve ebedi olan hiçbir ÅŸey yoktur. “Göklerin hazinesinin anahtarı” da kimsenin elinde deÄŸildir. Peygamberlerin bile kurtarıcı güçleri yoktur. Onların görevi kurtuluÅŸa çağırmaktır. Örneklik ve önderliktir.

Seçim sonuçlarını niye o kadar merak ediyorsunuz ki? Siz üzerinize düÅŸeni yapın. Unutmayın, sonuç çok iyi olsa, o sonuçta sizin payınız yoksa hüsrandasınız. Sonuç çok kötü olsa bile, siz hak yolda koÅŸtunuzsa ne gam! Sizi gören, duyan, bilen, hüküm sahibi bir Allah var. Panik yok. Allah bizim için öyle bir kader tayin etmiÅŸse bu bizim imtihanımızdır. Amenna ve saddakna! Ä°tirazı olan var mı? Siz zalimlere meylettinizse ona yanın. O ateÅŸ gelir size de dokunur. “Ä°çimizdeki beyinsizler”e karşı susmuÅŸsanız, o zaman korkun onların iÅŸledikleri yüzünden o zaman sorun, “Onların iÅŸledikleri yüzünden bizi de helak eder misin Allahım”.

Yoksa siz, çabanız ve planlarınızla Allah’ı bir iÅŸe mecbur bırakacağınızı mı sanıyorsunuz. HaÅŸa Allah’ın yetmeyen gücüne güç, yetmeyen aklına akıl, yetmeyen parasına para mı yetireceÄŸinizi mi sanıyorsunuz. Allah bir ÅŸeyi murat etti mi onun esbabını da yaratır. O bir ÅŸeyi murat etmiÅŸse, kimseye muhtaç deÄŸildir. Dilerse kuyudaki Yusuf’u Mısır’a sultan eder. Firavunun karısına hidayet nasib eder de, Firavunun sarayındakilere nübüvvet verir. Bukağılı Åžeytanlara mabedini inÅŸa ettirir. Sana, bana muhtaç deÄŸil. Bilseniz.

Tekrar söylüyorum: Yapıp yapmadıklarımızdan hesaba çekileceÄŸiz. Tek bir gerçek var: O da imtihan oluyoruz. Başımıza gelenler 3 ÅŸekilde bize ulaşır. 1-Allah servet ve iktidarı halklar ve ülkeler arasında evirir-çevirir. 2-Sünnetullahtır, O, bizi mallarımız, canlarımız ve sevdiklerimizle artırarak ve azaltarak imtihan eder. 3-Her topluluk layık olduÄŸu ÅŸekilde idare olunur. Biz kendi hakkımızdaki hükmü deÄŸiÅŸtirmedikçe, O, bizim hakkımızdaki hükmünü deÄŸiÅŸtirmez. Mesela Hz. Ali’ye ilim verdi ama kamil bir iktidar vermedi. Hz. Yusuf’un çilesi baÅŸkaydı. Kuyuya atıldı, köle pazarında satıldı, saraya müÅŸavir oldu, iftiraya uÄŸradı, hapse atıldı, 7 yıl bollukla, 7 yıl kıtlıkla imtihan oldu.

Siz kendinizi eksiltileceÄŸiniz günlere de hazırlayın. Kimse haÅŸa Allah’ı ne kıyamete ne de iktidara zorlayamaz.

Ne varlığa sevinelim, ne yokluÄŸa yerinelim. Dünya umurunu bir kenara bırakalım. Çok fazla dünyevileÅŸtik. Para, iktidar, ÅŸöhret, makam bizi dünyaya baÄŸlıyor. Dünya nimetleri bizi sarhoÅŸ ediyor.. Bu dünya ahiretin tarlasıdır. Ä°mtihan yeridir.

Müslüman her an seçimdedir. Hak ve batıl. Hep iki ÅŸeyden birini seçeceÄŸiz. Ve seçtikleriniz sizin ahiret hayatınızı belirleyecek.

Seçip vekalet verdiklerinizin yaptıklarınızdan da sorumlusunuz. SeçtiÄŸinizde iyi iken sapıtanlara gelince, sapıtanlardan desteÄŸinizi çekip, eliniz, diliniz ve kalbinizle muhalefet edeceksiniz. 

Allah cahil ve zalim bir topluluÄŸa yardım etmez. Münafıklardan, fasıklardan, müfsitlerden, müstekbirlerden, zani’lerden uzak duralım. Haksızlık kimden gelirse gelsin, kime yönelik olursa olsun, mazlumdan yana, zalime karşı olacağız. Zalim babamız da olsa, mazlum düÅŸmanımız da olsa. Bir topluluÄŸa olan öfkemiz bizi onlar hakkında adaletsizliÄŸe sevk etmemeli. Zalimler gibi rüÅŸvetçiler de haindir. Onlar emanete ihanet edenlerdir. Ä°ltimas ve torpil yok. Çalanlarla iÅŸimiz yok. Olmamalı.

Çok fazla mütrefinlerden olduk. Haz peÅŸine düÅŸtük. Laiklikten kaçıyorduk sekülerizmin tuzağına düÅŸtük. Artık YeÅŸilin her tonu var. YeÅŸil sermaye, YeÅŸil Kemalist, YeÅŸil feminist..

Cenab-ı Hak buyuruyor: “Ey huzura kavuÅŸmuÅŸ insan! Sen O’ndan razı, O da senden razı olarak Rabbine dön. (salih) kullarım arasına katıl ve cennetime gir!” (Fecr, 27-30) Rasulallah (sav) buyurdular: “Mükafatın büyüklüÄŸü, belanın ÅŸiddetine göredir. Allah, sevdiÄŸi topluluÄŸu belaya uÄŸratır. Kim başına gelene rıza gösterirse, Allah ondan hoÅŸnut olur. Kim de rıza göstermezse, Allah’ın gazabına uÄŸrar.” (Tirmizî, Zühd, 57/2396; Ä°bn-i Mace, Fiten, 23)

İşin sonucunu tayin edecek olan Allahtır Allah! (CC). Biz sorumluluklarımızı yerine getirelim yeter.

Åžeytanın dostları sizi-bizi Allah’la aldatmasınlar. Cami ile Vakıfla, Hoca ile Åžeyh’le aldatmasınlar. Onların ibadetleri de kendilerine fayda saÄŸlamayacak. “Vay o namaz kılanların haline ki” diye baÅŸlayan ayeti hatırlayın.

Sonuç ne olursa olsun, ne zafer ve ne de yenilgi, Allah’ın iradesi dışında ve tek bir sebebe baÄŸlı deÄŸildir. Biz Allah’ın rızasına yönelelim. Cahillerden olmayalım. AÅŸk ve öfke illetinin başımızı döndüren rüzgarına kapılıp aklımızı Åžeytan’a kiraya vermeyelim. Allah’ın rızasına yönelelim ve eylem halinde olalım.

Zor ÅŸartlarla imtihan varsa kaderimizde, yeniden o zor günlere geri döner, kaldığımız yerden devam ederiz, başımız dik! Zalimlere karşı daha cesur ve başımız dik! Ä°çimizdeki beyinsizlerin iÅŸledikleri yüzündenutançla başımızı önümüze eÄŸmeden!

Gerçeklere sırtını dönüp eylemsiz kalanlar, en kötü ihtimale razı olanlardır. Ä°radenizi Allah’ın rızasına ram edin. Unutmayalım ki, her ÅŸey Allah’ın iradesi içindedir. “Ve bil gaderi hayrihi ve ÅŸerrihi minallahi teâlâ.” Siyasetin de, ticaretin de bir fıkhı olmalı. Ve o yolda ilerlemeliyiz. “Benim adamım, senin adamın” yok. Benim iÅŸimi gören, senin iÅŸini gören yok. Allah’ın razı olduÄŸu adam kim ona bakalım. Bilmem anlatabiliyor muyum!. Selâm ve dua ile.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.