Popüler kültür: Modern toplumun yeni dini!

Din “israfı” yasaklıyor. Ancak tüketim kültürünün deÄŸerleri içinde doÄŸup AVM’lerde büyüyen youtube kuÅŸağı yılda 150 milyardan fazla parayı sebze, ekmek ve kıyafet olarak çöpe atıyor.

Din “gıybet” yapmayın diyor. Ancak toplum her gün, magazin adı altında saatlerce ipe sapa gelmez dedikodu programları izliyor.

Din “tevazuu” öneriyor… Ancak insanlar gösteriÅŸ yapmak için, fark edilmek için, özel olduÄŸunu ispat edebilmek için günde 4 saatini sosyal medyada geçiriyor.

****

Din, erkek ve kadınların “gözlerini haramdan sakınmalarını” emrediyor. Tecavüzün, teÅŸhirin, çıplak bedenlerin fink attığı dizileri izleme konusunda ülkemiz dünya ÅŸampiyonluÄŸunu kimselere bırakmıyor.

Din, müminlerin bir özelliÄŸinin de “yararsız iÅŸlerden, boÅŸ sözlerden yüz çevirmek” olduÄŸunu söylüyor. Ancak toplumumuz hem televizyon izleme süresi hem de sosyal medyada online olma seviyesiyle boÅŸ iÅŸlerde rekora koÅŸuyor.

Din, müminler için “Yeryüzünde alçak gönüllü olarak yürürler.” diyor. En sıradan kentlerimizin kaldırımları bile “Miss World 2018” yarışmasındaymış gibi yürüyen eÅŸhastan geçilmiyor.

****

Din, “Müslümanım” diyen herkese “Ä°nsanlara marufu/iyiliÄŸi emredip münkerden/kötülükten alıkoymak” misyonu yüklüyor. Bir takım insanlar bunu yapanları linç etmekle kalmıyor “münkeri/kötülüğü emredip, maruftan/iyilikten alıkoyan” ÅŸarkıcısını, yapımcısını, komedyenini, yazarını “idol” kabul ediyor.

Din, yapacağınız iÅŸlerde “Alimlere danışın!” diyor. Ancak toplumun önemli bir kesimi alimleri ÅŸeytan taÅŸlar gibi taÅŸlamayı milli bir spor haline getiriyor.

****

Din, düzeltmeye, deÄŸiÅŸtirmeye gücünüzün yetmediÄŸi çirkinliklere teslim olmayın, hiç deÄŸilse kalben “buÄŸz” edin,  yani nefret edin, öfke duyun, protesto edindiyor. Ancak insanlar AÅŸk-ı Memnulara, Yolla yolla kaderim yollalara, Survivorlara ne protestosu, reyting rekorları kırdırıyor.  

Din “yalan söylemeyin, adaletten ayrılmayın, emanete hıyanet etmeyin, sözünüzü tutun” diyor. Ancak toplumda borçlar ödenmiyor, vaatler gerçekleÅŸmiyor, emanetler ehline verilmiyor, adalet bir türlü gerçekleÅŸmiyor hasılı kimse kimseye güvenmiyor.

****

Din “Kafirlere karşı sert, birbirinize karşı merhametli olun” diyor. Gel gör ki toplum çok uzun zamandan beri kafire hayranlık ve sempati, Müslümana da doÄŸrudan antipati duyuyor.

Din “Yetim hakkı yemeyin, ölçü ve tartıda hile yapmayın” diyor.

Toplumun bir kesimi sahip olmaya taptığı için kimin malı ya da hakkı olduÄŸuna bakmadan MoÄŸol atlıları gibi talan ederek, çalarak “dünyalığını” çıkarıyor.

****

Din “Müminler yalnızca Allah’a dayanıp güvenirler” diyor. Ancak insanların bir kısmı diplomalarına, takımlarına, atalarına, liderlerine, cemaatlerine, partilerine, statülerine, kredi kartı limitlerine, servetlerine güveniyorlar.

Din “kumarı ve faizi” alenen yasaklıyor. Ancak ülkemiz dünya üzerinde bankaların en yüksek kar yaptığı, en çok büyüdüğü nadir yerlerden biri olurken Nimet Abla’nın önündeki piyango kuyrukları Star Wars’un giÅŸe kuyruklarını kıskandırıyor.

Din kadınlara “örtünmeyi” emrediyor. Ekranlardan, reklamlardan, afiÅŸlerden, AVM’lerden  aksi yönde kuvvetli bir propaganda yapılıyor ve nihayet toplum örtünmemeyi modern olmakla eÅŸit kabul ediyor.

NEDEN?

Çünkü kapitalizmin kuvözünde büyümüş modern insan kurmaca kanaatlerden, yapay zevklerden, hastalıklı bencillikten, dizginlenemez hazcılıktan oluÅŸan popüler kültürü, hubel gibi bir put, bir tür din olarak kabul ediyor.

Ä°nternet ekranından kafanızı kaldırın ve otobüste, iÅŸyerinizde, sokakta, evinizde insanların haline bir göz gezdirin lütfen…

Kimin kararı, yönlendirmesi veya teÅŸviÄŸi; insanların etek boylarını, dar paçalarını, mezuniyet kıyafetlerini, konuÅŸma tarzlarını, anne baba iliÅŸkilerini, mesleklerini, beden ölçülerini, dinledikleri müzikleri, izledikleri filmleri, okudukları kitapları, mezun oldukları fakülteleri, seçtikleri eÅŸleri evet eÅŸleri, belirledi? 

Dinin telkini mi?

Aklın ilkelerimi?  

Modern toplumda insanlar hangi ilkelere göre hareket edip eğer hala yapabiliyorlarsa, düşünüyorlar?

Din sizi gereksiz tüketimden uzak tutmaya çalışırken popüler kültür sadece tükettirmekle kalmıyor ne zaman ve ne oranda tüketmeniz gerektiğine de karar veriyor.

Bitmeyen deizm-ateizm tartışmalarından Müslümanlara aslan payı çıkarmaya çalışanlar bu tabloya iyi baksınlar…

Çükü bu tablo yalnızca dindarları değil, bu toplumda Müslümanım diyen herkesi ilgilendiriyor.

Popüler kültür bütün cesametiyle bizi istila etmişken çevrenizdeki insanların deist olmamaları onları inanç anlamında daha güvende yapmıyor ki!

Ortada böyle bir tablo varken insanların “SöylendiÄŸi gibi deÄŸil, aslında deistlerin oranı çok az” diye homurdanmaları tam bir saçmalık, tam bir körlük…

Yahu dinin adalet, tevazuu, vefa, söze sadakat, cihat, gıybet, örtünme ve yukarıda saydığımız gibi açık taleplerini umursamayan, böyle talepler yokmuÅŸ gibi yaÅŸayan insanların deistler olduÄŸunu mu düşünüyorsunuz?

Aksine muhafazakarlar, Ä°slamcılar, dindarlar… Laik de olsa, “dedem hacı” diyenlerden de olsa bütün bu insanlar Müslümanlar…

Zaten mesele de bu!

Modern toplum Müslümanlığının cari dünya sistemiyle, hedonist deÄŸerlerle, popüler kültürle çeliÅŸen hiçbir yanının olmaması, kalmaması…

Popüler kültür modern toplumun yeni dini…

Ä°liklerimize dek popüler kültür deÄŸerleriyle doygunken dindar olmayı ve dindar kalmayı beklemek beyhude bir hayal…

Yalancı, müsrif, hırsız, terbiyesiz, kibirli bir modern tipin dindarlığından söz etmek hiç inandırıcı değil!

Deizm ‘den, ateizm ‘den fazlası var eksiÄŸi yok bir anti din olan popüler kültür, toplumu, genci yaÅŸlısıyla çepe çevre kuÅŸatmış durumda.  

Tehlikenin gücünü görmek isteyenler oraya buraya deÄŸil, toplumun önünde bir heyula gibi dikilen popüler kültür putuna baksınlar…

Bu putun nüfuzundan ne dindarların ne de laiklerin kurtulamadığını bir zahmet herkes görsün artık…

Bu yüzden lokal boyutlardaki deizm tartışmalarını bırakalım…

Yanı başımızda ki asıl büyük düşmana, istila edilmedik yer bırakmayan popüler kültüre bakalım…