Erdoğan'dan İslam dünyasına kritik mesajlar...

Ä°slam Ä°ÅŸbirliÄŸi TeÅŸkilatı Ekonomik ve Ticari Ä°ÅŸbirliÄŸi Daimi Komitesinin 33. Toplantısı'nda konuÅŸan CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, Ä°slam dünyası üzerinde oynanan kirli oyuna dikkat çekerek katılımcıları uyardı.  Asıl planın Ä°slam toplumlarını içeriden çökertmek olduÄŸuna dikkat çeken ErdoÄŸan, "DEAÅž, El-Kaide, Boko Haram, YPG, FETÖ gibi katil sürülerinin, tüm bölgemizi büyük bir kan gölüne dönüştürdüğünü görüyoruz. Perde arkasındaki asıl senaristleri görmemiz engel olmamalıdır. Ä°slam dünyasının birliÄŸini ve istikbalini yok etmeye yönelik kirli bir senaryo uygulanıyor.Neo kolonyalist dönem olarak ifade edebileceÄŸimiz refah düzenlerini tahkim etmenin içindedirler. Hedef yalnızca petrolümüz, doÄŸal kaynaklarımız, insan gücümüz deÄŸildir. Burada asıl hedef Ä°slam medeniyetinin hayat pınarlarını kurutmaktır. Amaç, Müslümanların omurgasını çürütmek, hepimizi felç etmektir" dedi.

İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları

"Kritik bir dönemde icra ettiÄŸimiz bu toplantının hayırlara vesile olmasını diliyorum. Ä°SEDAK olarak geride bıraktığımız bir senenin muhasebesini yapacağız. Åžimdiden eleÅŸtiri ve yorumları ile toplantımızı zenginleÅŸtirecek kardeÅŸlerimize teÅŸekkür ediyorum.
İstişarenin maksadına ulaşması için samimi olmasının yanında alınan kararların hayata geçirilmesi gerekir. Bu tür toplantıların görüş alışverişinden öte bir anlamı olmalıdır. Karar bağladığımız hususları fille geçirmenin mücadelesini vermeliyiz. Sizlerin de katkısı ile İSEDAK'ın önümüzdeki dönemde bu anlayışla yoluna devam edeceğine inanıyorum.

GÖZÜMÜZÜN ÖNÜNDE TEK TEK YOK OLUYOR

'Dert insanı söyletir' diye güzel bir söz vardır bizde. Ben de sizlerle beraber burada kalbim ve kelimelerim arasına perde koymadan konuÅŸmak istiyorum. Oldukça sancılı bir dönmeden geçtiÄŸimiz aÅŸikardır.  Asırlar boyunca ilim ve irfanın adresi olan ÅŸehirlerimiz bugün maalesef acı ve gözyaşı ile kıvranıyor. Halep'in asırlık camilerinde artık ezan sesleri duyulmuyor, BaÄŸdat'ın zengin kütüphaneleri talan edildi. Åžehirlerimizle beraber, tarihimiz de gözlerimizin önünde tek tek yok oluyor.

İSLAM TOPLUMLARI İÇERİDEN ÇÖKERTİLMEYE ÇALIŞILIYOR

Ä°slam medeniyetinin o topraklar vurduÄŸu mühürler deÄŸil, aynı zamanda onurumuzdur. Manzaranın görünürdeki müsebbibleri diktatörler ve elbette terör örgütleridir. DEAÅž, Boko Haram, YPG, FETÖ gibi örgütlerin büyük bir kan gölüne dönüştürdüğünü hepimiz görüyoruz. Sahne önündeki figüranlar perde arkasındaki asıl senaristleri görmemize engel olmamalıdır. Hz. Mevlana insanı ateÅŸ deÄŸil kendi gafleti yakar diyor. CoÄŸrafyamızdaki hadiselere basiret ve feraset ile yaklaÅŸabilmeliyiz. Ä°slam dünyasının birliÄŸini, beraberliÄŸini, zenginliklerini ve istikbalini yok etmeye yönelik kirli bir senaryo oynanıyor. Ä°slam toplumları içeriden çökertilmeye çalışılıyor.

HEDEF HEPİMİZİ FELÇ ETMEK

Neo kolonyalist dönem olarak ifade edebileceÄŸimiz refah düzenlerini tahkim etmenin içindedirler. Hedef yalnızca petrolümüz, doÄŸal kaynaklarımız, insan gücümüz deÄŸildir. Burada asıl hedef Ä°slam medeniyetinin hayat pınarlarını kurutmaktır. Amaç, Müslümanların omurgasını çürütmek, hepimizi felç etmektir. Müslümanların son 2 asırda yaÅŸadıkları onca saldırıya raÄŸmen küresel anlamda iddialarını sürdürmeyi baÅŸarmışlardır. 

ÜLKELERİMİZİN PARÇALANMASI KİMİN İŞİNE GELİYOR?

Batılı kurum, kuruluÅŸ ve deÄŸerlerin itibarı giderek daha fazla örseleniyor. Suriye'de 7 yıldır vahÅŸete karşı sergilenen kayıtsızlık, mültecilere sınır kapılarında insanlık dışı muameleler, Batı'nın gerçek yüzünü gösterdi. Özgürler, demokrasi gibi deÄŸerlerin yerini, neo nazizm ve ırkçılık aldı. Ä°slam ülkelerinin Batı'ya verdikleri yüzlerce milyon dolarlık silah sipariÅŸlerinin gerçek kazananları kimlerdir? Ãœlkelerimizin yeniden yapay sınırlarla parçalanması aslında kimlerin iÅŸine geliyor? Bu soruların cevaplarının meseleye daha farklı yaklaÅŸmamıza vesile olacağına inanıyorum. 

SEYÄ°RCÄ° KALAMAYIZ

Müslümanlar kendilerine biçilen rolü sorgusuz sualsiz kabul edemez. Kimler tarafından ortaya çıkartıldığı, büyütüldüğü ortaya çıkmış bu katil sürülerinin İslam düşmanlığının aracı yapılmasına seyirci kalamayız. Tüm Müslümanların töhmet altında bırakılması gerçek niyeti ele veriyor. Bize düşen görev kalkınma hamleleri ile İslam coğrafyasını önemli bir üretim havzasına dönüştürmek, bunun modelini ortaya koymaktır. Bunun için İslam İşbirliği Teşkilatı ve İSEDAK gibi imkanları daha etkin şekilde kullanmanın yollarını bulmalıyız. Tercihli ticaret sistemine ivedilikle adım atmalıyız. ülkeleri bu doğrultuda harekete geçmeye davet ediyorum. Bir helal akreditasyon komitesi kurduk. Kendi sorunlarımızı çözme kabiliyetimizi de gösterebilmeliyiz. TOBB ile İslam Ticaret, Sanayi ve Tarım Odası'nın çalışmalarını yakından takip ediyorum. "