Hulusi Akar'dan yeni askerlik sistemiyle ilgili açıklama

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, "Sincar'ın yeni bir Kandil olmasına asla müsaade edilmeyecektir." dedi.

Akar, TBMM Genel Kurulu'nda bakanlığının bütçesine iliÅŸkin sunumunda, savunma ve güvenliÄŸin siyasi polemik ve rekabet dışı olup siyasi partilerin ortak paydası, bir bütün halinde millet ve memleket meselesi olduÄŸunu belirtti.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK), vatan topraklarının güvenlik ve bütünlüÄŸü, milletin egemenlik ve bağımsızlığı için baÅŸta terör örgütleri FETÖ, PKK/KCK/YPG ve DEAÅž olmak üzere her türlü tehdit ve tehlikeye karşı yurt içi ve sınır ötesinde azim ve kararlılıkla mücadelesini sürdürdüÄŸünü dile getiren Bakan Akar, bu mücadelenin yurt içi ve sınır ötesinde, en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar devam edeceÄŸini söyledi.

Suriye ve Irak'ta yuvalanan terör örgütleri ve uzantılarının terör eylemlerinin ardından TSK tarafından 24 Temmuz 2015'ten itibaren yurt içi ve sınır ötesinde geniÅŸ çaplı operasyonlar baÅŸlatıldığını, bu kapsamda MehmetçiÄŸin "girilemez" denilen yerlere girdiÄŸini, "ulaşılamaz" denilen yerlere ulaÅŸtığını vurgulayan Akar, DoÄŸu ve GüneydoÄŸu'da bazı ilçelerde "çukur eylemleri"ni baÅŸlatan teröristleri kazdıklara çukurlara gömerek bu tehdidi bertaraf ettiÄŸini hatırlattı.

Akar, bu mücadele sürerken 15 Temmuz 2016'da FETÖ'nün hain darbe giriÅŸiminin yaÅŸandığını anlatan Akar, buna karşı gösterilen ÅŸanlı direniÅŸin tarihin altın sayfalarında hak ettiÄŸi yeri aldığını kaydetti.

Hain darbe giriÅŸiminden bir ay sonra baÅŸlatılan Fırat Kalkanı Harekatı'nın baÅŸarıyla tamamlandığını dile getiren Akar, "Yanlış bir algı oluÅŸturmak amacıyla yurt içinde ve yurt dışında yapılan haksız ve mesnetsiz haber ve yorumların aksine DEAÅž'la göÄŸüs göÄŸüse mücadele eden tek ordu Türk Silahlı Kuvvetleridir. Silahlı Kuvvetlerimiz, bu harekatla 3 binin üzerinde radikal DEAÅž terör örgütü mensubunu etkisiz hale getirmiÅŸtir." diye konuÅŸtu.

Akar, Zeytin Dalı Harekatı ile 4 bin 500'den fazla PKK/YPG ve DEAÅž terör örgütleri mensubunun etkisiz hale getirildiÄŸini belirterek, "Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatının planlama ve icrasında sadece teröristler ile bunlara ait mevzi, silah, araç ve binalar hedef alınmış; sivil, masum kiÅŸiler, dini, kültürel yapılar, tarihi eserler ve arkeolojik kalıntılar ile kamu yararına faaliyet gösteren tesislerin zarar görmemesi için diÄŸer hiçbir ülkenin göstermediÄŸi kadar dikkat ve hassasiyet gösterilmiÅŸtir." deÄŸerlendirmesinde bulundu.

Astana Mutabakatı kapsamında, ateÅŸkesin etkinliÄŸinin artırılması ve çatışmaların sona erdirilmesi maksadıyla Ä°dlib GerginliÄŸi Azaltma Bölgesi'nde görev yapan TSK unsurlarının 13 Ekim 2017'den itibaren bölgede tesis edilen 12 gözlem noktasında faaliyetlerini sürdürdüÄŸünü aktaran Akar, "Soçi Zirvesi'nde Türkiye ve Rusya arasında varılan mutabakat sonunda imzalanan Ä°dlib Muhtırası'yla bir insani felaketin ve siyasi sürecin sekteye uÄŸratılmasının önüne geçilerek Ä°dlib'de ateÅŸkesin ve istikrarın devamı saÄŸlanmıştır." ifadesini kullandı. Bakan Akar, Soçi Muhtırası'nın uygulanmasına yönelik çalışmaların, bölgede gerçekleÅŸen provokasyonlara raÄŸmen baÅŸarıyla devam ettiÄŸini vurguladı.

MÜNBÄ°Ç'TE TERÖRÄ°STLERÄ°N KAZDIÄžI ÇUKURLAR

Münbiç'teki faaliyetlerin ise ABD ile yapılan çeÅŸitli seviyelerdeki temaslar neticesinde belirlenen Münbiç Yol Haritası ve Güvenlik Prensipleri doÄŸrultusunda yürütüldüÄŸünü belirten Akar, ÅŸöyle konuÅŸtu:

"Buradaki amacımız; PKK/YPG'nin tamamen Münbiç'i boÅŸaltması, ağır silahların toplanması, ÅŸiddete yönelik eylemler yürüten gruplardan arındırılarak bölgenin güvenliÄŸinin ve istikrarının saÄŸlanması, yönetimin Münbiçlilere devredilmesi ve nihayet Suriyelilerin güven içinde evlerine dönmesidir. ABD tarafından PKK/YPG'nin Münbiç'ten çıkarılacağına dair sözler verilmiÅŸ olmasına raÄŸmen terör örgütünün Münbiç'te çukurlar kazdığı, mevziler hazırladığı tespit edilmiÅŸtir. Konu yakinen takip edilmekte olup, verilen taahhütlere uyulmadığı takdirde, sözler tutulmadığı takdirde, diÄŸer bölgelerde olduÄŸu gibi yeri ve zamanı geldiÄŸinde buradaki teröristler de kazdıkları çukurlara gömülecektir."

Akar, Türkiye'nin de bulunduÄŸu uluslararası toplumun önde gelen üyelerinin desteÄŸiyle Irak'ta DEAÅž'a karşı önemli baÅŸarılar elde edildiÄŸini anlattı.

DEAÅž harekatının sonuna gelindiÄŸini ancak PKK'nın bu ülkenin kuzeyinde varlığını sürdürdüÄŸünü ifade eden Akar, ÅŸunları söyledi:

"Irak hükümetinden beklentimiz; PKK bölücü terör örgütünün Irak topraklarındaki varlığının da sonlandırılması için bizimle iÅŸ birliÄŸi yapmasıdır. Önemle belirtmek isterim ki Irak, Suriye ve tüm komÅŸularımızın siyasi ve toprak bütünlüÄŸüne saygılıyız ancak ülkemizin ve milletimizin güvenliÄŸi için PKK terör örgütü, bulundukları yerlerden tamamen temizleninceye kadar operasyonlarımız da devam edecektir.

Bu kapsamda Irak kuzeyinde bulunan ve teröristler tarafından üs olarak kullanılan Sincar ve Karacak Dağı bölgelerindeki terör yuvalarına karşı 13 Aralık 2018'de bir hava harekatı icra edilmiÅŸtir. Her zaman olduÄŸu gibi bu harekat sırasında da sivil halkın ve çevrenin zarar görmemesi için her türlü gayret gösterilmiÅŸtir. Sincar'ın yeni bir Kandil olmasına asla müsaade edilmeyecektir."

"COÄžRAFYA NE KADAR KADERSE, TÜRKÄ°YE DE BU COÄžRAFYANIN KADERÄ°DÄ°R"

Ege ve Akdeniz’deki mevcut sorunların uluslararası hukuk ve iyi komÅŸuluk iliÅŸkileri çerçevesinde barış, dostluk ve iÅŸ birliÄŸinden yana bir yaklaşımla çözüme kavuÅŸturulmasının önemine deÄŸinen Akar, "Bununla birlikte Kıbrıs'ta, Ege'de ve DoÄŸu Akdeniz'de Türkiye'ye raÄŸmen atılacak hiçbir adıma ve oldubittiye asla müsaade etmeyeceÄŸimizi, DoÄŸu Akdeniz'deki tek yanlı hidrokarbon faaliyetlerine izin vermeyeceÄŸimizi, bölgede Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin yer almadığı hiçbir projenin yaÅŸama ÅŸansı olmadığını her vesileyle dile getiriyoruz." dedi. Bu konuyu yakından takip ettiklerini vurgulayan Akar, ÅŸunları kaydetti:

"Bu çerçevede Türk Silahlı Kuvvetleri Ege'de, DoÄŸu Akdeniz'de ülkemizin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin hak ve menfaatlerini korumaya, Kıbrıs Adası'nda uluslararası garanti ve ittifak antlaÅŸmaları doÄŸrultusunda barış ve güvenliÄŸin teminatı olmaya devam edecektir. Karadeniz'de ise malumunuz olduÄŸu üzere, Türkiye için temel belge olan Montrö SözleÅŸmesi tüm ülkeler bakımından da hassas bir denge tesis etmektedir. Bu sözleÅŸme ile Karadeniz'de güvenliÄŸin saÄŸlanması ve muhafazasında asli görev ve sorumluluk, sahildar devletlere verilmiÅŸtir. Türkiye'nin Karadeniz politikası da bu 'bölgesel sahiplik' anlayışını temel almaktadır. 780 bin kilometrekarelik vatan topraklarında, 462 bin kilometrekarelik mavi vatanda ve sınır ötesinde, yürütülen operasyon ve faaliyetler ışığında açıkça görülmektedir ki coÄŸrafya ne kadar kaderse, Türkiye de bu coÄŸrafyanın kaderidir."

"EN DOÄžAL HAKKIMIZDIR"

Akdeniz'deki Deniz Muhafızı Harekatı ve Irak görevi baÅŸta olmak üzere, Afganistan'dan Kosova'ya, Bosna Hersek'ten Katar'a, Lübnan'dan, Sudan'a ve Somali'den Aden Körfezi'ne uzanan geniÅŸ bir coÄŸrafyada birçok misyon ve operasyonu fiilen desteklemek suretiyle bölge ve dünya barışına katkı saÄŸlandığını dile getiren Bakan Akar, "Bu çerçevede, müttefiklerimizden de terörle mücadele öncelikli olmak üzere ortak konularda iÅŸ birliÄŸi ve dayanışma içinde olmayı beklemek en doÄŸal hakkımızdır." diye konuÅŸtu.

Hava savunma sistemini "bir tercih deÄŸil, zorunluluk" olarak nitelendiren Akar, "Rusya Federasyonundan S-400 sistemleri tedariki ile ülkemiz, önemli bir hava savunma yeteneÄŸi kazanmış olacaktır." ifadesini kullandı.

Teknoloji transferi ve ortak üretim yoluyla, milli sistemleri geliÅŸtirmek üzere baÅŸlatılan çalışmaların da Ä°talya ve Fransa ortaklığı olan EUROSAM ile yürütüldüÄŸünü bildiren Bakan Akar, "Ä°laveten Patriot sistem tedarikine yönelik olarak ABD tarafına istek mektubu gönderilmiÅŸtir fakat ABD tarafından bu talebimize henüz bir cevap gelmemiÅŸtir." dedi.

FETÖ Ä°LE MÜCADELE

Yerli ve mili uzun menzilli hava ve füze savunma sistemi projesi Siper'in de ilk adımının atıldığını anımsatan Bakan Akar, "F-35 programı planlandığı ÅŸekilde devam etmektedir. Ä°lk iki uçak, 21 Haziran 2018'de teslim alınmıştır. Pilot ve bakım eÄŸitimleri, Arizona ABD'de devam etmektedir. Mart 2019'da alınacak iki uçakla birlikte toplam 4 uçak, pilot, bakım eÄŸitimleri için 2020 sonuna kadar ABD'de kalacak, 5. ve 6. uçaklar ise 30 Kasım 2019 tarihinde Malatya'ya intikal ettirilecektir." ifadelerini kullandı.

FETÖ ile mücadele kapsamında TSK'deki ihraçlara iliÅŸkin de bilgi veren Akar, "15 Temmuz'dan itibaren, FETÖ nedeniyle, TSK'den bu güne kadar 150 general/amiral, 7 bin 595 subay, 5 bin 723 astsubay, 1257 uzman erbaÅŸ, sözleÅŸmeli er ve 429 devlet memuru, iÅŸçi olmak üzere toplam 15 bin 154 personel ihraç edilmiÅŸ, ihraç edilen 326 personel ise göreve iade edilmiÅŸtir. Süreç devam etmektedir. FETÖ baÄŸlantılı son personel de Milli Savunma Bakanlığı bünyesinden temizleninceye kadar mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir." diye konuÅŸtu.

15 Temmuz'dan sonra personel temin faaliyetlerine süratle baÅŸlandığını belirten Akar, "Toplam 51 bin 326 personel temin edilmiÅŸtir. Muvazzafı, emeklisi, her rütbedeki asker ve sivil personeli, ÅŸehit yakınları ve gazilerimizle büyük bir aile olan Türk Silahlı Kuvvetleri, teröristlerden temizlendikçe sayısal bir azalma yaÅŸamakla beraber, vatanına, milletine, bayrağına baÄŸlı silah arkadaÅŸlarımızın fedakarlık ve kahramanlığı ile etkinliÄŸini, caydırıcılığını ve saygınlığını her geçen gün artırmaktadır." dedi.

Akar, asker alma faaliyetlerine deÄŸinerek, "Bedelli askerlik kapsamında; 635 bin 582 vatandaşımızın müracaat iÅŸlemi tamamlanmış, bunlardan 86 binin temel eÄŸitimleri sona ermiÅŸtir, kalan yükümlülerin eÄŸitim süreci devam etmektedir." bilgisini verdi.

YENÄ° ASKERLÄ°K SÄ°STEMÄ°

Dövizle askerlik hizmetinde yaÅŸ sınırının kaldırıldığını, uzaktan eÄŸitimle vatandaÅŸların bulundukları yerlerden askerlik hizmetini yerine getirmelerine imkan saÄŸlandığını bildiren Akar, "VatandaÅŸlarımızın eÄŸitim durumları ile mesleki meÅŸguliyetlerini dikkate alarak, herkesin en uygun zamanda askerlik görevini yapmasını saÄŸlayacak ÅŸekilde, askerlik süresinin kısaltılması dahil, yeni askerlik sistemi üzerindeki çalışmalar da ilgili bakanlık ve kurumlarla yoÄŸun bir ÅŸekilde devam etmektedir." ifadesini kullandı.

Milli Savunma Üniversitesinde, misafir askeri öÄŸrenciler dahil toplam 11 bin 406 personelin eÄŸitim ve öÄŸrenim gördüÄŸünü belirten Akar, sorumlu diÄŸer bakanlık ve kurumların yanı sıra Milli Savunma Bakanlığının da ÅŸehit yakınlarına ve kahraman gazilere, üzerine düÅŸen her türlü desteÄŸi hassasiyetle ve heyecanla saÄŸlandığını belirtti.

Akar, "Azami yerlilik ve millilik kriterleri esas alınarak ordunun modernizasyonunun saÄŸlanmasına, ihtiyaç duyduÄŸu diÄŸer mal ve hizmetlerin daha süratli, kaliteli, güvenli ve maliyet etkin ÅŸekilde tedarik edilmesine yönelik her türlü çalışma yapılmakta, her türlü tedbir alınmaktadır. Savunma sanayii atılımları çerçevesinde, yüzde 65 olan yerlilik ve millilik oranı her geçen gün artmaktadır." deÄŸerlendirmesinde bulundu.

Ülke ve milletin güvenliÄŸinin saÄŸlanmasının, her an harbe hazır, etkin, caydırıcı ve saygın bir orduyla mümkün olduÄŸunu vurgulayan Akar, ÅŸunları kaydetti:

"2019 yılı bütçe teklifi hazırlanırken mali disiplinin saÄŸlanması sürecine katkıda bulunulması da göz önünde bulundurulmuÅŸtur. Bu bilinçle hazırlanan, Milli Savunma Bakanlığı 2019 Yılı Bütçe Teklifi, 46 milyar 462 milyon 303 bin TL olarak huzurlarınıza getirilmiÅŸ bulunmaktadır. Milli Savunma Bakanlığı 2019 yılı bütçe teklifi; Türk Silahlı Kuvvetlerine verilen görevlerin etkinlikle yerine getirilmesi, bunu saÄŸlayacak kuvvet yapısının oluÅŸturulması, çağın gereklerine göre modernize edilmesi ve harbe hazırlık seviyesi ile muharebe gücünün yükseltilmesi amacıyla hazırlanmıştır."