Güncel
Mete Yarar: Asıl sorun örtülü silah
“PYD asıl modern silahları, ABD öncülüğündeki koalisyonun IŞİD’le mücadele kapsamında dağıttığı teçhizattan elde etti. Washington’un bu silahları toplaması mümkün değil. Malzemenin hiçbir kayıt tutulmadan teslim edilmesi de bunun amaçlanmadığının en büyük göstergesi. Tek çare, Türkiye’nin tanskavar ve MANPADS’ları kendi gücüyle toplaması.”
Türkiye, ABD’nin terör örgütü PKK’nın Suriye’deki uzantısı YPG’nin başını çektiÄŸi 30 bin kiÅŸilik bir ‘sınır muhafız gücü’ kuracağını duyurmasının ardından Zeytin Dalı Harekâtı’nı devreye soktu. 20 Ocak’ta baÅŸlayan operasyonda 21 gün geride kaldı. Harekâtın ilk günlerinde farklı cepheler açan Türk Silahlı Kuvvetleri ve ÖSO unsurları, kırsalda büyük ilerleme kaydetti. Bin 28 teröristin etkisiz hale getirildiÄŸi operasyonda 40’tan fazla nokta temizlendi. Güvenlik Politikaları Uzmanı ve KARAR Yazarı Mete Yarar, Ankara’nın terör koridoruna karşı 24 AÄŸustos 2016 - 29 Mart 2017 tarihleri arasında attığı Fırat Kalkanı Harekâtı’yla Zeytin Dalı Harekâtı’nı karşılaÅŸtırdı. Ä°ki operasyon arasındaki farklılıklar ve tecrübe aktarımına mercek tutan Yarar, sorularla terör örgütünün kullandığı silahların menÅŸeini, nereden tamin ettiÄŸini ve ABD’nin dağıttığı bu modern silahları neden geri alamayacağını örneklerle deÄŸerlendirdi.
* PYD/PKK terör örgütlerinde kullanılan silah ve ekipmanlar kimler tarafından verildi?
Örgüt ilk silah ve teçhizatları PKK dan daha sonraki dönemde Irak ve Suriye’de yaÄŸmalanan ordu depolarından elde etmiÅŸti. Asıl modern silaha Irak içinde Koalisyonun DAEÅž’la mücadele kapsamında dağıttığı silahlardan elde etti. Çünkü örtülü bir ÅŸekilde Irak içinde PKK özel askeri ÅŸirketler içinde yer edinmiÅŸlerdi. Burda bu avantajı kullanarak bazı ekipmanları ele geçirdiler. Büyük yardım ise Ayn El-Arab ya da Kobani sonrasında baÅŸladı. Bu tarihten itibaren DAEÅž’la mücadele kapsamında bölgeye hava ve karayolu sevkiyatlar yapıldı. Bu sevkiyatların bir kısmı açık olarak ABD menÅŸeli silahlardan oluÅŸtu ama asıl büyük kısmı Rus menÅŸeli silahları örtülü olarak bölgeye sevk edildi. Bununla ilgili olarak bağımsız iki araÅŸtırma kurumu rapor yayınladı. Balkan araÅŸtırma grubu BIRN ve OCCRP’nin yayınladığı raporda Pentagon’un Almanya’daki askeri üssü kullanarak Suriye’deki PYD’li terörislere tonlarca silah gönderdiÄŸi ve bu silahlara iliÅŸkin tutanaklarda da ‘sahtecilik’ yaptığı belirtildi.
Sovyet yapımı silahların ise çoğunlukla Bosna Hersek, Bulgaristan, Romanya, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Sırbistan, Gürcistan gibi ülkelerden alındığına dikkat çekildi. Raporda ayrıca silah alımı ve aktarımıyla ilgili belgelerde silahların nereye gideceği ve nerede kullanılacağına dair yanlış ve net olmayan ifadelerin bulunduğu, bunun da uluslararası anlaşmalara aykırı olduğu vurgulandı.
Afrin operasyonu baÅŸlamadan önce bazı istihbarat kuruluÅŸlarının Körfez ülkelerinin mali desteÄŸi bölgeye yeni silah sevkiyatları da yaptığı belirtilmektedir. Belli dönemlerde Suriye hükümetinin PYD’ye silah verdiÄŸi bilinmektedir. Bölgeye gönderilen toplam silah ve ekipmanların büyüklüğü birkaç milyar doları geçti. Bu rakamın anlaşılması için bir rakam vermek gerekirse en önemli partneri Ä°srail’e yapılan yardımın tutarı 3.8 milyar dolardır.
ABD, IÅžID’le mücadele adı altında PYD-YPG’ye verdiÄŸi hafif veya ağır silahları kimi zaman açık kimi zaman da kapalı kasa TIR’larla gizli bir ÅŸekilde Suriye’ye gönderdi
* Verilen silahların toplanması mümkün mü?
Açıkçası ABD’nin bu konudaki sabıka kaydına baktığınız da bu iÅŸin onlar tarafından yapılması mümkün deÄŸildir. 2003’te Irak’ta kaybolan silahlar ilgili olarak senato tarafından bir araÅŸtırma yapılmış ve cezayi bir iÅŸlem uygulanmamıştı. “ABD’de yayınlanan rapora göre, ordu 2004-2005 döneminde Irak güvenlik güçlerine verdiÄŸi 190 bin silahın nereye gittiÄŸini bilmiyor. Kayıp envanter, ‘110 bin KalaÅŸnikof, 80 bin tabanca, 135 bin kurÅŸun geçirmez yelek, 11 bin miÄŸfer’den oluÅŸuyor. Bu silahların izine ilerleyen dönemde Türkiye’de rastlandı. Bu rapor da Türkiye’nin ABD’yi uyarması sonrasında hazırlanmıştı. Åžu anda PYD’ye aktarılan silah güzergâhı o dönemde aynı ÅŸekilde izlenmiÅŸti. Silahlar NATO’nun Yugoslavya iç savaşı sonrasında toplanan silahlardı. Hiç bir kayıt tutulmadan silahlar teslim edilmiÅŸti. Bu da toplanmanın amaçlanmadığının en büyük göstergesidir. Tek çare Türkiye’nin kendisi için potansiyel tehlike gördüğü güdümlü tanksavar silahları ve MANPADS’ları kendi gücü ile toplamasıdır. GeçmiÅŸde bunun örnekleri defalarca yapılmıştı.
* MÄ°T personeli sahada aktif olarak bulunuyor mu?
MÄ°T’in dış operasyon dairesi operasyon yapma yetkisi aldığı günden bu yana geliÅŸmeye devam ediyor. BaÅŸlangıç olarak ÖKK’den gönüllülük esasına göre yatay geçiÅŸle eleman temin etti, ardından ÖKK bünyesinde kendi elemanlarına eÄŸitim aldırarak kadrosunu geniÅŸletmeye baÅŸladı. ‘15 Temmuz öncesinde MÄ°T baÅŸkanı Hakan Fidan neden Özel Kuvvetler’e gitti’ diye soranların cevabı da burada yatıyor. O gün ilk kez eÄŸitilen MÄ°T mensuplarının mezuniyet töreni yapılmıştı. Ä°stihbarat teÅŸkilatı kendi bünyesindeki personel ile operasyonların her safhasında aktif olarak yer alıyor.
Balkan AraÅŸtırma Gurubu BIRN ve OCCRP’nin roparlarında silahların teslim yerinin gizlendiÄŸi belirtilmiÅŸti
* Operasyonun hızı ve şekli nedir?
TSK sınırı farklı noktalardan geçerek önce ‘Köprübaşı’ diyeceÄŸimiz noktaları ele geçirdi. Bu noktalarda gerekli yığınak yaptıktan sonrada ezici ateÅŸ üstünlüğü ile mahkumdan zirvelere doÄŸru tırmanmaya baÅŸladı. Bölge hem aÄŸaçlık, hem volkanik kayalık hem de daÄŸlık bir alan olduÄŸu için önce tankların da gidebileceÄŸi alanlardan ilerlendi. Ardından bölge keÅŸifleri ile gerçek tablo ortaya çıkarıldı. BeklendiÄŸi gibi örgüt, beton tünellerle kendisini toprağın derinliklerine gizlemiÅŸti. Tünellerin büyüklüğün kilometrelerce olduÄŸu ortaya çıkarıldı. Örgüt bu sayede Ä°HA’lara takılmadan yer deÄŸiÅŸikliÄŸi yapabiliyordu. TSK bu nedenle daha geniÅŸ bir alanda temizlik yapmak zorunda kaldı. Harita üzerinde küçük bir sarı nokta olarak görülen Zeytin Dalı Harekatı bölgesi aslında Ä°stanbul kadar büyük bir alandır. Alanın yüzeyinin, tünellerinin bir de meskun mahallerin temizliÄŸini düşündüğümüzde alanın büyüklüğü üç misline çıkıyor. Bölgede hazırlanmış EYP ve mayınların temizliÄŸide unutulmaması gereken bir faktördür.
Bu nedenle operasyon hızı dünya örneklerine baktığınızda kat ve kat fazla. Birlikler bölgede önce alanı temizliyor, sonra birlik tahsis ediyor, tekrar yapılanıp ilerleyerek başka bir noktayı ele geçiriyor. Bu nedenle bazıları için harekât kesik kesik ilerleniyor gibi gelse de bu harekatın özelliğinden kaynaklanıyor. Geri bölgenin emniyeti bu hayati önem arzediyor.
ABD’NÄ°N PYD’YE SÄ°LAH YARDIMI
* ÖSO, Türkiye’de yapılan tartışmalara nasıl bakıyor?
Bölgede konuÅŸtuÄŸum ÖSO komutanları bu konuda inanılmaz olgun cevaplar verdiler. Açıkçası ben daha tepkisel cevaplar vereceklerini beklerken onlar ‘bizim yolumuz hak yolu biz inandığımız iÅŸi yapıyoruz’ dedi. Türkiye’ye inandıklarını ve bu güne kadar hiç yanılmadıklarını söylediler. Fırat Kalkanı Harekâtı ile ÖSO içinde yer alan Türkiye’ye yakın grupların özgüvenleri çok artmış durumda. Buna ilave olarak sayıları, silah ve ekipmanları ayrıca eÄŸitim durumları oldukça yükselmiÅŸ. KonuÅŸurken gözlerinin içine baktığınızda en ufak bir karamsarlık görmek mümkün deÄŸil. ÇoÄŸu geçmiÅŸte ailesi ile birlikte yaÅŸarken katliamların baÅŸlaması ile önce evlerini terketmek zorunda kalmış ve bir buçuk sene sonra silahlı direniÅŸe baÅŸlamış kiÅŸiler. Bir cepheden öbür cepheye dönüşümlü olarak gidiyorlar. Bir idealleri var. Birgün terketmek zorunda kaldıkları iÅŸlerine ve yuvalarına dönmek. O onları motive eden en önemli güç. Ä°ntikam için deÄŸil vatanları için mücadele ettiklerini ifade ediyorlar.
Ä°DLÄ°B OPERASYONU ERTELENEMEZ
* Bir sonraki hedef neresi olacak?
Herkesin beklediÄŸinin aksine bir sonraki hedef Ä°dlib olacak. Bundaki en önemli neden insani endiÅŸeler. Türkiye Zeytin Dalı Harekâtı ile bölgeye tekrar geri dönüşü amaçlarken Ä°dlib bölgesinden büyük yeni göç dalgasını kaldıramaz. Bölgede farklı yerleÅŸim yerlerinden gelen yaklaşık 4 milyon insan kalıyor. Bu insanların Esad ve Ä°ran destekli milislerin bölgeyi ele geçirirse Türkiye’ye sığınmaktan baÅŸka bir çareleri kalmaz. Türkiye Ä°dlib’i bu amaçla ertelenemez bir operasyon olarak görüyor.
AYNI PROPAGANDA DAÄžLICA’DA YAPILDI
* Şehit ve yaralı sayısı gizleniyor mu?
Kara propagandanın en kirli yönü bu ÅŸekilde yapılıyor. Bölgede daha fazla ÅŸehit verildiÄŸi ve gizlendiÄŸi yalanı, terör örgütlerinin en büyük kara propaganda ÅŸeklidir. Bunu daha önce DaÄŸlıca’da, Fırat Kalkanı’nda ve onlarca operasyon bölgesinde de duymuÅŸtuk. Bir kez bile bu haberler doÄŸru çıkmamasına raÄŸmen hala servis edilmeye devam ediliyor. Türkiye bir devlettir. Bütün olaylar kayıt altına alınıp ve ona göre iÅŸlem yapılıyor. TSK, savcılık, Emekli Sandığı onlarca kurum bu kayıtlar üzerinden iÅŸlem yapıyor. Bu kayıtlarda gizli deÄŸil. Bu söylenenleri yaymak örgütlerin kara propagandasının bir parçası olmaya yol açar.
kaynak: KARAR
Henüz yorum yapılmamış.