Şeyhi olmayanın şeyhi şeytandır!

Ä°nsan bir tarikat ÅŸeyhine tabi olmazsa ÅŸeytan onu saptırır kabilinden yorumlar yapılır. 

Tarikat ÅŸeyhine baÄŸlılık için müridlerin sıkça seslendirdiÄŸi bir ifadedir. 

Aslı ‘men la ÅŸeyha lehu feÅŸÅŸeytanu ÅŸeyhuhu’ ÅŸeklinde Arapça olan bu ifadeyi Türkçe mantığıyla deÄŸerlendirdiÄŸinizde anlam deÄŸiÅŸir. 

*** 

Bugün konuÅŸulan Türkçemizde ÅŸeyh kelimesinin karşılığı tarikat ÅŸeyhine tekabül eder. 

Oysa Arapça olan bu kelime sadece tarikat ÅŸeyhi için deÄŸil alanında uzman olan hemen herkes için kullanılır. 

Osmanlı’da bu anlamda kullanıldığı hatta cumhuriyet döneminde bile bu anlamda kullanıldığını görürüz. 

Mesela 1982’de vefat eden Burhan Felek’e Åžeyhul-Muharririn denirdi. 

Aynı ÅŸekilde 17 yıl önce vefat eden Ahmet Kabaklı’ya da Åžeyhul-Muharririn ünvanı verilmiÅŸti.   

*** 

Åžeyhul-Muharririn, yazarların önderi, başı ve ustası gibi anlama gelir. 

Evet tarikat liderine de ÅŸeyh denir. Ancak ÅŸeyh sadece tarikat lideri için kullanılmaz. Åžeyh Arapçada alanında uzman olan hemen herkes için kullanılır. 

Bazı Arap ülkelerinin liderleri de Åžeyh unvanını halen kullanılmaktadırlar.  

***

‘Åžeyhi olmayanın ÅŸeyhi ÅŸeytandır’ ifadesinden maksat da dersi de mesleÄŸi de bir bilenin yanında öÄŸrenmeyi teÅŸviktir. 

MesleÄŸi kendi kendine öÄŸrenen kiÅŸi hata yapabilir. 

Aynı ÅŸekilde bir dersi kendi kendine öÄŸrenen kiÅŸi de bazı yanlış anlamalar sebebiyle hem kendisi hem çevresini hatalara sürükleyebilir.   

*** 

Bu ifadenin anlamı eÄŸer doktor olmak istiyorsan tıp fakültesine gitmen ve oradaki hocalardan ders alıp okulu bitirmen gerekir. Tıp kitaplarını okuyarak doktor olursan hatalar yapabilir insanlara zarar verebilirsin. Ä°ÅŸte o zaman ÅŸeytan senin ÅŸeyhin olur demektir. 

Bu ifade bütün meslekler için geçerlidir. 

Doktor, mühendis, eczacı, elektrikçi, marangoz vs.   

*** 

Åžeytanın en çok musallat olduÄŸu ve insanlara en çok zarar verdiÄŸi alan da dindir. Dini bilgileri de ehlinden okumayanların içine düÅŸtüÄŸü hatalar sadece kendilerine deÄŸil çevrelerine de zarar vereceÄŸi için ÅŸeytanın ağına düÅŸmeleri kuvvetle muhtemeldir.

Ä°nanç esasları olan Akaid’i, ehlinden okumadan ayetlerden ve hadislerden hüküm çıkarmaya çalışanlar sahte mehdilerin, çakma peygamberlerin müritleri olmaya adaydırlar. 

Fıkıh Usulu’nü, Hadis Usulu’nu bilmeden ayetlerden hadislerden hüküm çıkaranlar ÅŸeytanın tuzağına düÅŸmeye adaydırlar. 

Maalesef günümüzde din adına ahkam kesen abuk subuk hükümler veren birçok ekran ÅŸovmeninin durumu da pek farklı deÄŸildir.   

*** 

Bunları niye mi yazdım? 

Bir öÄŸretim üyesinin ‘Ehlinden ders almadan sadece kitap okuyarak dinin öÄŸrenilemeyeceÄŸi’ istikametinde attığı bir tivit üzerine dine mesafeli olduÄŸu bilinen bir site bu mesajı saptırarak ‘Filan Ä°slamcı kitap okumayın dedi’ diye haber yaptığı için. 

Oysa o tivit kitap okumamaya deÄŸil kitabı doÄŸru okumaya yönelik bir tavsiyedir. 

Rabbimiz gönderdiÄŸi kitabı açıklasın diyePeygamber göndermiÅŸ, Peygamber de âlimleri kendisinin varisleri olduÄŸunu bildirmiÅŸtir. 

Ve Rabbimiz ‘Bilmiyorsanız ilim ehline sorun.’ (Enbiya 7) buyurmuÅŸtur.