Alim
İtikâf
Yerleşim merkezinin büyük camiinde en az bir kişinin Ramazan ayının son on gününde itikâf yapması kifâî sünnet (orada yaşayanlar adına yapılması sünnet) olarak kabûl edilmiştir.
Hayrettin Karaman - Yeni Åžafak
Sözlük anlamı “bir ÅŸeye baÄŸlanmak, kendini ona vermek, yoÄŸunlaÅŸmak" olan itikâf Ä°slâm'da oldukça etkili ve deÄŸerli bir ibâdetin adıdır. Bu ibâdet, Allah rızâsı için itikâfa niyet ederek mescide girmek ve orada gerekli kurallara riâyet ederek bir müddet kalmak sûretiyle yapılır.
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) daha ziyade Ramazan ayının son on gününde bu ibâdeti yapardı, Rabbine kavuştuğu yılın Ramazan'ında ise süreyi yirmi güne çıkarmışlardı. Eşleri ve sahâbesi de ona uyarak bu ibâdeti hem onun sağlığında hem de ondan sonra yapmışlardır.
Yerleşim merkezinin büyük camiinde en az bir kişinin Ramazan ayının son on gününde itikâf yapması kifâî sünnet (orada yaşayanlar adına yapılması sünnet) olarak kabûl edilmiştir.
İtikâf niyetiyle câmîye giren mümin hanımlar da -âdet ve lohusalık halinde olmamak şartıyla ve evli iseler eşlerinden izin alarak- itikâf yapabilirler.
İtikâf yapanlar camide yatar, kalkar, yer içer, ancak zorunlu ihtiyaçları için dışarı çıkarlar; dünya işleri ve zorunlu olmayan sebeplerle dışarı çıkmazlar.
Câmînin uygun bir yerinde çadır benzeri bir yer yapılması ve itikâfa giren şahsın bunun içinde kalması müstehabdır (sünnete uygundur).
İtikâfın esası Allah rızâsı için dünya işlerini terk ederek bir süre O'nun evi olan câmîde kalmak ise de bu süreyi şu meşgûliyetlerle doldurmak uygun görülmüştür:
a) Nafile namaz kılmak.
b) Kuran okumak.
c) Allah'ı ve O'nun yarattıklarında görülen nişanlarını düşünmek.
d) Allah'ı çeşitli zikir şekilleriyle anmak
e) İstiğfar etmek, kendisi ve başkaları için Allah'tan af dilemek.
f) Kendisi ve diğer insanlar için dua etmek.
g) Hz. Peygamber'i (s.a.v.) anmak, ona salat ve selâm getirmek.
h) Din alanında faydalı bilgiler almak ve vermek (ilmî faaliyet).
İtikâf ibâdeti yalnızca Ramazan'da on gün süreyle yapılmaz. Müminler itikâfa niyet ederek her zaman mescide girip bir süre orada kalmak sûretiyle bu müstesnâ ibâdetin feyzini ve zevkini, elde edebilirler.
Şu gürültülü, yıpratıcı, âdî, maddî, insanı kendine yabancılaştıran dünyada itikâfa ne kadar muhtacız!
Henüz yorum yapılmamış.