Sosyal Medya

Güncel

Suriye direnişinin altı yılı - Ahmet Varol

15 Mart 2017 tarihinde Suriye’de Baas zulmüne karşı başlatılan özgürlük ve hak mücadelesi altı yılını doldurdu ve yedinci yılına girdi.



Suriye halkının bu mücadelesi deÄŸiÅŸik yönlerden haksızlığa uÄŸratıldı. En baÅŸta tanımlanması konusunda haksızlığa uÄŸratılmıştır. Çünkü Suriye halkının Baas rejiminin zulmünün son bulması talebiyle meydanlara çıkması dünya kamuoyuna silahlı baÅŸkaldırı olarak lanse edildi. Dolayısıyla Baas rejiminin de silahlı baÅŸkaldırıya karşı silaha baÅŸvurduÄŸu kanaatinin oluÅŸturulmasına çalışıldı. Oysa Suriye halkı sadece tepkisini ortaya koymak ve maruz kaldığı zulmün son bulması yönündeki taleplerini dile getirmek amacıyla sivil bir mücadele baÅŸlatmıştı. Fakat Baas rejimi arkasındaki Ä°ran ve Rusya desteÄŸine de güvenerek halkın sivil mücadelesine hemen silahla karşılık verdi. DireniÅŸ tarafında duranların silaha baÅŸvurmaları ise olayların patlak vermesinden yaklaşık altı ay sonradır ve ilk silaha baÅŸvuranlar da halka karşı silah kullanmaktan kaçınarak orduyu terk edenlerin muhalefet tarafında oluÅŸturduÄŸu Özgür Suriye Ordusu’dur. DiÄŸer silahlı direniÅŸ grupları da çatışmaların baÅŸlamasından sonra bir bakıma sahada oluÅŸmuÅŸtur. Halk ise bir yandan yine özgürlük mücadelesini sürdürmek için sivil faaliyetlerini devam ettirmeye çalışmış ama zamanla sivil mücadelenin alanı iyice daraltılmıştır. 
 
Suriye direniÅŸi hakkında bilinmesi gereken ikinci önemli husus ise IŞİD veya DAÄ°Åž olarak adlandırılan örgütün Suriye’deki özgürlük mücadelesinin bir parçası olmadığıdır. Bu örgüt Suriye direniÅŸinin yıpratılması ve kirletilmesi amacıyla Irak’tan Suriye’ye taşınmış ve yerine göre Baas rejimiyle iÅŸbirliÄŸi yapmasına veya bazen ele geçirdiÄŸi bölgeleri rejim güçlerine teslim etmesine raÄŸmen direniÅŸi sürekli arkadan vurmuÅŸtur ve hâlen de vurmaya devam etmektedir. Bu örgütün faaliyetleri aynı zamanda gerek rejim güçlerinin ve gerekse ona destek vermek amacıyla Suriye topraklarına gönderilen iÅŸgal güçlerinin direniÅŸi kıskaca almasının ve direniÅŸ güçlerine karşı oyunlar oynamasının bir gerekçesi olarak kullanılmıştır. Yerine göre silahlı çatışmaların durdurulması için ateÅŸkes ilan edildiÄŸi dönemlerde, IŞİD veya ona yakın durduÄŸu iddia edilen gruplar müstesna tutulmuÅŸ, ama iÅŸgal güçleri bu örgütü hedef aldığını ileri sürerken onunla hiçbir ilgileri olmayan direniÅŸ güçlerine saldırılar düzenlemiÅŸlerdir. 
 
Suriye direniÅŸi konusunda vurgulamamız gereken bir önemli husus ise küresel emperyalizmin bütün kanatlarının ve onlarla iÅŸbirliÄŸi içindeki bölgesel güçlerin hepsinin Suriye’deki Baas rejimine destek verdiÄŸidir. O yüzden Baas rejimine karşı özgürlük mücadelesi baÅŸlatan direniÅŸ grupları küresel ve bölgesel emperyalizmin bütün kanatlarını karşısında buldu. Küresel ve bölgesel güçler aynı zamanda IŞİD bahanesini de kullanarak direniÅŸe sürekli ağır darbeler vurmaya çalıştılar. 
 
Åžimdi Suriye meselesinin bir çözüme kavuÅŸturulması ve silahlı çatışmaların artık tamamen son bulması için iki ayrı görüşme faaliyeti yürütülüyor. Biri Türkiye, Ä°ran ve Rusya’nın gözetiminde yürütülen Astana görüşmeleri diÄŸeri de BM’nin Suriye Özel Temsilcisi Staffan De Mistura’nın organize ettiÄŸi Cenevre görüşmeleri. Bu görüşmelerin her ikisinde de ana ekseni geçiÅŸ sürecinin ne ÅŸekilde olacağı konusu oluÅŸturuyor. Ä°ran ve Rusya geçiÅŸ sürecinde Baas rejiminin başındaki BeÅŸÅŸar Esed’in devreden çıkarılmaması konusunda ısrar ederken, direniÅŸ tarafı onun bu süreçte tamamen kenara çekilmesini istiyor. 
 
Görüşmeler sürecinin kısa vadede tamamlanması ve ihtilaflı konularda kesin anlaÅŸmalara varılması kolay görünmüyor. Ancak bu süreçte en azından ateÅŸkese hakkıyla riayet edilmesinin ve saldırılara son verilmesinin saÄŸlanması gerekiyor. 
 

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.