Mescid-i Aksa krizi projeydi!.. İslam coğrafyası tuzağa mı düşürülüyor?

OrtadoÄŸu’da yepyeni bir “Koalisyon” ÅŸekillendiÄŸini dile getiren Ä°brahim Karagül, bölgede Arap Baharı sonrası en ciddi siyasi hareketliÄŸin yaÅŸandığını belirtti.

Son zamanlarda Muhammed Dahlan ve Dubai Emiri Muhammed bin Zaid hakkındaki yoğun uyarıları ile dikkat çeken Karagül, kısa süre önce İsrail'in Mescid-i Aksa'da gerçekleştirdiği baskı ve zulmün aslında bir "tuzak" olduğunu ifade etti.

Karagül, "Aksa krizi projeydi, ilk sonuç Filistin’de Hamas ile Filistin yönetimi lideri Mahmud Abbas arasında baÅŸlayan ve Dahlan’ı merkeze alan son tartışma, ‘Yeni Koalisyon’un ilk sonucunu Filistin’de göstereceÄŸine iÅŸaret ediyor." diye yazdı.

İbrahim Karagül yaşanan gelişmeleri bugünkü yazısında şöyle anlattı;

- 2019 koalisyonu...

CoÄŸrafyamızda, OrtadoÄŸu’da yepyeni bir “Koalisyon” ÅŸekilleniyor ve Türkiye bu koalisyonun dışında deÄŸil!

Sanırım Arap Baharı sonrası en ciddi siyasi hareketlilik bu koalisyon üzerinden biçimlenecek.

Hemen her devletten, her ülkeden, her siyasi çevreden birilerinin yer aldığı bu “yeni siyasi” dalga, önümüzdeki dönemde bazı ülkelerde ciddi deÄŸiÅŸimlere neden olacak.

Kitleler yerine derin nüfuz çevrelerinin biçimlendirdiÄŸi bir tür sistemik hareketlilik olarak tanımlayabiliriz bunu.. Arap Baharı kitlesel reaksiyondu bu ise, Batı’nın yönlendirmesiyle güç/iktidar alanı içinde yeni bir oyunun kurulmasından baÅŸka bir ÅŸey deÄŸil.

ABD-İngiliz projesi: Her ülkede yeni siyasi kadro

Varolan rejimler, güç yapısı bu “Yeni Koalisyon”un hem içinde hem dışında. Tek tek ülkeler, rejimler yok bu yeni yapıda. Sistemler içindeki etkin nüfuz çevreleri arasında bir baÄŸ kuruluyor. Buradan yeni güç haritası oluÅŸturuluyor.

Bu dayanışmanın her ülkede baÄŸlantıları saÄŸlanıyor. O ülkelerdeki küskünler, memnuniyetsizler, yeni proje etrafında biraraya getiriliyor. OrtadoÄŸu’nun yeni siyasi atlası çizilmek isteniyor.

Ucu ABD’ye ve Ä°ngiltere’ye uzanan, bölgedeki bazı ülke, kiÅŸi ve çevreler üzerinden servis edilen, Katar’ı hedef alan Körfez kriziyle alenileÅŸen, 15 Temmuz’un finansörlerinden ve operasyonel güçlerinden BirleÅŸik Arap Emirlikleri (BAE) ve Muhammed Dahlan üzerinden somutlaÅŸan bir hareketlilik.

Tam anlamıyla Türkiye karşıtı bir yapılanma bu

DiÄŸer bir ucu Ä°srail’e, bir ucu Mısır’a, hatta Suudi Arabistan’a, hatta Ä°ran’a kadar uzanan, Körfez fonuyla beslenen alabildiÄŸine Türkiye karşıtı bir iliÅŸkiler ağı.

Son yıllarda Türkiye’nin net duruÅŸu, pozisyonu, yerli ve tarihi bir perspektifi savunması bölgenin tamamına yönelik küresel ölçekte birçok hesabı bozdu. Bölgeyi yönetenler, Türkiye’yi cezalandırmaya giriÅŸti.

Bunun son örneği FETÖ üzerinden servis edilen çokuluslu işgal ve iç savaş girişimi oldu. Bu, son darbe olacak, Türkiye diz çökecek, taşlar yerine oturacaktı!

Sadece FETÖ deÄŸil, PKK’nın, Dahlan’ın ve BAE gibi ülkelerin de 15 Temmuz’un arkasında yer almasının nedeni buydu, bir talimattı. Çokuluslu iradenin bütün siyasi uzantılarını harekete geçirmesi ve FETÖ’ye destek vermesi bundandı. Ama burada durmadılar. Åžimdi bölge içindeki uzantıları üzerinden iÅŸte sözünü ettiÄŸim o “Koalisyon”u ÅŸekillendiriyorlar.

ABD, Ä°ngiltere, Ä°srail’e itaat birinci öncelik...

S. Arabistan’daki aile krizi üzerinden, Türkiye’den rahatsız olan bölge ülkeleri üzerinden, tahmin ettiÄŸimizden daha fazla güç elde eden yeni iktidar çevreleri üzerinden, terör örgütleri üzerinden, her ülke içindeki muhalifler üzerinden yeni bir dayanışma hattı oluÅŸturuyorlar.

Bu dayanışmanın, ortaklığın birinci önceliği ABD, İngiltere ve İsrail ile tam ortaklıktır. Siz buna tam itaat da diyebilirsiniz.

Ä°kinci önceliÄŸi, Batı’ya karşı gelen, dik duran, onların bölgedeki oyunlarını bozan bütün liderlerin, siyasi hareketlerin hedef alınması, tasfiye edilmesidir.

Yeni siyasi kadrolar ülkeleri küçültecek

Üçüncü önceliği, coğrafyanın tamamına yönelik yeni dizayn, harita değişiklikleri, ülkelerin küçültülmesi planlamaları için operasyonel güçlerin iktidar alanına taşınmasıdır. Hem bölgenin yeni haritasının gerçekleştirilmesi hem de bu haritaya göre siyasi dizayn yapılması, bütün bunlar için ortakların, taşeronların belirlenmesidir.

Son zamanlarda Muhammed Dahlan ve Dubai Emiri Muhammed bin Zaid hakkında yoğun yayın yapmamızın sebebi bu yeni gelişmeye dikkat çekmek içindi.

Aksa krizi projeydi, ilk sonuç Filistin’de Hamas ile Filistin yönetimi lideri Mahmud Abbas arasında baÅŸlayan ve Dahlan’ı merkeze alan son tartışma, ‘Yeni Koalisyon’un ilk sonucunu Filistin’de göstereceÄŸine iÅŸaret ediyor.

Mescid-i Aksa krizi iÅŸte bu proje çerçevesinde özellikle çıkarılmıştır. Dahlan da, BAE de, Ä°srail de bu oyunun içindedir. Hamas’ın Dahlan’la diyaloÄŸu, aslında Hamas’ın bölgede güç kazanacağını düşündüğü yeni koalisyonla pazarlıklarına iÅŸaret etmektedir. Bu durum ise hepimizin kanaatlerini altüst edecek sonuçlara yol açma potansiyeli taşımaktadır.

Sadr S. Arabistan’a gitti, sonra ne oldu?

Yine geçtiÄŸimiz hafta Mukteda es-Sadr’ın Suudi Arabistan ziyareti, hemen ardından HaÅŸd-i Åžaabi teröristlerinin silahsızlandırılması çaÄŸrısı, Irak’ta S. Arabistan karşıtı afiÅŸ ve sloganların yasaklanmasını istemesi, yeni koalisyonla baÄŸlantılıdır.

Bunlardan önce ise, Katar’ı hedef alan kriz, bu Koalisyon’un ilk icraatıdır.

Sanırım önümüzdeki günlerde bölgenin yükselen gücü “Yeni Koalisyon”un icraatları ile ilgili çok ÅŸey göreceÄŸiz. Batı, bu koalisyon üzerinden bölgeye yeni müdahaleler dönemini baÅŸlatmıştır! Ä°ÅŸin özeti ÅŸudur.

“Koalisyon”un Türkiye ayağında kimler var?

Peki bu sürecin Türkiye’ye etkisi ne olabilir?

Türkiye’de bir siyasi dalga, oluÅŸum, hareketlilik ÅŸekillenir mi? ABD, Ä°ngiltere, Ä°srail ile uzlaÅŸma temelinde, bölge politikalarında köklü geri dönüşü içerecek ÅŸekilde, en önemlisi de Türkiye’nin yerli ve tarihi duruÅŸunu “uzlaÅŸmayı öne çıkarmak, Türkiye’yi rahatlatmak” gibi cezbedici cümlelerle pazarlayarak sulandıracak yeni bir siyasi oluÅŸum söz konusu olur mu?

CoÄŸrafyanın her köşesinde hissedilir olan “Yeni Koalisyon”un Türkiye ayağı kesinlikle olacaktır! Muhtemelen bu hareketlenme, 15 Temmuz’da direncini deÄŸersizleÅŸtirecek, bir yönüyle 15 Temmuz’un yapamadığını yapacaktır. Muhafazakar muhalefet, kritik tarih 2019 olacak

Türkiye ayağında ne tür bir koalisyon kurulacak, kimler, hangi çevreler olacak bilemem. CHP lideri Kemal KılıçdaroÄŸlu’nun Focus dergisine verdiÄŸi söyleÅŸide kullandığı cümleler bazı ipuçları veriyor.

Ama Türkiye içi operasyon CHP üzerinden yapılmayacak. Onun da destekleyeceÄŸi muhafazakar kadrolar ve muhafazakar söylem esas alınacak. Türkiye’nin geleceÄŸi için oluÅŸturulacak yeni siyasi yapı muhafazakar kimlik üzerine kurulacak ancak Batı ile uzlaÅŸma ön ÅŸart olacak.

Sanırım bütün bunları 2019’a hazırlık olarak görebiliriz. Yeni bölgesel koalisyonun Türkiye ayağı için kritik tarihi 2019 olarak not edelim...