Tarihi Filme Çekmek !

Tarihimizin haÅŸmetinden midir nedir, ancak bu furyadan sonra bizim aklı evvel yapımcılarımızın tarihi dizi iÅŸine giresi gelmiÅŸ. Geçenlerde arkadaÅŸlar tarih temalı mâlum bir dizinin fragmanını lütfetmiÅŸler.

Oturdum  seyrettim ve tabi ki hiç ÅŸaşırmadım.  Kamerayı elime almışlığım yoktur. Senaryo falan da hiç yazmadım. Fakat hem tarihçi hem seyirci edasıyla bir ÅŸeyler karalamak kalemime herhalde revâdır.

Nedense bizim yerli sinemacılarımızın tarih temalı yapımları hep yatak odasında geçer. Hayrettir ki kahramanlar da bir türlü yataktan çıkamazlar.

Ellili yıllardan beri raks eden Bizanslı dilberlerden Hun sarayındaki Çin prenseslerine kadar hep bu sarmalda fink atar dururuz.

Tarihin kapılardan sığmayan pos bıyıklı babayiÄŸitleri, devletlü azimetlü Osmanlı paÅŸaları beyleri hasekileri, gözdeleri izleyicinin karşısına “akÅŸam olsa da yatsak” derdine müptela karakterler olarak çıkarlar.

Adeta Amerikan dizilerindeki Katrin’ler Jhon’lar, Kelvin’ler isim ve kılık deÄŸiÅŸtirip Osmanlı tarihinde dolanır vaziyettedir. Öyle kılık deÄŸiÅŸtirir dediÄŸimize de bakmayın. Dizilerin sanat yönetmenlerinden zahmet edip müzeye dahi giden bulunmaz. Frapanlıktan taviz vermeden iki top yaldızlı kumaÅŸa bürünen, Arnavut tellak ÅŸivesiyle iki kelam etmesini öÄŸrenen “ben Osmanlı oldum” edasıyla atlar kamera karşısına.

Dahası kanun, kaide, teÅŸrifat tanımayan bir entrika dolabı alır yürür senaryoda. Böylece hem mekândan tasarruf edilir hem de zorluÄŸundan ve maliyetinden kaçılan “savaÅŸ sahneleri” geçiÅŸtirilmiÅŸ olur.

Neticede ucuza getirilen filmler, giÅŸe ve reyting rüÅŸveti diye aÅŸk sahneleriyle baharatlanarak izleyiciye sunulur. BeyoÄŸlu’nun kahvelerinde pinekleyen bir avuç eksantrik rejisörden baÅŸkası da kılıcı (kamerayı) eline almadığı için aynı terane döner durur yıllarca.

Her devresi bir deÄŸil bin senaryoya konu olabilecek kifayetteki mâzimizi böyle fingirdek filmlere, dizilere monte etmek kınayı bol bulanların icraatından baÅŸka bir ÅŸeye de benzemez.

Temenni edelim günün birinde kendi sanat ve düÅŸünce fikrinin kozasını örebilen birileri çıkarda taşın altına elini koyar. Cürümü de kadri de büyük bir iÅŸ yapmış olacağından kimsenin kuÅŸkusu olmasın!