Özel / Analiz Haber
Akif Emre'nin arşivinden: İşgal edilmiş, kuşatılmış, boşaltılmış Kudüs
Yanıbaşımızda Suriye'de yaşanan kriz dururken, siyaseti teslim alan çekişmeleri analiz etmek dururken, hatta adına Kürt sorunu denilen memleketin tüm birikimini emen olaylar dururken Kudüs başlığı açmanın hiç de ilgi çekici olmadığını düşünüyor olabilir pekçok kimse. Hatta bunu, gerçek gündemle yüzleşmekten bir kaçış yöntemi olarak algılayanlar bile olabilir. Ne ki Kudüs her zaman bu coğrafyanın insanı için hayati bir konudur. 'Kudüs düşüncesi' varoluşsal bir önemdedir.
Bölgedeki krizin devam etmesi, dikkatlerin Kudüs'ten, Filistin'den baÅŸka yerlere yönelmesini saÄŸladığından dolayı Ä°srail için bulunmaz bir fırsat. Yeni hamleler, yeni oldubittiler yeni insanlık suçları bu dönemlerde zirve yapabilir.
Ä°ÅŸgal altındaki tüm Filistin topraklarındaki Ä°srail uygulamalarından farklı olarak, Kudüs sistematik biçimde dönüÅŸtürülmeye çalışılıyor. Siyonist sömürgecilik kendine özgü yöntemlerle her türlü yola baÅŸvurarak Filistin'i, Kudüs'ü sadece sömürmeyi amaçlamıyor; bir yandan insanların hayatlarını, gelecek umutlarını karartırken diÄŸer tarafta tam bir etnik temizlik uygulayarak bölgeyi boÅŸaltmaya ve YahudileÅŸtirme hedefini adım adım uygulamaya çalışıyor. Åžu ana kadar önündeki tek engel Filistinlilerin özgürlüklerine sahip çıkma adına gösterdikleri direnç. Gerisi ise zamana yayılmış, pek de acelesi olmadan gerçekleÅŸtirilecek plandan ibaret.
Ä°ÅŸgal altındaki Kudüs, Filistin toprakları; hem uluslararası hukuk hem de Ä°srail açısından ayrı bir öneme sahip. BM kararlarına raÄŸmen Kudüs'ü baÅŸkent ilan eden Ä°srail bunu uluslararası platformda meÅŸrulaÅŸtırmaya çalışıyor. Kudüs'ü çepeçevre Yahudi yerleÅŸim birimleriyle kuÅŸatarak Filistin topraklarıyla doÄŸal baÄŸlantısını kesmeye çalışıyor. Ä°ÅŸgal tam bir kuÅŸatmaya dönüÅŸürken Kudüs için çok daha katı uygulamaları devreye sokuyor ve Müslümanlar ile az da olsa Hıristiyan Filistinlileri ÅŸehirden uzaklaÅŸtırmaya, yerli halkı boÅŸaltmaya çalışıyor.
Genel anlamda Filistin'de bir yanda Yahudileri yerleÅŸtirmeyi sistematik olarak sürdürürken Kudüs özelinde Kudüslü olma kimliÄŸini Filistinlilerden alarak ÅŸehrin demografik yapısını deÄŸiÅŸtirme ve ÅŸehri boÅŸaltma planlarını uyguluyor. Ä°zinsiz farklı Filistin bölgesinden evlenen, kısa da olsa belli bir süre için Kudüs dışında bulunan bir Filistinlinin Kudüs kimliÄŸi iptal edilebiliyor. Bu yöntemlerle binlerce Filistinlinin Kudüslü/lük kimliÄŸi iptal edildi. Yani yüzlerce yıldır bu ÅŸehrin sakini olan Müslümanlar, doÄŸup büyüdükleri ÅŸehre giremez duruma düÅŸtüler.
Kudüs dışındaki Filistinlilerin, Müslümanların en kutsal mekanlarından birinde, yani Mescid-i Aksa'da Cuma namazı kılmak için bile Kudüs'e girmeleri çoÄŸunlukla yasak. Tarihî Kudüs'teki mekanlar çeÅŸitli yöntemlerle el deÄŸiÅŸtirilerek YahudileÅŸtirilmesi amacıyla Ä°srail, dünyanın gözü önünde her türlü yola baÅŸvurmaktan çekinmiyor.
Özellikle Kudüs'teki dini ve tarihi mekanlara nasıl tecavüz edildiÄŸi, buraların iÅŸgal edildiÄŸi, Siyonist efsanelere uygun bir kimlik kazandırılmaya çalışıldığı ve bu yöntemle iÅŸgale nasıl meÅŸruiyet kazandırıldığı konusu, sürekli gündemde tutulması gereken bir yaradır.
Fakat süreklilik arz eden ve sistematik biçimde bir iÅŸgal politikası haline getirilen demografik yapıyı bozma giriÅŸimleri kesintisiz devam etmektedir. Uzun vadede Filistinlileri tüm Filistin topraklarından sürmek dahil her türlü tarihe ve insanlığa karşı cürmü göze alabilen iÅŸgal yönetimi, yeni giriÅŸimlerde bulunuyor...
Filistin'de iÅŸgal yönetiminin kontrolünde sistematik olarak Yahudi merkezleri inÅŸa ediliyor ve binlerce Yahudi baÅŸka ülkelerden getirilerek buralara yerleÅŸtiriliyor. Böylelikle, bu yerleÅŸimler, gündeme alınarak muhtemel bir barış masasına oturulmadan oldubitti haline getiriliyor. Her açıdan zamana oynuyor Ä°srail.
Yurtlarından sürülen Filistinlilerin geri dönüÅŸünü, görüÅŸme konusu etmeyi bile reddeden Siyonist idareciler, Filistin'e ve özellikle de Kudüs'e sürekli yeni göçmenler yerleÅŸtirerek dengeyi alt üst ediyor.
Haber dilinde alışık olunan ve Yahudi yerleÅŸimlerini meÅŸrulaÅŸtıran "yasadışı yerleÅŸim birimleri" tanımlaması yeni bir boyut kazandı. Yasadışı Yahudi yerleÅŸimleri tanımı, devletin planlamasının dışında Yahudi grupların Filistin'de yaptıkları iÅŸgallerdir ve bunların önemli kısmı özel mülklere yöneliktir. Bunları Ä°srail yönetimi de yasa dışı sayıyor göstermelik de olsa zaman zaman yıkıyordu.
Netanyahu'nun görevlendirdiÄŸi komisyon, Batı Åžeria'da izinsiz oluÅŸturulan Yahudi yerleÅŸim yerlerinin hukuki açıdan yasal olduÄŸu sonucuna vardığını açıkladı. Åžaron döneminde bile illegal sayılan bu uygulamanın hükümetçe onaylanması durumunda Filistin için çok daha vahim geliÅŸmelere yol açabileceÄŸini ÅŸimdiden uyarı olarak kaydetmek ihtiyacı duyuyorum.
Bu kararla eÅŸzamanlı açıklanan bir BM raporuna göre ise, Ä°srail'in Filistinlere ruhsat vermediÄŸi için izinsiz saydığı, zorunlu olarak inÅŸa ettikleri evlerinin yıkımı tüm hızıyla devam ediyor. Yıkımların Filistinli çocuklar üzerindeki travma etkisi bir yana ayakta kalma mücadelesi veren "yersiz-yurtsuz"duruma düÅŸen ailelerin BM'ye mülteci olarak baÅŸvurmaları bir insanlık dramı.
*Rahmetli Akif Emre'nin aziz hatırası ve fikirlerini canlı tutmak için iktibas edilmiÅŸtir.
Henüz yorum yapılmamış.