Sosyal Medya

Kürsü

İbrahim Kahveci- Faiz için biraz sabır

Ä°brahim Kahveci- Karar



Merkez Bankası (PPK) toplanacak ve faiz hakkında karar verecek. Elbette Brunson salıverilince -dolardaki düÅŸüÅŸe karşılık- faizde de bir salıverme hareketi bekleyenler oldu.
 
Haklılar elbette. Az mı risk üstlendi bu ülke?
 
Gerçi ÅŸimdi bir diÄŸer salıverme tartışması baÅŸladı. Af olsun mu, olmasın mı? Elbette bu tür koalisyon ya da ittifakların fikir ayrılıkları ekonomi üzerinde etkiler oluÅŸturuyor. Zaten biz 16 Nisan referandumu ile koalisyonları gömerken, fikir ayrılıklarının ekonomi üzerindeki olumsuz etkilerini de hafızalardan sildik.
 
Artık kimse çok baÅŸlı yönetim modellerinin risklerini üstlenmiyor.
 
Bu nedenle Merkez Bankası ekstra risk ile faiz artırmak zorunda kalmayacak. Sadece ekonomik tabloya bakarak faiz kararı verecek.
 
***
 
Ä°yi ama Merkez Bankası ekonomik tabloyu nasıl okuyacak? TÜÄ°K verilerine bakarak mı karar verecek?
 
Enflasyon beklentinin üzeride gelince baÅŸkan yardımcısı aynı gün görevini kaybetti. Sonra sanayi üretimi geldi ve gördük ki üretim artmış.
 
Bu yıl Ağustos ayında Kurban Bayramı vardı. O nedenle arındırılmış endekslere bakıyoruz.
 
Takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi geçen yılın aynı ayına göre yüzde 1,72 artış göstermiÅŸ. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış endeks ise, yine geçen yıla göre yüzde 1,26 daha yukarıda.
 
Elbette sanayi üretiminde bu yılın önceki aylarına göre bir ivme kaybı var ama büyüme oranı açısından hala pozitif taraftayız.
 
Bir de perakende tarafına bakalım. Yani satışlar ne durumda (Ä°ç talep)?
 
Takvim etkilerinden arındırılmış satışlar da geçen yılın aÄŸustos ayının yüzde 1,33 üzerinde. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış satışlar ise geçen yıla göre yüzde 1,70 daha yukarıda.
 
Yani iÅŸler biraz yavaÅŸlamış olsa da aslında kriz denilecek seviyenin ciddi üzerindeyiz. Kısaca kriz vs söylemleri yok.
 
***
 
Gerçi TÜÄ°K verilerine göre iÅŸsizlik bir miktar artıyor ama asıl Ä°Åž-KUR verilerine göre iÅŸsizlik epey artıyor. Zaten dış ticaret verileri de içeride iÅŸlerin ciddi yara aldığını gösteriyor. Ä°thalat AÄŸustos ve Eylül aylarında adeta çakıldı. AÄŸustos ayında 2,6 milyar dolar cari fazlaya bir de Eylül ayında 1 milyar doların biraz altında cari fazla ekleyecek durumdayız.
 
(Açıklama: Eylül ayında dış ticaret açığı AÄŸustos ayının daha altında ama turizm gibi gelir etkisi azalacağından cari fazla daha düÅŸük gelecek)
 
***
 
Kısaca Merkez Bankasının faiz düÅŸüÅŸü için ekonomideki yavaÅŸlamayı dikkate alarak karar vermesi için de yeterli verinin oluÅŸmadığı görünüyor.
 
O zaman ne olacak?
 
Galiba biraz daha sabredilecek.
 
Verilerin netleşmesi beklenecek ve kredi talebine bağlı olarak yeni kararlar alınacak. Ama bu arada şu noktayı da unutmayalım. Merkez Bankası son faiz kararını almasaydı acaba dolar ve enflasyon oranları şu sıralar ne olurdu?
 
Ya da ÅŸu tez ile devam edelim.
 
Ekonomide zamanında alınması gereken kararları ya hiç almayarak, ya da geç alarak faiz ve kur dengesinde geldiÄŸimiz aşırı noktaların hesabını kime nasıl vereceÄŸiz? OluÅŸan toplumsal maliyeti hangi dış güç ödeyecek?
 
Hatırlarsanız yeni ekonomik denge hakkında bazı formüller veriyorum. Mesele ne kadar çok reel daralma = o kadar az finansal dalga. Bunu ÅŸu ÅŸekilde izah edeyim: Reel ekonomideki durgunluk sayesinde finansal dengeleri yerine  oturtuyoruz.
 
Bir baÅŸka öngörümüz de ÅŸuydu: Önce döviz kuru sakinleÅŸecek, sonra faizlerde denge oluÅŸacak. Döviz kurundaki sakinlik sayesinde oluÅŸacak yeni dengeler faizlerde de yeni dengelere yol açmış olacak.
 
O nedenle faiz kararlarında biraz daha sabır diyorum.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.