Sosyal Medya

Henüz raf fiyatlarına yansıtılmamış yüzde 21,6 oranında maliyet kaynaklı bir zam kenarda durmakta

Ä°brahim Kahveci - Karar



Son bir yıllık üretici fiyat artış oranı %46,15
 
Son bir yıllık tüketici fiyat artış oranı ise %24,52
 
Bu verilere göre henüz raf fiyatlarına yansıtılmamış yüzde 21,6 oranında maliyet kaynaklı bir zam kenarda durmaktadır.
 
Lakin bu oranlar sadece bir önceki yılın aynı ayına göre artışı ifade ediyor. Bir de son 12 aylık ortalamadan bakalım olaya:
 
Üretici fiyat artış oranı %21,36
 
Tüketici fiyat artış oranı %13,75
 
Bakın, 12 aylık ortalamadan aldığımızda bekleyen maliyet zam farkı yüzde 7,6’ya düÅŸmektedir.
 
Bu verileri neden açıklıyorum?
 
Son günlerde doların 7,0 liraya çıktığı günlerdeki  gibi bir enflasyon felaket senaryosu çiziliyor. Dolar için o günlerde 8,0 lira, ya da 10 lira olacak gibi çok uçuk laflar dolaşıyordu. Åžimdi de enflasyon için yüzde 30 ya da 40 gibi rakamlar ortalıkta dolaşıyor.
 
Bir not düÅŸelim:
 
Enflasyonda belirsizliÄŸin bu derece artmış olması çok ama çok can sıkıcıdır. Merkez Bankası bu günler için kurulmuÅŸtur.
 
Merkezin ortaya çıkıp ekonomik araÅŸtırmaları, verileri ve öngörülerini piyasa ile paylaÅŸması gerekir. Piyasayı gerçek verilere hazırlaması ve bu yolda tedbirlerini dile getirmesi beklenir.
 
Bakın piyasa önceki gün rekor sayılabilecek fiyat artışlarına çok tepki vermemiÅŸtir. Aslında kredi bile açmıştır. Ama kamuoyuna yapılan uçuk-saçık açıklamalar sorunun farkına varıldığı ve gerekli çözümlerin atılacağı izlenimini vermemiÅŸtir. Bu nedenle dün itibari ile dengeler bozulma iÅŸaretleri vermiÅŸtir. Dolar üç gün içinde 5,90 seviyesinden 6,23’e kadar yükseliÅŸ yaÅŸamıştır.
 
***
 
Son bir yılda maliyetler yüzde 46,1 arttı ama raf fiyatları sadece yüzde 24,5 arttı. Ä°yi ama geçmiÅŸ yıllarda da raf fiyatları çok fazla artıyordu.
 
Mesela 2012 yılında maliyetler %6,09 artarken,raf fiyatları %8,89 artmıştır. 2013 yılında da maliyetler sadece %4,48 artış gösterirken, raf fiyatları %7,49 artmıştır.
 
Olayı 2011 yılından bugüne getirelim: Son 7 yılda maliyet artışı %88,1 seviyesine ulaşırken, raflardaki fiyat artışı %85,2’de kalmıştır.
 
Yazının giriÅŸinde verdiÄŸimiz rakamlarda çizilen büyük maliyet baskısı aslında uzun vadede bir dengelenme olarak görülüyor. Kurların baskı altında kaldığı dönemlerde ve iç talebin canlı olduÄŸu o yıllarda raf fiyatları zaten fazla artmıştı. Åžimdi bir fark kapanma ve yeni denge kurulma dönemi yaÅŸanmaktadır.
 
Dolayısı ile maliyet baskısından bir ekstra zam elbette beklenmektedir, ama ÅŸahsen ben bu zam baskısının düÅŸen iç taleple beraber çok büyük oranlara ulaÅŸmasını beklemiyorum.
 
***
 
Geçen yıl Ekim ayında tüketici fiyatları yüzde 2,08 artış göstermiÅŸ. Bu yıl ne olacak?
 
Senaryolar deÄŸiÅŸik. Yüzde 3’den baÅŸlayıp, yüzde 6-7 bandına kadar çıkıyor. Zaten bu ayın başında elektrik ve doÄŸalgaza bir zam yapıldı bile. Dolayısı ile yüksek enflasyon beklentisinin bir haklılık payı bulunmaktadır.
 
Burada ÅŸu noktayı belirteyim: Ben seçim ertesinde alkol ve sigaraya vergi zammı beklediÄŸimi yazmıştım. Sanırım bu zam da çok yaklaÅŸtı.Turizm sezonunun kapanması ile eli kulağında diyelim.
 
Ekim ayında ekstra yeni kamu zamları gelmez ise, ben aylık enflasyonda azalan taleple beraber bu sefer enflasyonun alt banttan sürpriz yapabileceÄŸini düÅŸünüyorum.
 
O nedenle enflasyonda felaket senaryolarının çok aşırıya kaçtığı düÅŸüncesindeyim. Elbette henüz enflasyonda rekor seviye görülmemiÅŸ olabilir ama rekorun yüzde 30’ları göreceÄŸini de sanmıyorum.
 
***
 
“Azalan iç taleple beraber artan maliyet baskısı ile enflasyon canavarı başını alıp gidecek ve Merkez faiz artırmak zorunda kalacak...”
 
Bu senaryo ne kadar gerçekçi?
 
Åžu anda piyasada kur maliyeti stabil hale geliyor ama faiz maliyeti büyük sıkıntı olarak devam ediyor. Faizler negatife dönmüÅŸ olsa bile kamu mali disiplini ile kısa sürede pozitife dönebilecektir.
 
Yeter ki, kamu geçici verileri kalıcı hale getirmesin. Harcamalarını mevcut enflasyonu veri kabul ederek planlamasın.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.