Güncel
Cemal Kaşıkçı'nın son makalesi yayımlandı!
Follow @dusuncemektebi2
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın Washington Post için kaleme aldığı "Arap dünyasının en çok ihtiyacı olan şey ifade özgürlüğü" başlıklı son makalesi yayımlandı. Makalenin başında, Kaşıkçı'nın Washington Post gazetesinde yazdığı köşenin editörü Karen Attiah'ın notu da yer aldı.
Amerikan Washington Post gazetesi 2 Ekim'den bu yana haber alınamayan Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın kaleme aldığı son yazısına yer verdi.
Makalesinde Kaşıkçı, "Freedom House" adlı düÅŸünce kuruluÅŸunun "2018 Dünyada Özgürlük Raporu"nu incelediÄŸini ve burada "özgür" olarak sınıflandıran tek Arap ülkesinin Tunus olduÄŸunu, Ürdün, Fas ve Kuveyt'in "kısmen özgür", diÄŸer Arap ülkelerinin ise "özgür olmayan" olarak sınıflandırıldığına dikkati çekti.
Cemal Kaşıkçı, "Sonuç olarak, bu ülkelerde yaÅŸayan Araplar ya bilgilendirilmiyor ya da yanlış bilgilendiriliyor. Bölgeyi ve günlük yaÅŸamlarını etkileyen meselelere deÄŸinemiyorlar, toplum içinde konuÅŸamıyorlar. Devlet yönetimindeki bir anlatı, kamu aklına hükmediyor ve bazıları buna inanmazken, toplumun büyük bir çoÄŸunluÄŸu bu yanlış anlatıya kurban gidiyor. Ne yazık ki bu durum deÄŸiÅŸecek gibi durmuyor." deÄŸerlendirmesinde bulundu.
ARAP BAHARI'NDAKÄ° BEKLENTÄ°LERÄ° ANLATTI
Kaşıkçı, Arap dünyasının 2011'de baÅŸlayan "Arap Baharı" boyunca umutla dolu olduÄŸuna vurgu yaptı.
Bu dönemle ilgili gözlemlerini aktaran Kaşıkçı, "Gazeteciler, akademisyenler ve toplumun geneli kendi ülkelerinde aydınlık ve özgür bir Arap toplumu beklentileriyle dolup taşıyordu. Hükümetlerinin hegemonyasından ve bunların bilgiye sürekli dahil olma ve sansürleme eylemlerinden azat olmayı bekliyorlardı. Bu beklentiler hızlı bir ÅŸekilde paramparça oldu, bu toplumlar ya eski statükolarına geri döndü ya da eskiden daha sert koÅŸullarla karşı karşıya kaldı." ifadelerini kullandı.
Cemal Kaşıkçı, "Suudi basınındaki en ünlü makalelerden birini yazan kiÅŸi" olarak tanımladığı arkadaşı Suudi gazeteci Salih el-Shehi'nin, Suudi karşıtı yorumları nedeniyle kanuni bir dayanağı olmadan 5 yıl hapis cezasına çaptırıldığını hatırlattı.
Mısır hükümetinin de "al-Masry al Youm" gazetesinin yayımını ele geçirmesinin meslektaÅŸlarından bir tepki görmediÄŸini belirten Kaşıkçı, ÅŸöyle devam etti:
"Bu tür eylemler artık uluslararası toplumdan bir ters tepki almıyor. Bunun karşılığında, bazı eylemler kınamayı tetikleyebilse de ardından yine sessizlik oluyor. Sonuç olarak Arap hükümetlerine gittikçe artan oranda basını susturma yetkisi veriliyor. Gazetecilerin, internetin bilgiyi sansür ve basılı medyayla ilgili kontrollerden kurtaracağına inandığı zamanlar vardı ama varlıkları büyük oranda bilginin kontrol edilmesine baÄŸlı olan bu hükümetler, agresif bir ÅŸekilde interneti engelledi. Ayrıca yerel gazetecileri tutukladılar ve reklamcıları özel yayımların hasılatına zarar vermeye zorladılar."
"Arap Baharı ruhunu somutlaÅŸtırmaya devam eden birkaç vaha" olduÄŸunu ifade eden Kaşıkçı, Katar hükümetinin "eski Arap düzenini" desteklemek için bilginin kontrolünü elinde tutan komÅŸularının aksine uluslararası haberlere destek vermeye devam ettiÄŸini vurguladı.
"ARAP DÜNYASI DEMÄ°RPERDE Ä°LE KARÅžI KARÅžIYA"
Kaşıkçı, basının "yarı özgür" olarak düÅŸünüldüÄŸü Tunus ve Kuveyt'te bile medyanın iç meselelere odaklanıp, Arap dünyasının sorunlarına deÄŸinmediÄŸini belirterek, "Arap dünyasının saray mücevheri olan Lübnan bile basın özgürlüÄŸüne gelince kutuplaÅŸmaya ve Ä°ran yanlısı Hizbullah'a kurban gidiyor." yazdı.
"Arap dünyası, sadece dış aktörlerin empoze ettiÄŸi deÄŸil, iktidar için rekabet eden iç güçler yoluyla oluÅŸan kendi tarzında bir Demirperde ile karşı karşıya." benzetmesinde bulunan Kaşıkçı, SoÄŸuk SavaÅŸ boyunca, yıllar içinde önemli bir kuruluÅŸ haline gelen Radio Free Europe'un (Özgür Avrupa Radyosu), özgürlük umudunun beslenmesi ve devam ettirilmesi için önemli bir rol oynadığı ve Arap dünyasının da benzeri birÅŸeye ihtiyacı olduÄŸu yorumunu yaptı.
"ARAP DÜNYASININ, ESKÄ° ULUSLARARASI BASININ MODERN BÄ°R VERSÄ°YONUNA Ä°HTÄ°YACI VAR"
Washington Post gazetesinin, yazılarını Arapça dilinde de yayımladığını belirten Kaşıkçı, "Bunun için minnettarım, Araplar kendi dilinde okumalı, böylece ABD ve Batı'daki demokrasinin karmaşıklığını ve farklı açılarını anlayıp tartışabilirler. EÄŸer bir Mısırlı, Washington'daki bir inÅŸaat projesinin gerçek fiyatını gözler önüne seren bir makale okursa, sonra benzer projelerin kendi toplumundaki çıkarımlarını daha iyi anlayabilir." görüÅŸünü paylaÅŸtı.
Kaşıkçı, makalesini ÅŸu ifadelerle sonlandırdı:
"Arap dünyasının, eski uluslararası basının modern bir versiyonuna ihtiyacı var, böylece vatandaÅŸlar küresel etkinliklerden haberdar olabilir. Daha da önemlisi, Arapların seslerini duyurmak için bir platforma ihtiyacımız var. Yoksulluk, yanlış yönetilme ve yetersiz eÄŸitimden muzdaribiz. Propaganda yoluyla nefret yayan milliyetçi hükümetlerin etkisinden arındırılmış bağımsız bir uluslararası forumun oluÅŸturulmasıyla Arap dünyasındaki insanlar toplumlarının karşı karşıya kaldığı yapısal sorunlara deÄŸinebilir."
EDÄ°TÖRÜNDEN NOT
Makalenin başında, Kaşıkçı'nın Washington Post gazetesinde yazdığı köÅŸenin editörü Karen Attiah'ın notu da yer aldı.
Kaşıkçı Ä°stanbul'da ortadan kaybolduktan sonra, asistanı ve tercümanın söz konusu makaleyi kendisine gönderdiÄŸini belirten Attiah, ÅŸunları kaydetti:
"Gazete bu makaleyi yayımlamak için bekledi çünkü Cemal'in bize geri dönüp bu makaleyi birlikte düzenleyebileceÄŸimizi umut ettik. Åžimdi ÅŸunu kabul etmeliyim: Bu olmayacak. Bu onun Washington Post için düzenleyeceÄŸim son eseri olacak. Bu makale, Cemal'in Arap dünyasındaki özgürlüÄŸe baÄŸlılığı ve tutkusunu çok güzel bir ÅŸekilde ortaya koyuyor. Muhtemelen kendi hayatını feda ettiÄŸi bir özgürlüÄŸe. Ona, bir yıl önce gazetecilikte son yuvası olarak Washington Post'u seçtiÄŸi ve bize birlikte çalışma ÅŸansı verdiÄŸi için sonsuza kadar minnettar kalacağım."
OLAY
Suudi reformistler için önemli bir platform olan Al Watan gazetesine katkı veren ve aynı zamanda Washington Post gazetesinde yazılar yazan Cemal Kaşıkçı'dan, 2 Ekim Salı günü resmi iÅŸlemler için Suudi Arabistan'ın Ä°stanbul BaÅŸkonsolosluÄŸu'na gittikten sonra bir daha haber alınamamıştı.
Emniyet kaynaklarınca yapılan deÄŸerlendirmede, Kaşıkçı'nın gittiÄŸi Suudi Arabistan BaÅŸkonsolosluÄŸu'ndan bir daha çıkmadığı teyit edilirken, baÅŸkonsolosluk binasında aynı saatlerde, 2 uçakla Ä°stanbul'a gelen ve aralarında yetkililerin de yer aldığı 15 Suudi vatandaşının bulunduÄŸu, bu kiÅŸilerin daha sonra geldikleri ülkelere döndükleri belirlenmiÅŸti.
Henüz yorum yapılmamış.