Sosyal Medya

Güncel

Bir akademik tezin serüveni-Taha Kılınç

19-04-2017 07:29

Teddy Katz ve yüksek lisans tezinin başına gelenlerin bu özet hikâyesi, İsrail resmi tarih yazıcılığının, kendi bünyesi içinden gelen küçük itirazlara bile ne denli haşin yaklaştığının ilginç bir göstergesi. Lobi faaliyetleri ve siyasi baskılarla Yahudi Soykırımı'nın (Holokost) inkârını dünyanın birçok hükümetine suç saydırmayı başarmış bir ülke için, izahı zor bir çelişki bu.


israil'in en büyük gazetelerinden Maariv'in, 21 Ocak 2000 günkü manÅŸeti “Tantura'da Katliam!” ÅŸeklindeydi. Amir Gilat imzalı haber, Ä°srail'in kuruluÅŸunun ilân edilmesinden bir hafta sonra, 22-23 Mayıs 1948'de Hayfa kentinin güneyindeki Tantura kasabasında sivil Araplara vahÅŸi bir katliam uygulandığını vurguluyor, olayda Ä°srail ordu birliklerinin baÅŸrol oynadığını belirtiyordu. Gilat, haberini 1998'de Hayfa Ãœniversitesi'nde Teddy Katz tarafından hazırlanan 150 sayfalık bir yüksek lisans tezine dayandırmıştı.
Haberin içeriÄŸi, Ä°srail'in kurulduÄŸu topraklardaki Arap nüfusun “kendiliÄŸinden ve gönüllü olarak” bölgeyi terk ettiÄŸini savunan resmi Siyonist tarih teziyle taban tabana zıttı. Dahası, bin 500 nüfuslu bir sahil kasabası olan Tantura'da, Ä°srailli askerler tarafından katliamdan geçirilen 250'ye yakın erkeÄŸin tamamen savunmasız ve silahsız olduÄŸunun vurgulanması, Ä°srail ordusunun 'etik' kodlarını da tartışmaya açıyordu. Habere göre, kurbanların evleri teker teker basılmış, tutuklanan Araplara kendi mezarları kazdırılmış, daha sonra hepsi kurÅŸuna dizilmiÅŸti. Haberde, yine Katz'ın tezindeki bilgilere dayanılarak, Tantura sahilinde bugün Dor ve NahÅŸolim yerleÅŸim birimlerinin ortak otopark olarak kullandığı alanda, öldürülenlerin gömüldüğü devasa bir toplu mezarın yer aldığı da belirtilmiÅŸti.
Maariv'in manÅŸeti ülkede öyle büyük bir sarsıntı yarattı ki, katliamın sorumlusu olarak gösterilen Alexandroni Tugayı'nın hayatta bulunan emekli mensupları, Teddy Katz aleyhine hemen dava açtılar. Siyasetçiler, akademisyenler ve tarihçiler de konuya dâhil olmakta gecikmedi. Gelen yorumlar arasında en dikkat çekici olanı, “Ä°srail ordusunun etik kodları”nı kaleme alan ünlü Yahudi filozof Prof. Dr. Asa KaÅŸer'inkiydi. Ona göre, Ä°srail ordusunun Tantura'daki eylemleri “savaÅŸ suçu” kapsamında deÄŸerlendirilebilirdi.
***
Teddy Katz'ın ilginç akademik serüveni, Ortadoğu Tarihi bölümünde yüksek lisans yapmak için Hayfa Üniversitesi'ne başvurmasıyla başladı. Amacı, İsrail'in kuruluş sürecinde Hayfa ve çevresindeki Arap nüfusun bölgeyi nasıl terk ettiğini çalışmaktı. Danışman hocasının, konuyla ilgili epey çalışma yapıldığını, bunun yerine sahildeki Arap köylerine odaklanmasını tavsiye etmesi üzerine, Katz da kendisine Tantura ve diğer küçük kasabaları seçti.
Ä°lk olarak, Filistinli mülteci Muhammed el Hatîb tarafından 1950'de Åžam'da yayımlanan “Nekbe'nin Sonuçları” adlı kitabın Ä°branice çevirisini okuyarak iÅŸe baÅŸlayan Katz, Tantura'da büyük bir katliamın yaÅŸandığına dair ipuçlarını burada yakaladı. Arap görgü tanıklarının ve katliamdan saÄŸ kurtulanların ifadeleri, Ä°srail resmi tarihinin insanlara öğrettiÄŸinden bambaÅŸka ÅŸeyleri içeriyordu. Hem de bütün çıplaklığıyla.
20'si Arap 20'si de Yahudi olmak üzere, Tantura'da yaşananlara şahit olan 40 kişiyle yüz yüze görüşmeler yapan Katz, çarpıcı verilere ulaşmıştı. Katz'a konuşan Yahudi tanıklardan biri, 230 cesedin gömülmesine bizzat nezaret ettiğini bile anlatmıştı. Hayfa Üniversitesi'nde kurulan akademik komisyon, uzun ve ayrıntılı bir incelemenin ardından tezi 97 puanla kabul etti. Bu, üniversite tarihinde en yüksek puanla onaylanan yüksek lisans teziydi aynı zamanda.
Kendisi de Hayfa Üniversitesi'nde okuyan Maariv muhabiri Amir Gilat tarafından fark edilip haberleştirilinceye kadar, Katz'ın tezi fakülte kütüphanesinin tozlu raflarında kaldı. Maariv'in ünlü manşetinden sonraysa, her yüksek lisans tezine nasip olmayacak haklı bir şöhrete kavuştu.
***
“Ä°srail ordusunu lekelemek” suçlamasıyla eski askerlerin Teddy Katz hakkında açtığı dava, 13 Aralık 2000'de baÅŸladı. Kamuoyunun yoÄŸun ilgisiyle karşılaÅŸan duruÅŸmalar devam ederken, Katz, “akademik ölçülere sığmayacak hatalar yaptığını” itiraf etmek zorunda bırakıldı. Hayfa Ãœniversitesi de bunun üzerine tezin yeniden deÄŸerlendirilmesine karar vererek, Katz'a metni gözden geçirip tekrar yazması için süre tanıdı. Bir buçuk yıl boyunca tezine yoÄŸunlaÅŸan Katz, 2002 sonunda çalışmasını üniversiteye sundu. Jüri bu defa teze oldukça düşük bir puan vererek, kerhen kabul etti; ama Katz'ın doktora yapmasının önünü de kapatmış oldu.
Ancak konu elbette kapanmayacaktı. Ä°srail'in resmi tarih tezlerine karşı çıkarak, özellikle devletin kuruluÅŸ sürecindeki olayları eleÅŸtirel bir bakışla ele alan “Yeni Tarihçiler” akımına mensup iki Yahudi profesör, Benny Morris ve Ilan Pappe, Katz'ın “katliam” tezine destek veren çalışmalarla konuya müdahil oldular. Morris, 1987 tarihli “Filistin Mülteci Sorununun DoÄŸuÅŸu” adlı kült kitabının 2004'teki ikinci baskısına Tantura özel ilavesi yaptı. Pappe de, Kaliforniya Ãœniversitesi'nin yayımladığı Filistin AraÅŸtırmaları Dergisi'ne yazdığı kapsamlı bir makaleyle Katz'ı savundu.
Teddy Katz ve yüksek lisans tezinin başına gelenlerin bu özet hikâyesi, İsrail resmi tarih yazıcılığının, kendi bünyesi içinden gelen küçük itirazlara bile ne denli haşin yaklaştığının ilginç bir göstergesi. Lobi faaliyetleri ve siyasi baskılarla Yahudi Soykırımı'nın (Holokost) inkârını dünyanın birçok hükümetine suç saydırmayı başarmış bir ülke için, izahı zor bir çelişki bu.
Tez
Ä°srail

Etiketler :

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.