Sosyal Medya

Güncel

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kurulan oyunların hepsi çöküyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Iğdır İl Kongresi'nde, "Kandan beslenen bu FETÖ'cü terör örgütünün o gece yaptıklarının hesabını sormayacak mıyız? Sonuna kadar soracağız. Silah, ölüm, acı, tehdit üzerinden kurulan oyunların hepsi çöküyor." dedi.



Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bize oy versin vermesin şehirlerimiz arasında hiçbir ayrım yapmadan hizmet götürmenin, eser üretmenin mücadelesini biz verdik. Haritaya baktığımızda Türk, Kürt, Azeri, Çerkez, Boşnak, Zaza da görmüyoruz, tüm etnik gruplarıyla Türk milletini görüyoruz. Çünkü biz yaratılanı Yaradan'dan ötürü sevdik. Haritayı önümüze koyduğumuzda doğu-batı, güney-kuzey görmüyoruz. Nerede olursa olsun, hangi görüşe sahip olursa olsun 780 bin kilometrekare vatan toprağını görüyoruz." dedi.

ErdoÄŸan, Kazım Karabekir Kapalı Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti IÄŸdır 6. OlaÄŸan Ä°l Kongresi'ne katılarak, partililere hitap etti.

KonuÅŸmasına tüm IÄŸdır'ı selamlayarak baÅŸlayan ErdoÄŸan, "Rabbim birliÄŸimizi, beraberliÄŸimizi daim eylesin, inÅŸallah önümüzde 2019 yerel seçimlerinde ardından kasım cumhurbaÅŸkanlığı hükümet sistemi seçimlerinde bizleri bu yeni reformda, bu yeni siyaset devriminde muvaffak kılsın diyorum." ifadelerini kullandı. 

"Serhat ÅŸehri, kardeÅŸliÄŸin, hoÅŸgörünün ve dayanışmanın ÅŸehri" IÄŸdır'ı ziyaret etmekten duyduÄŸu mutluluÄŸu dile getiren ErdoÄŸan, 2,5 yıllık bir aranın ardından tekrar hasret gidermenin memnuniyeti içerisinde olduÄŸunu bildirdi. 

ErdoÄŸan, gençlerin, "IÄŸdır seninle gurur duyuyor" ÅŸeklindeki tezahüratları üzerine, "Şüphesiz ki bizler sizlerle iftihar ediyoruz, sizlerle gurur duyuyoruz fakat tek arzum, tek isteÄŸim özellikle serhat ÅŸehri IÄŸdırımızdan önümüzdeki mart yerel seçimlerinde artık burada belediye baÅŸkanlığını AK Parti'ye teslim etmenizdir, zira belediyeciliÄŸi farklı yaÅŸamak istiyoruz." karşılığını verdi. ErdoÄŸan, "AK Gençlik burada reisinin yanında" ifadeleri üzerine de "Gençler ben de sizin yanınızdayım." diye konuÅŸtu. 

"Bizim deÄŸerlerimizde kula kulluk yok" 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dik dur eğilme, bu millet seninle" şeklindeki tezahüratlar üzerine ise şunları söyledi:

"Unutmayın hiçbir zaman beÅŸer planında, beÅŸeri hiçbir gücün önünde eÄŸilmedik. Biz sadece ve sadece Rabbimizin huzurunda rükuda, secdede eÄŸildik, hiçbir zaman eÄŸilmedik kulların huzurunda. Zira bizim deÄŸerlerimizde kula kulluk yok, bizim deÄŸerlerimizde sadece ve sadece Allah'a kulluk var. Gençler onun için özellikle sizlere bir ÅŸey söylüyorum, sakın hiçbir beÅŸeri gücün önünde eÄŸilmeyin, makamların önünde eÄŸilmeyin, hiçbir zaman maddenin önünde eÄŸilmeyin. Allah'tan baÅŸka önünde eÄŸileceÄŸimiz hiçbir kudret eli yoktur. Bazıları diyor ki 'AK Parti'nin gençliÄŸi nerede', al iÅŸte sana AK Parti'nin gençliÄŸi." 

"Kahramanlık ÅŸehri" olarak nitelendirdiÄŸi IÄŸdır'ın AÄŸrı Dağı kadar yüce, Aras Nehri kadar coÅŸkun bir ÅŸehir olduÄŸunu dile getiren ErdoÄŸan, IÄŸdır'ın 6 bin yıllık kadim tarihi, etnik, kültürel, mezhebi zenginliÄŸiyle ve engin hoÅŸgörüsüyle adeta Türkiye'nin aynası olduÄŸunun altını çizdi. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bizden önce Iğdır Ankara'ya çok uzaktı, sadece mesafe olarak değil zihin olarak, kalp olarak da çok uzaktı. Ankara bürokrasisi, Ankara siyaseti Iğdır'a gözünü de gönlünü de kapatmıştı. 2002'de iktidara geldiğimizde öncelikle bu anlayışa biz son verdik. Bize oy versin vermesin şehirlerimiz arasında hiçbir ayrım yapmadan hizmet götürmenin, eser üretmenin mücadelesini biz verdik. Haritaya baktığımızda Türk, Kürt, Azeri, Çerkez, Boşnak, Zaza da görmüyoruz, tüm etnik gruplarıyla Türk milletini görüyoruz. Çünkü biz yaratılanı Yaradan'dan ötürü sevdik. Haritayı önümüze koyduğumuzda doğu-batı, güney-kuzey görmüyoruz. Nerede olursa olsun, hangi görüşe sahip olursa olsun 780 bin kilometrekare vatan toprağını görüyoruz."

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, "Onun için tüm ayrıcalıkları reddediyor, her seferinde rabiamızla meydanlara çıkıyoruz." ifadesini kullanarak, "Tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet" dediklerini belirtti. 

ErdoÄŸan, "Rabia bu, tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet çünkü biz Türk'üyle Kürt'üyle Azeri'siyle, Terekeme'siyle hepsiyle 80 milyon tek millet. Biz yaratılanı Yaradan'dan ötürü sevdik, böyle çıktık bu yola. Ayrım var mı biz de, yok. Böyle sevmeye de devam edeceÄŸiz. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeÅŸ olacağız, hep beraber Türkiye olacağız. Bu yola böyle çıktık, böyle devam edeceÄŸiz." deÄŸerlendirmesini yaptı. 

Türk bayrağının rengini ÅŸehitlerin kanından aldığını hatırlatan ErdoÄŸan, hilalin bağımsızlığın ifadesi, yıldızın ise ÅŸehidin ta kendisi olduÄŸunu dile getirdi. 

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, "Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eÄŸer uÄŸrunda ölen varsa vatandır." sözünü hatırlatarak "tek vatan" vurgusu yaptı. 

"Bizim lügatımızda uzak yoktur. Hele hele ücra köşe hiç yoktur" diyen ErdoÄŸan, "Ãœlkemizdeki tüm illerimiz, ilçelerimiz, köylerimiz, mahallelerimiz bize aynı mesafededir. Bizim için Bursa, Konya, Ä°stanbul neyse, IÄŸdır, Ardahan, Kars, MuÅŸ da odur. Bizim için Antalya, EskiÅŸehir, Samsun neyse Diyarbakır, Mardin, Hakkari de odur. 80 milyon vatandaşımızın tamamı bizim nazarımızda aynıdır. Milletimizin her bir ferdi, bizim gözümüzde birinci sınıftır." diye konuÅŸtu. 

Etnik kimliği, dili, kültürü, mezhebi ve inancından dolayı ötekileştirmenin artık bu ülkede tarih olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Gençler, Cumhurbaşkanınız olarak, bir büyüğünüz olarak söylüyorum, sakın mezhep ayrıcalığına düşmeyin. Bizde Sünnilik yok, bizde Caferilik, Alevilik yok, bizde illa İslam var, İslam'dan başka hiçbir şey yok. Bizi bölmek isteyenlerin oyununa gelmeyin, gelmeyelim. Biz Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Azeri, Terekeme vesaire bu oyuna da gelmeyeceğiz. Biz birbirimizi Allah için seveceğiz. Bizi böyle böldüler, 'Kürt' dediler. 'Türk' dediler, 'Laz', 'Arap' dediler. Öyle günler geldi ki affedersiniz kapıdaki köpeğini 'Arap, Arap, Arap...' diye çağırdılar ve bizi birbirimize düşürdüler. Biz sadece yaratılanı Yaradan'dan ötürü seven bir anlayışın mensuplarıyız. Böyle bakabilir miyiz?"

Allah'ın insanı "yaratılmışların en ÅŸereflisi" olarak yarattığını vurgulayan CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, "Böyle bir ayrıma tabi tutmadı. Sen kim oluyorsun ki ayrıma tabi tutuyorsun? 'Türk'se bizden, Kürt'se bizden...' Yok böyle bir ÅŸey. Ä°nsan ya hepsi bizden. Aşık Yunus ne diyor, 'Dinle ben gelmedim kavga için, benim iÅŸim sevi için. Dostun evi gönüllerdir, gönüller yapmaya geldim.' Ä°ÅŸte bu duyguyla, hiç kimse bu ülkede kendini dışlanmış, ötelenmiÅŸ hissetmesin diye gayret sarf ediyoruz." dedi. 

Iğdır'a yatırımlar

Gece-gündüz demeden, "BaÅŸka yerde ne varsa, IÄŸdır'da da o olsun" anlayışı ile çalıştıklarını belirten ErdoÄŸan, kente yatırımlarını anlattı. 

"IÄŸdır'a üniversiteyi, havalimanını hangi iktidar getirdi?" diye soran CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, "Åžu açılan yollar, bu spor salonu, kim getirdi? Yeter mi? Yetmez. Daha Allah'ın izniyle çok ÅŸeyler olacak." açıklamasını yaptı. 

Erdoğan, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Geçtiğimiz 15 yılda ülkemizin dört bir köşesini yatırımlarla eserlerle donattık. Engellere, sabotajlara, kirli operasyonlara rağmen millete hizmet yolundan bir adım dahi geriye atmadık. Iğdır-Nahçıvan yolu çalışıyor mu? Nahçıvan'la Iğdır'ı kucaklaştırdık mı? Şimdi soruyorum, 236 milyar dolardan aldığımız milli geliri bizler 863 milyar dolara çıkardık. Kişi başına milli gelir 3 bin 500 dolardı, şimdi 11 bin dolar. 36 milyar dolar ihracat yaparken, bugün 155 milyar dolara çıktık. 2005'ten bu yana 9,2 milyon kişiye ilave istihdam oluşturduk. Ülkemiz için bunları yaparken elbette Iğdır'ı ihmal etmedik. Iğdırlı kardeşlerimiz ne diyor, 'Niyet hara, menzil ora.' Bizim niyetimiz, milletimize hizmet, menzilimiz de büyük ve güçlü Türkiye oldu."

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, 15 yılda IÄŸdır'a 3,5 milyar liralık yatırım yaptıklarını bildirdi. 

Iğdır'da bin 274 adet yeni derslik, bin 258 kişi kapasiteli yüksek öğretim yurtları ve 8 spor tesisi inşa ettiklerini hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bugün ülkemizin dört bir yanından 6 bin öğrencinin eğitim aldığı Iğdır Üniversitesini biz kurduk. Biri 250 yataklı devlet hastanesi olmak üzere 7 adet sağlık tesisini hizmete aldık. 698 konut inşa ettik, sahiplerine teslim ettik. 2002'ye kadar Iğdır'a sadece 10 kilometre bölünmüş yol yapılmıştı, biz buna 12 yılda 172 kilometre bölünmüş yol ilave ettik. Yol medeniyettir, bu işler lafla olmuyor. Biz icraatta bulunduk. Toplam maliyeti 231 milyon lira olan 4 adet ulaştırma projemizin yapımı şu anda devam ediyor. Kars-Iğdır-Aralık-Dilucu Demiryolu Projesi'nin alt yapı işleri bitti, inşallah 2018 yılında da yatırım programına alınacak. Bölücü örgütün tüm saldırılarına, sabotajlarına rağmen 5 yıl önce açtığımız Iğdır Havalimanı'nın yolcu trafiği her yıl artıyor. Iğdır'ın ekonomisinde tarım ve hayvancılığın ne kadar önemli bir yer tuttuğunu biliyoruz. Bereketli topraklarıyla Iğdır, Doğu Anadolu'nun Çukurova'sıdır. Son 15 yıldır çiftçimize sağladığımız imkanlarla bu ovanın bereketine bereket kattık. 15 yılda Iğdır'a 102 milyon lirası hayvancılık olmak üzere toplam 213 milyon lira tutarında tarımsal destek verdik."

"Meraların hayvancılığa açılacağını"

Hayvancılıkta yeni bir dönemi başlattıklarını, Iğdır'ın, mera yetiştirici bölgesi olacağını dile getiren Erdoğan, meraların hayvancılığa açılacağını belirtti.

ErdoÄŸan, 50 büyükbaÅŸ veya üzeri her büyükbaÅŸ hayvan için 250 lira teÅŸvik verdiklerini, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının bunu bizzat uygulayacağını aktardı. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, programlı aşıları yapılan 4 aylık her buzağı için 750 lira destek verileceğini, yeni yapılacak veya modernize edilecek ahır ve ağılların inşaatına da yüzde 50 hibe sağlanacağını bildirdi.

Tarım ve hayvancılık yanında özellikle "bacasız fabrika" olan turizmi de ihmal etmediklerini belirten Erdoğan, "Iğdır, uzun yıllar bırakın diğer imkanları, şu yanımızdaki efsaneler diyarı Ağrı Dağı'nı dahi yeterince değerlendiremedi. Başka ülkede olsa milyonlarca insanı abat edecek bu hazineden hakkıyla istifade edemedik." değerlendirmesinde bulundu.

Terör ve güvenlik sorunlarının hem altyapı yatırımlarını zorlaştırdığını hem de insanları Iğdır'dan uzak tuttuğunu ifade eden Erdoğan, yalnızca Iğdır'daki değil ülkenin diğer şehirlerindeki turizm güzelliklerinin, vatandaşların ve yabancı misafirlerin istifadesine sunulduğunu söyledi.

"Gel, Iğdır'ı ihmal etme"

Iğdır'ın şöhretinin, yayla turizmi, çim kayağı, yamaç paraşütü ve atlı sporlar gibi doğa sporlarında giderek arttığına işaret eden Erdoğan, başta Azerbaycan ve İran'dan olmak üzere bölgedeki turistlerin Iğdır'ın doğal güzelliklerini, ören yerlerini görmeye geldiğini belirtti.

Turizme ilgi duyan iÅŸ adamlarına çaÄŸrıda bulunarak, "Gel, IÄŸdır'ı ihmal etme. Bak sonra piÅŸman olursun. Gel, IÄŸdır'da otelini yap, piÅŸman olma." diyen ErdoÄŸan, "Burada para basarsın. GeçtiÄŸimiz yıl turist sayısı 30 bini buldu. Ä°nÅŸallah terör sorunu kökten çözüme kavuÅŸtukça IÄŸdır'ın daÄŸları, ovaları daha da ÅŸenlenecek. On yıllardır bu ülkenin genç fidanlarını solduran terör belasını susturmak, akan gözyaÅŸlarını dindirmek için tüm samimiyetimizle nasıl çırpındığımızı sizler de çok iyi biliyorsunuz. Bir hafta içinde 100 teröristi etkisiz hale getirdik. Durmak yok, milletimin huzurunu tehdit eden kim olursa olsun üzerine üzerine gideceÄŸiz." ifadelerini kullandı. 

"Hesabını sonuna kadar soracağız"

Terör sorununu çözmek için ne tür tehlikeleri göze aldıklarının vatandaşlar tarafından gayet iyi bilindiğini dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şehitlerimiz var, eyvallah. 15 Temmuz gecesinde biliyorsunuz 251 şehidimiz, 2 bin 193 gazimiz oldu ama biz şuna iman etmişiz; 'Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz. Onlar diridirler ancak siz bilemezsiniz.' 'Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz.' derken o gece, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinin önüne gelenlerden biri telefonla kuzeniyle konuşuyor. Diyor ki 'Kuzenim, bak, telefonla görüşüyoruz. Görüşmek var, görüşmemek var. Belki bu görüşmemden sonra şehadet var.' Çünkü F16'lar, helikopterler bombaları yağdırıyor. Bizim bu gencimiz o gece Külliyenin orada şehit oluyor. Çok daha enteresan şimdi onun kardeşini, bunlar ikizdi, korumam olarak ben de yanıma aldım. Benim yanımda. Kandan beslenen bu Feto'cu terör örgütünün o gece yaptıklarını biz görmeyecek miyiz? Görmemezlikten mi geleceğiz? Onların hesabını sormayacak mıyız? O şehitlerimizin, gazilerimizin hesabını sormayacak mıyız? Sonuna kadar soracağız. Hiç bunun geri dönüşü olamaz."

"Operasyonlarımızı kararlılıkla devam ettireceğiz"

Erdoğan, silah, ölüm, acı, kan, baskı ve tehdit üzerinden kurulan oyunların tamamının çöktüğüne işaret ederek, "Bölücü terör örgütü de yaz kış demeden aralıksız sürdürdüğümüz operasyonlar neticesinde tarihinin en büyük hezimetini yaşıyor. Gerek yurt içi gerekse ülkemizin sınırları dışında operasyonlarımızı kararlılıkla devam ettireceğiz. Son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar mücadelemiz sürecektir." dedi.

Türkiye'yi terör, kan ve gözyaşıyla terbiye edeceklerini zannedenlerin asla başarılı olamayacağını vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bizi, üzerimize saldıkları katil sürüleri aracılığıyla esir alabileceklerini düşünenler, onlar hüsrana uğradılar ve uğratıyoruz. Milletimiz ne bağımsızlığından ne kardeşliğinden ne de hedeflerinden vazgeçmeyecektir. Hemen yanıbaşımızdaki teröristleri binlerce tır dolusu silah ve mühimmata boğanlar, daha önce başka ülkelerde olduğu gibi o silahlar sahiplerine döndüğü zaman ne kadar büyük bir yanlış yaptıklarını anlayacaktır. Şu anda canilere verdikleri silahların Türkleri, Türkmenleri, Kürtleri, Arapları, Sünnileri, Azerileri katletmesinden herhangi bir sıkıntı duymuyorlar. İslam dünyasının en güzel şehirlerinin enkaza dönmesinden belki memnun bile oluyorlardır ama tarih, evdeki hesabın çarşıya uymadığının nice örnekleriyle doludur. Son pişmanlık fayda etmez."

"Tarih, ibret alınmadığı için tekerrür eder"

İstiklal şairi Mehmet Akif Ersoy'un, "Tarih, ibret alınmadığı için tekerrür eder." sözüne atıfta bulunan Erdoğan, "Tarihin, bölgede taşeronları eliyle işledikleri cinayetleri, faillerinin yanında katillerin sırtını sıvazlayanları utanç denizinde boğacağını" söyledi.

Iğdırlıların, kendisinin de çok beğendiği "Doğru söz bayramlıktır, yalan söz viranlıktır." deyimini anımsatan Erdoğan, yalanla hakikat arasındaki farkı bu derece güzel anlatan pek az deyim bulunduğunu söyledi.

Erdoğan, şunları kaydetti:

"Özellikle ana muhalefet partisine, biliyorsunuz yeni 'adı ana hıyanet partisi' ve başındaki zata baktığımızda bu sözün kıymetini çok daha iyi anlıyoruz. Maalesef yalanı su gibi tüketen, sabah akÅŸam iftira atmayı siyaset zanneden Feto'nun kara propaganda merkezine dönüşmüş bir ana hıyanet partisiyle karşı karşıyayız. Bu partinin başındaki zat kifayetsizliÄŸini gizlemek, siyaseten tükenmiÅŸliÄŸini perdelemek için her gün yeni bir yalan ortaya atıyor. Biliyorsunuz ya parti kurultayları veya seçimler öncesinde böyle çıkar, eline birilerinin tutuÅŸturduÄŸu kağıtları alır, çeÅŸitli iddialarda bulunur. Biz de her seferinde bunun iddialarının doÄŸru olmadığını ispat ederiz. 

Artık biz de mahkemelerde bunun yalanlarıyla uğraşmaktan bıktık, usandık. Geçen yine birilerine iftira atmış, hakaret etmiş, mahkeme de bunu 10 bin lira tazminat cezasına çarptırmış. Beyefendi tazminatı çok bulmuş. Gitmiş, cezanın indirilmesi için Anayasa Mahkemesine başvurmuş. Hakaretlerine, yalanlarına ve iftiralarına son vermek yerine mahkeme kapılarında üç beş kuruş indirim almak peşinde koşuyor. Burada da güzel bir laf var, ne güzel demiş bizim büyüklerimiz, 'Tatsız aşa tuz neylesin, akılsız başa söz neylesin.' Bununki de tam böyle."

Kılıçdaroğlu'nun iddiaları

ErdoÄŸan, CHP Genel BaÅŸkanı KılıçdaroÄŸlu'nun iddialarına iliÅŸkin, "15 Temmuz darbe giriÅŸiminden sonra sırf Yenikapı'da vermeye çalıştığımız birlik beraberlik görüntüsünün hatırına ÅŸahsıma yönelik hakaretleri için açtığım tazminat davalarını geri çekmiÅŸtim. Dedik ki belki birlik beraberlik olur ama maalesef, belki akıllanır, maalesef, belki kendine biraz çekidüzen verir, böyle umut ettim ama nafile. IÄŸdırlı kardeÅŸlerimin dediÄŸi gibi 'Kurt köyünü deÄŸiÅŸtirir lakin huyunu deÄŸiÅŸtirmez.' Bu da bizim tüm iyi niyetimize, alicenaplığımıza raÄŸmen kötü huyundan vazgeçmedi." ifadelerini kullandı. 

Kılıçdaroğlu'nun, 15 Temmuz'dan önce "darbe olursa ilk kendisinin tankın üzerine çıkacağı" yönünde ifadeler kullandığını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"15 Temmuz gecesi tankların arasından hemen orada anlaÅŸmayı yaptılar. Darbecilerle anlaÅŸarak, sıvışıp Bakırköy Belediye BaÅŸkanının evine veya ofisine gittiler. Hale bak. Hani önce sen çıkardın. Tankların arasından kaçan sen oldun. Ondan sonra masanın üzerinde fincan ve oradan televizyondan olanları izliyor. Darbeyi film seyreder gibi televizyondan izliyor. Sonra da çıktı zerre kadar yüzü kızarmadan, utanmadan, 'kontrollü darbe' gibi FETÖ'cülerin aÄŸzıyla konuÅŸarak, 250 bin insanımızı ÅŸehit eden, eli kanlı katilleri aklamaya çalıştı. 'Ana kuzusu' dediÄŸi hainlerin o gece milletimize neler yaptıklarını, nasıl acımasızca kurÅŸun sıktıklarını, iÅŸte mahkemeler tek tek ortaya çıkarıyor." 

"Bu zat milletimizin nazarında tüm inandırıcılığını kaybetmiÅŸtir" 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun gündeme gelmek için bir ara şehitleri ve şehit ailelerini istismar ettiğini, 'şehitler arasında ayrım yapılıyor' diye akla, mantığa, vicdana sığmayacak yalanlar uydurduğunu ifade ederek, "Başka bir gün FETÖ'cü ve ByLockcu milletvekillerinin ismini açıklayacağını, hem de tarihi vererek söyledi ama bu sözünün de üstüne yattı. Tabii o FETÖ'cüleri açıklayamadı ama yargı, hangi CHP'li milletvekillerinin MİT tırları ihanetine aracılık ettiğini, hangi eski CHP'li vekillerin Amerika Birleşik Devletleri'ndeki kumpas davasına kuryelik yaptığını ortaya çıkardı. Attığı iftiralarla, söylediği yalanlarla bu zat milletimizin nazarında tüm inandırıcılığını kaybetmiştir. Bu zatın adı siyasette 'CHP'nin yalancı çobanına' çıkmıştır." diye konuştu.

ErdoÄŸan, KılıçdaroÄŸlu'nun yurt dışına para gönderilmesiyle ilgili iddialarına yönelik, "Kars'ta tüm belgeleri ve bilgileriyle bu iftiranın ipliÄŸini de pazara çıkardım" ifadesini kullanarak, avukatları tarafından toplam 3 milyon liralık tazminat davası açıldığını anımsattı. ErdoÄŸan, "Ä°nÅŸallah bu davadan gelecek tazminatı da özellikle ÅŸu anda sıkıntıda olan hanım kardeÅŸlerimize, onlara uygun, konforlu, onların korunma evlerini yapmada kullanacağız." dedi. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tıpta bu tür tiplerin, kontrolsüz şekilde yalan söyleyen kişilerin teşhisini sordum. Dedim ki 'Buna tıpta ne deniliyor?' Bir psikiyatrist arkadaşım bana dedi ki 'Bunun adı mitomanidir.' Psikiyatriktir bu olay. Ne demek mitomani? onu da söyleyeyim, yalan söyleme hastası. Böyle bu. Bizce bu zat artık siyasetin değil psikiyatrinin konusudur. Ne diyelim, Allah bir an önce şifa versin. Allah CHP'ye gönül vermiş vatandaşlarıma sabır versin." diye konuştu.

"Çalmadık kapı, kazanılmadık gönül bırakmamamız gerekiyor" 

Erdoğan, şunları söyledi:

"Türkiye gibi binlerce yıllık siyaset geleneÄŸine sahip bir ülkenin, 'ana hıyanet partisinin' düşürüldüğü bu periÅŸan durumu inanın biz içimize sindiremiyoruz. Bizim gibi iddiaları olan bir ülkeye, sözü namus gören asil bir millete bu tablo hiç yakışmıyor. CHP'ye gönül vermiÅŸ kardeÅŸlerimin, aynı hissiyatı yaÅŸadığını, artık bu zatı partilerinin başında görmek istemediÄŸini de biliyorum. 

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisinin, bu yönetimin elinde bir gün bölücü örgütün, diğer gün FETÖ'cülerin, öteki gün başka karanlık odakların oyuncağı olmasını, onların da kabul edemediğini biliyorum. İşte bölücü terör örgütünün mensuplarıyla beraber bunlar yürüyüş yapmadılar mı? Onlarla el ele olmadılar mı? AK Parti olarak bütün bunlar sorumluluğumuzu artırıyor. Ülkemize yönelik siyasi ve ekonomik saldırıların arttığı bir dönemde bizim daha fazla ter dökmemiz, daha fazla çalışmamız, çalmadık kapı, kazanılmadık gönül bırakmamamız gerekiyor. AK Parti Türkiye'nin çimentosudur. Kökü mazide olan bir atinin önümüzdeki ve günümüzdeki sembolüdür."

AK Parti'nin, tüm inançlarıyla ve siyasi görüşleriyle, farklılıklarıyla Türkiye'deki 80 milyonun tamamını kucaklamaya namzet bir parti olduğunu dile getiren Erdoğan, AK Parti kadrosunun Türkiye'yi aydınlık yarınlara taşıyacak en donanımlı, en vizyoner, en vatansever kadro olduğunu ifade etti.

Salondaki katılımcılara, "Mart seçimlerine şurada ne kaldı ki, 16 ay. Kapı kapı dolaşmaya var mıyız?" diye soran Erdoğan, birlik ve beraberlik çağrısında bulundu.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.