Düşünce Platformu
Hüseyin Akın: Dinlerin modern akılla çelişmesi kadar normal bir şey yoktur...
Follow @dusuncemektebi2
Dinle ilgili bir derste, üstelik seçmeli bir derste evlilik bahsinde böyle bir açıklamanın yer almasından daha doğal ne olabilir ki? Dinle ilgili bir derste, üstelik seçmeli bir derste evlilik bahsinde böyle bir açıklamanın yer almasından daha doğal ne olabilir ki?
Leğendeki kirli suyu dök; ama bebeği dışarı fırlatma!
Hüseyin Akın - Milli Gazete
sınıf Hz. Muhammed’in Hayatı kitabında ‘evlilik’ bahsinde “kocaya itaat”ten bahsediliyormuÅŸ. Bu kadarla da kalmıyormuÅŸ ve ateistle ve mürtetle evlenilemeyeceÄŸini söylüyormuÅŸ. BaÅŸka ÅŸeyler de var, fakat lafını bile etmeye gerek kalmayacak denli basit ÅŸeyler. Ä°lginç bir toplumda yaşıyoruz, aynı kelimeleri telaffuz edip aynı cümleleri kurmamıza raÄŸmen farklı dilleri kullanıyoruz.
İki ayrı medeniyet, iki farklı toplumsal hafıza ve birbirini anlamamak üzere şartlanmış iki farklı zihniyet söz konusu.
‘Kocaya itaat’ erkeÄŸin karısına itaatsiz davranması salahiyetini vermez. Kadının erkek için, erkeÄŸin de kadın için bir elbise olarak yaratıldığını (Bakara-187) söyleyen Kur’an iki cinsin evlilikle beraber birbirlerine olan yakınlıklarını ‘eÅŸit yakınlık’ olarak ifade etmiÅŸtir.
Şimdi meselenin haber bültenlerine kadar konu edilmesindeki çiğliğe bir bakalım:
* Dinle ilgili bir derste, üstelik seçmeli bir derste evlilik bahsinde böyle bir açıklamanın yer almasından daha doğal ne olabilir ki? Ortada nas olmasına rağmen böyle bir hususu birilerini memnun etmek için hakikatin hilafına anlatmak daha mı iyi?
* Ä°taat, kulluk, korku, mahremiyet, muhabbet, adalet, mukarenet, ülfet, iffet… Gibi kelime ve kavramların modern zamanlardaki deÄŸiÅŸen ve daralan anlamlarını dikkate almadan dini meseleleri anlamak mümkün deÄŸildir.
* Din Kültürü kitaplarında günümüz insanının idrakine paralel bir dil kullanılması ne kadar gerekli bir husus ise, modern ve pozitivist algıya kilitlenmiÅŸ günümüz insanının da Kur’an ayetlerine böyle bir dikkatle yaklaÅŸması ÅŸarttır.
* Asıl olan erkek-kadın, karı-koca mücadele ve rekabeti değil, uyum, ahenk ve birlikteliğidir. Ne kadın erkeğin ne de erkek kadının muarızı ya da muhalifi değildir. İkisi birbirinin tamamlayıcısıdır. Üstünlük cinsiyette ya da milliyette değil, değer üretmekte, bilgide ve bilgeliktedir.
* Dinlerin modern akılla çeliÅŸmesi kadar normal bir ÅŸey yoktur. Zira akıl saflığını yitirmiÅŸtir, modernitenin, pozitivizmin ve düalizmin ölçütlerine göre hareket etmektedir. Salim –illetsiz, saf- akıl ile yeniden buluÅŸmak lazımdır.
* Dinlerin helalleri ve haramları sorgulanmazdır. İnanç iklimini kendisine hayat olarak seçen kişiler bu düsturlara uyarak yaşar, bu iklimi tercih etmeyenler de nasıl bir dünyaya inanıyorlarsa öyle yaşarlar. İnsanların din dışına kayma özgürlükleri de vardır. Ateistle ve mürtetle evlenme yasağı sadece Müslümanlar için geçerlidir. Herkesin Müslüman olma zorunluğu olmadığı gibi, ateistle evlenmeme mecburiyeti de yoktur.
*Bu mevzular ana kitapta (Kur’an)da bidayetten beri var olan hususlardır. Yeni bir ÅŸey ihdas edilmiÅŸ gibi bir ders kitabından yola çıkarak müfredatı eleÅŸtirme bahanesiyle manÅŸete taşımak cehaletin bas bas bağırmasından baÅŸka bir ÅŸey deÄŸildir.
* Evliliğin tavsiye edilmesi, evlilik dışı hayatın tasvip edilmemesi bütün dinlerin ve ahlak sistemlerinin müşterek yaklaşımıdır. Gençlere değerler bağlamında ailenin önemi ve evliliğin değeri noktasında tavsiyelerde bulunmanın neresi gariptir?
* Dileyen hayatını evlenmeden yaşayabilir. Kimsenin bekâr yaşayan insanların yaşam biçimine dini anlamda ayar vermesi söz konusu olamaz.
* İyi niyetli eleştiri nefes alışından ve ayak izinden bellidir. Elbette ki eğitim-öğretim, müfredat ve değerler sistemi ile ilgili eleştiriler yapılabilir, olması da bir kazançtır. Lakin mesnetsiz, öküz altında sıpa arar gibi bir üslupla meseleleri ortalığa saçmak körler, sağırlar diyaloğundan öteye geçmemektedir.
Lütfen eleştirelim, ama leğendeki kirli suyla beraber bebeği de dışarı fırlatmadan!
Henüz yorum yapılmamış.