Financial Times: Türkiye'nin varlığı ve etkisi Cerablus'un her yerinde görülüyor

Haberde, 2016 yılındaki Fırat Kalkanı Harekatı'yla TSK ile ÖSO'nun bölgeyi terörden temizlemesi sonrası, Ankara'nın varlığı ve etkisinin kentin her yerinde görünür olduğu vurgulandı.

FT haberine göre, doktorlar üzerinde Türkiye Sağlık Bakanlığı yazan eldivenler giyiyor. Bakkallar, Türk bisküvilerinin olduğu kutularla dolu. Hatta sarı amblemiyle PTT'nin de kentte bir şubesi var.

Türkiye'nin çabası için minnettarlar

Financial Times, Türk yetkililerin düzenlediği ziyaret kapsamında geçen hafta Cerablus'a gittiğinde, birçok Suriyeli, Türklerin gösterdiği çabalar için minnettar olduklarını söyledi.

Amira Najjar adlı bir öğretmen, "Burada genel görüş, Türkiye'nin bize yardım ettiği yönünde. İnsanlar onlar işgalci gibi görmüyor" diyor.

"Şimdi hayatımız mükemmel"

Kentteki en büyük sorun güvenlik; çünkü Cerablus'un yakınları bombardıman altında. Güvenlik yetkilileri saldırılardan terör örgütü YPG/PKK'yı sorumlu tutuyor.

Cerablus'taki Suriyeliler ise, Beşşar Esed rejimi ve DEAŞ saldırılarından uzak, güvende oldukları için minnettar.

Cerablus dışındaki bir köyde yaşayan ihtiyar Ümmühan Şaban, "Türkiye'nin burada olmasını biz tercih etmedik ama DEAŞ kontrolündeki hayatımızla kıyasladığımızda şimdiki hayatımız mükemmel" dedi.

"Amaç hayatı normalleştirmek"

Haberde, "Türkiye son 18 ayda bölgeye büyük kaynaklar sağladı. Türk Bakanlıklar hasar gören binaların onarımına, hastane ve sağlık kliniklerin inşasına yardım etti, okulları yeniden açtı. Yüzlerce öğretmenin, doktorun ve polisin maaşını Türkiye ödüyor. Cerablus'a elektrik ulaştırılması için 3 kilometrelik bir kablo döşendi" denildi.

Cerablus bölgesinin nüfusu, DEAŞ kontrolündeyken 5 bin kişiydi. Yetkililer bugün nüfusun 140 bine çıktığını söylüyor. Kentte yaşayanların bir kısmı Türkiye'den dönenler, bir kısmı da ülke içinde evini terk etmeye zorlanan Suriyeliler.

Türk yetkililer Cerablus'taki görevlerinin, Suriyelilerden oluşan konseyin kentin yönetimine karar vermesinde danışmanlık yapmak olduğunu ifade ediyor.