Güncel
Ali Bulaç: Dışı süslü vazo kırıldı içinden FETÖ çıktı
FET֒nün kapatılan yayın organı Zaman gazetesinin eski yazarları ve yöneticilerine yönelik açılan davada Yazar Ali Bulaç savunmasını yaptı. Bulaç "Bence Gülen hareketi cemaatken iyiydi. Güzel hizmetlere imza atıyordu. Zaman içinde kötüye dönüştü. FETÖ oldu" dedi.
FETÖ'nün yayın organı Zaman gazetesinin eski yazarlarından tutuklu FETÖ'cü Ali Bulaç, ilk kez hakim karşısına çıktı. Bulaç, 15 Temmuz darbe giriÅŸiminin, 40 yıllık bir yapının illet ve ayıplarını ortaya çıkardığını belirterek, "Dışı hayli süslü cemaat vazosu, 15 Temmuz’da bir darbe ile yere düştü, paramparça oldu. İçinden yüz kızartıcı ayıplar, kusurlar, illet ve cürümler orta yere saçıldı" ifadelerini kullandı.
Bulaç, “Bugün burada 'FETÖ Terör Örgütü'ne üye olmak' ve '15 Temmuz hain darbe teÅŸebbüsüne zemin hazırlamak ve bu yönde algı oluÅŸturmak' suçlamasıyla yargılanıyorum. Benim için istenen ceza 15 yıl artı 3'er kez ağırlaÅŸtırılmış müebbet hapis cezası. Demek ki idam kaldırılmasaydı yine 15 yıl artı 3'er kez idamla yargılanıyor olacaktım. Adalet denen sabır taşı çatlamıyorsa ilahi inayet sonucudur. Çünkü 6 yazısına yapılan atıfla bir yazar için istenen ceza ile 15 Temmuz'u planlayan ve 249 insanı ÅŸehit edenler içinde tamı tamına aynı ceza isteniyor" dedi.
KULLANIÅžLI APTALLAR YERÄ°NE MÄ° KOYDU
Bulaç, FETÖ üyesi olmadığını belirterek, savunmasında şu ifadeleri kullandı:
"Darbe tehdidi söylentileri dolaşırken ve FETÖ canibinden ses çıkmazken ben neden 'darbecilik alçaklıktır' diye yazı yazayım. Örgüt üyesi olsaydım, bütün diğerleri gibi beni de aylar öncesinden haberdar edip yurt dışına çıkmamı sağlaması gerekmez miydi? Örgüt beni 'kullanışlı aptal' yerine mi koydu?"
CEMAAT GÜÇ ZEHİRLENMESİNE UĞRADI
14 aydır tutuklu ve 66 yaşında olduğunu söyleyen Bulaç 50 yıldır yazı yazdığını ve sağlık sorunları olduğunu belirterek, "Bence Gülen hareketi cemaatken iyiydi. Güzel hizmetlere imza atıyordu. Zaman içinde kötüye dönüştü. FETÖ oldu. Onu övenler, destek verenler suç ortakları değil, iyi vasıflarına hizmetlerine teveccüh gösterdiler, destek verdiler. Bir keresinde Cumhurbaşkanı şöyle sitem etmişti; 'Ne istediniz de vermedik?' doğru her istediklerini alabiliyorlardı. Çünkü istedikleri iyi şeylerdi. Fakat cemaat Allah rızasına dönük hizmet yolunda dev adımlar atarken güç zehirlenmesine uğradı. Hormonal büyüme onlarda kibre yol açtı. Her istediğimizi yaparız, yaptırırız vehmine kapıldı" diye konuştu.
HAFTALIK RÃœYA SEANSLARI UYDURDULAR
“Ä°yi niyetle onlara baÄŸlananlara 'Büyüğümüz bu hafta yine Hz. Peygamberi rüyasında görmüş' diye neredeyse haftalık rüya seansları uydurdular. Böylece sadık rüya haberini istismar ettiler" diyen Bulaç, kendilerine baÄŸlananlara da darbe yapacaklarını söylemediklerini ve insanları maÄŸduriyete uÄŸrattıklarını belirtti.
MEÅžRU Ä°KTÄ°DARI VE SAYIN ERDOÄžAN'I KORUDUM
Hüküm kurarak 17-25 Aralık'ın 'rüşvet ve yolsuzluk' olduÄŸunu yazmadığını belirten Bulaç, “AK Parti'yi yolsuzluk yapmakla suçlamadım. Genel üslubuma uygun ve gündemle ilgili tarihi, sosyolojik ve fikri deÄŸerini araÅŸtıran yazılar yazdım. EleÅŸtirilerimi cemaat adına veya onlara paralel doÄŸrultuda yapmadım. 2007 yılında verilen e-muhtırada Ak Parti'nin yanında durdum. 2008 yılında Ak Parti'nin kapatılmak istenmesine karşı çıktım. Sayın ErdoÄŸan'ı hedef alan tek bir eleÅŸtiri yazım olmadı. ErdoÄŸan'ın önerdiÄŸi BaÅŸkanlık sistemine karşı çıkmadım. Ak Parti'nin doÄŸru bulduÄŸum politikalarını destekledim. Gezi olaylarının baÅŸlamasından 2-3 gün sonra hükümete karşın kalkışmaya dönüştüğünü, ÅŸiddet ve terörün bu iÅŸe bulaÅŸtığını yazdım. MeÅŸru iktidarı ve Sayın ErdoÄŸan'ı korudum. 11 Nisan 2016'da 'Darbecilik alçaklıktır' diye yazdım. Darbeye zemin hazırlayan kiÅŸi böyle bir yazı yazar mı?" ifadelerini kullandı.
“ALGI MÃœHENDÄ°SLİĞİ YAPMADIM"
Bulaç, “Ne yasa dışı bir fiilim oldu ne FETÖ ne de baÅŸka yasadışı örgüte üye oldum. Benim FETÖ tarafından üyeliÄŸe kabul edilmem mümkün deÄŸildir. Gazetedeki köşemde ve yeri geldiÄŸince konuÅŸmalarımda Milli Görüş çizgisi ve Rahmetli Erbakan'ı savundum. Bu yapı ile bu çizgi arasında doku uyuÅŸmazlığı olduÄŸu herkesin malumu. FETÖ'nün beni örgüt üyesi yapması darbe teÅŸebbüsünde bana rol vermesi hayatın olaÄŸan akışına aykırıdır. 50 yıl fikir ve yazı hayatımda her din, inanç, etnik grup, mezhep ve sosyal sınıftan insanların özgürce, ahlaki dürüstlük hak ve adaletle barış içinde bir arada yaÅŸayabileceÄŸi idealini dile getirdim. Darbelere, askeri vesayete, ihtilallere, ÅŸiddete ve teröre, otoriter ve totaliter rejimlere karşı oldum. Yazılarımın tamamının hesabını vermeye hazırım. Tekrar ediyorum yazılarımda Recep Tayyip ErdoÄŸan'ı, AK Parti'yi veya bir baÅŸkasını yolsuzluk yapmakla suçlamadım. Algı mühendisliÄŸi yapmadım. Darbe sempatisi duymadım. Varsa delil iddia makamı göstersin" diye konuÅŸtu. Medya sektöründeki FETÖ içinde önemli sayılacak birçok kiÅŸinin aylar öncesinden pılını pırtını toplayıp yurt dışına çıktığını anlatan Bulaç, geriye amele hükmünde kullanılan, her ÅŸeyden habersiz kimselerin kaldığını iddia etti.
HUKUKA GÃœVENÄ°YORUM
15 Temmuz ÅŸehitlerine Allah'tan rahmet dileyen Bulaç, “Allah bize bir daha böyle bir musibet yaÅŸatmasın. Darbeci katil örgütü lanetliyorum. Ben onlardan beriyim. Onlar da benden beri olsun. Kendime ve adalete güvenerek kaçmadım. 27 Temmuz 2016'da Vatan Emniyete teslim oldum. Hukuka güveniyorum" diyerek tahliyesini ve beraatini istedi. DuruÅŸma sanık savunmalarıyla devam ediyor.
ZAMAN'DA YAZDIĞIM İÇİN PİŞMANLIK DUYUYORUM
Tutuklu sanıklardan eski Zaman yazarı Şahin Alpay ise söz konusu hareketle ilgili hayal kırıklığının 15 Temmuz darbe girişimiyle patlak verdiğini belirterek savunmasında şunları söyledi:
"İtiraf edeyim ki o güne kadar hareketin gayrimeşru işlere karışan bir karanlık yüzü olduğunun bilincinde değildim. İdari bir kararla FETÖ/PDY olarak nitelenen ve silahlı terör örgütü olarak suçlanan Gülen hareketinin hangi mensuplarıyla ve ne ölçüde gayrimeşru işlere ve 15 Temmuz darbe girişimine karıştıkları, yargılamalar sonunda ortaya çıkacaktır. Ne var ki kimi Gülen hareketi mensuplarının şu veya bu ölçüde 15 Temmuz darbe girişimine katılmış olduklarına dair emareler bütün yazarlık hayatım boyunca sivil yönetimi savunmuş, askeri darbelere askeri vesayete karşı olmuş bir liberal demokrat olarak beni şok etti ve derin bir yanılmışlık duygusuna boğdu."
Henüz yorum yapılmamış.