Sosyal Medya

Güncel

'Kim var bu heriflerin arkalarında?'

Yeni Akit Yazarı Abdurrahman Dilipak'ın kızı ile ilgili ortaya bir iddia atıldı. Dilipak, bugünkü köşesinden sordu: Kim var bu heriflerin arkalarında?



Hafta başında konu ile ilgili açıklama yapan Fatıma Zehra Dilipak, "Babam da biz de ÅŸeffaf insanlarız. Kolay ulaşılabiliriz ama kimse gelip bana sormuyor" diyerek iddiaları yalanlamıştı.

Abdurrahman Dilipak da söz konusu iddialara bugünkü köşesinden cevap verdi.

İşte Dilipak'ın yazısı:

"28 ÅžUBAT'TA BÄ°LE HÃœRRÄ°YET DAHA NAMUSLU DAVRANMIÅžTI..."

MEB daire baÅŸkanlarından biri, el altından yönettiÄŸi bir internet sitesinde, müstear isimle yazdığı makalesinde beni hedef gösteriyor. Kızım üzerinden beni vurmaya çalışıyor. Benim kızım rahibe okulunda okumuÅŸ. “Rahibe oldu” demeye getiriyor aslında. Başörtüsü yüzünden burada öğrenim göremeyince gittiÄŸi Viyana'da bir yandan Ä°slam ilahiyatı okurken, öte yandan, Cemil Meriç'in ukdesi olan, hem müsteÅŸriklerden söz ediyoruz ya, “neden bizim müstagribimiz yok” sorusuna cevap olsun diye, bunu bir görev, bir vasiyet kabul edip, o göreve talib olalım dedik, o da olmadı. 17 yıl önceydi, ÅŸimdi birtakım bilgi sahibi olmadan kanaat sahibi olan adamlar, o günlerde gazetelerde, dergilerde yazılıp-çizilen bir konuyu bugün farklı bir gündemle tartışıyorlar. 28 Åžubat günlerinde bile, Hürriyet gazetesi, bugün MEB'deki bir daire baÅŸkanının sitesindekinden çok daha namuslu bir ÅŸekilde yaklaÅŸmış konuya..

Elhamdülillah biz hepimiz din-i Mübin-i İslam'a hizmet yolunda, sırat-ı müstakim üzereyiz. Malımız, canımız, sevdiklerimiz Allah, resulü ve kitabı mübin yolunda feda olsun.

"KÄ°M VAR BU HERÄ°FLERÄ°N ARKASINDA?"

Sahi bu eblehleri, kim nereden bulup da makam sahibi yapar. Kim böyle önemli kurumların başına daire amiri yapar.. Hem de bu konuda bedel ödemişlerin iktidar olduğu bir zamanda. Onların bu cür'et ve cesareti nereden gelir. Kim var bu heriflerin arkalarında.

Evet bugün bizim saÄŸlıkçılarımız üzerinden saÄŸlığımızı, bugün bizim tarımcılarımız üzerinden tarımımızı, bizim veterinerlerimiz üzerinden hayvancılığımızı, bizim askerimiz, polisimiz üzerinden güvenliÄŸimizi tehdit ediyorlar. 15 Temmuz neyin nesi idi. Bizim “Milli eÄŸitimimiz” içinde, Fulbright'e itiraz edenleri hedef gösteren tetikçilerimiz var! Siyasetçilerimiz üzerinden bu memlekete neler yapıldığını bilmeyen var mı? Siyaset halka hizmet vesilesi olması gerekirken mevcutlar eliyle neler yapıldı bugünlere kadar bilmeyen var mı?

"ÖYLE GENÇLER YETİŞİYOR Kİ... ARTIK HADİSLERİ CONCORDANS'TAN ARAŞTIRDIĞIMIZ GÜNLER GERİDE KALIYOR"

Onlara sesleniyorum, düşün yakamızdan. Bizim artık müstagriblerimiz de olacak.. 4 yılda 4 fakülte okuyup bununla da yetinmeyecek gençler geliyor.. Vatikan'a da gidecekler, Tel-Aviv'e de.. Hindistan'a da gideceÄŸiz, Buda'sını, Konfüçyanizm'i de, Åžintoizm'i de, onlar istemeseler de!. Hadisleri Concordans'tan araÅŸtırdığımız günler geride kalıyor.. Hep onlar bizimle “ilgilenecek” deÄŸil ya, biz de onlarla ilgileneceÄŸiz bundan sonra. Yusuf Kara'nın oÄŸlu, Viyana'da Vatikan ilahiyatında okumadı ama, o da “Latince” seçti. Latince konuÅŸuyor. Nadire Kara Viyana'da benim kızımın rehberi idi, hocası da Ä°hsan Süreyya Sırma ve onun gibiler. “Ä°branice” öğrenen, “Aramice” öğrenen gençler geliyor.. Peki bu müfsit karakterli adamlar kim oluyor?

Tabii, kafası öteki türlü çalışanları Milli Eğitime şef yaparak bu hedefe ulaşamazsınız..

Bunlar tek kiÅŸi deÄŸil, genel olarak söyleyeyim, sahi bu adamları nereden buluyorsunuz? Kim aracılık ediyor bunların terfi ettirilmesine. EÄŸitim Bir-Sen'e sorsaydınız bir. Ya da bugün sorun. BaÅŸka vakıflar, dernekler var. Herkesin bildiÄŸi, şüyu bulan ÅŸeyler var. Bu arkadaÅŸların benim bildiklerimizden daha fazlasını biliyor olması gerek.. EÄŸitim Bir-Sen'lileri bu adamların eline bırakırsanız hayallerinizi gerçekleÅŸtiremezsiniz.. İçerideki, yanınızdaki gafiller, dışarıdaki hainlerden daha tehlikeli olabilir.. Bunlar hayra fren, ÅŸerre motor olan tipler.. Bunları “suyun başı”ndan uzaklaÅŸtırmazsanız bu millete yazık edersiniz. Öğrenim kurumları, belki de bir toplum için en öncelikli kurum olmalı. Diyanet ve mektep.. Din ve hayat! Beslenme ve saÄŸlık! Ve tabii güvenlik!

"O "BAY" ÖZÜR DİLEYECEK..."

Bakalım bundan sonra neler olacak! Yetkililer gereÄŸini yapmazsa, gereÄŸini yapan biri çıkar. O “bay” o yazıyı o siteden kaldırıp özür dileyecek.. Dilemezse ne olur, o zaman görürüz. Hiçbir ÅŸey olmazsa, bu iÅŸin bir de mahkeme-i kübra'sı var! Hiç kimsenin yaptığı yanına kâr kalmaz..

Bu dünyada yaptığımız ve yapmamız gerekirken yapmadığımız, söylediğimiz ve söylememiz gerekirken söylemediğimiz her söz kaydediliyor. O iş ve sözlerin hesabının sorulacağı bir gün var.. Bu dünyada yapıp-yapmadıklarımızla ya kendi cennetimize sırtımızda tuğla taşıyacağız ya da kendi cehennemimize kendi sırtımızda odun taşıyacağız..

Söyleneni anlamayan, söyleyeceği sözü bilmeyen, dostunu-düşmanını tanımayan birtakım adamlarla nereye kadar gidebiliriz?

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.