Sosyal Medya

Kürsü

Kudüs nasıl fethedildi?

Hz. Ömer zamanında Kudüs'ü fetheden İslam orduları büyük zorlukları aşarak zafere erişmişlerdi.



Kudüs, M.S. 638 yılında II. Ä°slam Halifesi Ömer b.el-Hattab tarafından fethedildiÄŸinde Bizans hakimiyeti altında bulunuyordu. Suriye, Ãœrdün Vadisi, Horasan gibi birçok önemli merkezi ele geçiren Ä°slam orduları, Kudüs’e yöneldi. Filistin bölgesi emiri Amr Ä°bn’ul Asidi. Amr Ä°bn’ul As parlak siyasi ve askeri zekası sayesinde “Arap dahisi” olarak bilinirdi. 

Bizans Ä°mparatoru Heraklios’un Filistin bölgesindeki komutanı ise aynı özelliklere sahip Artabun’du. Büyük bir ordu kurmuÅŸ, Ecnadin bölgesine yakın bir yerde konuÅŸlanarak Ä°slam ordusunu engellemeye çalışıyordu. Amr, durumu anlatan bir mektup yollayarak Ömer'den yardım istedi. 

Amr ibn’ul As’ın Artebun’a Oynadığı Oyun 

Bu sırada Amr, bir türlü altedemediÄŸi Artabun’a keskin zekasının ürünü ilginç bir oyun oynamaya karar verdi. Elçi kılığında Rumların kalesine girdi. Artabun’la görüşürken bir yandan da kaleyi iyiden iyiye inceledi. Rum komutan, bu elçinin ya Amr’ın kendisi ya da önemli danışmanlarından biri olduÄŸundan şüphelendi. Askerlerinden birine üzerine kaleden büyük bir kaya yuvarlayarak elçiyi öldürmesini emretti. Ancak Amr da durumu kısa sürede farkederek, Artabun’a “Senin söylediÄŸin benim kafama tam yattı. Lakin ben danışma kurulundaki on kiÅŸiden biriyim. Ömer bizi Amr'a yardım etmemiz ve onun yaptıklarına bakmamız için yolladı. Ben varıp bu on kiÅŸiyi alıp geleyim. Onlar da senin bana yaptığın teklife benim gibi bakarsa baÅŸ komutan ve diÄŸer komutanlar onların görüşüne katılır. Benim gibi görmezlerse onları yerlerine geri yollarsın!" dedi. O da: "Tamam!" dedi. (Zehebi Tarihi V.Cilt, IV. Bölüm, Kudüs’ün Fethi) 

Artabun’un asıl niyeti bir kiÅŸi yerine müslümanların danışma kurulunu oluÅŸturan deÄŸerli birçok kiÅŸiyi öldürerek, onlara büyük bir darbe vurmaktı. Ama Amr geri dönmeyince kandırıldığını anladı. Halife Ömer de Amr’ın bu hilesini “Allah için bu Amr çok yaman birini yendi” diyerek memnuniyetle karşıladı. 

Amr, M.637 yılında Artabun üzerine yürüdü. Åžiddetli bir çarpışma yaÅŸandı. Bozguna uÄŸrayan Bizans kuvvetleri Kudüs’e, o zamanki adıyla Ä°liya’ya sığındı. Aslında bu da Amr’ın planının bir parçasıydı. Çünkü Kudüs’ü muhasara eden Ä°slam askerlerinden muhasarayı bür süre kaldırmalarını istemiÅŸ ve Bizans askerlerinin ÅŸehre girmesini saÄŸlamıştı. KuÅŸatmaya askerler ÅŸehre girdikten sonra devam edildi. Böylece Artabun ve askerleri hareket imkanlarını yitirdi ve tam anlamıyla kontrol altına alındı. 

Amr Ä°bn’ul As Gazze, Sebastiya, Nablus ve Yafa ÅŸehirlerini de fethederek, Kudüs’e yardım etmelerini engelledi. 

KuÅŸatma altındaki Kudüs halkı Patrik Sophronius’un teklifi üzerine ÅŸehri Halife Ömer’e teslim etmeye karar verdiler. Amr’ın, kararı Medine’ye bildirmesi üzerine Hz. Ömer Kudüs’e hareket etti. Cabiye kasabasında birkaç gün kalarak Kudüs’ün önde gelenleriyle görüştü. Kudüslüler, müzakereler sonunda cizye vermeyi kabul ettiler. 

Halife Ömer’in Kudüs Halkına VerdiÄŸi Vesika 

Hz. Ömer’in Kudüs halkına yönelik vesikası tam olarak bir özgürlük teminatıdır:

“Bismillahirrahmanirrahim. Ä°ÅŸte ÅŸu vesika, mü'minlerin emiri, Allah'ın kulu Ömer'in Kudüs halkına verdiÄŸi vesikadır. Canlarına, mallarına, kiliselerine, haçlarına, hastasına, saÄŸlıklısına, diÄŸer din mensuplarına, kiliselerinin eve çevrilmeyeceÄŸine, yıkılmayacağına, Kudüs ve civarından bir ÅŸey eksiltilmeyeceÄŸine, haçlarından ve mallarından bir ÅŸeye iliÅŸilmeyeceÄŸine, dinlerine baskı yapılmayacağına, hiç kimseye zarar verilmeyeceÄŸine, onlarla Ä°liya'da hiçbir Yahudi'nin iskan ettirilmeyeceÄŸine dair güvence veriyorum. Ä°liya halkı da buna karşılık diÄŸer ÅŸehir halkı gibi cizye vergisi verecek, Bizanslıları oradan onlar, bizzat kendileri çıkaracak. Bizans Rumlarından kim oradan çıkarsa istedikleri güvenli bir yere gidene kadar can ve malları korunacak. Ama güvenle Ä°liya'da oturmak isteyen kimse Ä°liya halkı gibi vergi vererek oturabilecek. Ä°liya halkından Rumlarla beraber malını alıp gitmek isteyen de güvenli yere varana kadar can ve malları emniyette olacak, bunların kalan haç ve kiliselerine dokunulmayacak.

DiÄŸer yerlerden olup da bu Artabunla beraber savaÅŸa gelenler de dilerse aynı vergi ile Ä°liya'da kalabilecek, dileyen Bizans Rumlarıyla gidecek, ailesine dönmek isteyen de dönecek ve bunlardan bir ÅŸey alınmayacak. Bu anlaÅŸma metninde bulunan maddelere Allah'ın taahhüdü, peygamberinin zimmeti, halifelerinin zimmeti ve mü'minlerin zimmeti, bu vergiyi vermek ÅŸartıyla- geçerli olacaktır.” 

Kaynak: Dünya Bülteni

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.