Sosyal Medya

Güncel

24 Haziran seçimleri bakımından en kararsız ya da nasıl bir tercih yapacağı en tahmin edilemeyen kitle: muhafazakâr Kürtler

Haber Türk yazarı Nihal Bengisu Karaca yaklaşan erken Seçim öncesi muhafazakar Kürtlerin nasıl bir politik duruş sergileyebileceklerini köşesinde değerlendirdi.



7 HAZIRAN’dan sonra artan PKK terörünün sadece ülkenin pek çok yerinde olduÄŸu gibi DoÄŸu ve GüneydoÄŸu’daki Kürt oylarında da AK Parti’ye akışı saÄŸladığı malum. Ä°nsanların evlerinin başına yıkılmasına neden olan hendek terörü de daha önce AK Parti’ye oy veren Kürtlerin HDP’ye destek vermesini saÄŸlamadı. Bilakis Kürtler, büyük ölçekte bu rezaletin sebebinin PKK ve PKK ile yolunu ayıramayan HDP olduÄŸunu düşündüler.

HDP’li belediyelere kayyum atanması bile Kürt oylarının AK Parti’den kopmasıyla sonuçlanmadı. Bilakis Kürtler, “Nihayet hizmet alıyoruz”dediler. Hatta dindar Kürtler nezdinde bir karşılığı olan HÃœDA PAR, cumhur ittifakına uzun süre yeÅŸil ışık yaktı. Ancak AK Parti çatısı altında tahkim olmuÅŸ gibi görünen muhafazakâr Kürtler, AK Parti, MHP ile ittifak yaptığını açıkladığında sessizleÅŸti.

Her ne kadar MHP’liler, “MHP’yi Kürt düşmanı gibi göstermek ÅŸerefsizliktir” deseler de, ÅŸerefinden emin olan ve evveli ezelden beri PKK’dan nefret eden muhafazakar Kürtler, MHP’den sâdır olan milliyetçi tutum ve söylemleri hatırlıyordu, burukluk yaşıyorlardı.

Barzani’nin IKBY referandumu sırasında AK Parti ve Devlet Bahçeli’den gelen yorum ve tehditler ise bu burukluÄŸun dozunu yükseltti. O günlerde çok sayıda Kürt, “Elbette referandum kararı hatalı, ama devletimizin bu referanduma verdiÄŸi tepkinin üslubu ve tonlaması bu kadar rencide edici olmak zorunda deÄŸildi” diyerek sitem ediyordu. Afrin’e müdahale konusuna ise olumsuz bakanlar kadar olumlu bakanlar da vardı.

Özetle 24 Haziran seçimleri bakımından en kararsız ya da nasıl bir tercih yapacağı en tahmin edilemeyen kitlenin muhafazakâr Kürtler olduğu yorumu yanlış olmaz.

Ä°TTÄ°FAK ARAYIÅžLARI VE Ä°YÄ° PARTÄ°

Seçimlerin 24 Haziran’a alınması, partiler arası görüşme ve beklenmeyen kararlar alma trafiÄŸini de hareketlendirdi. Malum, belirlenen 24 Haziran tarihi özellikle Ä°YÄ° Parti’nin seçimlere girip giremeyeceÄŸi konusunu hayli tartışmalı hale getirmiÅŸti. Bazı Ä°YÄ° Parti kurmayları, partilerinin seçime girebileceÄŸini söylese de gözler YSK’nın vereceÄŸi karara kilitlenmiÅŸti.

YSK’nın olumsuz karar verme ihtimaline karşı CHP bir karar aldı ve CHP’den 15 milletvekilinin istifa ederek Ä°YÄ° Parti’ye geçmesiyle Ä°YÄ° Parti’nin Meclis’te grup kurması saÄŸlandı. Ancak Meral AkÅŸener milletvekili olmadığı için Meclis’te kurulan grubun baÅŸkanı olamıyor. Åžimdi hemen herkesin üzerinde durduÄŸu soru, CHP’nin söz konusu demokratik jestinin aynı zamanda bir CHP-Ä°YÄ° Parti ittifakının habercisi olup olmadığı sorusu.

Ä°YÄ° Parti’yi bu kadar önemli kılan mesele, 24 Haziran’daki tablonun 16 Nisan seçimleriyle benzer bir aksta ÅŸekilleneceÄŸi beklentisi. Elbette halka teknik bir soru sorma ve “Evet” ya da “Hayır” ÅŸeklinde tek bir cevap alma olarak özetlenebilecek referandum mantığı ile birden çok adayın ve birden çok meselenin tartılmasını gerektiren CumhurbaÅŸkanı ve parlamento seçimi arasında fark var.

Ama benzerlikler de var. Birincisi tıpkı 16 Nisan’da olduÄŸu gibi 24 Haziran’da da tarafların % 51-% 49 oranlarını büyük ölçüde koruduÄŸu görünüyor. Ä°kincisi 16 Nisan’da sorulan soru ile 24 Haziran’da sorulacak soru birbirine benziyor. Cumhur ittifakının (Recep Tayyip ErdoÄŸan+Devlet Bahçeli) belirlediÄŸi sistem deÄŸiÅŸikliÄŸinin, temsil ettiÄŸi ve savunduÄŸu politikaların Türkiye’ye faydalı olduÄŸu, gelecekte de faydalı olacağı, Türkiye’yi güçlü kıldığı ve kılmaya devam edeceÄŸi fikrinde misin, deÄŸil misin? 24 Haziran seçimi bu sorunun ve cevabının etrafında ÅŸekilleniyor.

AraÅŸtırmalar 16 Nisan’da “Evet” ya da “Hayır” diye ayrışan blokların sahip olduÄŸu oranları üç aÅŸağı beÅŸ yukarı koruduÄŸunu gösteriyor demiÅŸtik. Tabii kritik ifade “üç aÅŸağı beÅŸ yukarı” ifadesi; her anket ÅŸirketinin farklı bir oranda gösterdiÄŸi Ä°YÄ° Parti bu cihetten önem kazanmakta.

Cumhur ittifakının dışında kalan ve bugünlerde ittifak deÄŸil ama prensip ya da hedef ortaklığı tarzı bir iÅŸbirliÄŸi için görüşme trafiÄŸini sıklaÅŸtırmış olan partilerin gündemini ÅŸu iki sorunun belirlediÄŸini tahmin etmek zor deÄŸil: 1) Bazı araÅŸtırma ÅŸirketlerinin % 3 gördüğü, bazılarının “% 9’un altında görmüyoruz” dediÄŸi Ä°YÄ° Parti, CumhurbaÅŸkanlığı seçiminde kendisini hangi partinin yanında konumlandırırsa, % 49 oranını koruyan tarafa birkaç puan daha gelmesini saÄŸlar? 2) Hangi formül Saadet Partisi gibi Ä°YÄ° Parti’nin de Meclis’e daha fazla milletvekili sokmasını mümkün kılar?

Bu soruların cevabının Abdullah Gül’ün aday olup olmamasına göre ÅŸekilleneceÄŸi de malum.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.