Bir başka Halisdemirler'in öyküsü: 15 Haziran'da Darbecilerin toplantıısını basıp kurşun yağdıran Çerkes Hasan
Follow @dusuncemektebi2
15 Haziran 1876 -Kolağası Çerkez Hasan artık Dersaadet’te tutulmayacağını anlar.
Ablasının ve eniÅŸtesinin öcünü almak için atlar bir sandala, gider Kuzguncuk’a. Ancak Hüseyin Avni PaÅŸa köÅŸkte yoktur, toplantıya gittiÄŸini öÄŸrenir uÅŸaklardan. Döner gelir ve beline birkaç tabanca takar, kuÅŸağına Çerkez kamasını sokar, doÄŸru Mithat PaÅŸa’nın Beyazıt’taki konağına… Üzerinde yaver kordonları vardır, haber getirdiÄŸini söyleyince kapı aÄŸaları zorluk çıkarmaz. Elini kolunu sallayarak girer toplantı odasına. Burası geniÅŸ bir sofadır, saÄŸ tarafta Hüseyin Avni PaÅŸa ve has adamı Kaptan-ı Derya Kayserili Ahmet PaÅŸa vardır. Direkt onların üzerine gider, revolveri çıkararak Hüseyin Avni PaÅŸa’yı göÄŸsünden ve karnından yaralar. Bu esnada Kayserili arkasından kavrar. Kamasını çıkarıp Ahmet PaÅŸa’nın parmaklarını keser, kulağını koparır ve yerde yatan Hüseyin Avni PaÅŸa’yı bıçaklamaya baÅŸlar. Hariciye Nazırı ReÅŸit PaÅŸa ise koltuÄŸunda donmuÅŸ kalmıştır (bir rivayete göre ölmüÅŸtür heyecandan) bir el de onun kafasına sıkar. Mithat PaÅŸa o hengamede harem dairesine kaçar. Kapıyı zorlasa da açamaz, RüÅŸtü ve Halet PaÅŸa da bir odaya kapanmış ağır masalar yaslamışlardır kapının ardına. Derken inzibatlar yetiÅŸir karakoldan. Çerkez Hasan’ın onlarla alıp veremediÄŸi yoktur “teslim ol” çaÄŸrısına direnmez, kaçmaya kurtulmaya da çalışmaz. Başına gelecekleri biliyordur oysa. Yalnız o sıra bir kolaÄŸası hakaretamiz konuÅŸur, gereksiz hareketler yapar.
Hasan bir anda kollarına giren askerlerden kurtulur ve çizmesinde sakladığı tek atımlık tabancayı çıkarır, tetiÄŸe basar. Çerkez alelacele yargılanır (17 Haziran 1876). Mahkemede “Åžuray-ı Devlet Reisi Mithat PaÅŸa ile Bahriye Nazırı Kayserili Ahmet PaÅŸa’yı öldüremediÄŸim için müteessirim, biçare zabit ve muhafızları istemeden hırpaladığım için ise piÅŸmanım. Nefsim için yapmadım, millet için yaptım. Cezama razıyım” der. Yaralarını sarmak isteyen hekime “beyhude uÄŸraÅŸmayın” der, “nasıl olsa asacaklar. Devletin malzemesi zayi olmaya!” Sadakate bakın, ıstırabı vardır oysa. Divan-ı Harp önce askerlikten tardına, sonra idamına karar verir. Hüküm aynı gün Beyazıt Meydanı’nda infaz edilir iri bir dut aÄŸacının dallarında. Hüseyin Avni baskısından kurtulan halk, Çerkez Hasan’ı destanlaÅŸtırır. Åžiirler yazar, ağıtlar yakar. Senâî, Nâim, Hilmi Efendi gibi ÅŸâirler mersiyeler kaleme alır. EÅŸref PaÅŸa “Rabb-i izzet Cennet etsin kabrini Çerkes Hasan / Kâmet-i Avnîye ol esnada biçmiÅŸdi kefen” mısraları ile tercüman olur kalabalıklara. Sultan Abdülhamid Han saltanata gelir gelmez o dut aÄŸacını kestirecek ve Çerkez Hasan’ın kabrini yaptıracaktır. Üzerine de “Ümerâ ve guzât-ı çerâkiseden Ä°smâil Bey’in oÄŸlu olup, genç yaşında (26) velînîmeti uÄŸrunda fedâ-yı cân eden Çerkez Hasan Bey’in kabridir” yazdırır zarif bir hatla. Bu kabir bilahare zamana yenilir ve unutulur. Allah razı olsun Hüseyin Hilmi Işık Hoca arar bulur ve bizzat kendi parasıyla yaptırır. Ancak kabristan ÅŸu günlerde de çok periÅŸan, Çerkez Hasan gibi nice kahramanın, devlet adamının, sanatkârın, ulemanın taÅŸları devrilmiÅŸ kırılmış, bir utanç vesikası gibi duruyorlar ortada. Ä°stanbul’un orta yeri ve en önemli kavÅŸak. Turistler hâlimize bakıp gülüyor ihtimal. Meclis BaÅŸkanımız Ä°smail Kahraman Beyefendi’nin tarihe çok deÄŸer verdiÄŸini biliyorum. Bu vesileyle elden geçirilebilir mi acaba?..
1876'DA Ä°DAM EDÄ°LDÄ°
Divan-ı Harp önce askerlikten tardına, sonra idamına karar verir Çerkez Hasan’ın. Hüküm aynı gün Beyazıt Meydanı’nda infaz edilir iri bir dut aÄŸacının dallarında. Sultan Abdülhamid Han saltanata gelir gelmez o dut aÄŸacını kestirir ve kabrini yaptırır. Hüseyin Hilmi Işık Efendi de yıllar sonra kendi parasıyla kabri tamir ettirir.
Türkiye
Henüz yorum yapılmamış.