Şaraplık üzüm ırkının ıslahı!

Abdurrahman Dilipak - Yeni Alit

Önce ÅŸu habere bir göz atalım: GençlerbirliÄŸi Teknik Direktörü Ãœmit Özat’ın sosyal medyada yayılan pozu oldukça dikkat çekti. Özat o pozla ilgili olarak, “Hafta içi odamda puro içerken çekilmiÅŸ fotoÄŸrafım sosyal medyada yayınlandı. Arkadaşım, puro da, içki de içerim. ‹Ben doldurur ben içerim. Günah benim kime ne› diye söz var. “Yüz kızartıcı suç” mu iÅŸliyorum. Benim özel hayatım” dedi.

Ayıp diye bir şey var, günah diye bir şey var, suç diye bir şey var.

“MeÅŸru” diye bir ÅŸey var, “GayrimeÅŸru” diye bir ÅŸey var!

Sorsan Müslüman, sorsan sporcu.. Ahlak diye bir şey var, gelenek-görenek, örf-adet diye bir şey var, edep diye bir şey var, ama kime ne!

Müslüman içki içmez mi? İçerse dinden mi çıkar?

Yo! Hayır.. Ama “Müslüman içki içer” diye de bir kural da yok. Kural ÅŸu: Müslüman içki içmemeli. İçerse ne olur? Haram olur. Günah iÅŸlemiÅŸ olur. Bunu alenen ve tekrar tekrar yaparsa ne olur? O zaman “fısk” olur. Yapana da “fasık” denir.

Peki kimse kimseye hiçbir şekilde karışamaz mı?

Dikkat edin, her koyun kendi bacağından asılır ama, her Müslüman kardeÅŸinden sorumludur. Haksızlıklar karşısında susarsa bir Müslüman “dilsiz ÅŸeytan” olur. Onu eli ile, dili ile uyarması gerekir. En hafifinden kalbinden haksızlığa, yanlışa karşı öfkelenmesi gerekir.

İçkili adam, sarhoÅŸken namaz kılamaz mesela. Kur’an’da bu konu açıkça yasaklanmıştır: “5:90-Ey iman edenler! İçki, kumar, dikili taÅŸlar (putlar) ve fal okları ÅŸeytan iÅŸi birer pisliktir. Bunlardan kaçının ki, kurtuluÅŸa eresiniz. 5:91-Åžeytan, içki ve kumarla sizin aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve sizi Allah›Ä± anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçtiniz deÄŸil mi?”

Peygamberimiz şöyle der: İçki bütün kötülüklerin anasıdır. Bu adamlar şunu hesaba katmazlar mı? Siz bir şey söylerken Müslüman bir halk, sizin bu sözlerinizi nasıl anlayacak, onların zihninde bu sözler nasıl bir anlam kazanacak.

Anne-babalar çocuklarını size nasıl emanet edecek ey politikacılar, bilim adamları, teknik direktörler!

Anayasa’nın ‘GençliÄŸin korunması’ baÅŸlıklı 58. maddesinin 2. fıkrasına göre, ‘Devlet, gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuÅŸturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve benzeri kötü alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli tedbirler alır’. Peki bu söz ve davranışlar bu “amir hüküm” ile uyumlu mu?

Benim damadım ziraat mühendisi. 28 Åžubat döneminde yüksek lisans eÄŸitimini tamamlamış, fakültesinde yüksek lisans tezi olarak “Åžaraplık Ãœzüm Irkının Islahı” verilmiÅŸ. Tabi kafasının tası atmış. Namaz kılan biri. Fakülteden ayrılmış, askere gitmiÅŸ. Ben de daha yeni öğrendim, ÅŸimdi yeni bir tez için giriÅŸimde bulunuyor.

Sordum: Bölüm başkanın namaz kıldığın için sana inadına mı bu tezi verdi?

“Hayır” dedi. Öğrenim süresince doÄŸrudan ayırımcılığını görmedim. Bunu da kasten verdiÄŸini düşünmüyorum. Ama böyle bir hassasiyeti yoktu. Sonuçta akademik bir çalışma yapılacak, bunda ne var diye düşünüyor. Ben ÅŸaraplık üzüm ırkını ıslah edeceÄŸim ama düşünmüyor ki ben ÅŸarap içmiyorum, içmeyeceÄŸim! Ben Müslüman, namaz kılan biri olarak bir ÅŸarap fabrikasında çalışmayacağım. Bunu hiç düşünmüyor. Laik, solcu, Kemalist biri. Müslümanlık onlar için vicdani bir konu, “Allah’la kul arasında, dünya iÅŸlerine karıştırılmaması gereken bir konu”. Din bir gelenek, kültürel bir aidiyet onlar için. Asla, ekonomik, sosyal, kültürel hayata, hayat tarzına yansımaması gerek. Bu tipik bir CHP’li aklı. CHP bunun için bu millet dininden vazgeçmediÄŸi sürece iktidar olamayacak. Onun için CHP’nin din ile ve dindarlarla sorunu var. Din onlar için “irtica”, dindar “mürteci”dir.

Åžimdi tekrar baÅŸa dönelim. GençlerbirliÄŸi Teknik Direktörü Ãœmit Özat’ın kınanan fotoÄŸrafının sosyal medyada yayınlanmasına karşı gösterdiÄŸi tepkiye dönelim. Åžecaat arzederken neler söylüyor. “Özrü kabahatinden büyük” bir açıklamanın sahibi bir “Sporcu”!?. Peki gençlerinizi bu insanlara nasıl emanet edeceksiniz. Adam meydan okuyor: “Kime ne”!? Senin böyle bir özgürlüğün varsa, birilerinin de buna karşı çıkma, eleÅŸtirme özgürlüğü var.

Bunların politikacısı, profesörü, aydını, sporcusu hepsi birbirine benziyor.

Ajda Pekkan söylüyor: “Hür doÄŸdum hür yaÅŸarım / Kime ne kime ne / Köle miyim sana ben  / Ay sana ne sana ne  / Zararım kendime  / Kime ne kime ne / Sen bak kendi derdine / Sana ne sana ne.”

Algı operasyonu dedikleri iÅŸte böyle bir ÅŸey. “ZeytinyaÄŸlı yiyemem aman, basma da fistan giyemem aman”. Bunlar neyin nesi idi. Sadece sanat mı idi, yoksa sanat dedikleri oltaya takılmış bir yem mi!

Ãœmit Özat’ın meÅŸrebini bilmem ama, “‘Ben doldurur ben içerim. Günah benim kime ne’ diye söz var” diye sözünü ettiÄŸi güfte Ali Haydar Timisi’nin  “Kime Ne”si. Ali Haydar Timisi Mustafa Timisi’nin yeÄŸeni. DivriÄŸili, sol gelenekten gelen bir müzik adamı. Ali’siz AleviliÄŸin temsilcilerinden biri olduÄŸu anlaşılıyor. “Hz. Ali” onlar için sembolik bir mitoloji kahramanı” gibi. Bu alemin sanatçısı da iÅŸte böyle. Ãœmit Özat’ın bunlarla nasıl bir bağı var, onu bilmem.

Ãœmit Özat’ın sözünü ettiÄŸi Ali Haydar Timisi’nin türküsünün sözleri şöyle: Gâh girerim medreseye, Hu çekerim Hak için / Gâh girerim meyhaneye, Dem çekerim kime ne? 

Sofular haram demiÅŸler, bu aÅŸkın ÅŸarabına / Ben doldurur ben içerim, günah benim kime ne? 

Ben melâmet hırkasını, kendim giydim eÄŸnime / Ar-ü namus ÅŸiÅŸesini, taÅŸa çaldım kime ne? 

Tamam bayım: Ben doldurur ben içerim, Günah benim kime ne? Ar-ü namus ÅŸiÅŸesini, TaÅŸa çaldım kime ne?

Bu dünyada tartışıp durduğumuz şeylerin hakikatinin bize gösterileceği bir gün var!

Selam ve dua ile..