Tesettürün ruhundan çok uzak kıyafetleri tesettür diye dayatıyorlar
Tesettür Seferberliği Platformu (TESSEP) tarafından düzenlenen programda konuşan Genel Koordinatör Aynur Sülün, tesettürün ruhundan, anlam ve amacından çok uzak kıyafetleri tesettür diye dayattıklarını ifade etti.
Tesettür SeferberliÄŸi Platformu (TESSEP) tarafından Adana’da "Tesettür Ahlakı" temasıyla bayanlara yönelik bir program düzenlendi.
RamazanoÄŸlu Kültür Merkezi'nde düzenlenen programa Zamanın Zeynebi DerneÄŸi BaÅŸkanı Yazar Sabiha AteÅŸ Alpat ve Tesettür SeferberliÄŸi Platformu (TESSEP) Genel Koordinatörü Aynur Sülün konuÅŸmacı olarak katıldı.
Kadınların yoÄŸun bir teveccüh gösterdiÄŸi program, Kur’an-ı Kerim tilavetiyle baÅŸladı. Ardından 28 Åžubat’ta Türkiye’de tesettüründen dolayı maÄŸduriyet yaÅŸayan bayanların ve TESSEP’in ÅŸimdiye kadar yaptığı etkinlikler, basın açıklamaları ile kampanyaları anlatan sinevizyon gösterimi ile devam etti.
Programda bir konuÅŸma yapan TESSEP Genel Koordinatörü Aynur Sülün, tesettür ile savaÅŸanların taklitlerinin deÄŸiÅŸtiÄŸini, ÅŸimdiki taklitlerin önceki düÅŸmanlıklarından daha çok tehlikeli olduÄŸunu söyledi.
Tesettür düÅŸmanlarının kadının hayâsıyla savaÅŸtığının altını çizen Sülün, "Tesettür düÅŸmanları bu ülkede 100 yıldır tesettürü kaldırmaya çalışıyorlar. Bu konuda birçok propaganda araçlarını kullandılar. Halen de kullanmaya devam ediyorlar. Tesettürlü bayanları fakirlikle, yoksullukla, cehaletle, hizmetçi olmakla yan yana getirmeye çalıştılar. Bu konuda dizi, filimler, reklamlar ve kampanyalar düzenlediler. Kültürlü olmak, bilgili olmak, görgülü olmak, eÄŸitimli olmak ve hatta huzurlu olmak da açıklıkla eÅŸleÅŸtirildi. Ä°nsanlara açıklığı daha mutlu ve huzurlu bir hayat olduÄŸu zihnimize algılatılmaya çalışıldı. Evet, bu propagandaların sonucunda Ä°slam düÅŸmanları tesettürü ortadan kaldıramadılar. Fakat savaÅŸ taktiklerini deÄŸiÅŸtirdiler. Åžimdiki taktikleri eskisinden daha tehlikeli. EÄŸer bir ÅŸeyi deÄŸiÅŸtiremiyorsan kendine doÄŸru çek ve kendin ÅŸekillendir. Ä°ÅŸte ÅŸimdi tesettürümüzü onlar ÅŸekillendiriyorlar. Nasıl giyineceÄŸimizi, neyi tercih edeceÄŸimizi onlar belirliyorlar. Tesettürün ruhundan, anlam ve amacından çok uzak kıyafetleri bize tesettür diye dayatıyorlar. Toplumu bu ÅŸekilde alıştırmaya çalışıyorlar. Neden bu kadar savaşıyorlar. Çünkü kadının hayâsıyla savaşıyorlar." dedi.
Daha sonra konuÅŸmalarını yapmak üzere kürsüye çıkan Zamanın Zeynebi DerneÄŸi BaÅŸkanı yazar Sabiha AteÅŸ Alpat, ÅŸeytan ve dostlarının tesettürle olan savaşının Hazreti Âdem ve Hazreti Havva’dan beridir devam ettiÄŸini söyledi.
Alpat, "Âdem Aleyhisselam yaratıldığı zaman, ezeli ve ebedi düÅŸmanlığını ilan eden ÅŸeytan ve dostları, o zaman baÅŸkaldırarak ‘Ben insana (Âdem’e) saygı duymayacağım. Ben ondan daha hayırlıyım’ demiÅŸ ve ondan sonra da lanete uÄŸramıştı. Hazreti Allah (Azze ve Celle) Âdem ile Havva’yı Cennet’e yerleÅŸtirdiÄŸinde ÅŸeytan ve dostları, ‘biz bunların ayaklarını Cennet’ten nasıl kaydırabiliriz’ kaygısına girmiÅŸlerdi. Åžeytan elinden gelen bütün numaraları, propagandaları, organizasyonları sergileyip, Âdem’e yasaklanmış olan aÄŸaçtan yedirtti. Onlar yaptıkları hatayı anlar anlamaz Cennet yapraklarıyla avret yerlerini kapatarak tövbe ettiler. Yeryüzünde de aynı senaryo devam ediyor, kıyamete kadar da devam edecek. Çünkü hak ile batılın savaşı, insanlığın yaratılışıyla baÅŸlamıştır." dedi.
"Tesettür sadece bir giyim deÄŸildir"
Kadınların Allah’ın istediÄŸi boyayla boyanmak yerine, modanın boyasıyla boyandığını söyleyen Alpat, "Yeryüzünde hayâsızlığın en önemli yolu ahlakı, özellikle de tesettür ahlakını, iffeti parçalamasıdır ÅŸeytan ve dostlarının gayesi. Çünkü iffet elbisesini parçaladığı zaman, ahlaki hususları zafiyete uÄŸrattıkları zaman kendi saltanatlarını sürdürmek daha kolay olacak. Oysaki unutmamamız gereken bir husus var. O da Allah’ın bizi din ile mükellef kıldığı temel esaslardır. Bu temel esaslar 3 tanedir. Birincisi imandır, ikincisi ameldir, üçüncüsü de ahlaktır. Bu 3 direk saÄŸlam olmazsa bir kiÅŸinin dinini ayakta tutması mümkün deÄŸildir. Ä°mani konularımız zayıf düÅŸünce maalesef tesettürümüz yara aldığı gibi, sosyal ve bireysel hayatta Ä°slam’ın rengi üzerimizde silikleÅŸti. Oysaki Allah Kur’an-ı Kerim’de, ‘Allah’ın boyasıyla boyanın. Allah’ın boyasından daha güzel boya yoktur’ diye buyuruyor. Tesettür açısından konuÅŸacak olursak emri Allah’tan alıyoruz fakat tesettürümüze moda boyası sürüyoruz. Emri Allah’tan alıyoruz çaÄŸdaÅŸlık dedikleri boyayı sürüyoruz. Emri Allah’tan alıyoruz fakat tesettür ahlakına, iffet ahlakına ÅŸeytan ve dostlarının söylediÄŸi boyaları sürüyoruz. Böyle olunca maalesef duruÅŸumuz zayıflıyor, rengimiz silikleÅŸiyor, rengârenk olma durumuyla karşı karşıya kalıyoruz. EÄŸer bizim rızaya doÄŸru bir derdimiz olsaydı deÄŸil örtü, Allah bize çuval giyin deseydi giyerdik. Neden? Çünkü bizim bir derdimiz var. O da Allah’ın rızasına ulaÅŸmak. Allah’ım yeter ki sen razı ol. Tesettür sadece bir giyim deÄŸildir. Giyimin ölçüleri tesettürün sadece bir parçasıdır. Önemlidir ama bir parçasıdır." ifadelerine yer verdi.
Henüz yorum yapılmamış.