Sosyal Medya

Düşünce Platformu

Eleştiri hakkı Savuma hakkı Kul hakkı

“En küçük eleştiri yapanı aforoz ediyorlar. Halbuki insanlar daha doğruyu, daha iyiyi bulmak için bu yapıcı eleştirileri dile getiriyorlar. ‘Hayır, senin eleştirmeye hakkın yok’ diyen çullanıyorlar üzerimize. FET֒cü diyorlar. Onu diyemeyeceklerse, türlü türlü kulp buluyorlar. ‘Hocacı, Gülcü, Kraliçenin adamı’… Anında yalnızlaştırılıyoruz, ötekileştiriliyoruz. Herkes bu yüzden korkuyor ve susuyor artık. Ne oluyor Allah aşkına? Bu linç edenler kimden cesaret alıyor? Neden kimse dur demiyor bunlara?”



Kemal Öztürk - Yeni Şafak

Son günlerde iftarlar, sahurlar ve ziyaretler nedeniyle farklı insanlarla sohbet etme fırsatı buluyorum. Bu sohbetler esnasında sorulan sorularla, bahsi geçene konular neredeyse aynı. Hangi şehirden olursa olsun, hangi çevreden gelirse gelsin, dertli insanların konuştuğu üç konu var:

Eleştiri hakkı

Savunma hakkı

Kul hakkı

ELEŞTİRENİ LİNÇ ETMEK

Daha çok siyasetçi, bürokrat ve gazetecilerin olduÄŸu bir iftarın ana konusu, yapıcı da olsa eleÅŸtiri yapanların başına gelenler. Ankara’dan biri anlatıyor:

“En küçük eleÅŸtiri yapanı aforoz ediyorlar. Halbuki insanlar daha doÄŸruyu, daha iyiyi bulmak için bu yapıcı eleÅŸtirileri dile getiriyorlar. ‘Hayır, senin eleÅŸtirmeye hakkın yok’ diyen çullanıyorlar üzerimize. FETÖ’cü diyorlar. Onu diyemeyeceklerse, türlü türlü kulp buluyorlar. ‘Hocacı, Gülcü, Kraliçenin adamı’… Anında yalnızlaÅŸtırılıyoruz, ötekileÅŸtiriliyoruz. Herkes bu yüzden korkuyor ve susuyor artık. Ne oluyor Allah aÅŸkına? Bu linç edenler kimden cesaret alıyor? Neden kimse dur demiyor bunlara?”

Bu sözleri sarf eden kiÅŸiye, herkes kafasını sallayarak destek veriyor. Medya dünyasından, bürokrasiden, politikadan gelmiÅŸ insanların yüzünde aynı mutsuz ifade. Ä°nsanların birbirine güveni zedelendi. En iyisi susmak, risk almamak, hiç konuÅŸmamak… Birçok kiÅŸinin bulduÄŸu çözüm bu. Oysa doÄŸruyu söyleyen dost, en büyük nimettir.

HERKES İÇİN SAVUNMA HAKKI

FETÖ davalarındaki tartışmalar dinmiyor. Konunun asıl gelip dayandığı noktanın savunma hakkı olduğunu gözden kaçırmayın. Tutuklu bulunan, ihraç edilen insanlara da savunma hakkı verilse, belki onlar da serbest kalacak, haklarını geri alacaklar.

Bu lanet FETÖ örgütünün yol açtığı en büyük tahribatlardan biri adalet duygusu oldu. Sadece yargı sisteminin felç olması değil mesele, insanların adalete olan güvenini de öldürdüler.

Bir toplumda adalete olan güven kaybolursa, o toplumda büyük yozlaşma, mafyalaşma ve savrulma yaşanır. Son dönemde mafya ile sorunlarını çözmek isteyen çok sayıda insan var. Bunların bir kısmı da ünlü insanlar.

Bu yüzden bir toplum için en büyük tehlike, adalet inancını yitirmesidir. Ne olursa olsun, insanlara savunma hakkı vermek gerek. Aylardır tutuklu bulunan insanlar hala mahkeme önüne çıkmadı. Hızlandırmak gerek. Onlar da hakim karşısına çıksa belki de serbest bırakılacak.

HER ÅžEY KUL HAKKI YEMEKLE BAÅžLAR

Ä°ÅŸ dünyasından bir kısım arkadaÅŸlarımla bir araya geldim hafta sonu sahurda. Onların yanında gelen baÅŸka iÅŸ adamları da oldu. ‘Hazır sizi bulmuÅŸken derdimizi anlatalım’ diye baÅŸladılar söze.

Doğrusu medya, siyaset, bürokrasi dünyasında dinlediklerimden daha ağır şeyler dinledim. Ekonominin yönetiminden ihalelere, adil paylaşımdan belediyelerdeki işleyişe, gelecek kaygısından, dünya piyasalarıyla rekabete kadar her konuda konuştuk.

Benim de müteahhitlere, iÅŸ adamlarına yönelik eleÅŸtirilerimi dinleyince, kendilerini de iÅŸin içine katıp, ‘hepimiz bir yozlaÅŸma tehlikesiyle karşı karşıyayız’ dediler.

Kul hakkı yemek, yozlaÅŸmayı baÅŸlatan ilk adımdır. O kritik eÅŸiÄŸin aşılması çok tehlikelidir. Bireyin hakkı, toplumun hakkı demektir. Bireyin hakkını yiyen, toplumu yozlaÅŸtırır. O yüzden kul hakkı affedilmeyen tek günahtır. Zira tüm toplumu ve sistemi, yozlaÅŸtıran kul hakkının yenmesidir. Ä°ÅŸe burada baÅŸlamak lazım.

“SÖZLERÄ°N HEPSÄ°NÄ° DÄ°NLE, EN GÃœZELÄ°NE UY”

Doğru, kötü niyetli insanlar var etrafımızda. Yıkmak için eleştiriyorlar. Ancak yapıcı eleştirilerle, yıkıcı olanı ayırmak zor değildir.

DoÄŸru, art niyetli kiÅŸiler var. Savunma hakkı, maÄŸduriyet gibi kavramların arkasına sığınan FETÖ’cüler olabilir. Ancak gerçek maÄŸdurla, sahte olanını ayırmak adaletin görevidir.

‘Kul hakkı’ diye yola çıkıp, kiÅŸisel hesap yapanlar olabilir, doÄŸru. Lakin terazinin dengesini korumak her bireyin ve devletin görevidir. Devlet sistemini iyi kuramazsa, hakkaniyetli davranmak bireye kalırsa, o zaman yozlaÅŸma ve mafyalaÅŸma baÅŸlar.

İnsanların konuşmaya ve dertlerini anlatmaya ihtiyacı var.

Yetkililerin de farklı sesler, farklı görüşleri dinlemesinde fayda var.

Allah (cc), Kuranı Kerim’de şöyle der:

“Onlar her sözü dinlerler, sonra da en güzeline uyarlar. Ä°ÅŸte onlar, Allah’ın kendilerine hidayet verdiÄŸi kimselerdir. Ä°ÅŸte temiz akıllılar onlardır.” (Zümer: 17-18)

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.