Güncel
Haşmet Babaoğlu'nun da çocuk sesine tahammülü kalmamış!
Çocukların camilerde oyun oynayarak "namazı bozduğunu" savunan ilahiyatçıya Haşmet Babaoğlu'ndan üstü kapalı destek geldi. Haşmet Babaoğlu, şimdiki çocukların "yaramaz" olduğunu ve sosyal ortamlarda "sorun çıkarttığını" belirtti
Çocukları küçük yaşta camiler ile tanıştırmayı hedefleyen Mehmet Görmez'in 'Çocuk Dostu Camiler' projesini eleştiren Türkiye Gazetesi yazarı İlahiyatçı Osman Ünlü, geçtiğimiz hafta TGRT Haber'de skandal açıklamalar yapmıştı.
Camilerde çocukların oyun oynamasının "caiz olmadığını" savunan Osman Ünlü, çocukların oyun oynadığı camileri "kerhane"ye benzetmişti.
Ünlü çocukların "namazı bozduğunu" da iddia etmişti.
Bu skandal sözler kamuoyunda büyük infial yaratıp tepki toplarken, Ünlü'ye tek destek Sabah yazarı Haşmet Babaoğlu'ndan geldi.
Bugün kaleme aldığı "Günümüz çocukları..." başlıklı yazısında üstü kapalı şekilde Osman Ünlü'ye hak veren Haşmet Babaoğlu, kendi çocukluğu ile şimdiki zaman arasında kıyaslamalar yaptı.
Kendisinin ve yaşıtlarının "uslu" çocuklar olduğunu ve camilerde "yaramazlık" yapmadıklarını dile getiren Babaoğlu, şimdiki çocukların ise "yaramaz olduğunu ve kontrol edilemez" davranışlar sergilediğini ifade etti, bu konunun tartışılması gerektiğini vurguladı.
İşte o köşe yazısı;
- Günümüz çocukları...
Küçücüktüm.
Çelimsizdim.
İyice dibine sokulduğum babam gözüme öyle büyük geliyordu ki, gözlerime inanamıyor, dönüp dönüp ona bakıyordum.
Önce çevremdekileri taklit ederek başlıyordum.
Cemaat ılık bir havuzun suları gibi salınıyor; bu salınımlar içimdeki tedirginlikleri silip yerini tatlı bir uyum hissinin kaplamasına yol açıyordu.
Başka çocuklar da vardı.
Onları merak edip gözlediğim oluyordu. Dizleri üzerinde oturabiliyorlar mı, bacakları ağrıyor mu?
Ama bugün dönüp baktığımda, çok net hatırlıyorum ki...
Uslu olan tek ben deÄŸildim.
Gittiğimiz camilerde bağıran çağıran, amuda kalkan, durmak bilmeyen çocuklar yoktu.
Avluya çıkınca bile koşuşturmak aklımıza gelmezdi.
Başka türlü bir sevinç hissiydi.
***
Malum, "camilerde çocuklara nasıl davranmalıyız?" konusu yeniden gündeme geldi.
O konuda şurada iki çift laf edeyim demiştim ki, rahmetli babamın beni pek küçükken camiye götürdüğü zamanlara dair hatıralarım canlanıverdi.
Tabii anlattığım çok eski zaman; koca bir asır geçmiş gibi düşünün...
Birçok şey gibi çocuklar da değişti.
Hem de ne deÄŸiÅŸmek!
İşte bu gerçeği anlamak istemiyoruz; hatta bu gerçekle yüzleşmek zorunda kaldığımızda moralimiz bozuluyor.
Oysa aslında mesele "camide çocuk" meselesi veya sadece cami ortamına ait bir mesele değil.
Zaten gördük...
Diyanet işin bir ucundan, güler yüzlü cami görevlileri öteki ucundan tutunca; o konu halloluyor.
Çocukları hoyratlık ederek camilerden uzak tutmanın kabul edilecek tarafı yok.
Ama tam bu noktada duralım...
Günümüz çocuklarının sıkıntılarını ve anne babalarının kimi zaman yaşadıkları çaresizliği görmezden gelmenin de bize bir faydası olamaz. Olmuyor nitekim!
***
Şimdiki çocuklar daha bebeklik yaşlarında "can sıkıntısı"yla tanışıp içli dışlı oluyorlar. Uyum hissinin yatıştırıcı özelliğini bilip öğrenen çocuklar parmakla sayılacak kadar azaldı.
Bir dakika değil, tek bir saniye bile yerinde duramayan çocuklar görüyorum; ağzım açık kalıyor.
Anne babalar bu zor durum karşısında alabildiğine "çaylak"lar ve sonunda "yenik" düşüyorlar.
Bazıları özellikle sosyal ortamlarda yaşadıkları sıkıntıyı "çocuktur, ne yapsa yeridir" tavrını abartarak aşmaya çalışıyor ama nafile!
Bir problemin görmezden gelinerek aşıldığı nerede görülmüş?
Konuşmaya/ tartışmaya buradan başlamalıyız...
Henüz yorum yapılmamış.