Yemen faciası: İslâm Milleti’nin ortak mes’elesi, acısı ve utancı -1

Yemen’de 7 yıldır büyük bir insanlık faciası yaÅŸanıyor. Maddî açıdan geri kalmışlığın en dibinde olan bu diyarda aynı diyarın insanlarının birbirini öldürmesi bir yana; hele de çocuk, kadın ve yaÅŸlı, aç- bî-ilâç, savunmasız eriyor. 25 milyonu aÅŸan bir halktan 10 milyonu çocuklar  olmak üzere, 15-16 milyon insan, açlık ve hastalıkların, ölüm kasırgasının pençesinde.. 

Ve burada savaÅŸanlar, aynı ülkenin insanları, kelimenin tam mânâsıyla bir ‘vekâlet savaşı’veriyorlar; baÅŸka güç odaklarının oyuncağı olarak birbirlerini öldürüyorlar! 

Burada hemen söyleyelim ki, Müslüman dünyasında bugün, bu büyük yangını söndürmekte, Suûdî ve Ä°ran gibi aslî taraflarca pek istenmese de, TC BaÅŸkanı Tayyip ErdoÄŸan’dan daha münasip kimse yok.. Bu yüzden, emperial- ÅŸeytanî güçler, bu büyük faciaya yeni boyutlar kazandırmadan, bir an evvel el atması için BaÅŸkan ErdoÄŸan’a çaÄŸrıda bulunuyorum.   

*** 

8 Kasım günü, Yemen üzerine bir konferans vardı Ä°stanbul’da.. Bu konferansı, Yemen’de insan hakları konusundaki çalışmalarıyla ünlü ve Nobel’le ödüllendirilen Tevekkul Karmanhanımın adını taşıyan vakıf  (Tawakkol Karman Foundation) tarafından tertiplenmiÅŸti. 

Konferansa, yüzlercesi Yemen ve diÄŸer memalik-i arab’dan olmak üzere, Batı dünyasından bazı gözlemciler de katılmıştı. TC DışiÅŸleri Bakanı ÇavuÅŸoÄŸlu’nun da katılacağı duyurulmuÅŸtu, ama o gelemedi, AK Parti adına, eski eski ‘Bakan’lardan Gn. BaÅŸk. Yard. Cevdet Yılmaz katılmıştı. 

Katılımcıların arasında en dikkat çekici simâ ise Tunus eski cumhurbaÅŸkanı Munsif Merzûqî idi.   

*** 

6 saat kadar ve üç ayrı oturum halinde devam eden konferansın açılış konuÅŸmasını Tevekkul Karman Hanım yaptı ve böyle bir toplantının Müslüman dünyada ancak Türkiye’de yapılabildiÄŸini belirterek TC. yetkililerine teÅŸekkür etti ve Yemen’de yaÅŸanan korkunçinsanlık faciasına vicdan sahibi çare aramaya herkesi çağırdı. Tevekkul Hanım’dan sonra, kürsüye, -2011’de ‘Arab Baharı’ diye anılan halk patlamalarının baÅŸlangıç ülkesi olan- Tunus’da, 2012-16 arasında CumhurbaÅŸkanlığı yapan Munsif Merzûqî  geldi ve son derece duygulu konuÅŸmasında, ‘Yemen’de milyonları ölüm çukuruna atmak için tarafları savaÅŸtıranların 5 vakit namazlarında olduklarını, ama bu cinayeti iÅŸlemeyi sürdürdüklerini’  belirtti. 

Merzûqî’den den sonra konuÅŸan Cevdet Yılmaz’dan, -resmî bir sıfatı olmadığına göre-,doÄŸrusu, suya sabuna dokunmayan bir konuÅŸma yapmasını beklemezdim.   

*** 

Bu arada, konuÅŸmacıların hemen tamamı, Yemen’e 34 yıl hükmeden Ali Abdullah Salih’i ve hükûmetini suçlayıp, Yemen’in en büyük kabilelerinden olan Husî’lerin verdikleri silahlı mücadeleyi ve baÅŸkent San’a’yı ele geçiriÅŸlerini ve Husî’lerin baÅŸarılı olmaması için, Suûdî ve BAE rejimlerinin vargüçleriyle bu mücadelenin içinde yer aldıklarını anlattılar, uzun uzun.   

*** 

Bir konuÅŸmacının, ‘Suûdî ile Ä°ran savaÅŸacaksa, niye kendi aralarında deÄŸil de Yemen’de savaşıyorlar?’ demesi, daha bir acı idi. Ümmetin tamamı düÅŸünülmeyince, herkes iÅŸte böyle sadece kendisini düÅŸünüyor ve tam da emperial güçlerin hedefine uygun lafları edebiliyor. 

Bu arada, Cemal Kaşıkçı’nın katledilmesine de sıkça deÄŸinilip, Suûdî rejimi suçlandı. O rejimin karanlık çehresi yüzünden bu suçlamalar da tabiî idi. 

Yemen’de, savaşın bugünkü haliyle durdurulması halinde, bunun, Husî’lerin mevcut üstün konumlarının kabul edilmesi sonucunu ortaya çıkaracağı da ayrı bir korku.. Kezâ, bir uluslararası müdahale ile halkın iradesi sorulacak olsa, o zaman da, geçmiÅŸ 34 yıldaki nisbeten huzurlu dönem dolayısiyle -kendisi öldürülmüÅŸ olsa bile- Ali Abdullah Salihtaraftarlarının kazanacağı korkusu. Yani, iki ucu da pisliÄŸe batmış bir deÄŸnek.

O halde, sadece Yemenlilerin ve arapların deÄŸil, Ä°slam Milleti’nin tamamının acısı ve utancı olan bu facia için, çözüm? 

Bu konuya inşaallah, yarın da devam edelim.

*** 

NOT: Bizim deÄŸerler dünyamızdan uzak kalışının hicranlarını da terennüm eden büyük ÅŸair  Yahyâ Kemâl’e, -vefatının 60. Yılında,- bir baÅŸka açıdan bakmak için, yarın akÅŸam 20.30’da Üsküdar- BaÄŸlarbaşı Kültür Merkezi’nde buluÅŸacağız, inÅŸaallah.