Sosyal Medya

Kürsü

Onu katletmekle herkes tarafından tanınmasını sağladılar; Onu tanıtırken kendilerini de tanıtmış oldular

Yasin Aktay- Yeni Åžafak



Cemal Kaşıkçı’nın Ä°stanbul’daki Suudi Arabistan’ın BaÅŸkonsolosluÄŸuna girip çıkamamasının üzerinden bugün itibariyle 43 gün geçmiÅŸ bulunuyor. GeçtiÄŸimiz pazar günü ölümü de ölüm ÅŸeklinin insanlığın görebileceÄŸi en vahÅŸi ÅŸekilde gerçekleÅŸtiÄŸi de kesinleÅŸmiÅŸ olan Kaşıkçı’nın vefatının 40. günü dolayısıyla dostları tarafından bir anma toplantısı düzenlendi.
 
Türkiye’deki dostları Ä°stanbul Fatih’te Ali Emiri salonunda, Washington DC, Londra ve Avrupa’nın birçok yerinde baÅŸka dostları da bulundukları yerde eÅŸzamanlı toplantılar düzenleyerek Kaşıkçı’nın bugün ÅŸehadetiyle yüklendiÄŸi yeni anlamları ve mesajları ÅŸerh etmeye çalıştılar.
 
Kaşıkçı’yı söz ve düÅŸünce ÅŸehidi olarak niteleyenler oldu. Demokrasi ve özgürlük ÅŸehidi olarak vasfedenler oldu. Her durumda onun ölümünün yol açtığı farkındalık bütün dünyayı baÅŸka türlü gösterilemeyecek, anlatılamayacak gerçeklere en çıplak haliyle ÅŸahit kılmış oldu.
 
Åžahit kılmak veya ÅŸahit olmak… Åžehitlik makamının gücünü ve hakikatini en iyi hissettiren tecrübedir.
 
Åžehadetiyle bütün dünyayı adeta baÅŸka bir farkındalık düzeyine taşıdığından hiç kuÅŸku yok Kaşıkçı’nın. Onun ölümü ve öldürülme biçiminin açığa çıkmasıyla birlikte bütün dünyaya yutturulmak istenen yaldızlı yalanların yaldızı döküldü, maskeler düÅŸtü, arkasından dünyada hükümferma olan bir gücün bütün çirkinliÄŸi, caniliÄŸi, alçaklığı gözler önüne serildi. Bu dünyanın çirkinliÄŸini bilenler biliyordu elbet, ama bu açıklıkta gösteremiyordu. Åžehit, onun hakikatine bütün dünyayı ÅŸahit kılmış oldu.
 
Kaşıkçı’yı aslında yaÅŸarken Türkiye’de çok az insan tanıyordu. Arapça veya Ä°ngilizce konuÅŸup dinlemeyen dünya pek tanımıyordu. Tanınmadığı için fikirlerinden kimsenin haberi olmuyordu tabi. Kime karşıydı, neden karşıydı, kimi eleÅŸtiriyordu, neden eleÅŸtiriyordu, eleÅŸtirileriyle kimleri kızdırıyordu, kim nasıl bilecekti?
 
Onu öldürmeye karar verenler onun bu kadar cılız çıkan sesini bile kendilerine büyük tehlike görerek onu susturmayı çok önemsediler. Oysa onu katletmek suretiyle herkes tarafından tanınmasını saÄŸladılar. Onu tanıtırken kendilerini de tanıtmış oldular, en makyajsız, en maskesiz, en yalın halleriyle. Åžimdi o makyajsız suratlarıyla kimsenin karşısına çıkacak mecalleri yok. Onlara dost olanlar bile onları korumayı, onlarla beraber görünmeyi göze alamıyor.
 
Aynı ÅŸekilde Kaşıkçı’yı da artık tanımayan yok, kimi neden kızdırdığını bilmeyen, ona kızanların ne haltlar karıştırdıklarını da bilmeyen yok. Katilleri kendi petro-dolarlarıyla hangi medya veya lobi merkezlerini satın alarak yalanlardan bir dünya inÅŸa ederlerse etsinler, bir ÅŸehidin ÅŸahitliÄŸiyle o dünya böyle sönüveriyor.
 
Katlinin üzerinden 43 gün geçmiÅŸ ama hala cesedi ortada yok, cesedine dair olayın faillerinden bir açıklama da yok. Oysa olayın faili olarak tutuklandığı söylenen 18 kiÅŸide bu bilgi var. Bunca baskıya ve bunca ithama raÄŸmen bu bilgiyi paylaÅŸmıyor olmalarının anlamı utançtan baÅŸka bir ÅŸey olamaz. Belli ki, paylaşılacak gibi deÄŸil bu bilgi ve belli ki, bu saatten sonra cesedine dair bir bilgiye ulaÅŸamayacağız.
 
O yüzden ölümü kırkı çıkmış Kaşıkçı’ya her Müslümanın hak ettiÄŸi cenaze merasimini yapmanın vakti geldi geçiyor. Hiç kimse kılmasa bütün Müslümanlar için farz-ı ayn olan Cenaze namazını kılmak kuÅŸkusuz artık Kaşıkçı’nın deÄŸil, onun ölümüne ÅŸahit olanların yükümlülüÄŸü. Ortada gömülecek bir cesedinin kalmamış olması cenaze namazın farziyetini kaldırmıyor, sadece namazın ÅŸeklini bir nebze deÄŸiÅŸtiriyor.
 
Gıyabi cenaze namazı, ceset ortada olmadığında ama ölümü kesinleÅŸenler için veya baÅŸka yerde defin iÅŸlemi yapıldığı halde uzaktan tekrar da olsa kılınan bir namaz. Peygamber Efendimiz tarafından HabeÅŸ Kralı NecaÅŸi için kılındığı biliniyor.
 
Kaşıkçı’nınki ise aslında baÅŸka türlü bir namaz. 43 gündür öldüÄŸü bilindiÄŸi halde ortada cesedi yok, ama bu esnada hiç kimsenin olamadığı kadar aramızda. Ölümünün yol açtığı etkiyle neredeyse bütün dünyadaki dengelerin deÄŸiÅŸimine yol açmaya devam ediyor. YaÅŸarken ortaya koyamadığı, gerçekleÅŸtiremediÄŸi etkiyi ölümüyle üstleniyor.
 
Bu arada bedeni yok edilirken aslında onun üzerinden Türkiye hedef alındı. Onu öldürerek Türkiye’yi güvensiz ve güvenilmez bir ülke olarak ilan etmeye hazırlıkları tamdı. Ön-sezgileriyle önceden almış olduÄŸu küçük bir tedbir komployu kuranların ayağına dolanmasını saÄŸladı. Böylece bir bakıma, Türkiye’yi tarihinde karşılaÅŸtığı en tehlikeli saldırılardan birinden koruyarak ölmüÅŸ oldu.
 
Kaşıkçı’nın öldüÄŸü kesin olarak anlaşıldığına göre ona hak ettiÄŸi cenaze namazını kılmak gerekiyor artık. Bu amaçla Fatih Camiinde cuma namazı sonrası kılınacak gıyabi cenaze namazında ona karşı asli görevlerimizden birini yerine getireceÄŸiz.
 
KuÅŸkusuz ona karşı görevimiz bundan ibaret olmayacaktır. O bizi neyi görmeye davet ettiyse onun ÅŸahidi olmaya devam edeceÄŸiz.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.