Sosyal Medya

Aile YaÅŸam

Türkiye'de 27 bin 592 kişi organ nakli bekliyor

Türkiye'de 27 bin 592 kişi organ nakli bekliyor



Organ Nakli Koordinatörleri Derneği (ONKOD) Başkanı Dr. Yavuz Selim Çınar, Türkiye'de kadavradan organ temininin yeterli düzeyde olmadığını, bu nedenle nakillerin yüzde 80'inin canlıdan yapıldığını belirterek, "Bu durum canlıdan nakil şansı olmayan binlerce hastamızın her yıl hayatını kaybetmesine sebep olmaktadır. Yapılan bağış çalışmaları özellikle bu hastalarımızın hayata tutunmasına vesile olabilmek adına yürütülmektedir." dedi.

Çınar, yaptığı açıklamada, Türkiye'de organ bağışının istenilen oranlarda olmamasına raÄŸmen, son yıllarda baÅŸta SaÄŸlık Bakanlığı olmak üzere, birçok profesyonel sivil toplum kuruluÅŸu, paydaÅŸ üniversite ve aynı amaç doÄŸrultusunda çalışan diÄŸer kuruluÅŸların, yerel ve ulusal çalışma yürüterek bağış oranlarına yükselen bir ivme kazandırdığını söyledi.

"TÃœRKÄ°YE CERRAHÄ° OLARAK DÃœNYANIN EN Ä°LERÄ° ÃœLKELERÄ°NÄ°N BAÅžINDA YER ALMAKTADIR"

Bu çalışmaların bağış oranlarına yansıdığını ancak istenilen, arzu edilen duruma gelinmesi için daha fazla çalışmaya, toplumsal farkındalık oluşturmak adına daha uzun bir yol katedilmesine ihtiyaç duyulduğunu aktaran Çınar, şöyle konuştu:

"Türkiye, cerrahi olarak bakıldığında organ naklinde, Avrupa'nın, hatta dünyanın en ileri ülkelerinin başında yer almaktadır. Son 10 yıl içerisinde özellikle canlıdan nakil cerrahi başarısı, dünya standartlarında sonuçlar vermektedir. Yetişmiş cerrahi nakil ekiplerinin başarısı dünyanın önde gelen ülkeleriyle aynı ölçüdedir. Ülkemizdeki sıkıntının esas kaynağı, kadavradan organ temini yeterli düzeyde olmadığından, nakillerin yüzde 80'inin canlıdan yapılmak zorunda olunmasıdır. Bu durum canlıdan nakil şansı olmayan binlerce hastamızın her yıl hayatını kaybetmesine sebep olmaktadır. Yapılan bağış çalışmaları özellikle bu hastalarımızın hayata tutunmasına vesile olabilmek adına yürütülmektedir."

"ÜLKEMİZDEKİ BAĞIŞ ORANLARI ÇOK DÜŞÜK"

Dr. Yavuz Selim Çınar, toplumsal olarak her alanda sivil toplum örgütleriyle iş birliklerinin geliştirilmesinin ve daha geniş kitlelere ulaşılarak farkındalık oluşturulmasının büyük önem taşıdığını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"GeçtiÄŸimiz yıl Türkiye'de 1998 kiÅŸiye beyin ölümü tanısı konmuÅŸ ancak vefat eden bu kiÅŸilerin sadece 563'ünün yakınları organ bağışına onay vererek baÅŸka yaÅŸamlara umut olmuÅŸlardır. Vefat eden bu kiÅŸilerin organlarıyla toplamda 780 kiÅŸi böbrek, 388 kiÅŸi karaciÄŸer, 68 kiÅŸi kalp ve 22 kiÅŸi akciÄŸer nakli olarak saÄŸlığına kavuÅŸmuÅŸtur. DiÄŸer taraftan bakıldığında yine 2016'da ülkemizde 2 bin 634 kiÅŸi böbrek naklini, 1003 kiÅŸi ise karaciÄŸer naklini canlı donörden, yani bir yakınının organlarıyla nakil olmayı baÅŸarabilmiÅŸtir. Buradaki rakamlardan da anlaşılacağı üzere ülkemizdeki bağış oranları maalesef  hala çok düşük oranlarda seyretmekte, hastalarımız hayata ancak saÄŸlıklı olan baÅŸka bir yakınının organıyla tutunabilmektedir. Bekleme listelerine bakıldığında tüm Türkiye'de ekim 2017 itibarıyla 21 bin 577 kiÅŸi böbrek, 920 kiÅŸi kalp, 2 bin 102 kiÅŸi karaciÄŸer, 63 kiÅŸi akciÄŸer, 283 kiÅŸi pankreas, 2 bin 647 kiÅŸi kornea beklemektedir. Bu listeye her yıl 3 bin 500 ile 4 bin kiÅŸi eklenmekte, son dönem organ yetmezliÄŸi yaÅŸayan birçok hasta hayatını kaybetmektedir."  

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.