Ravza-i Mutahhara'da Osmanlı mührü

Osmanlı Cihan Devleti'nin Ä°slam'a ve Hazreti Muhammed'e baÄŸlılığının niÅŸanesi olarak, Medine'deki Mescid-i Nebevi'nin içindeki Hazreti Muhammed'in Ravza-i Mutahhara'sında, 14. PadiÅŸah Sultan 1. Ahmed tarafından yaptırılan ve üzerinde o güne kadar tahta çıkan 14 padiÅŸahın isminin yer aldığı kitabe, çok dikkati çekmeden varlığını koruyor.

Yedikıta Tarih ve Kültür dergisinin son sayısında, Mescid-i Nebevi’de pek bilinmeyen bir kitabe ele alındı.

AraÅŸtırmacı Yazar Fatih KaraboÄŸa’nın kaleme aldığı, "Huzurdaki Sultan" baÅŸlığıyla sunulan makalede, Sultan 1. Ahmed'in Mekke-i Mükerreme ve Medine-i Münevvere’ye gönderdiÄŸi hediyelerle ilgili dikkati çeken bilgilere yer veriliyor.

"Peygamber Efendimiz sallalahu aleyhi vesellemi selamladığımız Müvacehe-i Åžerife denilen mukaddes mekan, Kadem-i Åžerif’in (Peygamber Efendimizin ayak izi) resmini kavuÄŸunda taşıyacak derecede Peygamber aşığı bir sultanın hatırasıdır” denilen makalede, ÅŸu bilgiler yer alıyor:

"Dini hassasiyetlere son derece riayet etmesiyle meÅŸhur Sultan Birinci Ahmed Han, Ä°stanbul’da o güne kadar görülmemiÅŸ güzellikte bir cami yaptırır. Ä°nÅŸaat baÅŸladığında genç sultan henüz 20 yaşındadır. O gün bugündür Ä°stanbul silûetinin ayrılmaz parçası olan, Tarihi Yarımada’daki Sultanahmet Camisi’nin açılışı (1617) münasebetiyle Sultan Birinci Ahmed, Medine-i Münevvere ve Mekke-i Mükerreme’ye hatıra hediyeler takdim etmek ister."

Makaledeki bilgilere göre Sultan 1. Murad'ın isteÄŸiyle Kabe'nin damında yer alan gümüşten mamul oluk, altın olukla deÄŸiÅŸtirildi. Ayrıca, Kevkeb-i Dürrî (Ä°ncilerin Yıldızı) olarak adlandırılan 80 bin altın deÄŸerindeki bir elmas da Hücre-i Saadet’e takdim edildi. Bununla da yetinmeyen genç sultan, Müvacehe-i Åžerife'deki demir parmaklıkların yerine altın parmaklıkları yaptırdı.

Makalede, bu kadar hediyeden amacın, aslında bir süsten ibaret olmadığı, zamanı gelip oraların tamiratı gerektiğinde masrafları karşılamak, hatta sil baştan yapabilmek olduğu bilgisi veriliyor.

Sultan isimlerinin yazıldığı "sır kitabe"

Genç Sultan Ravza-ı Mutahhara’daki altın ÅŸebekeyi yaptırırken, Tevbe Kapısı’nın (Hacet Kapısı) üstüne gümüş levha üzerine bugün pek bilinmeyen bir kitabe yazdırdı. Kitabe, devrin meÅŸhur hattatlarından Diyarbakırlı Seyyid Kasım Gubârî tarafından sülüs hatla yazılarak, büyük bir itina ile hafifçe kabartma tekniÄŸiyle bezendi. Kitabenin yer aldığı gümüş levha toplam 33 adet gümüş çiviyle yerine monte edildi. Kitabe, Osmanlı Devleti'nin kuruluÅŸundan itibaren o tarihe kadar, baba oÄŸul silsilesiyle tahta çıkan 14 sultanın isminin yer aldığı 9 satırdan oluÅŸuyor.

Kitabede şunlar yazıyor:

"Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla. Kullarıma haber ver, şüphe yok ki ben, bağışlayıcıyım, Fazlasıyla esirgeyiciyim. (Hicr, 49) "Ey Peygamber! Şüphe yok ki, biz seni bir ÅŸahit ve bir müjdeci ve bir korkutucu olarak göndermiÅŸizdir. Ve Allah'ın izniyle bir davet edici ve aydınlatıcı bir kandil olarak gönderdik. Ve müminleri müjdele, muhakkak ki, onlar için elbette Allah tarafından pek büyük ihsan vardır." (Ahzab, 45-47)

Ey Rahman ve Rahim olan Allah’ım. Bu ÅŸerefli Peygamberin senin yanındaki makamı ve itibarı hürmetine, senin yüce Peygamberinin dininin emirlerine boyun eÄŸen, itaat eden kulun; Sultan Osman oÄŸlu Sultan Orhan oÄŸlu Sultan Murad oÄŸlu Sultan Bayezid oÄŸlu Sultan Mehmed oÄŸlu Sultan Murad oÄŸlu Sultan Mehmed oÄŸlu Sultan Bayezid oÄŸlu Sultan Selim oÄŸlu Sultan Süleyman oÄŸlu Sultan Selim oÄŸlu Sultan Murad oÄŸlu Sultan Mehmed oÄŸlu Sultan Ahmed’i maÄŸfiret eyle. Allah ona büyük nusret versin, ona apaçık fütuhat nasip etsin. Bu halis gümüşten bir levhadır ki tarihi bana ilham olundu: Sultan Ahmed’in bu levhası halis bir sevgiyle hediye olunmuÅŸtur."