Özel / Analiz Haber
Tertip miydi yoksa plan mıydı: İzmir Suikasti
İzmir Suikastı, erken Cumhuriyet Dönemi’nin ilk yıllarının en çok tartışılan, gerçekte ne olduğuna dair çok farklı görüşlerin ortaya konulduğu meselelerden biridir . Zira bunu mutlak ve elim bir suikast teşebbüsü olarak görenler olduğu gibi, sayıca az fakat giderek artan şekilde bir komplo veya tasfiye girişimi olarak değerlendirenler de bulunmaktadır.
Hazırlayan: Mehmed Mazlum Çelik
Milli Mücadele’nin T.B.M.M.’nin açılması ardından da Saltanat’ın kaldırılması ile ortaya çıkan muhalif gruplar Mustafa Kemal'in devrimlerine karşı birleÅŸmiÅŸlerdi. Karşı devrimcilerin ayaklanmasının yanısıra Kazım Karabekir, Ali Fuat PaÅŸa ve Rauf Bey Terakkiperver Parti’yi kurmuÅŸlar hatta Ä°ttihatçılar da bu parti içinde yer almışlardı.
Fakat Terakkiperver Parti Åžeyh Sait Ä°syanı sonrasında hükümet kararıyla kapatılınca, Ä°ttihatçıların bu yolla iktidarı ele geçirme imkanı da ortadan kalkmıştı. En yakın arkadaÅŸlarının Mustafa Kemal’e cephe alışı Ä°ttihatçılara ve muhalif gruplara umut vermiÅŸti.. Anadolu’nun birçok yerinde devrimler ve Mustafa Kemal’e karşı propagandalar yapılmıştı.. 1925 yılı içinde karşı devrimci hareketler büyük oranda sindirilirken Ä°ttihatçıların iktidarı ele geçirme çalışmaları gizli olarak devam etmekteydi. Åžüpheli görülen kiÅŸiler ve yerler polis tarafından sıkı bir gözetim altına alınmıştı. Haklarında tutulan gizli raporlar ilgili makamlarca deÄŸerlendirilip Ä°stiklal Mahkemeleri’ne gönderiliyordu.
Ä°stiklal Mahkemesi Ä°smet Ä°nönü'ye karşı
Ä°zmir Suikastı meselesi Cumhuriyet Türkiye’sinin güçlü kadroları arasında da ikilik yaratmıştır. Özellikle soruÅŸturma kapsamında TCF lideri Kâzım Karabekir PaÅŸa'nın tevkifini manasız bulan BaÅŸvekil Ä°smet PaÅŸa, Karabekir'in serbest bırakılmasını emrettiyse de bunu yetkilerine karşı açık bir tecavüz sayan mahkeme, Ä°smet PaÅŸa'nın tevkifi için Ankara Polis Müdürüne emir verdi. Sonrasında Atatürk’ün araya girmesi ile BaÅŸbakan ile Ä°stiklal Mahkemesi arasında çıkabilecek çatışma önlenmiÅŸti. Ä°smet PaÅŸa yaptığı açıklamalarla, mahkemenin ihtilalciliÄŸi karşısında kendisinin de bir ÅŸey yapamadığını kabul etmiÅŸti. Kandemir ise, Ä°smet PaÅŸa’nın bu açıklamayı Ä°stiklal Mahkeme’sinin kendisini tutuklayacağı endiÅŸesi ile yaptığını, eski silah arkadaÅŸlarını feda ettiÄŸini ileri sürerek, BaÅŸbakan’ın Atatürk’ün aracılığı ile kurtulduÄŸunu belirtmiÅŸtir.
Suikast TeÅŸebbüsünün Ortaya Çıkarılması
Suikast teÅŸebbüsünün ortaya çıkarılması ÅŸu ÅŸekilde olmuÅŸtur:: CumhurbaÅŸkanı Mustafa Kemal mutadı olduÄŸu üzere inkılâpların halk üzerindeki tesirlerini, halkın beklenti ve tepkilerini öÄŸrenmek maksadıyla 1926 Haziranında güney illerinden baÅŸlayıp Ä°zmir’de noktalanacak bir yurt gezisi planlamıştır. Bu esnada15 Haziran 1926’da Balıkesir’de iken Ä°zmir Valisi Kazım PaÅŸa’dan(Dirik), kendisine karşı bir suikast teÅŸebbüsünün ortaya çıkarıldığına dair bir telgraf almıştır. Telgrafta Ä°zmir’e seyahatinin ertelenmesi istenmektedir. Söz konusu teÅŸebbüs Ä°zmir zabıtasınca keÅŸfedilmiÅŸtir. CumhurbaÅŸkanının Ä°zmir’e varışından bir gün evvel, yani 15 Haziran Salı günü müteÅŸebbisleri, bombaları, silahları ve hazırlıkları ile tutuklanmışlardır. Tevkifat üzerine tahkikat derinleÅŸtirilmiÅŸ ve 16-17 Haziranda hükûmete haber verilmiÅŸtir. Hadise üzerine hükûmet de Ä°stiklal Mahkemesi’ni Ä°zmir’e sevk etmiÅŸtir
Neden böyle bir suikast teÅŸebbüsüne kalkışılmıştır?
Hadise ile ilgili birçok karanlık nokta mevcuttur. Ama ağır basan düÅŸünce, iktidar mevkinden uzaklaÅŸmış ittihatçıların gizli bir komite teÅŸkiliyle harekete geçerek Ä°ttihat ve Terakkiyi tekrar diriltmeyi arzulamaları ve bu emele ulaÅŸma yolunda Mustafa Kemal’i önemli bir engel görmelerinden ötürü onu ortadan kaldırmak istemeleridir.
Tutuklananların Portresi
Bütün hayatlarını silahÅŸörlük ve komitecilik ile geçiren Sarı Efe Edip, yakışıklı, terbiyeli, kibar giyimli ve davranışlı ve düÅŸündüklerini söylemekten hiç çekinmeyen, atak, gözü kara bir genç olan Ziya HurÅŸit, Mustafa Kemal’i gözünü kırpmadan öldürmeyi planlayan Laz Ä°smail, tetikçi Gürcü Yusuf, tetikçi Çopur Hilmi, uzun boylu dev yapılı Åžükrü Bey, Ayıcı Arif, Abidin Bey, Ankara Valisi Abdülkadir Bey, Kara Kemal Bey, emekli veteriner Albay Rasim, Halis Turgut Bey, Ä°smail Canbolat, RüÅŸtü PaÅŸa, Hafız Mehmet Bey, balıkçılıkla geçinen Sürmeli Vahap, Kara Vasıf, Hüseyin Avni Bey, Selahhaddin Bey, Velid Ebüzziya, Hilmi Bey, Mersinli Cemal PaÅŸa, Nail Bey, Doktor Nazım, Maliye Nazırı Cavit Bey, Bekir Sami Bey, Cafer Tayyar PaÅŸa, Kazım Karabekir PaÅŸa, Ali Fuat (Cebesoy) PaÅŸa, Refet (Bele) PaÅŸa, Rauf (Orbay) Bey, Doktor Adnan (Adıvar) Bey, Hüseyin Cahit (Yalçın) Bay ve Ahmet Emin (Yalman) Bey gibi ÅŸahıslar gerek suikast iÅŸini planlayanlar, gerek fikir zeminini oluÅŸturanlar, gerek faal olarak öldürme giriÅŸiminde bulunanlar gerekse de paÅŸalar gibi haberi olup da hükümete haber vermeme suçundan Ä°stiklal Mahkemeleri’nde yargılanmışlardı. Tabi bunların içerisinde örneÄŸin Kazım Karabekir ve Ali Fuat Cebesoy gibi isimler yalnızca siyaseten katledilmeleri gerektiÄŸi için listede bulunuyorlardı.
Sonuç
Ä°zmir’de Gazi Mustafa Kemal’in hayatına kasteden bir suikast tertibi olduÄŸu konusunda hiç ÅŸüphe yoktur. Aynı derecede kesin olan bir ÅŸey de, Gazi Mustafa Kemal’in, bu giriÅŸimi, genel muhalefeti susturma politikasını sürdürmek için ustaca kullanmaya devam ettiÄŸidir. 1926’nın siyasi ortamının, tertipte hükümetin parmağı olduÄŸuna dair ÅŸüpheler beslemeye son derece müsait olduÄŸundan da kuÅŸku duyulmamalıdır. Mahkeme sürecini, erken Türkiye Cumhuriyeti’ndeki siyasi muhalefeti susturma sürecinin bir diÄŸer dönüm noktası diye deÄŸerlendirenler olmakla birlikte, bunun nasıl yapıldığı tatminkâr bir biçimde belgelenmiÅŸ ve eleÅŸtirel gözle incelenmiÅŸ deÄŸildir. Ancak ÅŸurası bir gerçektir ki, söz konusu muhakeme süreci, meclisteki meÅŸru muhalefeti temsil eden TCF’ye inen son darbe olmuÅŸtur. Ayrıca Gazi Mustafa Kemal’in Ä°zmir davaları sırasında, tertibi sadece TCF liderlerini susturmakta deÄŸil, 1927 seçimlerinde hükümeti zayıflatma potansiyeli büyük olan Ä°TC bakiyesini bertaraf etmek için bir bahane olarak kullanmış olduÄŸu da söylenebilir.
Kaynakça
1926 Ä°ZMÄ°R SUÄ°KASTI VE Ä°STÄ°KLAL MAHKEMELERÄ°, GÜLTEN SAVAÅžAL SAVRAN
Taner LÜLECÄ°, Ä°ZMÄ°R SUÄ°KASTI ÜZERÄ°NE BÄ°R DEÄžERLENDÄ°RME
Ä°ZMÄ°R SUÄ°KASTI VE AHMET ÅžÜKRÜ BEY IZMIR (ASSASSINATION ATTEMPT AND AHMET ÅžUKRU BEY) Yrd. Doç. Dr. Ersin MÜEZZÄ°NOÄžLU
Henüz yorum yapılmamış.