Sosyal Medya

Güncel

Abdurrahman Dilipak: İktidarın suçlarının ortağıyız

Abdurrahman Dilipak - Yeni Åžafak



Evet, iktidarı suçlayabiliriz, ama itiraf edelim ki, tek suçlu iktidar deÄŸil. Ä°ktidar bizim, bir de iktidarın suçlarının ortağıyız.

Tek başına bir suçlu bulup, onu “Günah Keçisi”ne dönüÅŸtürmek mümkün.

Önemli olan “Ä°nni küntü minezzalimiyn” diyebilecek miyiz?

Tamam, iktidar görevini yapmadı, bürokrasi de. Peki, “Cemaat” dediÄŸimiz yapılar görevini yaptı mı? Üniversiteler, basın görevini yaptı mı? Ä°ÅŸadamlarımız görevini yaptı mı? STK dediÄŸimiz, oda, vakıf, dernek, sendikalarımız görevlerini yaptılar mı?

Herkes iktidarı kullanmaya çalıştı, iktidar da herkesi.

Birbirimizi suçlamak yerine, “nerede yanlış yaptık” diye düÅŸünsek ve bundan sonra ne yapacağımıza baksak daha iyi bir ÅŸey yapmış olmaz mıyız?

Ama görüyorum ki, kimse kendi suçunu itiraf etmeye yanaÅŸmıyor.

Åžunu da görelim, birbirimize karşı kazanacağımız bir zafer yok, birlikte kazanacağımız tek zafer var.

Çok egosantrik oldu. Herkes “kendine baÄŸlanmamızı, itaat etmemizi” istiyor. Tarikatı de öyle, siyaseti de. VatandaÅŸ da kendi çıkarına bakıyor. Adeta, kimse doÄŸru-dürüst birini istemiyor. Kim onun iÅŸini görürse, o ondan yana. Onun iÅŸi görülsün de gerisi ne olursa olsun. Yiyecekse yesin, ama kendi iÅŸini yapsın. Çünkü kendi de haksız ve usulsüz bir iÅŸe talipse baÅŸkasında nasıl hukuk ve usule baÄŸlılık talep edebilir ki!

KuÅŸkusuz sonuçta herkes gücü kadar sorumlu. Bu anlamda devletin sorumluluk payı çok yüksek. Devlet dediÄŸiniz ÅŸey yasama, yürütme ve yargı erkinden oluÅŸuyor, ama burada da hiyerarÅŸi söz konusu, sadece sorumluluk olarak bakmayalım, sorumluluk ne kadar büyükse, makama göre vebal de, övgü de o kadar büyük olacaktır. Bu konuda mizanı tutturmak önemli. Mizanı tutturamayanların vay haline.

Her yerde her zaman iyiler de vardır, kötüler de! Birilerinin iyiliÄŸini gördüÄŸümüzde, kötülüklerini gözardı etmeyelim. Ya da kötülüklerini gördüÄŸümüzde iyiliklerini görmezden gelmeyelim. Adil ÅŸahidler olalım.

Ä°ftiradan, yalandan, dedikodudan, gıybetten sakınalım. Elbette sonuçları itibarı ile topluma yansıyan, emsal oluÅŸturan, suimisal oluÅŸturan iÅŸlerin toplum önünde eleÅŸtirilmesi gerek, ama ahval-i ÅŸahsiyeye ait yanlışların ise alenileÅŸtirilmesi büyük bir vebaldir. Hatta bu anlamda “batılın tasviri saf zihinleri idlal edeceÄŸi/bozabileceÄŸi” gibi, bir günahın alenileÅŸmesi, zayıf kiÅŸiler nezdinde toplumsal zihinlerde meÅŸruiyet kazanmasına sebeb olur.

Her iki iki halde de aÅŸk ve öfkenin aklımızı zail etmesine imkan vermeyelim.

Mücahidlikten müteahhitliÄŸe savrulanlarımız da oldu, muvahhidlikten münafıklığa savrulanlarımız da. Kimi zenginken cömertti, fakirleÅŸince sapıttı, kimi fakirken daha cömertti, zenginleÅŸince savruldu. BaÅŸörtüsü forumunda istiÅŸare kurulu üyeliÄŸi yapan birileri bugün çok farklı vadilerde kâm alıyor dünyadan. Laiklik ve Kemalizm eleÅŸtirisinde önde koÅŸanlardan bazıları bir baktık ki YeÅŸil Kemalist olmuÅŸlar, liberalleÅŸtikten sonra Ilımlı Ä°slamcılık’tan Sekülarizm’e evrilmiÅŸler. Dinleri vicdan sorunu olmuÅŸ. Kimi Deist takılıyor, kimi AgnostikolmuÅŸ. Kimi “tarihselci” olmuÅŸ, kimi nev’i ÅŸahsına bir ulusalcıEhl-i Sünnet, Sufi, Selefi, Åžii geçtik, ÅŸimdi Maturidi, EÅŸ’ariyi tartışıyoruz. Yakında Akaidi de tartışırız. Türk Ä°slamı, Fars Ä°slamı, Arap Ä°slamını konuÅŸuyoruz, daha da ötesi, Protestan Ä°slam, Ortodoks Ä°slam, Katolik Ä°slam icad oldu!

Evet, ulaÅŸamadıkları hazlara “murdar” deyip, o hazlara ulaşınca, dünyayı ve toplumu deÄŸiÅŸtirmek için çıktıkları yoldan deÄŸiÅŸip dönüp meÅŸrulaÅŸtırırlar. Paranın, makamın ve fuhuÅŸun dönüÅŸtürücü gücü onları da dönüÅŸtürmüÅŸ.

Ä°ktidar ve toplum iliÅŸkisi aslında “U Borusu” gibidir. Birbirini dengeler. Sonuçta, “Tencere yuvarlanır, kapağını bulur”. Sonuçta biz bize benzeriz. Birbirimizi eleÅŸtirmeden önce biraz da kendimize baksak ne iyi ederiz.

Aslında günahlarımızın çoÄŸu ortak. Aynı yanlıştan besleniyoruz ve birbirimizin günahlarının gerekçesini/bahanesini üretiyoruz.

Aynı sütün yağı, kaymağı, yoÄŸurdu, ayranıyız, “tencere dibin kara, seninki benden kara” hesabı.

Bakıyorum da, baÅŸörtüsü eylemlerinde en önde koÅŸan bazı anne-babaların kızları bugün baÅŸka vadilere savrulmuÅŸlar. Buraya nasıl geldik bunun muhasebesini yapmamız gerek.

Bugün daha rasyonalist, daha pragmatik, daha determinist düÅŸünüyoruz. Daha liberal, daha rekabetçi, daha hedonist olduk.. Daha egosantriÄŸiz. Ben “ene” demek ayıptı. Nefsimizi terbiye edecektik, ama ÅŸimdi ene’miz kabardı. Kendi boyumuzun yetmediÄŸi yerde, benim liderim, benim ÅŸeyhim, benim örgütüm, benim futbol takımım var. Ben ben ben!

Allah’ın emrine uymazsanız haram, peygamberin sünnetine uymazsanız mekruh, benim gibi düÅŸünmezseniz dinden çıkarsınız!? HaÅŸa..

KardeÅŸlik hukuku, istiÅŸare ve ÅŸura, ehliyet ve liyakat, adil ÅŸahidlerden olmak modası geçmiÅŸ ÅŸeyler bunlar.

Kur’an’dan bir kıssadan yola çıkarak bir nasihat ya da eleÅŸtiride bulunacak olsan, “hard” kaçıyor. Onlar “dünde kalmış”, “basit” ÅŸeyler gibi anlaşılıyor. “Asri”lik moda ÅŸimdi. “Kifayetsiz muhterisler”in “Muhafazakâr asri”liÄŸi başımızın belası. YeÅŸilin her tonu var atık. “YeÅŸil Kemalist”ler, “YeÅŸil Kapitalist”e, “YeÅŸilÇaÄŸdaÅŸ”tan, “YeÅŸil ulusalcı”lığa kadar! Tekin Erer diye biri, 1970’lerin başında biz “Ne saÄŸdayız, ne solda, Hak yoldayız Hak yolda” diye slogan atınca bize “YeÅŸil Komünist“ diye saldırmıştı. Dünden bugüne biz de evrildik (gerçekte bir tereddiye uÄŸradık) ve artık “YeÅŸil Kapitalist” olduk herhalde!

Sivil-siyaset farketmiyoruz. Biz birbirimize benziyoruz. Batacaksak birlikte batacağız, çıkacaksak birlikte çıkacağız. Ä°çimizdeki beyinsizlere yakamızı kaptırdık gidiyoruz. EÄŸer kurtulmak istiyorsak, önce yakamızı bunların elinden kurtarmamız gerek. Yoksa içimizdeki beyinsizlerin iÅŸledikleri helakımız için yeter. Onların ve onların yaptıkları karşısında sessiz kalan bizlerin bu sessizliÄŸi sebebi ile Allah’ın yardımı bize ulaÅŸmaz. Çünkü Allah cahil ve zalim bir topluluÄŸa yardım etmez.

Allah’ın yardımı bize ulaÅŸtıktan sonra ne gam. DeÄŸil mi ki Hakk ÅŸerleri hayreyler. Bize hayır gibi gelen ÅŸeylerde ÅŸer olabileceÄŸi gibi ÅŸer gibi gelen ÅŸeyleri Allah hayra tebdil eyler, ne gam! Mekerallahu!

Ä°nÅŸallah akleden bir topluluk oluruz ve tevbe ederiz. Yüzümüzü Hakk’a çeviririz, Allah’ın ipine sımsıkı tutunuruz da hüsrana uÄŸrayanlardan olmayız. Selam ve dua ile.

1 Yorum

  1. Mehmet Aldem

    Aralık 21, 2018 Cuma 09:13

    Günah çıkarmış.Kuru kuru saksakcilik yaparak gelindi bu günlere.Herkez,kendini şaşmaz,bir teraziye vursun bi de aynaya baksın.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.