Yorum - Analiz
Zina da suç sayılsın
Follow @dusuncemektebi2
Müftüye nikah yetkisi olumlu bir adım ancak aile yapımızı temelden sarsan nikahın düşmanı “zina” yeniden suç olsun!
“Sakın zinaya yaklaÅŸmayın; doÄŸrusu bu çirkindir, kötü bir yoldur.”
(İsraSûresi, 32)
Müftülere nikâh kıyma yetkisinin verilmesi üzerine zina gerçeÄŸi bir kez daha gün yüzüne çıktı. Müftülere verilen bu yetki, önemli bir eksikliÄŸi giderse de, aile kurumunu ve toplumu ifsad eden en önemli fiil olan zina hâlâ suç kapsamında deÄŸil. Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’de açık nâslarla yasaklanan zina, yasalarda da suç sayılsın!
ZÄ°NA YAPAN KIZINA TOKAT ATAN BABAYA PARA CEZASI VERÄ°LMÄ°ÅžTÄ°
Zinanın suç sayılmaması, aile kurumunu temelinden sarsıyor. Bunun en trajikomik örneklerinden birisi 2014 yılında Zonguldak’ta yaÅŸandı. Devrek ilçesinde belediye temizlik işçisi 43 yaşındaki Sefer B., evde bir erkekle yakaladığı kızı 19 yaşındaki E.B.’ye tokat attı. Kızının ÅŸikâyeti üzerine, ‘basit kasten yaralama’ suçundan hakkında dava açılan Sefer B.’ye 740 lira para cezası verildi.
Aile kurumumuzun dibine 2004 yılında konulan dinamit, ahlÂk ve maneviyattan uzak bir nesil için ilk adım oldu. Avrupa BirliÄŸi ’nin “Müzakereleri baÅŸlatmayız” tehdidine boyun eÄŸilerek zina suç kapsamından çıkarILdı. Böylece AB sevdasıYLA suç olmaktan çıkan zina, toplumsal çöküşÜ ürkütücü boyutlara taşıdı.
KARŞI ÇIKANLAR, TAM BİR AYMAZLIK İÇİNDEDİR
DİN-BİR-DER Genel Başkanı Muhittin Hamdi Yıldırım, müftülere nikâh kıyma yetkisinin verilmesine yönelik kanunu desteklediklerini belirterek, karşı çıkanların aymazlık içinde olduklarını söyledi. Yıldırım, ayrıca aile kurumunun güçlendirilmesi için de zinanın tekrar suç kapsamına alınmasını önerdi.
Din Görevlileri BirliÄŸi DerneÄŸi (DÄ°N-BÄ°R-DER) Genel BaÅŸkanı Muhittin Yıldırım müftülere nikâh kıyma yetkisinin verilmesini desteklediklerini söyledi. Yaptığı açıklamada, nikâhın önemine deÄŸinen Yıldırım, “Nikâh, eÅŸler arasındaki iliÅŸkiyi meÅŸru kılan, hakları ve sorumlulukları belirleyen ve aileyi koruyan bir akittir. Farklı tezahürleri de olsa bütün hukuk sistemlerinde var olan bir akittir. Ä°slam hukukunda da bütün ayrıntıları ile yer almıştır. Mevcut yasalarda da bu akdin var olduÄŸunu hepimiz biliyoruz. Nikâhta asıl olan yetiÅŸkin insanların kendi iradeleriyle tercihte bulunmasıdır. Yapılan tartışmalar baÄŸlamından, bilgiden ve gerçeklikten uzak tartışmalardır. Çünkü bu kanun ile nikâhın ÅŸartlarında, irade beyanında hiçbir deÄŸiÅŸikliÄŸe gidilmiyor. Sadece nikâh kıyan memurların sayısı artıyor. Eski uygulamada da yeni önerilen düzenleme ile de nikâh kıyma yetkisine sahip olan kiÅŸiler kamu görevlileridirler” dedi.
VATANDAŞIMIZA TERCİH İMKÂNI SAĞLANMAKTADIR
Yıldırım ayrıca konuya karşı çıkanlara iliÅŸkin de, “Müftülere nikâh kıyma yetkisine karşı çıkanlar tam bir aymazlık içerisindedirler. Yapılan tartışmaların gelinen süreçte Türkiye ’de yaÅŸanan aile sorunlarına, aile kurumunun ve toplumsal birlikteliÄŸin güçlendirmesine dair hiçbir katkısı yoktur. BoÅŸanma oranları gittikçe artmakta, aile yapısı iÅŸlevini yitirme tehlikesi ile karşı karşıya kalmaktadır. Asıl konuÅŸulması gereken ve gündeme alınması gereken konular bunlardır. Halkımız aile gibi böyle önemli bir birlikteliÄŸin baÅŸlangıcının dini bir atmosferde gerçekleÅŸtirilmesini arzu etmektedir. EvliliÄŸi ibadet olarak gördüğü için bu akit iÅŸleminin din görevlilerinin nezaretinde gerçekleÅŸmesini istemektedir. Bu son derece doÄŸal ve haklı bir talep olarak görülmelidir. Zaten mevcut durumda çoÄŸunlukla resmi nikâhın akabinde dini bir törenin de icra edilmesini talep ederek din görevlilerine de baÅŸvurulmaktadır. Bu kanun ile bu ikilem ortadan kaldırılmakta, vatandaşımıza bir tercih imkânı ve kolaylığı saÄŸlanmaktadır” diye konuÅŸtu.
ZİNA YENİDEN SUÇ KAPSAMINA ALINSIN
Açıklamasında aile kavramının önemine de deÄŸinen Yıldırım, “CoÄŸrafyamızı talan eden küresel sömürü sistemi, öncelikle maddi kaynaklarımızı sömürmüş, ardından bizi ayakta tutan deÄŸerlere saldırmıştır. DeÄŸerlerimize yönelik bu haÅŸin saldırı bütün hızıyla devam etmekte, aile yapımızı da tehdit etmektedir. Toplumsal yapımıza muhalif diziler ve TV programlarıyla iffet, hayâ, namus vb. deÄŸerler yıpratılmaktadır. Gayr-i meÅŸru iliÅŸkiler, zina, fuhuÅŸ vs. sıradan ÅŸeylermiÅŸ gibi gösterilmekte ve toplumun bunları normalleÅŸtirmesi hedeflenmektedir. Hatta AB uyum yasaları çerçevesinde yıllardır kanunen suç olan zina, suç olmaktan çıkarılmıştır. Yetkililer ise bir ÅŸeyler yapıyormuÅŸ gibi görünüp hiçbir ÅŸey yapmamaktadır” diye eleÅŸtirdi.
DÄ°YANET’Ä°N ÖRNEK ÇALIÅžMASINA DESTEK
Aile kurumunun güçlendirilmesine yönelik çalışmaları da desteklediklerini ifade eden Yıldırım, “Önce ahlâk ve maneviyat düsturuyla çalışmalarını sürdüren derneÄŸimiz yapılan yanlışları eleÅŸtirirken, doÄŸruların da her daim yanında olmuÅŸtur. Son günlerde gündeme gelen, müftülere nikâh kıyma yetkisi veren kanununu destekliyoruz. Ayrıca, evlenmek isteyen gençlerimize yönelik müftülükler bünyesinde açılan Aile ve Dini Rehberlik büroları marifetiyle aile okulu kursları açılmalıdır. Aile yapımızı güçlendirici çalışmalar toplumun tüm kesimlerini kapsayacak ÅŸekilde geliÅŸtirilmelidir” ifadelerini kullandı.
İşte o düzenleme
Müftülere resmi nikâh kıyma yetkisi veren düzenlemeyi de içeren tasarı önceki gece Meclis ’te kabul edildi. Düzenleme şöyle: “ Bakanlık il ve ilçe müftülüklerine evlendirme memurluÄŸu yetkisi ve görevi verebilir.” Tasarıya göre il ve ilçe müftüleri de evlendirme memurları arasına ekleniyor. Tasarı imamlara da nikâh kıyma yetkisi verilebilecek ÅŸekilde geniÅŸletildi.
kaynak: MÄ°lli Gazete
Henüz yorum yapılmamış.