Güncel
'Abiler, komutandan fazla bilgiye sahipti'
Darbe girişimine ilişkin hazırlanan ana iddianamede, Gülen örgütünün TSK’yı ele geçirme sürecindeki en önemli unsurun ‘askeri okullar’ olduğu vurgulandı. Örgüt mensubu askeri öğrencilerin, 15 yaşından itibaren ‘abiler’ tarafından nasıl yetiştirildiği ve gizlendiği ayrıntılı olarak anlatıldı. İddianamede, askeri okuldan sorumlu örgüt abisinin okul komutanından daha fazla bilgiye sahip olduğu ifade edildi.
15 Temmuz darbe girişimine ilişkin hazırlanan ana iddianamede, 'darbeye giden yolda' en kritik sürecin 'askeri öğrencilik yılları' olduğu vurgulandı.
Darbe giriÅŸimine kalkışan Gülen örgütü üyelerinin generalliÄŸe kadar yükseldiÄŸi TSK içinde yapılanmasını, 1970’li yıllardan itibaren dört aÅŸama halinde anlatan savcılık, ‘örgütün askeri öğrencilerini" de mercek altına aldı.
"Öğrenciden sorumlu abiler okul öncesi belirleniyor"
Ä°ddianameye göre; sınav soruları önceden verilerek örgüt elemanları askeri okullara sokuldu, askeri öğrenciden sorumlu olacak ‘abi' okul öncesinden itibaren seçilerek belirlendi. Savcılık, ‘abiler’in örgüte baÄŸlı, örgüt lideri Gülen’i Mesih olarak görenler arasından seçildiÄŸini belirtti.
"Askeri okula hazırlanan öğrenci abiye zimmetleniyor"
İddianamede; her 'abi'ye bir askeri öğrencinin zimmetlendiği, ilk aşamada o öğrencinin 'abi' ile yakınlık kurması ve sevmesinin sağlandığı belirtildi. Savcılık 'abi' ile askeri öğrenci ilişkisini, 'abi'nin rolünü şöyle tanımladı:
"Çocuğun anne ve babasının ona göstermediği ilgi ve alakayı gösterir. Bu samimiyet çocuğun dikkatinden kaçmaz, adeta abisine aşÄ±k olur. Onun sözünü emir kabul eder. Kısa sürede abinin sevgisi karşÄ±lık bulur ve her ikisi de İslam’a, vatana ve millete faydalı işler yaptıklarını zannederek çalışmalarına devam eder."
"Okul öncesinde kod isim belirleniyor"
İddianameye göre; örgüt elemanı öğrencinin, abi ile bağlantısının sağlanmasından sonra o öğrenciye abi tarafından bir kod isim veriliyor. Örgüt üyesi öğrenci artık bu kod isim ile biliniyor ve asla gerçek ismi zikredilmiyor. Askeri okula hazırlanan öğrenci, abinin sıkı takibi altına alınıyor.
İddianamede bu durum şu ifadelerle anlatıldı:
"Örgüt abisi, zaman zaman okul çıkışÄ±na giderek, askeri okullara hazırladığı öğrencisine 'ne yaptığını takip ediyorum' mesajı verir. Öğrenci ilk başlarda belki bunu anlamaz, abisinin onu sevdiği ve görmek istediği için okul önüne geldiğini zanneder. Oysa, Örgüte adım atan herkes, her zaman ve her yerde takip edilir. Askeri okula baÅŸvuru yaptığı andan itibaren bu öğrencinin hayat biçimi örgüt abisi tarafından deÄŸiÅŸtirilir. ÖrneÄŸin, dini vecibelerini yerine getirmeyen biri gibi görünmesi istenir. Namaz kıldığını kimseye göstermemesi gerektiÄŸi öğretilir. Öğrencinin askeri okula girmesinin ardından ikinci aÅŸamaya geçiliyor. Öncelikle, öğrencisi askeri okulu kazanan abi, örgüt içinde bir basamak yükselerek ‘mahrem hizmetler abisi’ sıfatını alıyor.”
“Okul ve komutanlar hakkında abi, örgüt tarafından bilgilendiriliyor”
İddianamede, 'askeri imam' ve 'abi' arasındaki ilişki şu şekilde anlatılıyor:
“Öğrenci hangi ildeki askeri okulu kazandıysa o ilin askeri okullarından sorumlu imamı ile abi arasında bir görüşme gerçekleÅŸtiriliyor. Sorumlu imam, öğrenci abisine okul ve komutanlar hakkında bilgi veriyor. Bu bilgileri alan abi, örgüt elemanı öğrencisini okula baÅŸlamadan once bilgilendiriyor. Bu bilgilerin alınmasının ardından öğrenci ve abi birlikte okulun bulunduÄŸu bölgeye gider. Askeri öğrenci okula asla yalnız gönderilmiyor.”
Savcılık tespitlerine göre, "Abi ile öğrenci okul baÅŸlamadan iki gün önce okulun bulunduÄŸu bölgeye giderler. Erken gidilmesinin amacı, daha sonra buluşma yapılacak yer tespitinin yapılmasıdır."
Askeri öğrenciye okul sürecinde uyması gereken kurallar da öğretilir. Okul başladıktan sonra her on beş günde bir askeri öğrenci ve abi önceden belirlenen yerde ve saatte buluÅŸur. Eğer öğrenci herhangi bir sebepten ötürü gelemediyse bir sonraki hafta sonu yine aynı yerde ve saatte beklenileceği söylenir.
"Kıyafet değiştireceği yer bile önceden ayarlanıyor"
Öğrenciden resmi kıyafet ile görüşmeye gelmemesi gerektiği anlatılır. Resmi kıyafeti değiştireceği yer ayarlanır. Öğrencinin sivil kıyafetleri bu yerde hazır tutulur.
"Ä°badetler gizleniyor"
Savcılığın tespitlerine göre, askeri öğrencilerden ibadetlerini kimseye göstermeden yapmaları gerektiÄŸi anlatılır. Öğrenciden tuvalette, bulunduÄŸu yerde, elbise veya duvar kenarında teyemmümle abdest almaları istenir. Örgüt üyesi öğrencilerin namazlarını îma ile kılınması istenir ve îma ile namazın nasıl kılınacağı öğretilir."
"Kızlı-erkekli gruplara girmesi sağlanıyor"
Öğrencilerin deÅŸifre olmaması için kızlı – erkekli grupların arasına girmesi gerektiÄŸinin öğretildiÄŸini belirten savcılık, "Geçmişte örgüt evlerinde tanıdığı ya da karşÄ±laştığı birisiyle örgüt içerikli konuşma yapmaması, konu açılırsa Fetullah Gülen ve örgüt hakkında küfürlü konuşması istenmiştir. Örgüte mensup öğrencilerin hafta sonları izne çıktıklarında askeri elbiseyle asla örgüte bağlı ev, dershane, okul gibi yerler başta olmak üzere camilere namaz kılmaya gitmemesi istenir" ifadelerine yer verdi.
"İçe kapanık değil sosyal öğrenci olması isteniyor"
Ä°ddianameye göre, askeri okulların kütüphanesindeki Atatürk kitaplarının okunması talimatını veren örgüt, öğrencisinin deÅŸifre olmaması için sosyal hayatın içine girmesine de özen gösteriyor. Savcılık, "Okulun düzenleyeceği tiyatro, bale veya en azından bir spor dalına girmek suretiyle burada pısırık, içine kapalı hatta ‘molla’ manası verilebilecek tutum ve davranışlardan uzak durması istenmiştir" dedi.
"Kardeşim dediği arkadaÅŸları FETÖ’cü çıktı"
Küçük yaÅŸtan itibaren ‘takiye’ anlayışı ile yetiÅŸtirilen öğrencilerin abilerden habersiz hiçbir ÅŸey yapmadığını belirten savcılık, örgütün gizliliÄŸe verdiÄŸi önemi anlatırken, "Darbe sonrası tutuklanan FETÖ’cü askerlerin ifadelerinden anlaşÄ±ldığı üzere, 'kardeşim' dediği arkadaşÄ±nın yıllar sonra örgüt mensubu olduğunu anlayanlar veya öğrenenler çıkmıştır" dedi.
"1986'daki soruşturmadan sonra örgüt sistem değiştirdi"
Savcılığın tespitlerine göre, 1986 yılında askeri liseler başta olmak üzere, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde yapılan soruşturmalarda, ‘Fetullahçı Terör Örgütü mensubu olma suçlamasıyla’ TSK’dan ihraçlar baÅŸladıktan sonra örgütte sistem değiştirildi. Ä°lk sistemde okulu kazanan öğrenci, o ildeki abiye teslim ediliyordu. Ancak soruÅŸturmaların ardından öğrenci ile abinin iliÅŸkisi okul sürecinde de devam ettirildi. Öğrenci hangi kentte ise, onu yetiÅŸtiren abisi de o kente onunla giderek ilgilenmeye devam etti.
Savcılığa göre, önceleri örgüt üyesi öğrencilerin grup olarak hareket etmesine izin veren örgüt, 1985-86 döneminde askeri okullardan atılmalar olunca, mecburi olmadıkça grup kurmaya izin vermedi. Burada da mecburiyetten ötürü oluşacak grupların asla üç kişiden fazla olmaması istendi.
"Örgüt üyesi öğrenciler, öğrencileri fişledi"
Görüşmelerde okuldaki öğrenciden, diÄŸer öğrenciler ve komutanlar hakkında detaylı bilgiler alındığına dikkat çeken savcılık, "Daha okulun ilk yıllarından itibaren fişlemeye alıştırılan, özendirilen hatta teşvik edilen örgüt mensubu kendisinin de örgüt tarafından her anının kameraya kaydediliyormuşÃ§asına fişlendiğini bilir ve tavır ve hareketlerine dikkat eder. Öğrenci, kaydettiği bilgileri her görüşmede abisine iletir, o da bir üstüne ve dolayısıyla okulla alakalı her türlü bilgi Fetullah Gülen’e kadar ulaştırılır. Bu bilgilerle, okuldan sorumlu örgüt abileri okul komutanından daha fazla bilgiye ulaşmış olur" tespitini yaptı.
"Gülenci öğrencilerin birbirleriyle teması engelleniyor"
İddianameye göre, örgüt mensubu öğrencinin, diğer örgüt mensubu öğrenciler ile temas kurması azami ölçüde engelleniyor. Örgüt mensubu öğrencinin, örgütten olmayan diğer çocuklarla arkadaşlık yapması sağlanıyor. Savcılık bunun sebebini ise şöyle anlattı:
"Aynı fabrikanın değişik tezgahlarında üreyen ve çoğalan öğrencilerin bu diyalog sonucunda birbirlerini tanımalarına, erken tanışmadan kaynaklanan örgüt sırlarının deşifre olmalarına engel olmak ve askeri okulları kendi imkanlarıyla kazanan öğrencileri de örgüte kazandırmak isteğidir."
"Dersler yakın takibe alınıyor"
Abinin, öğrencinin derslerini de yakından takip ettiÄŸini anlatan savcılık, "Örgüt ders yönüyle sıkıntı yaşayan ancak örgüte sadakatinde şÃ¼phe duymadığı örgüt mensubu askeri öğrencilerin sınıflarını geçmesinde her türlü kolaylığı sağlamıştır" dedi.
"Örgütten kopmak isteyen öğrenciler okuldan atılıyor"
Savcılık örgütten ayrılmak isteyen öğrencilerin başına gelenleri de şu ifadelerle anlattı:
"Örgütten kopmak isteyen öğrenciler ile ilgili de gerekli tedbirler örgüt tarafından alınıyor. Örgütten kopmak isteyen ve ikna edilemeyen öğrenciler, şok mangaları denen gruplar içerisine alınarak şiddete ve işkenceye varacak kadar muamele görür. Ailenin okuldan çocuğunu alması, çocuğun başka bir okulda okuması ve gelecekte sıkıntı yaşamaması demektir. Ancak okuldan ayrılmamakta direnenlerin ise okuldan atılmasına karar verilir."
"TeÄŸmen olunca yeni abiye devredilir"
İddianamede, örgütün askeri öğrenciyle ilişkisinin son aşamasının öğrencinin mezun olduktan sonra teğmen olarak görevlendirilmesi ile başladığı belirtiliyor. Buna göre, göreve başlayan örgüt üyesi teğmen, onu öğrencilik yıllardan itibaren yetiştiren eski abi tarafından yeni abi ile tanıştırılır.
Teğmenliğe başlayan askeri öğrencinin eski abi ile görüşmesi kesinlikle yasaktır. İkili bir daha örgüt izin vermediği sürece görüşemez.
Henüz yorum yapılmamış.