Sosyal Medya

Güncel

Ahmet Davutoğlu'ndan Kerkük uyarısı: Ateşi bütün bölgeyi yakar

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu gerilimin yükseldiği Kerkük için uyarıda bulundu. Kerkük ateşinin bütün Ortadoğu'yu yakabileceğini belirten Davutoğlu, taraflara 10 maddelik çözüm süreci önerdi.



Kerkük'te Irak Ordusu ile Kuzey Irak Yönetimine bağlı Peşmergeler arasında tansiyon yükselirken, Şii Haşdi Şabi milisleriyle terör örgütü PKK'nın da dahil olacağı bir çatışma ihtimali korkutuyor. Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu sosyal medya hesabından Kerkük'te yükselen tansiyona dikkat çekti ve kritik uyarılarda bulundu. Kerkük yangınının Ortadoğu'da tsunami etkisi yaratacağını ve bu ateşin tüm bölgeye yayılabileceğini belirten Davutoğlu'nun uyarıları şu şekilde:

"Asırlarca OrtadoÄŸu’nun kadim kültürünün kesiÅŸim alanında bütün etnik ve mezhebi renkleri ve aidiyetleri bünyesinde barındıran Kerkük’ün statüsü etrafında süren tartışmalar ve yapılan askeri yığınaklar sadece bu aziz ÅŸehirde yaÅŸayan kardeÅŸlerimizi deÄŸil bütün Irak’ı ve bölgeyi kaosa sürükleyecek bir potansiyel taşımaktadır. Kerkük’teki geliÅŸmeler bu ÅŸehrin, kardeÅŸ Irak’ın ve bir bütün olarak bölgenin geleceÄŸi ile ilgili iki zıt senaryonun çatışmasına yol açacaktır. Ya Kerkük’te bütün kesimlerin hak ve hukukunu gözeten ve sahip olunan zenginliÄŸi hakça paylaÅŸan bir çözüm bulunacak ve bu çözüm OrtadoÄŸu’da kalıcı bir barışa da güzel bir örnek teÅŸkil edecek ya da bu ÅŸehirde baÅŸlayacak etnik ve mezhebi yangın hızla Irak’ın diÄŸer ÅŸehirlerine ve bütün bölgeye yayılacaktır.

"KERKÜK'TE ÇIKACAK ÇATIŞMA TSUNAMİ ETKİSİYLE YAYILIR"

Hiçbir taraf bu kadim ve zengin ÅŸehirde baÅŸlatılacak bir yangının Kerkük’le sınırlı kalacağı ve bir tarafın mutlak surette kazanacağı bir senaryonun gerçekleÅŸebileceÄŸi vehmine kapılmamalıdır. Kerkük’te çıkacak bir çatışma Arap-Kürt, Kürt-Türkmen, Sünni-Åžii çatışmalarını körükleyecek ve bir tsunami etkisiyle yayılmasına yol açacaktır.

Bu çerçevede; aşağıdaki hususları ve atılmasını gerekli gördüğüm adımları paylaşmayı tarihi bir görev addediyorum.

1. Irak savaşı sonrasında Türkiye Cumhuriyeti hükümetleri olarak benimsediÄŸimiz “Irak küçük bir OrtadoÄŸu, Kerkük küçük bir Iraktır” ilkesi mucibince Kerkük’te bütün etnik ve mezhebi tarafların katılımı ile bir sonuç bulunması gerektiÄŸi ilkesi benimsenmeli ve tek taraflı eylemlerden ve emrivakilerden kaçınılmalıdır.

2. Bu çerçevede Kerkük’ün statüsü de dahil olmak üzere 25 Eylül referandumunun ortaya çıkardığı bütün sonuçlar müzakerelere fırsat tanımak üzere dondurulmalıdır.

3. Şehir etrafındaki bütün askeri hareketlilikler ve hangi yönden olursa olsun güç kaydırmaları durdurulmalıdır.

4. Askeri yöntemlerle Kerkük’ün tek taraflı olarak IKBY’ye baÄŸlanması ya da kendine has özellikleri yok sayılarak sıradan bir vilayet olarak merkezi hükümete baÄŸlanması yönündeki talepler askıya alınmalıdır.

5. Bugünkü siyasi gerçeklikler Kerkük’te kalıcı bir çözüm için bu ÅŸehre has özel bir düzenlemenin yapılmasını gerekli kılmaktadır. Bu özel düzenleme Kerkük’ün Irak’ın toprak bütünlüğü içinde ayrı bir statüye kavuÅŸması ile saÄŸlanabilir.

6. Kerkük’te referandum öngören Irak Anayasası’nın 140. maddesinin uygulanması tek taraflı çözüm dayatması ÅŸeklinde deÄŸil taraflar arasında uzlaÅŸmaya varılan bir teklifin referanduma sunulması ÅŸeklinde uygulanmalıdır.

7. Bu uzlaşının farklı çıkar alanlarının çatışmasını engellemek için yerelden başlaması ve şehrin ilgili bütün taraflarının temsil edildiği bir müzakere formatında yürütülmesi esas olmalıdır.

8. Esasen daha önceki müzakereler bağlamında müteveffa Irak Cumhurbaşkanı Sayın Talabani ile bizzat bulunduğum görüşmelerde etnik grupların eşit temsili ile (%33 Türkmen, %33 Kürt ve %33 Arap) oluşacak bir Meclis temelinde özel bir statüye geçme fikri kabul edilmişti. Bu veya benzeri formatlarla alanda yaşanabilecek etnik çatışmaları durdurabilecek yerel bir platform oluşturulmalıdır.

9. BM denetiminde yürütülecek bu müzakerelere Irak Merkezi Hükümeti ve IKBY asli olarak, katkıda bulunabilecek komşu ülkeler ise gözlemci olarak katılabilmelidir.

10. Bu müzakereler sürerken tansiyon düşürülmeli, güç kullanımından ya da güç projeksiyonundan kaçınılmalı ve rasyonel müzakere ortamının oluşmasına izin verilmelidir.

Aziz ÅŸehir Kerkük, kardeÅŸ Irak ve bütün bir bölge son otuz yıldır büyük acılar, katliamlar ve sürgünler yaÅŸadı. Ancak, bilelim ki bugün Kerkük’te yeniden alevlendirilecek bir yangın ÅŸu ana kadar yaÅŸanan acıları dahi unutturabilecek bir bölgesel yıkıma sebebiyet verebilir. Buradan bölgede sorumluluk sahibi ve duyarlı bütün devlet adamlarına, kanaat önderlerine ve baÅŸta BM olmak üzere bütün uluslararası örgütlere Kerkük’te tansiyonu düşürme amacıyla soÄŸukkanlı bir müzakere ortamı oluÅŸturmak için çaba sarf etme çaÄŸrısında bulunuyorum. - AD"

 

17-10/15/ahmet.jpg

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.