Suriye'yi parçala, 'Türkiye cephesini aç 'planıdır bu!

Şüphesiz bu konuda adım atması gereken ABD yönetimidir. Türkiye'nin ulusal güvenliÄŸi, bütünlüğü, siyasi istikrarı, bölgede yüzleÅŸtiÄŸi tehditlerdir söz konusu olan.

Bu tehditlerden biri FET֠üzerinden gelmiÅŸ, iç savaÅŸa yönelik olmuÅŸ ve ABD'den gelmiÅŸtir. O kadro hala orada korunmaktadır. Yani tehdit devam etmektedir.

DiÄŸeri de PKK/PYD Ã¼zerinden gelmektedir ve yine ABD ordusunun bölgesel tasarruflarından, Suriye'nin kuzeyinde uyguladığı harita planlarından gelmektedir. Bu tehdit de hala devam etmektedir.

ABD Türkiye'ye güvence vermeli!

ABD ile Türkiye yıllardır müttefiktir ama Washington yönetimi Türkiye'nin güvenlik kaygılarını daha da artırıcı uygulamalar yapmaktadır. Bir ÅŸekilde dolaylı yoldan tehdit etmektedir. Adeta “düşman ülke” muamelesi yapmakta ama siyasi dil olarak bunu reddetmektedir. Öyleyse, iliÅŸkilerin eski haline gelmesi için, ABD'nin Türkiye'ye ciddi güvenceler vermesi bir zarurettir.

Genel anlamda, çok dar ölçekte merkez ülkenin biçimlendireceÄŸi yeni küresel iktidar alanı ile ilgili, özel anlamda ise Suriye ile ilgili çözüme odaklı bir iÅŸbirliÄŸi tesis edilebilir mi?

ABD yönetimi, daha doÄŸrusu Trump, Türkiye'nin kaygılarını giderme yolunu tercih edebilir mi? Yoksa Pentagon ve CIA'nın yakın çevremizdeki “harita çalışmaları”nı daha da pekiÅŸtirip, Türkiye'nin endiÅŸelerini artırıp güven krizini daha mı derinleÅŸtirir?

Suriye'yi parçala, 'Türkiye cephesini aç 'planıdır bu!

ABD yönetiminin, PKK/PYD'ye verdiÄŸi “sınırsız” destek, terör örgütü üzerinden Suriye'nin parçalanmasına yol açacak planlaruygulaması, ülkemizin güney sınırı boyunca bir koridor inÅŸa etmeye çalışması, hiçbir ÅŸekilde Suriye meselesiyle ilgili deÄŸildir. Bunu biliyoruz.

Bu bir terör meselesi de deÄŸildir, bunu da biliyoruz. Bu, Suriye'nin parçalanması, Suriye üzerinden Türkiye'nin parçalanma sürecinin altyapısının oluÅŸturulmasıdır. Bu coÄŸrafyanın ÅŸehir devletlerine, kimlik eksenli bölünmelere hazırlanması projesidir ve bütün bölgeyi tehdit etmektedir. Türkiye kadar S. Arabistan'ı ve Ä°ran'ı da parçalayacak bir süreçtir.

Öyleyse, sadece PKK meselesi, terör meselesi deÄŸil konumuz. ABD yönetimi, bir NATO Ã¼lkesine karşı bu niyetlerini artık gizleyemez hale gelmiÅŸse, konuÅŸmanın, pazarlığın, tartışmanın, tavır almanın, ortaklığın anlamı deÄŸiÅŸmektedir.

İttifak ilişkileri, ülkeler için güvence değil artık

Türkiye, ABD ile iliÅŸkilerini geliÅŸtirme konusunda Ä±srarcıdır. Bu konuda yaklaşımı apaçık ortadadır. Buna raÄŸmen, Türkiye'ye güvence verme yerine, oyalama taktikleri devam ederse, Türkiye oyunu görecektir. Irak iÅŸgali sonrası oyalama taktiklerinin benzerinin Suriye'de yürütülmesi, bu politikanın “içeriden” pazarlanması önümüzdeki en büyük tehlikelerden biridir. Türkiye bunu görüyor, görecek ve ona göre pozisyon alacaktır.

Çünkü dünya artık “ittifak iliÅŸkileri”nin güvencesi altında deÄŸildir. Her ülke “can alıcı” kararlara zorlanmaktadır, her ülke, özellikle de bizim coÄŸrafyamızdakiler, kendi geleceklerinin Ã¶z savunmagücüne baÄŸlı olduÄŸunun bilincindedir. Yeri geldiÄŸinde hiçbir iliÅŸkiye bakmadan kendi yolunu tercih edecektir. Bedeli ne olursa olsun. Çünkü bu bir gelecek meselesidir.

Peki Türkiye'nin “B Planı” var mı?

Yeni bir dünya kurulmaktadır. Bu dünya çok dar merkez ülkelerarasındaki güç hesaplaÅŸmasına göre biçim alacaktır. ABD bu ülkelerin en önemlisi ama sadece bir tanesidir. Terör örgütleri üzerinden Türkiye'ye ayar vermeye kalkışılmasına Türkiye teslim olmayacaktır.

CumhurbaÅŸkanı'nın ziyaretinden önce ABD'ye giden Genelkurmay BaÅŸkanı Hulusi Akar, MÄ°T MüsteÅŸarı Hakan Fidan ve CumhurbaÅŸkanlığı Sözcüsü Ä°brahim Kalın'ın temaslarında PKK/PYD konusunda ciddi zorluklar yaÅŸandığına dair sinyaller gelmektedir. ErdoÄŸan-Trump görüşmesinde umulur ki, iliÅŸkiler esaslı alana Ã§ekilir, normalleÅŸir hatta yeni ortaklıklar kurulur.

Ama olmazsa, ABD ordusu PKK üzerinden Türkiye'yi tehdit etmepozisyonunu devam ettirirse Türkiye ne yapacak? “B Planı” var mıdır ve nedir?

O “koridor” bir kuÅŸatma planıdır, müdahale ÅŸarttır!”

BildiÄŸim tek bir ÅŸey var: O koridor Türkiye'yi kuÅŸatma planıdır. BaÅŸarılı olması durumunda etkisi bu yüzyıl boyu devam edecektir. Terör meselesi, PKK meselesi de deÄŸildir. Bir harita meselesi, Türkiye'yi boÄŸma meselesidir.

Hiçbir siyasi amaç, ortaklık, iliÅŸki bu tehditten daha ciddi deÄŸildir. Hiçbir plan ya da proje, o hesabın üstünde deÄŸildir, olamaz. Hiçbir siyasi amaç da o projeyi Türkiye'ye kabul ettiremez. Bunu kabul ettirmeye, normalleÅŸtirmeye dönük her giriÅŸim bu ülkenin geleceÄŸini tehlikeyle atar.

ABD, PKK/PYD konusunda ikna edilemezse geriye tek bir plan kalır. O da Suriye sınırı boyunca en az dört bölgeden tereddütsüz müdahale etmektir.

Bunu Ã§Ä±lgın bulanlara tek bir ÅŸey söyleyeyim:

Türkiye'nin geleceÄŸi her ÅŸeyin üstündedir. Bedeli ne olursa olsun. Bunu bugün yapmazsak gelecekte hiç yapamayacağız, zorunlu haritayamahkum olacağız..

Kaynak: Yeni Åžafak