Sosyal Medya

Güncel

Hakan Fidan bu tartışmaları bitirmeli

Hürriyet yazarı Abdülkadir Selvi darbenin gerçekleştiği saatlerde MİT'te yemekte olan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in bile darbeyi karısından öğrendiğini anlatıyor:



Melih Altınok - SABAH

Hürriyet yazarı Abdülkadir Selvi darbenin gerçekleştiği saatlerde MİT'te yemekte olan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in bile darbeyi karısından öğrendiğini anlatıyor:
"Mehmet Görmez ile Muaz el Hatib ne olduÄŸunu anlamaya çalışırken, hışımla içeri giren görevliler, 'Sizi sığınaÄŸa alacağız' dedi. SığınaÄŸa inerken bir patlama oldu. 'Saldırıya uÄŸradık' dediler. Tam o sırada Mehmet Görmez'in eÅŸi aradı. Hatice Hanım'ın sesi telaÅŸlıydı. 'Mehmet darbe oluyor' dedi. Bir çırpıda, Ä°stanbul'dan CumhurbaÅŸkanlığı'ndaki bir görevlinin eÅŸinin aradığını, 'Buranın etrafını sardılar, darbe oluyor' dediÄŸini aktardı. Görmez, MÄ°T'te olmanın verdiÄŸi güvenle, 'Ben de bu iÅŸi en önce haber alacak bir yerdeyim, onlar öyle bir ÅŸeydemedi, belki terör saldırısıdır' karşılığını verdi." 
Evet, teÅŸkilattan o geceki performanslarına dair bir izahat gelmediÄŸi için söylentilerin, hikâyelerin bini bir para.
Nasıl olmasın ki, daha en basit sorular bile cevapsız.
Örneğin, Sayın Cumhurbaşkanı'nın 15 Temmuz sonrası Türk televizyonlarına verdiği ilk röportajda da kendisine darbe girişiminden ne zaman haberdar olduğunu sormuştum.
EniÅŸtesinin telefonuyla geliÅŸmelerden haberdar olduÄŸunu söylemiÅŸ ve eklemiÅŸti:
"Bu haberi alınca doÄŸrusu inanmadım da. Ve ben MÄ°T MüsteÅŸarımızı aradım,ulaÅŸamadım. Genelkurmay BaÅŸkanımızı aradım, ulaÅŸamadım." 
BaÅŸbakan Binali Yıldırım da ÅŸunları söylemiÅŸti:
"Ben bunu Milli Ä°stihbarat TeÅŸkilatı BaÅŸkanına sordum. 'Yani bu nasıl olur' dedim? 'BaÅŸbakan'ın haberi yok, CumhurbaÅŸkanı'nın haberi yok. Tamam Genelkurmay BaÅŸkanı'nın bilgisinin olması gayet doÄŸal ama aynı zamandaBaÅŸbakan'a da söylemeniz gerekiyor çünkü siz BaÅŸbakan'a karşı sorumlusunuz baÄŸlısınız.' Tabii onun cevabını veremedi. Herhangi bir ÅŸey de söyleyemedi,doÄŸrusu bu." 
Anlaşılan o ki Fidan, bizler gibi bu basit soruların Ã¶nemli olduÄŸunu düşünmüyor.

***

Aklımda deli sorular...

Dün burada, CHP Milletvekili Tuncay Özkan'a ve Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ'a birkaç soru yöneltmiştim.
Sorularım netti.
Özkan ve BaÅŸbuÄŸ, 2007'de ellerine geçen 15 bin kiÅŸilik Fetullahçı askerler listesini niçin yargıya ve hükümete iletememiÅŸlerdi?
Neden sadece, Kılıçdaroğlu'nun bu listeyi sumen altı ettiğini iddia ettiği Akın Öztürk'e ulaştırmakla yetinmişlerdi?
Bizde siyasiler ve bürokratlar, gazetecilerin sorularını yanıtlamayı acizlik saydığı için elbette muhataplarımızdan bir ses çıkmadı.
Ancak, Meclis'te kurulan Darbe GiriÅŸimi AraÅŸtırma Komisyonu üyesi APartiMilletvekili Hüseyin Kocabıyık telefonla arayarak sorularımızın yanıtlarını verdi.
Kocabıyık her iki ismin de Komisyon'a gelerek ifade verdiklerini söyledi. Ancak ne gariptir ki, Ã–zkan da, BaÅŸbuÄŸ da, içinde 15 bin FETÖ'cü askere ait oldukları iddia edilen bilgilerin yer aldığı bu flaÅŸ bellekten bahsetmemiÅŸlerbile.
Çok ama çok garip değil mi?
Örneğin benim elime böyle bir liste geçse, değil 10 yıl bir gece bile beklemeden kamuoyuna duyurur ardından yargıya ulaştırırdım.
Bu arada, 15 Temmuz'a "kontrollü darbe" diyen Kılıçdaroğlu, partisinden bir vekilin FETÖ ile ilgili bilgileri bunca zaman yargıdan ve meclisten gizlemesi hakkında bir yorum yapmadı.
Bakalım o bu listeden ne zaman haberdar olduÄŸunu açıklama ihtiyacıduyacak mı seçmenlerine?
15 Temmuz'dan çok önce mi yoksa bizler gibi ancak şimdi mi?

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.