Güncel
Erdoğan İtalyan gazetesine konuştu "'Siviller öldürülüyor' diyen PKK/YPG sivilleri canlı kalkan yapıyor"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İtalyan La Stampa gazetesine verdiği mülakatta, "AB’den beklentimiz, önümüzdeki suni engellerin bir an önce kaldırılması ve yapıcı bir tutum izlenmesidir. Türkiye’nin üyeliği iç siyasi hesaplara kurban edilmemelidir." dedi.
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'ın, Vatikan ve Ä°talya’ya bugün baÅŸlayacak ziyareti öncesi La Stampa’ya verdiÄŸi özel mülakat yayınlandı.
“AB, bizi içeri al” baÅŸlığıyla manÅŸetten verilen röportaja iki sayfa yer ayrılırken, CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın "Papa’ya ziyareti öncesinde Avrupa’nın kapısını çaldığı ve bir yandan da Afrin baÅŸta olmak üzere Türkiye’nin düşmanlarıyla mücadelesini sürdürdüğü" yorumu yapıldı.
Röportajda Türkiye’nin AB üyeliÄŸine halen inanıp inanmadığı sorusu yöneltilen ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:
"Türkiye aday ülke olarak yükümlülüklerini yerine getiriyor ancak üyelik süreci bizim tek başımıza ilerletebileceÄŸimiz bir süreç deÄŸil. AB’nin de üzerine düşeni yapması gerekir. Her ÅŸeyden önce bize verilen sözlerin tutulması lazım. AB katılım müzakerelerinde hem önümüzü tıkıyor hem de sürecin ilerlememesinin sorumlusu bizmiÅŸ gibi gösteriyor. Bu haksızlıktır. AB üyesi bazı ülkelerin Türkiye için farklı alternatifleri gündeme getirmeleri de bir haksızlıktır."
Tam üyeliÄŸe vurgu yapan CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, "Türkiye’nin arzusu, AB’ye tam üyeliktir. Bunun dışındaki seçenekler, bizleri tatmin etmekten uzaktır. AB’den beklentimiz, önümüzdeki suni engellerin bir an önce kaldırılması ve yapıcı bir tutum izlenmesidir. Türkiye’nin üyeliÄŸi iç siyasi hesaplara kurban edilmemelidir." ifadesini kullandı.
- AVRUPA’YA TERÖR TEPKÄ°SÄ°
Bulgaristan'ın AB dönem baÅŸkanlığında mart ayında Varna'da yapılacak AB Zirvesi’nden beklentilerinin sorulması üzerine ErdoÄŸan, şöyle devam etti:
"Borisov (Bulgaristan BaÅŸbakanı), Juncker (AB Komisyonu BaÅŸkanı) ve Tusk (AB Konseyi BaÅŸkanı), benim eski dostlarım. AB içinde benden daha kıdemli siyasetçi yok ama beni üzen bir ÅŸey var. Avrupa’da da dünyanın geri kalanında olduÄŸu gibi terör sorunu var. PKK örneÄŸinde AB ve her üye ülke tarafından terör örgütü ilan edilmiÅŸtir ancak sonra bakıyorsunuz bir grup PKK paçavralarıyla Avrupa Parlamentosuna giriyor. Bunlar olmaması gereken ÅŸeyler. Bir taraftan Avrupa bu örgütü yasaklarken, diÄŸer taraftan bunların sembollerini parlamentoya sokan parlamenterler var."
- VATÄ°KAN ZÄ°YARETÄ°NÄ°N GÃœNDEMÄ°: KUDÃœS
Vatikan ziyaretinin ana gündem maddesini "Kudüs’ün durumu" olarak açıklayan ErdoÄŸan, Papa ile ABD BaÅŸkanı Donald Trump’ın Kudüs’e dair uluslararası hukuka aykırı açıklaması sonrasında görüştüklerini hatırlattı.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kendisine Kudüs konusundaki görüşmemiz dolayısıyla teÅŸekkür etmek istiyorum. Papa Franciscus, Kudüs konusunda zaman kaybetmedi ve Hristiyan alemine doÄŸru mesajı iletti çünkü Kudüs sadece Müslümanların bir sorunu deÄŸildir. Her ikimiz de Kudüs’ün statüsünü savunuyoruz ve onu koruma iradesine sahibiz. Hiçbir ulus, tek yanlı adımlar atma ve milyarlarca insanı ilgilendiren bir konuda uluslararası hukuku göz ardı etme hakkına sahip deÄŸildir. 21 Aralık 2017 tarihinde BM Genel Kurulu’nda kabul edilen karar da ABD’nin kararının hukuk dışı olduÄŸu teyit etmiÅŸtir. Bu karara Ä°talya’nın da olumlu oy kullanmasından memnuniyet duydum. Gördüğünüz gibi büyük Amerika’nın yanında sadece Ä°srail ve 5-6 küçük ülke yer aldı."
Kudüs’ün statüsünün korunmasına vurgu yapan ErdoÄŸan, "BM kararları doÄŸrultusunda, ÅŸehrin statüsü muhafaza edilmelidir. Orada, Müslümanlar, Hristiyanlar ve Yahudilerin barış içinde yan yana yaÅŸamalarını, herkesin hakkını korunmasını saÄŸlamak ancak bu ÅŸekilde mümkün olabilir. Kudüs’te barış ortamının saÄŸlanması için uluslararası toplum da üzerine düşeni yapmalıdır. Kudüs’ün statüsünün korunması, her üç dinin mabetlerinin ve kutsal mekanlarının güvence altına alınması, Filistin halkının haklarının tanınması büyük önem arz ediyor. Papa’nın, ayrıca Kudüs’teki farklı Hristiyan cemaatlerinin bu yönde mesajlar vermiÅŸ olmaları önemlidir." ifadesini kullandı.
- "TÃœRKÄ°YE, GÃœVENÄ°LÄ°R BÄ°R PARTNERDÄ°R"
"Türk bayrağının Katar, Sudan ve Gazze gibi OrtadoÄŸu’da farklı noktalarda dalgalandığı belirtilerek Türkiye’nin neyi saÄŸlamayı hedeflediÄŸi" sorulan CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, "Türkiye sadece OrtadoÄŸu’da deÄŸil tüm dünyada iÅŸ birliÄŸi ve ortaklığı aranan, etkili, güvenilir ve güçlü bir aktördür. Türkiye, Avrupa’ya doÄŸudan yönelen göç krizinin durdurulmasında, Avrupa’nın istikrar ve güvenliÄŸinin temininde de çok önemli bir ülkedir. Biz, DEAÅž baÅŸta olmak üzere PKK, PYD/YPG gibi tüm terör örgütleriyle mücadelede en büyük çabayı gösteren ülkeyiz." yanıtını verdi.
- "PKK-PYD/YPG ARASINDA BÄ°R FARK YOKTUR"
"Avrupa ve ABD’nin PYD/YPG’yi terör örgütü olarak görmediÄŸi" ÅŸeklindeki görüş noktasında ErdoÄŸan, “Yanlış yapıyorlar çünkü PKK-PYD/YPG arasında bir fark yoktur. Terör örgütleri arasında ayrım yapılması son derece yanlıştır. Suriye’deki durum, bir terör örgütünün bir baÅŸka terör örgütüyle bertaraf edilemeyeceÄŸini göstermiÅŸtir.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
- "DEAŞ, EN ÇOK MÜSLÜMANLARA ZARAR VERMİŞTİR"
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, DEAÅž’tan en çok Müslümanların zarar gördüğünü belirterek, şöyle devam etti:
"OrtadoÄŸu, farklı dinlerin mensuplarının yüzyıllardır yan yana ve barış içinde yaÅŸadıkları bir coÄŸrafyadır. Bu barış ortamının bozulması, dış müdahalelerden, dışardan beslenen radikal ideolojilerden, DEAÅž ve El-Kaide gibi terör örgütlerinin yol açtığı çatışmalardan kaynaklanıyor. OrtadoÄŸu’da terör, sadece Hristiyanlara deÄŸil, Müslümanlara da zarar veriyor. DEAÅž, en çok Müslümanlara zarar vermiÅŸ, en çok Müslümanları katletmiÅŸtir. Ä°nsan haklarını ve dini özgürlükleri savunurken tek bir tarafın haklarına ve özgürlüklerine odaklanmak doÄŸru olmaz. OrtadoÄŸu’da ve tüm dünyada insan haklarına eÅŸit ÅŸekilde deÄŸer vermemiz gerekir. Sayın Papa’nın Rohingya Müslümanlarının acılarına dikkat çekmiÅŸ olması tüm dünyaya örnek olmalıdır."
Erdoğan, Arap dünyasındaki halk ayaklanmalarına yönelik yaklaşımının sorulması üzerine barış ve istikrarın tesisi için ülkelerin toprak bütünlüğünün ve siyasi birliğinin teminat altına alınmasına, kapsayıcı siyasi süreçlere ihtiyaç olduğunu bildirdi.
Erdoğan, "Demokratik taleplerin desteklenmesi konusunda da ilkeli tutum benimsenmeli, ülkeye ve bölgeye göre muamele yapılmamalıdır. Maalesef bu noktada son yıllarda uluslararası kamuoyu iyi bir imtihan veremedi. Bunun değişmesi gerekiyor." ifadesini kullandı.
- KUZEY IRAK’TAKÄ° GAYRÄ°MEÅžRU BAÄžIMSIZLIK REFERANDUMU
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) geçen yılın eylül ayı sonunda yaptığı gayrimeÅŸru bağımsızlık referandumunun sorulması üzerine ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:
"IKBY, Türkiye’nin ve uluslararası toplumun ikazlarını dikkate almayarak gayrimeÅŸru bir referandum düzenlemiÅŸ, bu yolla Irak’ın toprak bütünlüğünü hiçe saymıştır. Bundan sonra yapması gereken, o hatanın telafi edilmesidir. IKBY'nin, merkezi yönetimi ve uluslararası toplumu, bir daha Irak’ın toprak bütünlüğüne meydan okumayacağı, Irak’ın bir parçası olarak kalacağı yönünde ikna etmesi gerekiyor. BaÄŸdat ile Erbil arasında son dönemde baÅŸlayan diyalog sürecini biz müspet karşılıyoruz."
- "PYD/YPG’NÄ°N ŞİMDÄ° DE AFRÄ°N’DE DEAÅž MENSUPLARINI SAFLARINA KATTIKLARINI GÖRÃœYORUZ"
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, Türkiye’nin Fırat Kalkanı Harekatı ile 3 bin DEAÅž mensubunu etkisiz hale getirdiÄŸini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"2 bin 15 kilometrekarelik bir alan DEAÅž’tan kurtarılmıştır. Harekat sayesinde bugüne kadar ülkemizden yaklaşık 130 bin Suriyeli terörden arındırılmış güvenli bölgelere dönebilmiÅŸtir. PYD/YPG, Rakka’nın DEAÅž terör örgütünden temizlenmesine yönelik harekat sürerken DEAÅž ile anlaÅŸarak çok sayıda DEAÅž teröristinin Rakka’dan tahliye edilmesine göz yummuÅŸtur. PYD/YPG’nin ÅŸimdi de Afrin’de DEAÅž mensuplarını saflarına kattıklarını görüyoruz."
- ZEYTÄ°N DALI HAREKATI
"Türk Silahlı Kuvvetleri, Afrin’e silahlı Kürt gruplarla mücadele etmek için girdi. Askeri hedef nedir?” ÅŸeklindeki soruya itiraz eden CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, şöyle devam etti:
“Öncelikle sorunuzdaki ÅŸu hatalı cümleyi düzeltmek isterim. Türk Silahlı Kuvvetleri Afrin’e ‘silahlı Kürt gruplarla’ savaÅŸmak için girmemiÅŸtir. Bizim Suriyeli Kürtlerle bir sorunumuz yoktur ve olamaz. Türkiye’nin mücadelesi Kürtlerle deÄŸil silahlı terör örgütleriyledir. Türkiye’nin terör saldırılarına ve tacizlerine karşı uluslararası hukuktan kaynaklanan kendini savunma hakkı vardır. Zeytin Dalı Harekatı’nın amacı, ülkemiz sınırlarının güvenliÄŸini saÄŸlamak, Hatay ve Kilis illerimize bugüne kadar 700’e yakın taciz ve saldırının yapıldığı Afrin bölgesindeki teröristleri etkisiz hale getirmektir."
"Afrin’de sivillerin öldüğüne" yönelik iddiaların sorulması üzerine CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, suçlamaların asılsız olduÄŸunu vurguladı.
ErdoÄŸan, "Harekat baÅŸladığından bu yana çok sayıda roket saldırısı neticesinde Hatay ve Kilis illerimizde bulunan 4 vatandaşımız ÅŸehit olmuÅŸ, 90 kiÅŸi de yaralanmıştır. ‘Siviller öldürülüyor’ ÅŸeklinde bizi suçlayan YPG terör örgütü birçok bölgede sivilleri canlı kalkan olarak kullanmaktadır." ifadesini kullandı.
Suriye’nin toprak bütünlüğüne iÅŸaret eden ErdoÄŸan, röportajda, “Åžunu açıkça söylüyorum: Bizim hiç kimsenin toprağında gözümüz yoktur." ifadesine yer verdi.
- "(S-400) BU ANLAÅžMANIN NATO Ä°LE Ä°RTÄ°BATLANDIRILMASI YANLIÅžTIR"
Türkiye’nin, Suriye’de Rusya ile iÅŸ birliÄŸinin son olarak S-400 hava savunma bataryaları alımına uzandığı ve bu durumun Kuzey Atlantik ittifakında ciddi korkulara yol açtığı yorumuna karşı çıkan ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:
“Suriye kaynaklı saldırılar özellikle hava savunma sistemlerimizi güçlendirmemiz ve modernize etmemiz gerektiÄŸini ortaya koydu. Bir süredir bu amaçla farklı devletlerle görüşüyorduk. Fiyatla beraber önceliÄŸimiz muhataplarımızın teknoloji transferine de açık olmasıdır. Ayrıca süreç içinde bize problem çıkarılmamalıdır. S400’ler meselesinde Rusya Federasyonu hem fiyat hem teslimat hem de ortak üretim ve teknoloji transferi noktasında ülkemizin beklentilerine cevap vermiÅŸtir. Bu anlaÅŸmanın NATO ile irtibatlandırılması yanlıştır, Nitekim NATO üyesi Yunanistan da bu sistemlerin bir alt modeli olan S300’leri envanterine katmıştır.”
Türkiye’nin ÅŸu anda S-400 hava savunma sistemine ek olarak Fransa ve Ä°talya ile görüştüğünden bahseden ErdoÄŸan, “Uzun menzilli hava ve füze savunma sistemleri üretimi projesinde Aselsan ve Roketsan ile Ä°talyan-Fransız ortaklığı EUROSAM yakın iÅŸ birliÄŸi içindeler. Fransa ziyaretim sırasında bu konuda mutabakat saÄŸlandı, çalışmalar baÅŸladı. Türkiye olarak savunma sanayisine büyük önem veriyoruz. Yalnızca tüketen, ithal eden bir ülke olmak istemiyoruz." yorumunu yaptı.
- TÃœRKÄ°YE-Ä°TALYA Ä°LÄ°ÅžKÄ°LERÄ°
Roma temaslarında Vatikan’ın dışında Ä°talya’ya da çalışma ziyareti gerçekleÅŸtirecek olan ErdoÄŸan’a Ä°talya'daki temaslarından beklentileri de soruldu.
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, eski Ä°talya BaÅŸbakanı Silvio Berlusconi’nin kendisinin yakın arkadaşı olduÄŸunu ve onun döneminde çok iyi bir iÅŸ birliÄŸi baÅŸlattıklarını hatırlatarak, "Onun görevde olduÄŸu dönemde, ülkelerimiz arasındaki iliÅŸkilerin oldukça canlı ve olumlu olduÄŸunu söyleyebilirim. O dönemki havayı yeniden bulmalıyız. Ä°talya ile ikili iliÅŸkilerimizi geliÅŸtirmeliyiz. ÖrneÄŸin, Augusta Westland Atak helikopterlerimiz konusunda çok önemli bir anlaÅŸma yapmıştık. Bu kapsamda geliÅŸtirmek istiyoruz." ifadesini kullandı.
Papa Franciscus’un ardından Ä°talya CumhurbaÅŸkanı Sergio Mattarella ve BaÅŸbakan Paolo Gentiloni ile görüşeceÄŸini dile getiren ErdoÄŸan, "Bir de iÅŸ adamlarıyla görüşme yapacağım. Umuyorum ki karlı olacaktır. Ä°talya, üçüncü büyük ticaret ortağımızdır. Türkiye’deki yabancı ÅŸirketler sıralamasında siz, bin 400 kadar ÅŸirketle sadece 11'inci sıradasınız. Bu sayıyı artırmak istiyoruz. Osmangazi Köprüsü ve Yavuz Sultan Selim köprülerini Ä°talyan ortaklarla hayata geçirdik. 2017 yılında iki ülke ÅŸirketlerinin büyük projelere imza atabileceklerine inanıyorum." açıklamasında bulundu.
- LÄ°BYA’DAKÄ° GELÄ°ÅžMELER
Gazetenin, Libya’nın Ä°talya için büyük önem arz ettiÄŸini hatırlatması ve bu ülkeye dönük bir Ä°talyan-Türk ortak eyleminin olma ihtimalini sorması üzerine CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, Türkiye'nin, Libya’nın toprak bütünlüğünü ve siyasi birliÄŸini güçlü ÅŸekilde desteklediÄŸini belirtti.
ErdoÄŸan, "Libyalı dostlarımızın 2014 yılından itibaren ortaya koydukları diyalog arzusunu teÅŸvik ediyoruz. BirleÅŸmiÅŸ Milletler Genel Sekreteri’nin Libya Özel Temsilcisi Ghassan Salame’yi samimi çaba içinde görüyoruz. Onun da desteÄŸiyle sürdürülen bölgesel ve ulusal uzlaşı saÄŸlanması, yeni anayasanın kabul edilmesi ve nihayet seçimlerin düzenlenmesine yönelik süreci destekliyoruz." ifadelerini kullandı.
Ä°talya’nın da Türkiye gibi Libya’da barış ve istikrar istediÄŸine dikkati çeken ErdoÄŸan, ÅŸunları söyledi:
"Ä°talya ve Türkiye Trablus’ta büyükelçiliklerini tekrar faal hale getirmiÅŸlerdir. Bu ülkelerimizin Libya’ya önem verdiklerini gösteriyor. Türkiye ve Ä°talya Libya’yı en iyi anlayabilecek, deÄŸerlendirebilecek iki ülkedir. Tecrübeleri ve birikimleriyle Libya’ya en iyi katkı yapabilecek konumdadırlar. Libya’da her iki ülkenin varlığı arttıkça iÅŸ birliÄŸi yapılabilecek meseleler de artacaktır. Böylece, Türkiye ile Libya arasında kurulması düşünülen Ortak Çalışma Grubu'na da iÅŸlerlik kazandırılabilecektir."
- ERDOÄžAN’IN TÃœRKÄ°YE’YE DAÄ°R GELECEK ÖNGÖRÃœSÃœ
ErdoÄŸan, "Roma’daki temasları sırasında inanç insanı olan Papa ile görüşeceÄŸinin hatırlatılması ve kendisi için inancın öneminin" sorulması üzerine, “Dindar olmak ve inanç benim için her ÅŸeydir. Bu, benim vazgeçebileceÄŸim bir ÅŸey deÄŸildir. Dinimin bana emrettiÄŸi her ÅŸey benim önceliÄŸimdir." yorumunu yaptı.
Türkiye’yi gelecekte nasıl hayal ettiÄŸi sorusuna ise ErdoÄŸan, “Türkiye’yi, dünyanın en geliÅŸmiÅŸ 10 ülkesi arasında düşlüyorum. Åžu anda Avrupa’da 5’inci, dünyada 16’ncı sıradayız. Hedefimiz, ilk 10’a girmek.” yanıtını verdi.
"Roma ziyaretiniz sırasında, Türkiye’yi insan haklarını ihlal etmekle suçlayan bazı grupların protestoları olması bekleniyor. Bu protestoculara yönelik bir ÅŸey söyleyecek olsanız ne söylerdiniz?” ÅŸeklindeki soru üzerine ise ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:
“Ben terörü destekleyenlere bir hitapta bulunmam. Teröristlere, Afrin’de davrandığım gibi davranırım. Bunu böyle yaparım çünkü anladıkları dil bu ve böyle de yapmayı sürdüreceÄŸim. Ä°talya, teröristlerle hangi dilden konuÅŸuyor? Fransa, Büyük Britanya, Amerika, Rusya, teröristlerle hangi dilden konuÅŸuyor ki? Ä°ÅŸte, ben de o dilden konuÅŸuyorum."
Henüz yorum yapılmamış.