Cem Küçük ama mide bulandırır!

Bu kağıdı ÅŸu gündem artığı isimle harcayıp yazılacak onurlu ve ÅŸerefli insanların hakkından çalıyorsun ya alacağın olsun Feride.  

Bazı organizmalar adlarından söz ettirme fetiÅŸizminin daÄŸcısıdır. Bunun için tırmanamayacakları alçaklık zirvesi yoktur. Rögar kapağına marka olsalar da bereket versin deyip siftahlarını alır yürürler.. O hesaptır ki kendi adını tetik gıcırtısını yumuÅŸatan “Cemlendirici krem” olarak görse sirk taklası atacak bu ÅŸahsı kesik kesik yazıyorum siz bir ara montajlayıp okursunuz.

Birkaç gündür çürük bahçe domatesi gibi herkesin onuruna ÅŸerefine hakkına salça olmuÅŸ bu ÅŸeyin söylediklerine ne kadar tükürsek de tükürelim silecekleri iyi çalıştığı için faydası olmayacaktır ama bir canlıya yoksulu olduÄŸu ÅŸeyleri hatırlatmak da sadakadır, sadakamız olsun!!

Sana söylüyorum sana, ister kudurup cevap ver, ister o sonradan çimlenmiÅŸ saçlarını tara ıslık eÅŸliÄŸinde aynaya sarıl.. Burası neresi biliyor musun? Burası hakkı yense de kimseyi hakkımı 7‘ler diyerek arkasından konuÅŸturmayacak yuva! Yani senin yoksulu olduÄŸun ÅŸeylerin yuvası mesela, onurun, ÅŸerefin, adamlığın, merhametin ÅŸefkatin!  Hani bir zamanlar orada burada yazayım diye yırtınırken senin gibi bir kenara köşe verme lütfunda bulunmuÅŸ yuva!!

Burası 28 Åžubat'ın bedelini sırtlarında cop iziyle çerçevelemiÅŸ adamların yarasını saran Ã‡Ä±naraltı. Sen kimsin ! Vıcık vıcık yaÄŸlanmış  hurda argonla onu kov bunu at hoppp ÅŸu da gitsin diyen mahalle antrenörü. Kendi dolduruÅŸuna gelen ucuz naylon ÅŸarjör! UçaÄŸa binemediÄŸinde türbülansa girip herkesin hakkına faça atmaya çalışan terliksi.

Camianın adamlarına da yazıklar olsun ki, bu çin plastiÄŸi adamı izleyip aman çamuru bize sıçramasın diye susuyorlar! Hak mıdır? Bu mu sizin yumruk salladığınız davanızın reçetesi! Zekeriya Karaman’ın, Mehmet Acet’in adını yazı geviÅŸiyle aÄŸzına dolayan bu adamın kapladığı yer ne kadar küçükse tosladığı yer de o kadar büyük!

Kelle ağırlığına göre kâr hesabı yapılmaz. Senden önce sıkanlara bak, ablalara, abilere bak, hepsinin onuru saman alevi, hepsi haritada kayıp haysiyet parçası. Bu camianın genetiğinde tetikçilik yok, varsa bile yatsıya kadar sıkıyorsun. Bu camia okey taşıyla intifada taşını birbirine karıştıran el pençe modifiye tetikçileri de gördü neredeler peki...

Onu kov, bunu boÄŸazla, heyttt ulancılıkla, bırak sistemi ancak kahve taburesi devrilir . Bak bir Yükselir varmış, bir yokmuÅŸ.. SavaÅŸtığını zannediyorsun ama Müslümanca savaÅŸmayan hiç kimseye saygı duymamayı kitaptan öğrendim. Maide Suresi 8 (Birbirinize olan kızgınlığınız sizi haksızlık yapmaya sevk etmesin) .. Evet ölü DoÄŸan medyasıyla savaÅŸalım, evet bize ah cephaneliÄŸini saz diye yutturan terörün ekran koruyucularıyla savaÅŸalım, ama onlardan rol çalarak deÄŸil, düşmanından taktik çalarak deÄŸil, o eski okeycilerden taÅŸ çalarak deÄŸil. Onlar korktuklarında telefona sarılıp oraya buraya haber salarlar fakat Müslüman mücadelesini Allaha sarılarak sürdürendir..

Evet Paralellerle mücadele edelim ama yamulmadan, vicdanı iç etmeden. Tasmaya girecek lokmaları saymadan...

Fakat ne zaman ki, gücü arkana alarak kulislere kelle gammazlayan şımarık dalkavuklara dönüştün, ne zaman ki bize ümmeti hatırlatan abilere "alçak" diyerek seviyenin kökünü kazıdın, ne zaman ki elindeki yoklama kağıdını silah olarak kullanarak köpüre köpüre kovulacaklar listesine buladın... Ki bu bir zulümdür!!! Ä°ÅŸte o zaman klavye hırıltısını dindirmek adına bu yazıyı yazmaya karar verdim.

Eğer senin bu seviyeni, bu dilini, bu casus yazılımcı hallerini, o insanlar seviyorsa ben onları sevmekten istifa ederim ki senin bu üslubunun yanında olduklarını hiç sanmıyorum..

Bu çırpınışlarında kısa vadede Küçük dağlar dizayneri olabilirsin ama kıyametin kopana kadar... Bilirsin tetikçinin kıyameti sıktığı kurşunu yediğinde kopar...

Sen nerden geldin nerenin çamurusun bilmiyorum ama adamlıklarının berraklığına eriÅŸemeyeceÄŸin insanları o adam asan aÄŸzına dolama! FET֠örgütüyle savaÅŸmanın bedelini senin gibi kelleye nazır koltuklarda oturup kahve köpüğü sayarak ödemediler onlar! Onlar bu davanın zindanda Yusuf'u oldular! Adalet kuyuda da olsa bir gün çekilecekti nasıl olsa. Beklediler. Ä°ÅŸte böyle minik Gargamel onların kervanı yürür sen de böyle yüzüne Deniz Feneri tutulmuÅŸ tavÅŸan gibi kalırsın! Hadi Eyvallah.

Esra Elönü - Haber 7