Sosyal Medya

Güncel

Cumhurbaşkanı: 'Çözemezsek bu hayat bize haram olsun!'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde "Güzel Bir Türkiye İçin Tabii ki Evet" programında konuştu.



Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Güzel Bir Türkiye İçin Tabii ki Evet" isimli programında konuşma yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, " Bizim derdimiz var. Biz bu millete aşığımız. Biz vatandaşımızın derdiyle dertlenemez, o problemi çözemezsek bu hayat bize haram olsun." dedi.

CUMHURBAŞKANLIĞI KÜLLİYESİNİN KAPILARI SONUNA KADAR AÇIK

Burası milletin evi. Sizin eviniz. Cumhurbaşkanlığı'nın Külliyesi'nin kapıları milletin kesiminden, her mezhepten, her meşrepten insanımıza sonuna kadar açıktır. Bugüne kadar Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne muhtarlardan akademisyenlere, mülki idare amirlerden sendikacılara, engellilerden sporculara, müftülerden diplomatlara, sanatçılardan ihracatçılara her kesimden insanımız gelmiştir. Bugün de emekleri, alın terleriyle çalışarak iş hayatında yer alan siz güzellik uzmanı esnaflarımızla birlikteyiz.

MÃœJDEYÄ° VERDÄ° SALON AYAÄžA KALKTI

Sizlerin de sorunlarınızın çözümü konusunda şüphesiz ki yapmak görevimizdir. Bakanlar Kurulu'nda kararı onaylayacağım. Bu tabii bizim için bir görevdi ve bugün yerine gelmesi bizim içinde ayrı bir mutluluk vesilesidir. Bu vesileyle Sağlık Bakanıma, İçişleri Bakanıma, Milletvekilimiz Öznur kardeşime, huzurunuzda tüm emeği geçenlere teşekkür ediyorum. STK olarak Sayın Abdülkadir bey kardeşime teşekkür ediyorum.

BİZİM MEDENİYETİMİZ İYİLİĞİ, GÜZELLİĞİ İNŞA ETMİŞTİR

Özellikle "Daha güzel bir Türkiyi için evet" dediğiniz için hepinize ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum. Bizim medeniyetimiz güzeli, doğruyu, iyiyi, hayırlıyı inşa eden bir medeniyettir. Rabbim insanı yaradılmışların en şereflisi ve dolayısıyla en güzeli olarak tanımlıyor. Sevgili peygamberimiz bizlere hep güzelliği tavsiye etmiştir. Mevlana Hazratleri de "Güzel bakan güzel düşünür. Güzel düşünen hayatından lezzet alır" diyer. Güzelliğin övüldüğü bir yerde insanlığın güzelliğinin ihmal edilmesi düşünübelir mi? Kendi medeniyetimizin ve kültürümüzün sınırları içinde bu çalışmaların yürütülmesini ben çok isabetli buluyorum.

16 NÄ°SAN'DAN SONRA DAHA GÃœZEL BÄ°R TÃœRKÄ°YE OLACAK

Bu vesile ile gerek Sağlık Bakanıma, gerek Başbakan Yardımcımız Nurettin Bey'e, gerek İçişleri Bakanım Süleyman Soylu Bey'e, milletvekilimiz Öznur kardeşime çok teşekkür ediyorum. STK olarak TESKOP Başkanımız Abdülkadir Bey'e huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Ülkemizde pekçok kişi 16 Nisan'dan sonra ne olacak sorusunu soruyorlar. Bu soruya en güzel cevabı sizler vermişsiniz. Söyleyeyim; daha güzel bir Türkiye olacak.

TÃœRKÄ°YE 14 YILDAN BU YANA SESSÄ°Z BÄ°R DEVRÄ°M YAÅžADI

14 yıldır bu ülkede bizler sessiz devrim gerçekleştirdik. Bunu ben söylemiyorum, bunu bize bugün saldıran Batı konuşuyor. Göreve geldik 100 günlük bir program yaptık. 100 günde Türkiye sıçramaya başladı. Milli gelirimiz 3 bin 500 dolardan 11 bin dolara çıkmış vaziyette. Yani adama sormazlar mı, on yıllar boyu bu ülkede bizi 3 bin 5 bin dolarlarda niye süründürdünüz diye sormazlar mı? Bunu onlara sormak lazım.

O ZAMAN SSK'NIN BAŞINDAKİ ZAT 10 YIL ÖNCE DAHA İYİYDİ DİYOR

Annem sıra beklemesin diye hastaneye numara almaya giderdim. Doktor reçeteyi yazardı, ilacın yarısı vardı yarısı yoktu. Hele hele bir de SSK'lı olarak hastaneye gittiğim zaman, Kasımpaşa'da oturuyordum. Okmeydanı SSK'ya giderdim. Hijyen şartları olmayan bir hastaneydi. Şu anda ana muhalefetin başındaki zat oralarda genel müdürlük yaptı. Rahmetli Savaş Ay'ın programında orada kolunu kaybeden yavrunun akıbetini hep birlikte izledik. Kan revan içinde olan hastaya götürülen ördekler vardı. Odalara girilmezdi, her yer pislikti. Çarşaflar, yastıklar rezaletti. Hele hele siz hanımların çok hassas olduğu bu konularda bu tür hastanelerde yattınız mı? Oranın genel müdürü olan zat "10 yıl önce bugünler daha iyiydi" diyor.

GELDİĞİMİZDE 75 ÜNİVERSİTE VARDI BUNU 181'E ÇIKARDIK

Genel müdürlük gibi bir makama geliyorsunuz, 10 yıl önce daha iyiydi diyorsunuz. Şecaat arzederken sirkatini söylüyor. Biz aldığımız Türkiye'yi ileri götürdük. 3 bin 500 dolardan aldık 11 bin dolara götürdük. 4 temel direk dedik; eğitim, sağlık, adalet, emniyet... Daha sonra buna ulaşım, enerji, gıda tarımı ilave ettik. Samami olarak söylüyorüm; geldiğimizde 75 üniversite vardı şimdi 181 üniversite vardı. Üniversitemiz olmayan ilimiz yok. 270 bin derslik yaptık.

BÄ°ZLER RENKLERÄ° BÄ°RBÄ°RÄ°NE KARIÅžMIÅž TEKSÄ°R KAÄžITLARIYLA OKUDUK

Ben 75 kişilik sınıfta okudum. Dedik ki böyle eğtiim olmaz. Geldiğimizde dersliklerde 75 öğrenci vardı. Şimdi hamdolsun 30'un altına düştük. Yatırımı insana yapacağız, vasıflı insan yetiştireceğiz. Burs-kredi tarihinde olmadığı şekilde veriyoruz. Sıraların üzerinde yavrularımızın kitaplarını ücretsiz olarak koyduk. Biz kitapevlerinde kitap bulamazdık. Teksir makinalarında teksir kağıtlarında, mürekkep birbirine karışmış notlarla okuduk. Çalakalem aldığımız notlarla okuduk. Şimdi böyle bir sorun var mı?

BİZ VATANDAŞIN DERDİNİ ÇÖZEMEZSEK BU HAYAT BİZE HARAM OLSUN

Şimdi şehir hastanelerine başladık. İşte Mersin, Yozgat, Isparta'yı açtık. Önümüzde sürekli bu açılışlar devam edecek. 30 büyük şehirimizde ve bazı illerimizde şehir hastanelernii açmaya devam edeceğiz. Bizim derdimiz var. Biz bu millete aşığımız. Biz vatandaşımızın derdiyle dertlenemez, o problemi çözemezsek bu hayat bize haram olsun. Biz Çapa'nın dışında hasta sedyesi ile götürülen hastaları biliyoruz. Biz artık orada araçlarla taşınsın istiyoruz, elle taşınan değil. Bu medeni olmanın işaretidir.

DÜN HAYIR ÇADIRINDA SORDUM: NİYE, NEYE HAYIR DİYORSUNUZ

Dün hayır çadırına gittim. Niye hayır diyorsunuz dedim. Ne dediler biliyor musunuz: Çağdaş bir Türkiye için dediler. Peki neyiniz eksik dedim, cevap yok. Dedim ki, baş kardeşim sloganik konuşmayalım. Neyi niye yapıyoruz bunu bilelim. Şu anda Türkiye'de, bulunduğumuz yer Tarabya. Bakın şurada Yavuz Sultan Selim Köprüsü var. Üçüncü köprü. Bu köprü dört gidiş, dört geliş. Şimdi buna hızlı treni ilave ediyoruz. Oradan bir tanesi atladı, niye Yavuz Sultan Selim Köprüsü adını koydunuz. Siz ayrımcılık yapıyorsunzu dedim. Bu çok ayıp dedim, üzüldüm. Yavuz Sultan Selim döneminde Osmanlı 15 milyon kilometre karelik topraklara sahipti. Böyle bir sultanın ismini oraya vermekten daha doğal ne olabilir? Biz bunu senin düşündüğün gibi düşünerek oraya bu ismi vermedik. Bu hünkara yakışır diye verdik.

BUNLAR DA YETMEZ DEDÄ°K KANAL Ä°STANBUL'UN HAZIRLIÄžINI YAPIYORUZ

Neyi, neden, nasıl, bu soruyu kendimize sormazsak cevabını bu şekilde alıyoruz. Hatırlayın bunlar 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'ne, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'ne hayır dediler. Bu millet yapar mı yapar. Ecdadım Fatih gemileri karadan yürüttü biz de trenleri denizin altından yürütürüz dedik. Sonra Avrasya Tüneli'ni yaptık. Şimdi üç katlısını yapıyoruz. Gidiş, geliş, bir katından da raylı sistem. Bunlar da yetmez dedik, inşallah bir de Kanalistanbul'un hazırlıklarını yapıyoruz. Boğazın yükünü hafifletip Karadeniz'i Marmaray'a bağlayacağız. Benim meşhur çılgın projem bu...

BATI'NIN YÖNETİCİLERİ NİYE BİZİ KISKANIYOR? İŞTE BU YÜZDEN

25 tane havalimanımız vardı şimdi sayı 59 oldu. Ulaşımda 79 senede 6 bin 100 km yol yapıldı. Biz 14 senede 19 bin km. yol katettik. Eskiden uçağa binemezdik, şimdi uçak yolculuğu bizim için otobüs yolculuğuna döndü. Evinden çıkıyorsun yarım saat mesafede havalimanına ulaşıyorsun. Başbakanımız her zaman söylüyor; havalimanı halkın yolu oldu. Dünyanın bir numaralı havalimanını İstanbul'a yapıyoruz. Önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde inşallah bitireceğiz. Yıllık kapasitesi 90 milyon. İnşallah 2023'de bu kapasite 150 ila 200 milyona çıkacak. Niye bizi Batı'nın yöneticileri kıskanıyor. İşte bundan kıskanıyor.

TERÖRLE MÜCADELE

Terörle mücadelede, şu an bellerini kırıyoruz. İnlerine girdik. Sadece içeride değil, Suriye'de de DEAŞ'ı, PYD'yi temizleyerek yolumuza devam ediyoruz. Bu ülkede huzurumuza kim musallat olursa bedelini ödeyecek. Bölgemizdeki sorunların çözümünde daha güçlü bir Türkiye olacak.Eğitimde, sağlıkta, adalette, möniyette, ulaşımda, enerjide daha ileriye gideceğiz.

"ARTIK HER Ä°LDE DOÄžALGAZ VAR"

Şu anda doğalgazın ulaşmadığı ilimiz kalmadı, biz geldiğimizde 6 vilayyette vardı. Modern olmAk bu işte. Bunlar çağdaş olmak, modern olmak nedir bilmiyorlar. Lafla olmuyor, çalışarak oluyor. Gelecek sistemle daha hızlı gideceğiz, patinaj olmayacak.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan diğer bölümler şöyle:

- İkisi de aynı ekolden, aynı siyasi anlayıştan olmasına rağmen Sayın Sezer, Sayın Ecevit'e kitap fırlattı. Ekonomi tepetaklak oldu. Faizler bir gecede yüzde 7500'e çıktı. Ben faize karşıyım iyice inmesi lazım.

- Huzur gelsin, barış, sevgi kardeşlik egemen olsun. Yoksa mevcut sistemde aynı idaalleri paylaşan kadrolar olarak uyumlu halde çalıyoruz ama daha iyisi yapmak, daha ileriye gitmek mümkünken bunu neden yapmayalım.

- Biz şu anda G-20'deyiz, Avrupa'nın altıncısıyız. Bunları yeterli bulmuyoruz, onlar buralara nasıl gelmiş. Bunları yapalım istiyoruz.

- 7 Haziran'da, seçimler resmen sonuçlanmadan verilen beyanatları hatırlıyorsunuz. 'Cumhurbaşkanlığı makamı tartışmalı hale gelmiştir' dediler. Halbuki seçimlere giren Cumhurbaşkanı olarak ben değildim, siyasi partilerdi. Buna rağmen siyasi kavganın, kaosun taşlarını döşemeye başladılar. Gazi, Mustafa Kemal'in partisini, bölücü teröröün siyasi uzantılarını iktidara taşımak için çalıştılar...

- Yüzde 50 artı 1 oy alması lazım ki cumhurbaşkanı olsun. Bir de Meclis'i fesih yetkisi var diyor. Bu yoktur, söz konusu değildir. Hep bunlar yalan. Meclis, Cumhurbaşkanı'nı ciddi manada denetleme yetkisine sahiptir. Aynı Meclis, cumhurbaşkanıyla alakalı, şu anda vatanda ihanette gider, bundan sonra hangi suçu işlerse işlesin çoğunluğu sağlarsa Yüce Divan'a gönderiyor. Yargıtay, Danıştay, Anayasa Mahkemesi nasıl seçiliyorsa yine aynen o şekilde seçilmeye devam edecek. 16 Nisan'daki oylama Türkiye'yi bütün bu şer odaklarına karşı daha güçlü hale getirecek...

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.