Düşünce Platformu
İslam dünyasının özeleştiri ihtiyacı
Siyonistleri, emperyalistleri, komünistleri, gizli örgütleri, dış güçleri, üst aklı içinde bulundukları cehaletin, sefaletin, vahşiliğin sorumlusu diye gösterip, hiçbir şey yapmayan Müslümanlar, en az onlar kadar İslam dünyasına zarar veriyor aslında.
Kemal Öztürk - Yeni Şafak
Ä°ÅŸin kolayı ÅŸudur: ‘Emperyalistler, Siyonistler, dış güçler, üst akıl bizi sömürdü, birbirimize düşürdü, cahil bıraktı, aramızda savaÅŸlar çıkardı.’
Peki iÅŸin zoru nedir?
‘Bizim içinde bulunduÄŸumuz periÅŸanlıkta hiç mi suçumuz yok?’ sorusunu sormak ve canımız yansa da özeleÅŸtiri yapmaktır.
SUÇU DIŞ GÜÇLERE ATIP, KENDİNİ AKLAMAK
EÄŸitim ve göçmen politikaları üzerine çalışmalarını beÄŸendiÄŸim, Anadolu Platformu’nun yıllık toplantısında tartışıyoruz bu konuyu. KonuÅŸmacı benim ama Türkiye’nin dört bir yanından gelen onlarca sivil toplum örgütünün temsilcisinin görüşlerini daha çok merak ediyorum. Türkiye’de dindar insanlar, Ä°slam dünyasının içinde bulunduÄŸu periÅŸanlığı nasıl görüyor, nasıl çözüm öneriyorlar?
Benden önce konuÅŸmacı olan Suriye muhaliflerinin yurt dışında yaÅŸayan temsilcilerinin bir kısmını dinledim. Yine suçu emperyalistlere, onlarla iÅŸbirliÄŸi yapanlara, Ä°srail’e, Amerika’ya yüklüyorlar.
Åžunu merak ettim, acaba çocuk katili Esed’e karşı savaÅŸtığını iddia eden muhaliflerin 60 ayrı parçaya bölünmesi, sonra birbirini öldürmeye baÅŸlaması, sonra da bazılarının Amerikan saflarına karışmasında hiç kendi suçları yok mu?
İşin acı gerçeği şudur: Suriye muhalifleri gibi, dünyadaki çoğu Müslümanlar suçu ve günahı başkasının üzerine atarak kendi günahlarını örtmeye çalışıyorlar.
Siyonistleri, emperyalistleri, komünistleri, gizli örgütleri, dış güçleri, üst aklı içinde bulundukları cehaletin, sefaletin, vahşiliğin sorumlusu diye gösterip, hiçbir şey yapmayan Müslümanlar, en az onlar kadar İslam dünyasına zarar veriyor aslında.
Yıllardan bu yana, sürekli dış güçleri kötüleyip, onların İslam dünyasına karşı düşmanlığını ve verdikleri zararları anlatıp durduk. Hepsi de doğruydu. Peki sonuç ne oldu? Onlar gözümüzde büyüdü, yenilmez hale geldiler ve kendimize öz güvenimizi kaybettik.
EN BÜYÜK DÜŞMANIMIZ DIŞ GÜÇLER DEĞİL, CEHALLETTİR
IŞİD örgütünü kuran dış güçlerdir, bu doğru olabilir. Ama insanların kafasını kesen, vahşice yakanlar, Yahudi ya da Hıristiyan değil, bu örgütteki Müslümanlardır.
Şii-Sünni savaşını körükleyen dış güçlerdir, buna inanıyorum. Ama zevkle, heyecanla, vahşice birbirini kaledenler Müslümanlardır. O tetiği çeken, o bıçağı Müslümanın boynuna dayayan ve bunu yaparken de tekbir getiren Müslümanlardır.
Afganistan’ı önce Rusya sonra ABD iÅŸgal ederek periÅŸan ettiler. Onlara karşı Allah’ın yardımıyla zafer kazanan Afganlı mücahitler ne yaptı sonra? Birbirini öldürdü, vahÅŸeti, cehaleti, kaosu yaygınlaÅŸtırdı, ülke yaÅŸanamaz bir hale geldi.
Acı gerçeği itiraf edemiyoruz. İslam dünyasının en büyük düşmanı, dış güçler, işgalciler değil, cehalettir. Bugün başımıza gelen ne kadar bela varsa, ne kadar kavga, savaş, vahşilik varsa cehaletten geliyor. Üst aklın oyunu var, planı var. Peki, Müslümanların buna karşı planı, stratejisi nedir?
Şarlatan hocaların, sahte şeyhlerin, hurafeci tarikatçıların, cehaletin dibini boylamış cemaatlerin, ahlaksız din adamlarının, yalancı, hırsız, düzenbaz Müslüman tiplerin sorumlusu kimdir? Tarih boyunca, birike birike gelmiş cehaletten başka bir şey değildir.
İSLAM DÜNYASI BATIYA BİR ALTERNATİF DEĞİLDİR
Konferans esnasında dinleyicilerin benimle aynı görüşleri paylaÅŸmasını ilgiyle takip ettim. Bir ara yanımdaki moderatör, ‘batının yaÅŸadığı krize, Ä°slam dünyası tek alternatiftir’ dedi. Ben ise buna itiraz ettim.
Ä°slam dünyası, bırakın batının yaÅŸadığı medeniyet krizine alternatif olmayı, Afganlı bir mülteci için bile yaÅŸanacak cazip bir yer deÄŸildir. Hepsi Avrupa’ya gitmek istiyor.
İslam ülkeleri öylesine bir savrulma, pespayelik ve hüsran yaşıyor ki, insanlar Müslümanlığından utanacak hale gelmiş durumda. Bir de batı medeniyetine alternatif olacakmışız!
Ben şöyle tanımlıyorum kendi adıma:
Batının yaşadığı derin medeniyet krizine, bugünkü İslam ülkeleri ve Müslümanlar asla alternatif olamaz. Ancak orijinal haliyle İslam düşüncesi ve toplumsal yapısı bir alternatiftir. Maalesef bugün bunu uygulayan bir İslam ülkesi ve toplumu yoktur ki örnek olsun.
MÜSLÜMANLAR ORTA ÇAĞ ORTAMINA SÜRÜKLENİYOR, UYANALIM
Bu yazdıklarımı, ‘dış güçleri aklıyor, hedef ÅŸaşırtıyor’ diye anlayan aklıevveller olacaktır eminim. Ancak ben aklı selim sahiplerine sesleniyorum.
Sorumuz ÅŸudur:
Bu perişanlıkta bizim, yani Müslümanların suçu, hatası nedir? İşte bu sorunun cevabını cesurca verecek insanlara ihtiyacımız var.
Bizim, kendimizi sarsacak kadar kuvvetli özeleştirilere ihtiyacımız var. Müslümanların büyük fikri değişime, yeniliğe, reforma ihtiyacı var.
Cesur aydınlara, münevverlere, alimlere, fikir adamlarına ve din adamlarına ihtiyacımız var.
Dilim varmıyor söylemeye ama Müslümanlar cehalet dolu bir Orta çağ atmosferine doğru sürükleniyor. Buradan acil çıkmak, gaflet uykusundan uyanmamız lazım. Bunun için işe kendimizden başlamalıyız, dış güçlerden değil.
Henüz yorum yapılmamış.