Sosyal Medya

Güncel

"Tarih boyunca bedelini ödemediğimiz hiçbir kazancımız olmamıştır"

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin birinci yılı dolayısıyla TBMM'de anma programı düzenlendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Devlet, millet olarak güçlü olmak zorundayız." dedi.



Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla TBMM'de düzenlenen törene katılarak, vatandaşlara hitap etti.

Ankara'nın dört bir yanından Meclise gelerek 15 Temmuz'un birinci yılında kendilerini yalnız bırakmayan vatandaşları en kalbi duygularla hasretle, muhabbetle selamladığını belirten Erdoğan, "Burada, bu saatte sizlerle Türkiye'nin yakın tarihinde yaşadığı en büyük ihanet, işgal ve darbe girişimi olan 15 Temmuz'un birinci yıl dönümü vesilesiyle buluştuk. Öncelikle 15 Temmuz gecesi şehit olan tüm kardeşlerime Allah'tan rahmet, yakınlarına ve milletimize başsağlığı diliyorum. O gece yaralanarak gazilikle şereflenen tüm kardeşlerimize sıhhat ve afiyet temenni ediyorum." ifadelerini kullandı.

CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, törende yaptığı konuÅŸmada, "Türk milleti 15 Temmuz'da herhangi bir topluluk deÄŸil, kelimenin tam anlamıyla millet olduÄŸunu, hem de nasıl bir millet olduÄŸunu tüm dünyaya göstermiÅŸtir. YaÅŸadığı ülke, mensubu olduÄŸu millet, özellikle de gençler konusunda ümitsizliÄŸe düşmüş olanlar vardı. 15 Temmuz gecesi hep beraber gördük ki küllerin altında kor bir ateÅŸ yanıyor. Vakti, saati geldiÄŸinde o kor ateÅŸ istiklaline ve istikbaline el uzatan herkesi yakıp kül eden bir aleve dönüşüyor." ifadelerini kullandı. 

"250 şehidimizin ahı var"

Alanda bulunanların "İdam isteriz" sloganlarına Erdoğan, "Size kanaatimi paylaştım. Hukuk içinde, parlamento burada. Parlamentoya gelir... Parlamentodan geçeceğine inanıyorum. Parlamentodan geçtiği zaman, bana geldiğinde tereddütsüz onaylarım. Çünkü 250 şehidimizin ve milletimizin burada ahı var. 2 bin 193 gazimizin ahı var. Hans, George ne der, buna bakmam. Ahmet, Mehmet, Hasan, Hüseyin, Ayşe, Fatma, Hatice ne der ona bakarım." karşılığını verdi.

Bu ihaneti yapanların alçakça bir cüret gösterdiÄŸine iÅŸaret eden CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, çünkü onların, ülkenin yönetimine el koymanın çok ötesinde niyetlerle yola çıktığını vurguladı. ErdoÄŸan, amacın, Ã¼lkeyi, milleti topyekün esir ederek hem devleti hem medeniyeti kökten yıkmak olduÄŸuna dikkati çekerek, "Bunun için TBMM öncelikle hedef aldıkları ve en çok bombaladıkları yer oldu. Darbeciler, tıpkı milletimizin korkup evlerine saklanacağını sandıkları gibi milletvekillerimizin de Meclisi terk edip, kaçacaklarını düşünmüşlerdi." diye konuÅŸtu.

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla TBMM'de düzenlenen anma programına katıldı. Törende, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Türk bayrağı hediye edildi.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla TBMM'de düzenlenen anma programına katıldı. Törende, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Türk bayrağı hediye edildi.

 

"Yazıklar olsun"

Erdoğan, milletin sokaklara, meydanlara dökülerek, ülkesine sahip çıkarken Ankara'da bulunan Meclis Başkanı İsmail Kahraman ve milletvekillerinin, saat 23.30'dan itibaren TBMM'de bir araya gelmeye başladığını anımsattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Pensilvanya'daki FETÖ, Türkiye'deki temsilcilerini idare edemiyordu. Åžimdi diyorum ki, kimse Pensilvanya'daki bu FETÖ'nün bütün kirli çamaşırlarını ortaya çıkarmaktan çekinmesin. Ne biliyorsa söylesin. Adını anmaktan çekinmesin. Çünkü biz Müslümanlar olarak iki kiÅŸi konuÅŸuyorsak üçüncüye hainlerin kim olduÄŸunu anlatmalıyız, öğretmeliyiz ki herkes bilsin.

Saat 23.15'te Ä°stanbul Atatürk Havalimanı'nda onbinler vardı. Ama orada da o esnada bir siyasetçi vardı. O siyasetçi, ne yazık ki tankların, VIP'in önünden çekilip, ondan sonra çıkmayı planladı. Tankların başındakilerle pazarlık yapıldı, tanklar oradan çekildi ondan sonra tankların önüne çıkarım diyen bu kiÅŸi, Bakırköy'deki belediye baÅŸkanının yanına gitti. Bugün baktım konuÅŸuyor, konuÅŸurken de hala bu olayı, kontrollü darbe olarak ifade ediyor. Kimseyi aldatmayalım, bu olaya kontrollü darbe demek, gerçekten bir nasipsizliktir. Bu olaya kontrollü darbe demek, nasipsizliÄŸin ötesinde vurdumduymazlıktır. Siz, bu milleti ne zannediyorsunuz, nasıl buna kontrollü darbe dersiniz? Siz, yoksa bu sürecin hala böyle devam etmesini mi istiyorsunuz? Kusura bakma, OHAL pazartesi günü MGK gündemine gelecek, konuÅŸacağız, hükümetimize tavsiye kararını alacağız. Dünyanın deÄŸiÅŸik yerlerinde bir eyalette, basit bir mesele oluyor OHAL ilan ediyorlar. Fransa'da teröristlerce 10-15 kiÅŸi öldürülüyor, orada bir yıl OHAL kararı alınıyor. Bizim ülkemizde devletimize karşı, devletimizi yıkma operasyonu yapılıyor, 250 kardeÅŸimiz ÅŸehit ediliyor, 2 bin 193 vatandaşımız gazi oluyor, hala kontrollü darbeden bahsediliyor. Yazıklar olsun, yazıklar olsun baÅŸka ne diyeceÄŸiz." 

"106 milletvekilimizi ayrı ayrı tebrik ediyorum"

Recep Tayyip Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Milletimiz meydanlarda, caddelerde darbecilere karşı cesaretle direnirken, milletvekillerimiz de Mecliste toplandılar. O gece milletvekillerimiz Genel Kurulu açık tutarak, darbecilere meydan okudular. F-16'lar bomba yaÄŸdırıyordu, helikopterlerden mermiler geliyordu ama milletvekillerimiz Meclisi o gün kapalı olmasına raÄŸmen açtılar ve çalıştılar. Kürsüden tüm Türkiye'nin ve dünyanın gözü önünde darbecilere 'baÅŸaramayacaksınız' diye haykıran milletvekillerimiz, halkımızın namuslarına emanet ettiÄŸi, özgürlüğümüzün ve demokrasimizin sembolü Meclisimize sahip çıktılar.

Buradan TBMM'nin tüm mensuplarını, özellikle de o gece Genel Kurulda bulunma imkanı elde eden 106 milletvekilimizi ayrı ayrı tebrik ediyorum. Darbeciler Meclisi bombalarken ne kadar alçaldılarsa, milletvekillerimiz de o Meclisin Ã§atısı altında istiklalimize ve istikbalimize sahip çıkarak o derece yüceldiler. Böyle millete böyle Meclis yakışır. Gazilikle ikinci kez ÅŸereflenen Meclisimizin kalbimizdeki, gözümüzdeki yeri de artık çok daha baÅŸkadır. Milli iradenin, vatanın sembolü olan Meclisimize bir daha kimsenin el uzatamaması için artık daha çok çalışacağız. Bakınız ÅŸairimiz ne diyor; 'Ä°nsan olan vatanını satar mı? Suyunu içip ekmeÄŸini yediÄŸiniz, dünyada vatandan aziz ÅŸey var mı? Beyler, bu vatana nasıl kıydınız. Günü gelir çarh düzine çevrilir, günü gelir hesabınız görülür, günü gelir sualiniz sorulur. Beyler bu vatana nasıl kıydınız?' Evet, bu millete nasıl kıydınız? Bu milleti nasıl parçaladınız? Ey FETO senin gideceÄŸin yer var mı ya? Bu milleti parçalamak için yapmadığın iÅŸ kaldı mı? Çalmadığın kapı kaldı mı? Åžimdi Pensilvanya'da 400 dönüm yeri sana tahsis ettiler, oradan dünyayı idare ediyorsun."

"Kafayı duvara değil milletimizin iradesine vurdular"

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, "Darbe hesabı yapanlar, Allah'ın hesabının üzerinde bir hesap olmadığını unuttukları için kafayı duvara deÄŸil ama milletimizin iradesine vurdular." deÄŸerlendirmesinde bulundu. 

15 Temmuz gecesi bu vatana kıymaya çalışanların ÅŸimdi mahkemelerde ihanetlerinin hesabını verdiklerini kaydeden ErdoÄŸan, "Suyunu içtikleri, ekmeÄŸini yedikleri vatanlarını Pensilya'daki ÅŸarlatanın emri ile 1 dolara satanlar zindanlarda çürürken, bu Meclis milletimize hizmet etmeye devam edecek. Çünkü milletimize sözümüz var. CumhurbaÅŸkanlığı ile Meclisi ile hükümeti ile tüm resmi ve özel kurumlarımızla birlikte ülkemizi muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkaracak, 2023 hedeflerimize mutlaka ulaÅŸacağız. Bu sözümüzü yerine getirene kadar ne bize, ne Meclisimize, ne Hükümetimize ne de milletimize, durmak, duraksamak, dinlenmek yoktur." ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "15 Temmuz bize göstermiştir ki devlet olarak, millet olarak da güçlü olmak zorundayız. Eğer güçlü değilsek bize bir tek gün bile yaşama hakkı vermeyecek o kadar çok düşman pusuda bekliyor ki isimlerini tek tek saymaya kalksam çok ciddi uluslararası krizle karşılaşırız." ifadelerini kullandı.

"Darbeci soysuzlar da onları üzerimize salanlar da bundan sonra rahat yüzü göremeyecekler." şeklinde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türk milleti mücadeleye alışkındır. Tarih boyunca bedelini ödemediğimiz hiçbir kazancımız olmamıştır. Zayıf düştüğümüzü sanarak bir sırtlan gibi üzerimize saldıran ama bu hastanın hala dimdik ayakta olduğunu görünce süklüm püklüm geri çekilenler de yaptıklarının bedelini ödemeye hazır olsunlar. Atalarımızın dediği gibi 'Keser döner sap döner gün olur hesap döner.' İnşallah o gün yakındır." ifadelerini kullandı.

"Tarih boyunca bedelini ödemediğimiz hiçbir kazancımız olmamıştır"

"Bugün genç, ihtiyar, kadın, kız, kızan, uzanıp yatsak da çardak altında. Boruyu çalınca yarın borazan, hep toplanırız bayrak altında. Bizi hiç tasalı görmez bu yerler. YiÄŸitler, ölürken bile gülerler, yeter ki yaÅŸayan er oÄŸlu erler, bizi çiÄŸnetmesin ayak altında." ÅŸiirini okuyan ErdoÄŸan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"80 milyon yaÅŸayan er oÄŸlu erimiz, ÅŸehitlerimizin hatırlarını asla ayaklar altında çiÄŸnetmeyecektir. Darbeci soysuzlar da onları üzerimize salanlar da bundan sonra rahat yüzü göremeyeceklerdir. Türk milleti mücadeleye alışkındır. Tarih boyunca bedelini ödemediÄŸimiz hiçbir kazancımız olmamıştır. Zayıf düştüğümüzü sanarak, bir sırtlan gibi üzerimize saldıran ama bu aslanın hala dimdik ayakta olduÄŸunu görünce süklüm püklüm geri çekilenler de yaptıklarının bedelini ödemeye hazır olsunlar. Atalarımızın dediÄŸi gibi 'keser döner sap döner gün olur hesap döner.' Ä°nÅŸallah o gün yakındır.

15 Temmuz darbe girişimi bize pek çok şeyle birlikte dostumuzun, düşmanımızın kimler olduğunu de bir kez daha göstermiştir. Darbenin ilk saatlerinden itibaren demokrasinin ve meşru yönetimin yanında yer almak yerine hemen Türkiye'nin ve şahsımın aleyhine konuşacak isim bulma arayışına giren yabancı basın kuruluşları vardı. Milletimizin darbeyi bastırdığında 'muhataplarımız kaybetti, dostlarımız yenildi, iyiler mağlup oldu' diyen yabancı analistlere, yetkililere şahit olduk. Buna karşılık dünyanın pek çok yerinde, vatandaşlarımızla birlikte sokaklara dökülüp darbecilere meydan okuyan dostlarımızı da gördük. Hiçbir vatandaşımızın olmadığı yerlerde dahi büyükelçiliklerimizin, ülkemizle irtibatlandırılan herhangi bir kuruluşun önüne gidip tavrını ortaya koyan dostlarımız vardı."

"Başaramayacaksınız. Milletimizi bölemeyeceksiniz"

"Darbe gecesi savaş uçaklarının gürültüleri altında telefonda samimiyetle desteklerini bildirenler de günler sonra her taraflarından dökülen bir riyakarlıkla güya üzüntülerini ifade edenler de oldu." diyen Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bu dünya bir garip dünya. 15 Temmuz darbe giriÅŸimi bize göstermiÅŸtir ki devlet olarak da millet olarak da güçlü olmak zorundayız. EÄŸer güçlü deÄŸilsek bize bir tek gün yaÅŸama hakkı vermeyecek o kadar düşman pusuda bekliyor ki isimlerini tek tek saymaya kalksak çok ciddi uluslararası krizle karşılaşırız. Ä°simlerini söylemiyoruz ama hepsini de biliyoruz. Onlara geçtiÄŸimiz yıl 15 Temmuzun ardından verdiÄŸim mesajı burada bir kez daha tekrarlamak istiyorum: BaÅŸaramayacaksınız. Milletimizi bölemeyeceksiniz. Bayrağımızı indiremeyeceksiniz. Vatanımızı parçalayamayacaksınız. Devletimizi yıkamayacaksınız. Ezanlarımızı susturamayacaksınız. Ãœlkemize diz çöktüremeyeceksiniz. Halkımıza boyunduruk vuramayacaksınız. Bizi yolumuzdan geri döndüremeyeceksiniz. Biz dostumuzu da biliyoruz düşmanımızı da biliyoruz. Daha önemlisi, kim olduÄŸumuzu, nereden geldiÄŸimizi, nereye gittiÄŸimizi biliyoruz. Binlerce yıldır adeta kurtlar sofrası olan ÅŸu coÄŸrafyada ayakta kalan, sadece bununla yetinmeyip her zaman en önde olan bir millet olarak yolumuz bellidir. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeÅŸ olacağız, büyük olacağız, güçlü olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız."  

"Böyle bir ateşin değmediği yer olabilir mi?"

Her mücadelede olduğu gibi 15 Temmuzda da kayıplar yaşandığını belirten Erdoğan, Balkan faciasının ardından bölgede verilen sivil kayıp sayısının 2 milyon olarak ifade edildiğini hatırlattı.

Çanakkale Savaşı'nda 60 bini şehit olmak üzere 250 bin kayıp verildiğini, Birinci Dünya Savaşı'nın tüm cephelerindeki kayıpların sayısının 400 bini şehit olmak üzere 1,5 milyonu bulduğunu, Kurtuluş Savaşı'nda muharebe meydanlarında 10 bin şehit, 35 bin yaralı bırakıldığını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Terörle mücadelede sadece son iki yılda verdiğimiz şehit sayısı 2 bindir. Burada ifade edilen her bir rakamın bir can olduğunu asla unutmuyoruz. Her kayıpla birlikte yüreklerine ateş düşen anneleri, babaları, eşleri, çocukları, kardeşleri asla unutmuyoruz. Böyle bir ateşin değmediği yer olabilir mi? Onun için biz millet olarak topyekün şehit yakınıyız, topyekün gaziyiz." diye konuştu.

"Her acı derindir ama anaların acısı daha derindir. Bunun için analarımıza ÅŸairin diliyle sesleniyorum" diyen ErdoÄŸan, "Anneler dindiriniz gönlünüzün yasını. Düşman kanıyla sildik palamızın pasını. Yeniden çizmek için vatan haritasını. Hep ateÅŸten ve kandan bir sahneye çevirdik, gökleri çatırdayan bir vatan parçasını. Anneler aÄŸlamayın dönmeyenlerinize, yurda saldıranları getirdik iÅŸte dize." dizelerini okudu.

Annelerden yüreklerini ferah tutmalarını isteyen, evlatlarının kanının boÅŸa akmadığını  ifade eden ErdoÄŸan, "Ãœlkemize saldıranları 15 Temmuzda iÅŸte bir kez daha dize getirdik. Yarın tekrar saldırırlarsa yine dize getireceÄŸiz." diye konuÅŸtu.

AA

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.