Sosyal Medya

Güncel

Venezuela'yı çöküşe götüren süreç

Venezuela iç siyasetinde yaşanan rekabet ülkeyi zaman içerisinde derin bir yönetim krizine sürükledi ve petrol fiyatlarındaki hızlı düşüş de ülke ekonomisinde ciddi sıkıntılara yol açtı



Mehmet Özkan

Venezuela’da Hugo Chavez’in ölümünden beri ciddi bir kriz yaÅŸanıyor, öyle ki bu, artık sıradan bir kriz olmanın ötesinde önce bölgesel, ÅŸimdilerde ise yavaÅŸ yavaÅŸ küreselleÅŸen bir duruma dönüştü. Tüm dünyanın izlediÄŸi krizi nasıl anlamlandırmak gerekir? Sorunları, aktörleri ve çıkmazlarıyla kapsamlı bir Venezuela bakışı krizi anlamak için son derece önemli.

KRÄ°ZÄ°N TEMEL SEBEPLERÄ°

Öncelikle ÅŸunu belirtmek gerekir ki krizin kökenleri, 2013 yılında Hugo Chavez’in ölümüyle beraber sol iktidar partisinin kendi içindeki anlaÅŸmazlıklara kadar geri gidiyor. Partinin güçlü isimlerinden bazıları ÅŸu anki CumhurbaÅŸkanı Nicolas Maduro’yu sırf Chavez iÅŸaret etti diye kabul etti. “Otobüs ÅŸoförü” diye küçümsenen Maduro, Chavez’e çok yakındı fakat asla ne entelektüel bakımdan ne de saygınlık anlamında Chavez gibi olamadı. Kendisi ilk göreve geldiÄŸi zaman insanlar 'baÅŸarılı olur mu?' diye kısmen burun kıvırarak baktılar, ama güvenceleri Maduro’nun arkasındaki partinin ülkeyi iyileÅŸtirmeye devam edeceÄŸiydi.

Zamanla Maduro parti içinde güçlense de asla tam bir kontrol ve saygınlık kazanamadı. İç siyasette yaşanan rekabet ülkenin kötü idare edilmesine sebep oldu ve Venezuela'yı bir tür iç krize götürdü. Petrol fiyatlarındaki çok hızlı düşüş ve doğal olarak yaşanan ekonomik kriz başka sorunları beraberinde getirdi. Yolsuzluklar daha çok öne çıkmaya başladı. Elit sınıf arasında rekabet özellikle de rant paylaşımı üzerinden derinleşti ve keskinleşti.

İç siyasette yaÅŸanan kriz yönetim sorununa dönüşmeye baÅŸladı; halk, ekonomik ve sosyal düzeyde krizi yavaÅŸ yavaÅŸ hissetmeye baÅŸladı. Enflasyon arttı, Chavez döneminde baÅŸlayan kıtaya yönelik cömertlik ve destek projelerini desteklemek artık ülkeye avantaj deÄŸil dezavantaj getirmeye baÅŸladı. Aynı dönemde Latin Amerika’da yaÅŸanan ve sol siyasetten saÄŸ siyasete dönüş dalgası Venezuela üzerinde negatif etki yaptı. Kıtada etkinlik alanını ve dostlarını kaybeden Venezuela’ya kıtadan ve dünyadan baskılar arttı. Küba’nın bile deÄŸiÅŸim aradığı bu dönemde Venezuela artık parasız, elit içi kavganın derinleÅŸtiÄŸi bir sürece girdi ve en önemlisi artık halkını memnun edemeyen bir yönetime doÄŸru hızla ilerledi.

İRAN, RUSYA VE ÇİN'İN DESTEĞİNİN AZALMASI

Venezuela’ya dışarıdan destek veren Ä°ran, Rusya ve Çin gibi aktörlerin Maduro ile iliÅŸkileri hiçbir zaman Chavez ile olduÄŸu düzeye ulaÅŸmadı. Bu durum Venezuela’nın dış desteÄŸinin yavaÅŸ yavaÅŸ azalması anlamına geldi. Ä°ran, Batı ile Venezuela’nın giderek artan yakınlaÅŸmasından sonra artık ‘normal’ davranmaya baÅŸladı. Rusya, kendi bölgesinde yaÅŸanan ve doÄŸrudan Batı ile iliÅŸkilerini etkileyen kilit sorunlar dolayısıyla daha çok kendi yakın coÄŸrafyasına döndü. Çin ise kıtada Ekvador’a daha fazla yöneldi ve merkez üssü olarak belirlediÄŸi Kito üzerinden Latin Amerika’ya bakmaya baÅŸladı.

Tüm bu iç ve dış geliÅŸmeler Venezuela’nın bölgedeki algısını, imajını ve politikasını doÄŸrudan etkiledi. İçeride iÅŸlerin ters gitmesiyle beraber 2015 yılında yapılan parlamento seçimlerinde muhalefet meclis çoÄŸunluÄŸunu ele geçirdi. Sembolik olarak çok kritik bir dönemin bittiÄŸini ifade eden bu seçim kaybı sonrası Venezuela, süreci yeniden düzenlemek deÄŸil, engellemeye yönelik savunmacı bir politika izlemeye baÅŸladı. Muhalefetin kontrolündeki parlamento yönetimde söz hakkı istedi, fakat küçük hamlelerle bütün güç cumhurbaÅŸkanlığında toplandı. Muhalefet seçime gidilmesi için yeterli sayıda imza toplamasına raÄŸmen, yasal anlamda seçimin yapılmasını engellemek amacıyla Maduro her türlü yolu denedi. Bu süreçten etkilenen halk ülkede temel gıda ve temizlik malzemeleri dahil baÅŸlıca ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanmaya baÅŸlayınca ülkeden göçler baÅŸladı. Bugün için Latin Amerika’da ciddi bir Venezuelalı göçü yaÅŸanıyor. Sayıları tam olarak bilinmese de yaklaşık 800 bin Venezuelalı Kolombiya’ya, çok sayıda kiÅŸi de Arjantin, Brezilya, Ekvador ve diÄŸer ülkelere göç etti. Bu göç dalgası Venezuela krizini bölgeselleÅŸtirdi. Latin Amerika ülkeleri soruna çözüm bulmak için önerilerde bulundu fakat Venezuela bir sorun olduÄŸu gerçeÄŸini sürekli reddetti. Göç dalgasını görmezden geldi, Venezuela parası bolivar enflasyon dolayısıyla son derece deÄŸersiz bir hale geldi. MaaÅŸlar artmadığı için halkın alım gücü çok düştü. Sonuç olarak ülkedeki sosyal ve ekonomik durum daha da kötüleÅŸti.

MUHALEFET SORUNU

Ä°ktidara geldiÄŸinde Chavez’in en büyük avantajlarından biri muhalefetin parçalı bir yapıda olmasıydı. 2008 yılında sadece seçim merkezli bir araya gelen muhalefet partileri, MUD yani Mesa de la Unidad Democratica (Demokratik Birliktelik için Masa) adı verilen bir oluÅŸum altında toplandı. Ä°lk baÅŸlarda Chavez’in karizması önünde çok büyük baÅŸarı elde edemeseler de 2015 yılında yapılan parlamento seçimlerinde meclisin dörtte üçünü alarak tam bir zafer kazandılar. Sonrasında takip edilecek politikalar karşısında yer yer yine bölünen MUD, aslında Maduro’nun gideceÄŸinin hissedildiÄŸi bir süreçte kendisini göstermeye çalışan farklı liderlerin ego savaşına sahne oldu. 2017 yılında Maduro’nun ciddi seçim kaybına raÄŸmen halen gücünden bir ÅŸey kaybetmemesi muhalefeti, insanları sokaÄŸa dökerek sonuç almaya yönelik bir politikaya sevk etti. Onlarca insanın öldüğü gösteriler beklenenin aksine Venezuela halkını muhalefete yaklaÅŸtırmadı. Aksine muhalefetin ÅŸiddet yanlısı olduÄŸu ve ülkede varılacak bir çözümü deÄŸil, kendi çıkarını düşündüğü fikrine sevk etti. Ä°ÅŸte tam da bu ortamda kurucu meclis için seçime gidilen Venezuela’da Maduro’nun istediÄŸi ÅŸekilde seçimi iktidar partisi sorunsuz bir ÅŸekilde kazandı.

Yaklaşık 20 siyasi partiden oluÅŸan muhalefet, hem farklı karizmatik liderlere sahip hem de ideolojik anlamda sosyal-demokratlardan neo-liberallere, Chavez karşıtı radikallerden orta yolculara kadar geniÅŸ bir yelpazeye yayılmış durumda. Hem liderlik hem de ideolojik yönelimler bakımından muhalefeti birleÅŸtiren neredeyse tek nokta Maduro karşıtlığı. Venezuela’daki muhalefete bakılınca siyasi yasağı bulunan Henrique Capriles, 14 yıla mahkum edilen Leopoldo López, geleneksel siyaseti temsil eden kıdemli siyasetçiler Henry Ramos Allup ve Julio Borges, yeni yetiÅŸen ve öne çıkmaya baÅŸlayan genç liderler Freddy Guevara, Miguel Pizarro ve Jose Manuel Olivares gibi isimler öne çıkıyor, fakat bu çok renklilik ve çeÅŸitlilik fayda deÄŸil rekabet ve çatışmaya zemin hazırlıyor. Bu da çözüm deÄŸil, sorun üretiyor.

KÜRESEL AKTÖRLERİN TUTUMU

Son yıllarda hep savunmada kalan Maduro, normal ÅŸartlarda 2018 Ekim'inde yapılması öngörülen seçimlerde iktidarını kaybedeceÄŸini son derece iyi biliyor. Savunmadan çıkıp doÄŸrudan ön alıcı son bir hamle olarak yeni bir kurucu meclis oluÅŸturup yeni anayasa hazırlamak amacıyla ülkeyi seçime götürdü. Katılımın son derece düşük olduÄŸu seçimlerin, aslında Maduro’nun iktidarda kalmasını uzatmaktan baÅŸka bir amaç taşımadığını herkes biliyor. Kurucu meclis seçimleri birçok ülke tarafından tanınmadı. Bölgedeki çoÄŸu ülke büyükelçisini geri çağırdı, dünya genelinde bir çok ülke Venezuela’yı eleÅŸtirdi. Bu seçim sonrasında ülkenin gideceÄŸi yön daha da tartışılmalı hale geldi. Kolombiya’daki barış süreci dolayısıyla Venezuela meselesini sessiz bir ÅŸekilde çözmeye çalışan bölgesel ve küresel güçlerin artık bu süreçle beraber adım atması gerekecek. Ya Suriye’de olduÄŸu gibi çok konuÅŸulan ama hiçbir ÅŸeyin yapılmadığı bir süreci yaÅŸayıp, gözümüzün önünde bir ülkenin çöküşünü göreceÄŸiz ya da Batının dahil olduÄŸu ve yine çözümün bulunmadığı bir Irak tecrübesine tanık olacağız.

Fakat ülkedeki sorun sadece iktidar deÄŸil, yukarıda bahsedildiÄŸi gibi ciddi bir muhalefet sorunu da var. Maduro karşıtları için en temel açmaz, çok renkli ve boyutlu ancak hiçbir ÅŸey teklif etmeyen bir muhalefetin varlığı. Venezuelalılar 2015 yılında muhalefeti onayladığı için onlara parlamento çoÄŸunluÄŸunu vermedi; birçok kiÅŸinin temel yaklaşımı Maduro ve ekibine artık iÅŸlerin iyi gitmediÄŸi mesajını vermekti. Bugün için öncelikli ve en acil konu muhalefetin anti-rejim/anti-Chavez perspektifinden çıkması ve ona göre ülkeye ümit veren bir siyaset izlemesi gerektiÄŸidir. Kurucu Meclis artık Venezuela’da faaliyetlerine baÅŸlamış, ilk olarak da cumhuriyet savcısını görevden almıştır. Ãœlkedeki siyasal süreç Kurucu Meclis’in yönlendirmesi ve aktif rolüyle ilerleyecektir. Muhalefet bundan sonra nasıl bir yol takip edeceÄŸini ÅŸu ana kadar açıklamadı. ÖrneÄŸin 7-9 AÄŸustos tarihleri arasında 23 eyalette seçimler için aday gösterme süreci baÅŸlayacak. Muhalefetin seçimlere katılıp katılmayacağı ve nasıl bir strateji izleyeceÄŸi hala net deÄŸil. EÄŸer muhalefet katılmazsa iktidar partisinin her tarafı kontrol etmesinin önü açılacak.

DARBE Ä°HTÄ°MALÄ°

Venezuela 2013’ten beri her geçen gün daha da derinleÅŸen bir krizin içerisinde. Åžu ana kadar bu mücadeleyi iktidardaki Maduro kazanmış görünüyor. Fakat Maduro'ya yönelik algı her gün negatife dönen bir tonda ilerliyor. Ä°lk baÅŸlarda pozitif algıya sahip olan muhalefet ise bugün için halkın nezdinde tekrar ‘sorumsuz muhalefet’ görüntüsünü veriyor. Dışarıdan destek talep etmesi ve hatta darbe istekleri onları halktan ve realiteden uzaklaÅŸtırıyor.

Ä°ÅŸin özü Venezuela’da ciddi bir yönetim krizi yaÅŸanıyor. Nasıl sonuçlanacağını zaman gösterecek. Fakat tüm bu geliÅŸmelere raÄŸmen ÅŸunu unutmamak gerekir ki Venezuela’da asker hala çok güçlü, eÄŸer oyunun hiçbir kazananı olmaz ve bir ÅŸekilde ülkedeki geliÅŸmeler kontrolden çıkarsa, pazar günü bir grup askerin Maduro yönetimine karşı ayaklanmasından da anlaşılabileceÄŸi gibi askerin yönetime müdahalesi, yakın bir ihtimal haline gelebilir.

[Doç. Dr. Mehmet Özkan Polis Akademisi öğretim üyesidir]

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.