Güncel
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Uluslararası kuruluşların riyakarlığı tahammül edilemez bir boyuta ulaşmıştır
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Tüm ülkelerin güvenliğini sadece 5 ülkenin keyfine bırakan bir sistemin sürdürülebilirliği yoktur. Artık BM’nin reforme edilmesi olmazsa olmazdır" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Zeytin Dağı Barış Ödülleri töreninde konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
"Filistinliler, dünyadaki tüm mazlumların sembolüdür"
Filistin ve Kudüs meselesi, sadece bir milletin, bir coğrafyanın, bir şehrin davası değildir. Maruz kaldıkları zulümler, katliamlar, haksızlıklar sebebiyle Filistinlililer, dünyadaki tüm mazlumların sembolüdür.
İnsanlığın geleceğini, Filistin ve Kudüs meselesinde verdiği imtihanda elde edeceği netice belirleyecektir, bunda hiç şüphe yok. Şayet bu imtihandan alnımızın akıyla çıkabilirsek, insanlık olarak geleceğimize güvenle ve umutla bakabiliriz. Tam tersi olursa o zaman hakların, özgürlüklerin, ahlaki ve vicdanı tüm ölçülerin ortada olmadığı veya ortadan kalktığı, zulmün hakim olduğu karanlık bir gelecek bizi bekliyor olabilir.
"İsrail yönetiminin Filistinlilere uyguladığı şiddet artıyor"
Filistin'de özellikle Kudüs'te yaşananlar zalimlerin zulümlerini meşrulaştırma hatta kurumsallaştırma çabasından başka bir şey değildir. İsrail yönetiminin yakın zamanda kendi topraklarına sahip çıkmaktan başka hiçbir suçları olmayan Filistinlilere karşı uyguladığı şiddet, zalimlerin cüretinin her geçen gün arttığını gösteriyor. Bu saldırılarda onlarca şehit ve binlerce yaralı veren Filistinlilerin yaşadıkları karşısında uluslararası toplumun sergilediği kayıtsızlık hiçbir halkın hiçbir bireyin güvende olamayacağı bir geleceğin işaretidir.
Biz insanlığın özellikle barış merkezi olması gereken Filistin'in ve Kudüs'ün adını zulümle yan yana yazan İsrail yönetiminden iki cihanda da davacı olacağız.
"Bunlarda böyle bir cibiliyet yok"
Filistin ile birlikte Suriye'de yaşananlar bize acı bir gerçeği gösterdi. Biz bunları iyi tanıyoruz. Hatta hatta ikili görüşmelerde onların bize söylediklerini unutmamız mümkün değil. Bunlarda ne insani ne vicdani asla böyle bir karakter, böyle bir cibiliyet yok.
"Uluslararası kuruluşların riyakarlığı tahammül edilemez bir boyuta ulaşmıştır"
Uluslararası toplumun, özellikle de görevi barışı ve güveni temin etmek olan uluslararası kuruluşların riyakarlığı, artık gizlenemez, saklanamaz, daha önemlisi tahammül edilemez bir boyuta ulaşmıştır. İşte bu çarpıklığa karşı itirazımızı biz 'Dünya 5'ten büyüktür' diyerek dile getiriyoruz.
"Birleşmiş Milletler'in reforme edilmesi olmazsa olmazdır"
Dünyadaki tüm ülkelerin güvenliğini sadece 5 ülkenin çıkarına ve hatta keyfine bırakan bir sistemin sürdürülebilirliği yoktur. Artık Birleşmiş Milletler'in reforme edilmesi olmazsa olmazdır.
Dünya 2. Dünya Savaşı'nın şartlarıyla yaşamıyor. Bu tarih oldu. Yeniden bir BM yapısını ortaya çıkarmak gerekiyor. Türkiye olarak bu çarpıklığın düzeltilmesi için harekete geçtik. İnsanlığın tamamına hizmet edecek bir uluslararası güvenlik mimarisi kurulana kadar bu mücadelemizi sürdüreceğiz.
"Bir meseleye kadınlar sahip çıkmışsa..."
Kudüs Platformu, kadınlarımızın öncülüğünde kurulmuştur. Bir meseleye kadınlar sahip çıkmışsa başarı yolunun yarısı katedilmiş demektir. Filistin davası kadınlarımızın omuz vermesiyle yükselecek ve zafere ulaşacaktır.
"Nerede altın varsa nerede kendileri için petrol varsa oradalar"
Peki ekonomik, siyasi ve askeri güç dendiğinde birbirleriyle yarışan bizim iki katımız, beş katımız, on katımız büyüklüğündeki devletler niye insani yardım dendiğinde gerimize düşüyor dersiniz? Çünkü tamamen bir vicdan, ahlak işi olan insani yardım para getirmez, petrol getirmez, altın getirmez, siyasi güç getirmez. Bunlar nerede elmas varsa, nerede altın varsa nerede kendileri için petrol varsa oradalar.
Henüz yorum yapılmamış.