Sosyal Medya

Güncel

'Bankaya koşanlara bir de bu gözle bakın'

'15 Temmuz sonrası FET֒nün mali ağlarına oldukça fazla dikkat çeken yazılar kaleme almıştım. Önemle üzerinde durduğum bir başka konu da “Milli Birlik Gücümüzün” korunmasıydı.'



Ä°brahim KAHVECÄ° - Karar

Ekonomide bizi sıkıntıların beklediÄŸini belirterek, acil alınması gereken önlemleri sıralamıştım. Kullandığım ana cümle ise kamu eliyle topluma -ucuzluk- getirilmesi olmuÅŸtu. BaÅŸta enerji fiyatları olmak üzere, tüm kamu hizmetlerinin kahraman Millete ucuzlatılarak sunulması gerektiÄŸini yazmıştım.

İkinci adımın ise, acil büyük reformların yapılması gerektiği şeklindeydi. Zaten Hükümet kanadından da hızla reformların yapılacağı açıklanıyordu.

Peki ne oldu?

Bakın şimdi bir grafik paylaşıyorum. Bu grafikte bu ülkedeki yabancı para mevduatlarını görüyorsunuz.

17-07/15/15krr04doviz.jpg

15 Temmuz haftasında 187.5 milyar dolar olan yabancı para mevduatları hızla çözüldü. Sadece bir hafta sonra 178,0 milyar dolara geriledi. Bir hafta içerisinde bu Millet 9 milyar 460 milyon dolarını bozdurarak TL’ye geçti.

Sorarım size; hangi ülkede ülke iÅŸgal edilmeye, darbe yapılmaya çalışılacak ve o Millet yabancı döviz büfelerine koÅŸmayacak? Ama Türk Halkı inanılmaz bir hamle gösterdi ve ülkesini bir bütün olarak sahiplendi.

Ekim ayının ortasına geldiÄŸimizde, daha kampanyalardan esame okunmazken bozdurulan döviz miktarı 15 milyar 133 milyon dolara ulaÅŸmıştı. Bu kahraman Millet ülkesini sadece sokaÄŸa çıkarak deÄŸil, parasını da sahiplenerek savunmuÅŸtu.

Lütfen bu önemli ayrıntıyı unutmayalım.

Bakın bana kızacaksınız yine ama bu Millet ne zaman ne yapması gerektiÄŸini çok iyi biliyor. 15 Temmuz sonrası, kimseden bir cümle çıkmadan 15,1 milyar dolar bozdurdu. Ama sonra ÅŸova dönüşen kampanyalarda (ekonomiyle ilgili) nerede ise hiç pozisyon deÄŸiÅŸtirmedi. GerektiÄŸi zaman gerekeni yapan bir asil Millet duruyor.

Bir noktayı daha iyi düşünün derim: Acaba bu kadar döviz bozduran toplum bir siyasal partinin tabanı ile ifade edilebilir mi? Yani CHP’liler dolar aldı ama Ak Partililer dolar bozdurdu ve bu denge saÄŸlandı diyebilir miyiz? Bunu söylemek isteyenler olursa, o vakit sorular çok artar emin olun... Kimse bu Milletin bütün olarak ülkesini savunmasını bölmeye çalışmasın. Parasal veriler bunu gösteriyor.

***

Åžimdi ikinci meseleye gelelim. Bu Millet yalnız mıydı? Yani, dışarısı düşman mı kaynıyordu? Gelin bunu da verilerden izleyelim.

15 Temmuz sonrası iki haftada borsada 550 milyon dolarlık satış yapılmış. Ama ardından hemen satılanlar yavaÅŸ yavaÅŸ geri alınmaya baÅŸlandı. Türkiye’de borsaya 1,2 milyar doları 16 Nisan sonrası olmak üzere, tam 2,5 milyar dolar 15 Temmuz sonrası para girmiÅŸ. Bu para satılan 550 milyon dolar dahil. Yani, ilk anda satılan 550 milyon dolar olmasaydı, borsaya gelen para 3,0 milyar doları aÅŸacaktı.

Gelelim borçlanma piyasasına. Buraya da gelen para 1 milyar dolardan fazla. Aslında suni kampanyaların etkisi ile 2016 sonlarında ciddi çıkışlar olmasına raÄŸmen, yine de 1 milyar  dolardan fazla net giriÅŸ gerçekleÅŸmiÅŸ. 

Bu yılın ilk 5 ayında ülkemize gelen sıcak para toplamı ise 13,0 milyar doları aşıyor. Cari açığın büyük kısmını bu yabancı paraları ile kapatmış olduk.

Acaba yabancıların büyük kısmını hain gözü ile baktığımızda bu para akışının da bir izahı olsa gerek.

Ben benzer açıklamayı yeniden tekrar edeceÄŸim. Piyasa ve ekonomi kavramı küresel anlamda çıkar temeline dayanır. Ve biz ne kadar doÄŸru iÅŸ yaparsak bize de o kadar sermaye ve destek geliyor. Ä°ÅŸin özü bu.

***

Bugün önümüze bakmak durumundayız. Yapılacak o kadar çok iş var ki? Sorulacak o kadar çok soru da var elbette. Ama en önemli mesele, sorunları ve çözümleri rahatlıkla tartışma ortamının olmasıdır. Sorunları gizlemek ve gizletmek aslında bu ülkeye bir başka kötülüktür.

Önceki gün Sayın Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’ye tekstil-giyim sektörünün hem üretimde hem de ihracatta yaÅŸadığı gerilemeden bahsettim. Anladım ki, sektörün yaÅŸadığı sorun henüz farkındalık seviyesine ulaÅŸmamış. Eminim Sayın Bakan hemen sorunu teÅŸhis ederek çözümler getirecektir.

Eğer sorundan bahsedilmese çözümlere nasıl ulaşılacak? 15 Temmuz sonrası özellikle bir grup en küçük sorun söylenmesine isyan ediyor. Ben asıl büyük tehlikenin burada yattığına inanıyorum.

Kaynak: Karar

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.