Sosyal Medya

Güncel

Abdurrahman Dilipak: Bu durumda oyumuzu kime verelim?

Abdurrahman Dilipak- Yeni Akit



Bu durumda oyumuzu kime verelim?
 
Ne bileyim, kime verirseniz verin. Ama bilin ki, verdiÄŸiniz oydan mesulsünüz. Oy vermemek, en kötü ihtimale razı olmak demektir, bu bir. Oy verdiÄŸiniz kiÅŸiye vekâlet veriyorsunuz demektir. Oy verdiÄŸiniz kiÅŸinin yaptıklarınızdan mesulsünüz. O, o iÅŸleri size vekâleten yapıyor demektir. Yani o kiÅŸinin yaptıklarından iyi ya da kötü size de bir pay düÅŸecektir.
 
Adam iyi idi, kötü oldu. Ä°yi görünüyordu, deÄŸilmiÅŸ. O zaman o durumda çıkıp onun bu haksızlığına karşı olduÄŸunuzu, onun yaptıklarını reddettiÄŸinizi söyleyeceksiniz. Oy kullanırken kafanı kiraya vermeyeceksin. “Evinizin anahtarını kendilerine emanet edemeyeceÄŸiniz kimse”lere OY VERMEYÄ°N! Åžehir, “büyük evimiz”dir. Oy verdiÄŸin kiÅŸinin üzerinden gözünü eksik etmeyeceksin. “Güvenmek güzeldir, kontrol etmek daha da güzeldir.” Siyaset güven deÄŸil, denetim müessesesidir.
 
Bakın bizim geleneksel binalarımız, evin penceresi yukarıda ve kücük, camilerde ve kamu binalarında yere yakın ve büyük olur. Kamu yöneticilerinin kapısı açık olur ve onlar mecazi olarak CAM EV’de otururlar.
 
Ä°deal seçim, Ä°NTÄ°HAB-I SANÄ° ÅŸeklindeki seçimdir. Halk siyasi konularda neyin ne olduÄŸunu tam bilemeyebilir, ama çevresinden bilgisine ve dürüstlüÄŸüne güvendiÄŸi birine seçmek üzere yetki verir ve o seçimini yapar. Bu ÅŸekilde halk siyasi sorumluluktan bir ölçüde kurtulur. Seçiciler kurulu, seçtikleri kiÅŸi sapıtırsa, üçte iki çoÄŸunlukla kendi seçtiklerini geri çağırabilmeliler.
 
Mesela, benim genel olarak savunduÄŸum bir parti iÅŸe yaramaz bir adamı aday gösterse, bir baÅŸka parti de Ä°dris Küçükömer gibi sol gelenekten gelen bir adamı aday gösterse, benim tercihim 2.’si olurdu. Benim kafam da kiralık deÄŸil, oyum da.
 
Åžimdi, o zaman bugün benim genel anlamda kuruluÅŸundan beri savunduÄŸum, zaman zaman da icraatları çerçevesinde eleÅŸtirdiÄŸim AK PARTÄ°’ye düÅŸen, diÄŸerlerinden daha dürüst, akıllı ve cesur, ErdoÄŸan’ın son konuÅŸmalarında vurgu yaptığı gibi, “Ehliyet ve Liyakat” sahibi, “emin” kiÅŸileri aday göstermeli ki, GÖZÜ AÇIK ve mutmain bir ÅŸekilde gidip kendilerine oyumu vereyim ve baÅŸkalarını da davet edebileyim.
 
Aday göstereceÄŸiniz kiÅŸiler “El Emin” mi ona bakalım önce..
 
DiÄŸer partilerin adayları ile kıyaslandıklarında hiçbiri istenilen seviyede deÄŸilse, o zaman en az/daha az kötü olanı “kerhen” desteklemek zorunda kalacağız. Herhangi bir eÅŸya alırken de böyle davranmıyor musunuz?!
 
Bizim ölçümüz ne? “Onlar sözü dinler, doÄŸrusuna tabi olur, yanlışına karşı çıkarlar, onlar bir iÅŸe bakar, doÄŸrusuna önderlik yaparlar ya da destek verirler, kötülüÄŸe elleri ve dilleri ile mani olurlar, en azından onlara kalplerinde bir nefret duyarlar.” Bu ölçüye uyup gerisini dert edinmeyelim.
 
EÄŸer AK Parti yöneticileri, dürüst, ehliyet ve liyakat sahibi adayları deÄŸil de ÅŸaibeli kiÅŸileri aday gösterecek olursa, Allah korusun bu ülke yeniden CHP, HDP, Ä°yi Partiye mahkûm ve mecbur bırakılacak olursa vay başımıza geleceklere.
 
Bakın insanlar küçük dünyalarında yaÅŸarken karşılaÅŸtıkları haksızlıklar yüzünden öfkelenip baÅŸka vadilere savrulacak, ya da küsüp evlerinde oturacak olurlarsa bunun da vebali o AK Partili yöneticilere de ait olacaktır. ÇocuÄŸuna iÅŸ bulma konusunda fırsat eÅŸitliÄŸine sahip deÄŸilse insanlar. RüÅŸvet ve torpilsiz iÅŸ yapılmadığı anlamındaki ÅŸayiaları doÄŸrulayan örnekler insanları umutsuzluÄŸa sevk edebilir.
 
Tepedeki insanların ve ailelerinin yaÅŸayışları ile ilgili söylentileri doÄŸrulayan örnekler insanların aklını çeliyor. Ani zenginleÅŸen ve eski dostlarını bırakıp yeni dostlar edinenlere iliÅŸkin rivayetlerin aklını karıştırdığı insanların gözü ile bakınca onların çevrelerindeki insanların bundan nasıl etkileneceÄŸini hesap etmek zor deÄŸil.
 
AK Partinin dünden bugüne ülkeyi nereden alıp nereye getirdiÄŸi ortada. Bunu da unutmayalım. Yani Türkiye’nin geleceÄŸini emanet edeceÄŸimiz siyasi zihniyet ve kadrolar, bu emaneti buradan alıp daha ileriye götürecek zihniyet ve kadrolar olması gerek.
 
AK Parti bir yandan içindeki AKP’lilerden, davasını satan, ahlaksız, kripto tiplerden bir an evvel kurtulması gerek. Metal yorgunluÄŸundan kurtulması lazım. Partideki namuslu insanların, köÅŸe baÅŸlarını tutan ÅŸaibeli isimlerden yakalarını kurtarmaları gerek. Bu dönemde servet ve makam sahibi olan bu kimi zatlar, orada durdukları sürece size Allah’ın yardımı ulaÅŸmaz. Bunlar zalim. Bunlar orada durdukları sürece Allah’ın yardımlarından müstefid olamayız.. 
 
Hem baÅŸkan, hem de belediye meclis üyelerinin seçiminde hepimizin çok dikkatli olması gerek. Aslında seçicilerin feraseti ve kararlılıkları sonucu, bir takım müfsidler adaylık baÅŸvurusunda bulunma cesareti bile gösterememeliler.
 
“Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez” anlayışı ile kapınıza gelecek, “kaşığı belinde dolaÅŸan” ahlaksızlardan uzak duralım. Zalim, kibirli, mal-mülk, makam, kadın düÅŸkünü fasıklara meyletmeyin, sonra ateÅŸ size de dokunur. 
 
ErdoÄŸan’ın son uyarıları önemli. Ama bu uyarıların ne kadar yerine getirildiÄŸine bakmak lazım. 
 
Aman adaylara dikkat edin. Popüler birini aday gösterirsiniz, seçilir de belki. Ama ya hakkındaki ÅŸaibeler, söylentiler doÄŸru çıkarsa, kendileri de rezil olurlar, partilerini, o makamı, devleti de periÅŸan ederler.. Hakkın razı olacağı bir tercihte bulunalım..
 
Birileri de, bu makamları kendileri için bir zırh olarak görmesinler. Bakarsınız o makam bir paratonere dönüÅŸmüÅŸ, beyninizde ÅŸimÅŸekler çakıyor.
 
Tehdide, ÅŸantaja açık kiÅŸilere makam vermeyin. Kibirli, halka yabancı, Hakk’ın razı olmayacağı isimlerden uzak durun.
 
Benden söylemesi.
 
Selam ve dua ile.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.