Ombudsman'dan NSU davasına tepki

Almanya'da Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) tarafından öldürülenlerin yakınlarıyla ilgilenmek için Alman hükümeti tarafından ombudsman olarak görevlendirilen Barbara John, yaptığı açıklamada, 10 kişinin öldürüldüğü, birçok kişinin de yaralandığı olayları gerçekleştiren faillerin ve onlara yardım edenlerin nasıl cezalandırılacağının ve toplumun bu olaylara karşı nasıl bir cevap vereceğinin aileler için önemli olduğunu belirtti.

Faillerin hak ettikleri cezayı almalarını umduÄŸunu kaydeden John, “Umarım bu cevap, arka planda bu cinayetlerin gerçekleÅŸmesini saÄŸlayan suç ortağı kiÅŸinin, maÄŸdurların tahammül edebilecekleri ÅŸekilde, bildiÄŸimiz en yüksek cezayı alması yönünde olur. Bu da ömür boyu hapis cezasıdır." diye konuÅŸtu.

Ailelerin Münih Yüksek Eyalet Mahkemesi'ndeki davanın sonuçlanmasını önemsediklerini belirten John, “Ancak yaÅŸananlar henüz daha kapanmış deÄŸil. Birçok ÅŸey hala daha aydınlatılmadı.” ifadesini kullandı.

"BURADA HALA KAZILMASI GEREKEN TABAKA VAR"

John, cinayetleri işleyen Uwe Mundlos ve Uwe Bönhardt'ın şehirlerde dolaşıp gelişigüzel dükkanlara girmediklerini belirterek, elbette cinayetlerin işlendiği şehirlerde onlara yardım eden birilerinin bulunduğunu ifade etti.

Cinayetleri iÅŸlemek için yoÄŸun olmayan, öldürecekleri kiÅŸiyle yalnız kalınabilecek ve kimseye görünmeden kaçılacak dükkan ve iÅŸ yerlerinin seçildiÄŸine iÅŸaret eden John, ”Bunun için yardıma ihtiyaç var. Bu yerleri gösterecek ve söyleyecek kiÅŸiler lazım. Bunların kimlerin olduÄŸunu bilmiyoruz. Almanya'daki çeÅŸitli eyaletlerin meclislerinde kurulan 14 araÅŸtırma komisyonu bunu ortaya çıkarmaya çalıştı. Hiçbiri ilerleme saÄŸlayamadı. Bundan dolayı burada hala kazılması gereken büyük bir tabaka var.”deÄŸerlendirmesinde bulundu.

Sivil toplumda bu aydınlatma faaliyetlerinin sürdürülebileceÄŸini söyleyen John, "Ä°lerde bir ÅŸeyleri gördüğünü veya içinde tutamayacağı ÅŸeyleri söylemek isteyenler çıkabilir." dedi.

John, NSU cinayetlerinin arkasındaki sis perdesinin aydınlatılması için mağdur ailelere çağrıda bulunarak, birbirlerine destek olmalarını istedi.