Sosyal Medya

Ekonomi

"Darbe planı başarılı olsaydı, Türkiye ekonomisi yüzde 25 küçülecekti"

MÜSİAD Genel Başkanı Kaan, MÜSİAD’ın yeni yol haritası toplantısında yaptığı konuşmada "Eğer hain darbe planı başarılı olsaydı, Türkiye ekonomisi yüzde 25 küçülmeye uğrayacaktı. Bu, Türkiye'nin 10 yıl geriye gitmesi anlamına geliyor." dedi.



Müstakil Sanayici ve Ä°ÅŸadamları DerneÄŸi'nin (MÃœSÄ°AD) yeni Genel BaÅŸkanı Abdurrahman Kaan, MÃœSÄ°AD olarak yatırım, ticaret ve ihracat seferberliÄŸi ilan ettiklerini belirterek, "Türkiye’nin atılım yapması ve daha müreffeh yarınlara sahip olması için hem bir STK hem de bir iÅŸ adamları derneÄŸi olarak elimizi taşın altına koymaya her zaman hazırız." dedi.

Kaan, MÃœSÄ°AD’ın yeni yol haritası toplantısında yaptığı konuÅŸmada, 3 Haziran 2017’de MÃœSÄ°AD OlaÄŸan Genel Kurulu’nun gerçekleÅŸtirildiÄŸini anımsatarak, yeni yönetim kurulu üyelerini tanıttı. 

Geçmiş dönemlerde Genç MÜSİAD Başkanlığı yapmış 5 kişinin yeni yönetimde olduğunu belirten Kaan, şunları kaydetti:

"Bizim MÃœSÄ°AD olarak her fırsatta ifade ettiÄŸimiz bir ÅŸey var; sanayiyi daha ileriye taşımalıyız. Ãœretimi artırmalı, buna baÄŸlı olarak da istihdamı en üst seviyelere yükseltmeliyiz. Bu doÄŸrultuda, yapılacaklar üzerine çalışmalar yürüttük, fizibilite çalışmaları gerçekleÅŸtirdik ve neticesinde TOSÄ°, yani Toplu Sanayi Ä°daresi projesini öne çıkardık. Projemiz, 81 ilde birer orta ölçekli sanayi bölgesi tesis edilmesini ifade ediyor. Ãœlkemizde sanayi iÅŸletmeleri, küçük sanayi siteleri, yani yaklaşık 100-150 metrekarelik sanayi tesislerinde üretimlerini gerçekleÅŸtiriyor. Bu iÅŸletmelerin, maddi imkan yetersizliÄŸinden dolayı 3 bin metrekarelik organize sanayi bölgelerinde yer almaları mümkün olmuyor. Fiziki ortam, üretim ÅŸartlarını etkiliyor ve üretim miktarları düşük oluyor. Bu projemizin ana çıkış fikri, fiziki ÅŸartları büyüterek firmaları büyük hedeflere yönlendirmek oldu. TOSÄ°’ler, sanayi siteleri ve OSB arasında sıkışmış iÅŸletmeleri bir alternatifle buluÅŸturacak. Ä°ÅŸletmesini küçükten orta ölçeÄŸe taşıma hedefi olan firmalara cesaret verecek."

Kaan, proje tekliflerinin TOKÄ° öncülüğünde gerçekleÅŸmesi ve bir "üretim kampüsü" ÅŸeklinde inÅŸa edilmesini öngördüklerini aktararak, "Burada en az 200 sanayi yapısı faaliyette olacak. Kampüsün içinde konutlar, bir meslek okulu, kreÅŸ ve saÄŸlık kuruluÅŸu gibi yapılar yer alacak. Bu bizim, bilhassa KOBÄ°’ler için oldukça önem verdiÄŸimiz bir proje." diye konuÅŸtu. 

Türkiye’deki iÅŸletmelerin yüzde 98,8’inin KOBÄ° olduÄŸuna iÅŸaret eden Kaan, "Türkiye KOBÄ°’lerin omzunda yükseliyor demek yanlış olmaz. KOBÄ°’lerin daha fazla üretmesini, bunu yaparken de diÄŸer yandan saÄŸlam bir temelde büyümelerini saÄŸlamamız lazım. Bu proje, bu noktada devreye girerek iÅŸletmelere, fiziki ve teknik anlamda destek olacak. Orta ölçekli sanayi sitelerinin yaygınlaÅŸtırılması ve bununla birlikte uygulamada kuralları belirleyen bir Toplu Sanayi Ä°daresi’nin kurulması uygun olacaktır." ÅŸeklinde konuÅŸtu. 

"En büyük engel faiz"

Abdurrahman Kaan, KOBÄ°’lerin daha fazla üretmesi noktasında bazı sıkıntıların olduÄŸuna dikkati çekerek, konuÅŸmasını şöyle sürdürdü:

"En fazla dile getirilen konu finansal erişebilirliğin düşük olması. Bununla ilgili de çalışmalar yürütüyoruz. Bir girişimcinin yapacağı yatırım ya da bir yatırımcının sürdürülebilir bir büyüme içinde olmasının önündeki en büyük engeli faiz olarak görüyoruz. İşletme sahibi, faizi en büyük çıktı olarak kabul ediyor. Baktığımızda, sonuçlar da bunu doğruluyor. Büyük umutlarla girilen işler, belki risk alınarak hayata geçirilen işletmeler, faiz kurbanı oluyor. Çünkü kazanılan paranın hatırı sayılır miktarı faize gidiyor. Biz bu noktada faizsiz modeller üzerine yoğunlaştık. Kar odaklı ve üretimi besleyen alternatif bir model üretme sürecindeyiz."

Türkiye’nin, artık faiz dışı fazladan yatırım dışı fazla esasına dayalı bir ekonomik yapıya geçmesi gerektiÄŸini ifade eden Kaan, bu noktada yeni bir komisyon oluÅŸturduklarını, MÃœSÄ°AD GiriÅŸim Sermayesi Yatırım Komisyonu’nun, faizsiz finans ilkeleri doÄŸrultusunda giriÅŸimcileri yatırım sermayesiyle buluÅŸturan en güçlü uluslararası yatırım ağı olmayı amaçladığını kaydetti.

Kaan, CumhurbaÅŸkanlığı’nın himayelerinde MÃœSÄ°AD ve Türkiye Katılım Bankaları BirliÄŸi (TKBB) iÅŸ birliÄŸinde 16-17 Kasım'da Haliç Kongre Merkezi’nde Global Katılım Finans Zirvesi'ni gerçekleÅŸtireceklerini belirterek, "Bu zirve, Ä°stanbul’un faizsiz finansta merkez olması, finansmanda fon çeÅŸitliliÄŸinin saÄŸlanması bakımından oldukça önemli. Zirve bunun yanında, iÅŸini büyütmek isteyen iÅŸ adamlarına veya faizsiz ürün ve hizmetlerin sunduÄŸu imkanlar hakkında bilgilenmek isteyenlere de yol gösterici olacak diye düşünüyoruz." deÄŸerlendirmesinde bulundu. 

"MÜSİAD olarak yatırım, ticaret ve ihracat seferberliği ilan ediyoruz"

MÃœSÄ°AD Genel BaÅŸkanı Kaan, önemli ve stratejik ürünlerde asgari üretimin teÅŸvik edilmesi gerektiÄŸini vurgulayarak, "Türkiye’de enflasyonla mücadele açısından yeterli stok seviyesini oluÅŸturmadığımız sürece her zaman enflasyonla ilgili olarak sıkıntı yaÅŸayacağımızı belirtmek istiyorum." dedi.

İhracata yönelik üretim modelinin benimsenmesi, katma değeri yüksek ürünlerin geliştirilmesi ve hayata geçirilmesinin teşvik edilmesi gerektiğini vurgulayan Kaan, sözlerine şöyle devam etti:

“Hükümetimiz bunların altyapısını tamamlarken, biz de sivil oluÅŸumlar olarak buna destek vermeliyiz. Bugün burada biz de MÃœSÄ°AD olarak yatırım, ticaret ve ihracat seferberliÄŸi ilan ediyoruz. Stratejik olarak gördüğümüz enerji, savunma ve havacılık, bilgi teknolojileri, gıda, tarım ve hayvancılık sektörlerine yönelik üretimi artırma ve en önemlisi katma deÄŸeri yüksek ürünlerle ihracatta daha etkili olabilmek adına projeler yürütüyoruz. Türkiye’nin atılım yapması ve daha müreffeh yarınlara sahip olması için hem bir STK hem de bir iÅŸ adamları derneÄŸi olarak elimizi taşın altına koymaya her zaman hazırız. Türkiye’mizin geleceÄŸini hep birlikte inÅŸa edeceÄŸiz, daha çok çalışacağız, daha çok üreteceÄŸiz. 11-12 Ekim’de‚ 'Dönüşen Dünyada Yeni Türkiye' temasıyla gerçekleÅŸtireceÄŸimiz Vizyoner’17 Sektörler Zirvesi, dönüşümün stratejisini inÅŸa ettiÄŸimiz uluslararası bir organizasyon olarak bu çabanın bir parçası."

Kaan, Türkiye’nin büyüme oranlarını anımsatarak, "Bütün dünyayı etkisi altına alan küresel krize baÄŸlı olarak küresel ticaret hacimlerinin düşmesiyle birlikte ülkeler birçok problemle karşı karşıya kaldı. Bu dönemde Türkiye’nin sergilediÄŸi performans, Türkiye ekonomisinin saÄŸlam temeller üzerine oturtulduÄŸunu göstermektedir." diye konuÅŸtu.

"Darbe başarılı olsaydı Türkiye ekonomisi yüzde 25 küçülmeye uğrayacaktı"

Abdurrahman Kaan, Türkiye’nin Gezi olayları, 17-25 Aralık operasyonları, 15 Temmuz, birçok terör saldırısına maruz kaldığı ve 5 önemli seçimi atlattığı son 4 yıl göz önüne alındığında, ekonominin göstermiÅŸ olduÄŸu performansın daha iyi anlaşılacağını belirterek, ÅŸunları kaydetti:

"Yıl dönümüne yaklaÅŸtığımız 15 Temmuz hain darbe giriÅŸiminin verdiÄŸi ekonomik zarara detaylı bir ÅŸekilde deÄŸinmek istiyorum. Böylece, bizi yolumuzdan alıkoymak isteyenlerin vermeye çalıştığı zararın ne denli büyük olduÄŸu, Türkiye’nin bu hamleye nasıl direndiÄŸi daha iyi anlaşılacaktır. Darbe giriÅŸimi öncesi 2,90 lira olan dolar, ilk gün yüzde 17 artışla 3,4 lira seviyesine yükseldi. Borsa’da haftalık kayıp yüzde 13,4 oldu. Bu süreçte borsada iÅŸlem gören ÅŸirketlerin toplam piyasa deÄŸeri 78 milyar TL eridi. 2016 genelinde turizm sektöründe 9,4 milyar dolarlık kayıp gerçekleÅŸti. EÄŸer hain darbe planı baÅŸarılı olsaydı, geçmiÅŸteki darbe dönemlerinde yapılan araÅŸtırmalardan yola çıktığımızda Türkiye ekonomisi yüzde 25 küçülmeye uÄŸrayacaktı. Bu, Türkiye’nin 10 yıl geriye gitmesi, yani bu süreçte emek emek elde edilen bütün kazanımların kül olması anlamına geliyor. Hamdolsun ki hainler, darbe giriÅŸiminde de, Türkiye’yi zora sokma planlarında da baÅŸarısız oldu."

Türkiye ekonomisinin büyümesinin ikinci çeyrekte daha da hızlanacağını tahmin ettiklerini ifade eden Kaan, Türkiye'nin yılın ikinci yarısında da bu performansını sürdüreceÄŸini ve yıl sonu için belirlenen yüzde 4,4’lük büyüme oranını aÅŸacağını öngördüklerini söyledi.

2019'da yapılacak olan genel seçimlere kadar yatırım odaklı ve daha yüksek ekonomik büyüme rakamlarına ulaşılması adına 2 önemli fırsat yılı bulunduğunu vurgulayan Kaan, bu fırsatın çok iyi değerlendirilmesi, 2017 yılı ve sonrasında yapısal reformların hızlı bir şekilde hayata geçirilmesi gerektiğini kaydetti.

"Alternatif uyuşmazlık çözüm merkezi kuracağız"

MÜSİAD Genel Başkanı Kaan, iş dünyasında ve iş dünyasıyla doğrudan ilgili alanlarda, tecrübelerin paylaşıldığı, iş dünyasına erdemli insan yetiştirecek eğitimlerin verildiği ve bu doğrultuda çeşitli organizasyonların düzenlendiği çalışmalarının olacağını belirterek, "Erdemli insan eğitimi" modeliyle tüm şubeler dahil olmak üzere bir eğitim kampanyası başlatacaklarını ve bu kampanyada, iş insanlarına erdem kavramını anlatarak benimseteceklerini söyledi.

"Helal" ibaresinin sadece "helal gıda" ile sınırlı tutulmaması gerektiğine inandıklarını ifade eden Kaan, sosyal hayatta da helal olanın yasal hale gelmesi için çalışmalar yapacaklarını söyledi.

Kaan, şöyle devam etti:

"BildiÄŸiniz üzere, kadim medeniyetimizin deÄŸerlerinden olan Karz-ı Hasen sandığını kurduk. Bu dönemde de Zekat Fonu/Zekat Vakfı kurulması için hükümete mevzuat önerisi sunacağız. Ä°slam, barış dinidir. Barış medeniyetinin çocukları olarak Sakarya’da Suriyeli kardeÅŸlerimize karşı gerçekleÅŸtirilen vicdansızlığı kınıyoruz. 2016 yılı resmi verilerine göre, hukuk mahkemelerinde açılan davalarda birinci sırada veraset, ikinci sırada alacak davaları, üçüncü sırada ise boÅŸanma davaları yer almaktadır. Burada, alacak ve boÅŸanma davaları dikkat çekicidir. Her ÅŸeyden önce imkanı var ise borçlunun borcu ödememesi bir zulümdür.

Üyelerimiz arasında arabuluculuk, tahkim, uzlaştırma gibi alternatif uyuşmazlık yöntemlerini kullanarak sulhun tesisine katkıda bulunacak çalışmalar yapacağız. Bu doğrultuda, mevcut Tahkim Kurulumuzun yanına alternatif uyuşmazlık çözüm merkezi kurarak üyelerimize ve toplumumuza hızlı ve etkin sulh tesisi için yöntemler sunacağız. Böylelikle birbiri ile kavgalı veya husumetli toplum yerine, birbiri ile kardeşlik hukukunu tesis etmiş bir topluma katkı sunmayı umuyoruz. Dünyada gelişmeye başlayan Dijital Zorbalık ve Unutulma Hakkı kavramlarından hareketle Dijital Zorbalık ve Unutulma Hakkı Kanun Tasarısı önerisi hazırlayıp hükümete sunacağız, yasallaşması için takipçisi olacağız."

Kaan, vicdana, erdemli iş adamı tasavvuruna ve ahlaklı iş yapma anlayışına daha sıkı sarılacaklarını belirterek, "Ciro elbette her ticari yapı için önemli konulardan biri. Fakat MÜSİAD olarak biz, elde edilen rakamsal kazanımları değil, ahlakı ve itibarı önceliyoruz." dedi.

Kaan, geçen yıl darbe giriÅŸimi gerçekleÅŸtirilen 15 Temmuz’un yıl dönümünün yaklaÅŸtığını ve bugün yıl dönümü olan Srebrenitsa katliamını anımsatarak, "Ne yaparsanız yapın ama soykırımı unutmayın. Çünkü 'unutulan soykırım tekrarlanır’ diyordu bilge kral Aliya Ä°zzetbegoviç. Biz soykırımı ve milletimizin yaÅŸadığı 15 Temmuz’u unutmayacağız, unutturmayacağız." diye konuÅŸtu.

"Biz dolara takılmıyoruz"

Bir gazetecinin, faizlere iliÅŸkin sorusu üzerine Kaan, faiz konusunu çok önemsediklerini vurgulayarak, "Yatırımın önünü engelleyen bir husus. Bu konuda faizsiz alternatif finans sistemi olarak GiriÅŸim Sermayesi Fonu'nu gündeme getirdik. Bu konuda MÃœSÄ°AD ailesi 11 bin üyeye sahip bir STK. Buradaki üyelerimizin katılımıyla birlikte bu fona aktaracağımız fon büyüklüğüyle birlikte Türkiye’de yeni yatırımların önünü açmak istiyoruz." dedi.

TOSÄ°’ye yönelik soru üzerine, amaçlarının bir yaÅŸam merkezi oluÅŸturmak olduÄŸunu ifade eden Kaan, "Ä°stanbul’da Tuzla’da 5 OSB var ve ÅŸehrin dışında. Åžehrin dışında olması oraya işçi getirilmesi konusunda çok büyük bir sorun. Ä°stiyoruz ki sanayi bölgesi yapılan yere yakın aynı zamanda konut iÅŸlemi olsun. Buradaki modelimiz... Yurt dışında Almanya, Ä°talya, Hollanda modeli gibi düşüneceksiniz. 'OSB’lerin büyük metrekarelere ihtiyacı var' deyip OSB'leri ÅŸehrin dışına atıp sonra insanımızı oraya taşımakla uÄŸraÅŸmamamız lazım." deÄŸerlendirmesinde bulundu.

MASKO ve MODOKO’nun üretim yeri olarak planlandığını ancak ÅŸu anda satış yerleri olduÄŸunu belirten Kaan, "Bugün mobilya sektörünün üretim yapacağı bir alana ihtiyacı var ve bu alan Ä°stanbul’da yok. Ä°stanbul dışında önerdiÄŸimizde işçiyi nasıl getireceÄŸiz? Bu planlamanın yapılması gerektiÄŸini ve hazır olduÄŸumuzu belirtmek istiyorum." ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Dolar kuruna yönelik soru üzerine Kaan, "Biz dolara takılmıyoruz. Dengeli bir kur piyasası var, müdahil de olunmuyor. Biz her zaman üretimin, arzın artırılması neticesinde piyasanın ve enflasyonun kontrol edilmesi üzerine ana omurgayı oturtmak istiyoruz." ifadelerini kullandı.

MarkalaÅŸma konusunda MÃœSÄ°AD’ın projesi olduÄŸunu belirten Kaan, "2020 için MÃœSÄ°AD üyelerinden 20 dünya markası çıkarmayı hedefliyoruz. Ãœlkemizde farklı yerlerde Marka Günleri oluÅŸturmayı planlıyoruz." dedi.

Kaan, ekim ayında yeni genel merkez binasına taşınacaklarını da bildirdi. 

AA

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.